Anıyor ve hatıraları önünde saygıyla eğiliyoruz.
Printable View
Anıyor ve hatıraları önünde saygıyla eğiliyoruz.
Sayın Abbas Bey ,
"Gerçek acıdır biberde acıdır. O zaman Gerçek biberdir" denklemine birebir uyan bir katılım okuyorum.
Ben bu forumda darbecileri savunan bir katılımcı okuyamadım. Sanırım sizin pencerenizden öyle görünen bakma açısı ile ilgili bir durum var ortada.
Ayrıca "ne kadar doğru bilmiyorum" diyerek kendiniz henüz birşeyin belli olmadığını açıkça tesbit ederek hüküm vermenizde bir hukukçu için bana göre çok ilginç olmuş.
Ben kendi adıma Hukuku savunuyorum hepsi bu. Eğer iddia edildiği gibi bir darbeci varsa hüküm giyenler için sizden fazla tepki göstereceğimi bilmenizi isterim. Diğer yargılamaların hukuk için yüz karası olduğunu söyleyip ne kadar doğru olduğunu bilemediğiniz iddialar için peşin hüküm vermeyi Hukuk un neresine sığdırdınız bunu da ben anlamakta çok zorlanıyorum.
Darbeci demek bir peşin hükümdür. Tıpkı Katil, Hırsız, dolandırıcı ve benzeri sıfatlar gibi.
Darbeyi gerçekten yapanlar hala ortada ve hayatta iken bazı insanlara darbeci denmesi bana ayrıca çok komik geliyor.
Bugün Amerikan emperyalizmi saldırganlık yolunu seçmiştir. Buna karşı biz de, emperyalizmin parmağının bulunduğu her yerde ona karşı aynı silahlarla mücadele yolunu seçtik: tıpkı Mustafa Kemal’in 50 yıl önce yaptığı gibi. Emperyalizm bugün millici güçleri tasfiye etmek için listeler hazırlamakta ve bütün kurumlarımıza elini uzatmaktadır. Bizse onları defterden sileli çok oldu. Milli kurumlarımıza uzanan elleri de kırmakta kararlıyız.
DENİZ GEZMİŞ
(Doğan Avcıoğlu’nun çıkardığı Devrim Gazetesi - 23 Aralık. 1969 -sayı: 10 - sayfa: 2-7)
Phantom of law Saygılarımla
"Gerçek acıdır biberde acıdır.
Ben dedim ama.
trenin dumanı göründü. Dünya yuvarlak. yakında bacası görünür sonra kendi. Bir de bakmışız ki................................................
Deniz Gezmiş ve arkadaşları ergenekon örgütünğn kurucularından çıkmış.
Sevgili abbas. Kusura bakma teşhisin doğru da tedavin yanlış.
25 Nisan 1972 Cumhuriyet Tarihli Cumhuriyet Gazetesine baktım . Her 6 Mayıs ta çıkarır bir bakarım Arşivimden bu gazeteyi. Bir görev gibi bir anma töreni gibi...
Siyah beyaz bir fotoğraf vardır orta yerde resmin ortasında Süleyman Demirel.. İki koluda havada .. Fotoğrafın altında da bir yazı... DERHAL ASIN BU TERÖRİSTLERİ....
24 Nisan 1972 deki mecliste ki idam oylamasında Süleyman Demirel iki kolunu kaldırarak iki kere evet demiştir...
Ve nedense ben her 6 Mayıs günü bu fotoğrafa bakarım... Darağacında ki üç fidan ve onları oraya gönderen zihniyet... Ve Türkiye'nin hali... Güzel bir özet olur ama acı çok acı...
Anlayana...
Ragıp Bey,
Trenin bırakın dumanını, tren önümüzden geldi de geçti bile...
Kendisine güya sol diyen bir gastenin eski yazı altı yorumcusu yeni flash yazarı , Denizleri Ergenekoncu ilan edeli çok oldu. Bir özgürlükçü solcu?!!! parti başkanı da muhaliflerini Ergenekoncu ilan edip, seçilemeyince "şaşırdım" diyebiliyor.
Nedense ben de böyle adamlara bakıp hiç şaşırmıyorum. Herhalde ben de Ergenekoncuyum...:o
Selamlar,
GÜNÜN SORUSU
Sorum, “üç fidan”ı 6 Mayıs 1972’de darağacına gönderen kararın Meclis’te oylanması sırasında iki elini birden havaya kaldırarak, “İdam edin o bölücüleri” diye bağıran dönemin Başbakanı Süleyman Demirel’e:
Vicdanınız rahat mı? Ara sıra da olsa uykularınızın kaçtığı, ıstırap çektiğiniz oluyor mu?
Mustafa Mutlu
Demirel, şu anda darbeci zihniyeti temsil edenlerin safında hayli yol katetmiş görünüyor.
"Dün dündür, bugün bugündür" diyen bu zatı anlayabilmiş değilim.
Deniz'lerin asılmasında önemli katkısı olan bu şahsı o zamanki tutumu nedeniyle de şimdiki tutumu nedeniyle de (özellikle de 28 Şubat'taki tutumu nedeniyle) eleştiriyorum.
"Dün kötüydü, bugün iyidir" diyenler varsa; kendilerine hayırlı olsun.
Süleyman Demirel statükonun bir numaralı temsilcisidir.
Deniz Gezmiş ise statükoya karşı çıkan bir kişi.
Her ne kadar 28 Şubat süreci sonrasında burada Deniz Gezmiş'e ağıt yakanların gözünde "badem gözlü" olsa da, Demirel benim için en sevilmeyenlerin başında gelir.
"Bana dostunu söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim." düsturunca Süleyman Demirel'in etrafındakilere de kuşkuyla bakarım. Süleyman Demirel statükonun devamı için bir kriz üretim merkezidir.
Statüko değişmeli, değişecek.
http://i.milliyet.com.tr/YeniAnaResi...ek-803843.Jpeg
78’liler Federasyonu üyeleri Ulucanlar Cezaevi’ne giderek darağacını inceledi, devrimcilerin kaldığı koğuşlara giderek bütün acılara rağmen anılarını tazeledi.