sN.Av.Aydın bey,sizin meslektaşlarınızdan yani avukatlardan polis olan cok oldu benim tahminim sizin avukat arkadaş'ı darp edenler polis olan meslektaşlarınız olmasın dedim?
Printable View
sN.Av.Aydın bey,sizin meslektaşlarınızdan yani avukatlardan polis olan cok oldu benim tahminim sizin avukat arkadaş'ı darp edenler polis olan meslektaşlarınız olmasın dedim?
Cemal bey bildiğiniz birşey mi söylüyorsunuz ?
Bu hassas konuda espri mi yapmaya çalışıyorsunuz ?
Yoksa provakasyon yaratmaya mı çalışıyorsunuz?
Eğer olayı tasvip ediyorsanız bunu açıkça söyleyin ?
Avukat Öz'ün "Dayak yedim" iddiasına Emniyet Müdürlüğü'ünden cevap
2 Ağustos 2007 21:08
İstanbul Emniyet Müdürlüğünce, avukat Muammer Öz'ün ''polislerce darp edildiği'' iddiasına ilişkin yapılan açıklamada, ''habere konu dövülme olayının olmadığı, aksine görevli memurların görevini ifa ederken mukavemetle karşı karşıya kaldıkları'' belirtilerek, konuyla ilgili olarak inceleme başlatıldığı bildirildi.
İstanbul Emniyet Müdürlüğünce yapılan yazılı açıklamada, bugünkü bazı yazılı basın organlarında ''Polisten 'Benim yanımda nasıl telefonla konuşursun' dayağı'' ve ''Avukata kimlik dayağı'' başlıkları altında yayınlanan haberlerde bir avukatın polis tarafından dövüldüğü iddiasına yer verildiği belirtildi.
Kadıköy'de 29 Temmuz 2007 tarihinde suçların önlenmesine yönelik görev yapan ekiplerin, Moda sahilinde bir arada bulunan 5 şahıstan kimlik istediği dile getirilen açıklamada, içlerinden M.Ö. isimli şahsın, ''kimliklerinizi vermeyin, polislerin böyle bir yetkisi yok'' diyerek kimlik verilmesini engellemesi üzerine şahısların polis merkezine davet edildiği kaydedildi.
Bu kişilerin polis merkezine gitmemek için zorluk çıkardığı, içlerinden M.Ö. isimli şahsın, ''kendisinin avukat olduğunu'' söyleyerek tehdit ve küfürler savurduğu ve etrafta bulunan halkı galeyana getirmeye çalıştığı dile getirilen açıklamada, şöyle denildi:
''Görevlilerimiz kademeli olarak zor kullanarak şahısları etkisiz hale getirmiştir. Olay anında yaşanan arbede sonucunda görevli 2 polis memuru muhtelif yerlerinden yaralanmıştır. Olaya şahit olan 3 vatandaşımız da olayın yukarıda anlatıldığı şekilde geliştiğini, avukat olduğunu söyleyen bir şahsın yanındaki arkadaşları ile birlikte polis memurlarını tehdit ettiğini, defalarca uyarılmasına rağmen hakaretlerini sürdürerek, görevli polis memurlarına saldırdığını, kaçmaya çalışırken yere düştüğünü gördüklerini ifade etmişlerdir.'' Olayla ilgili olarak günün nöbetçi Cumhuriyet savcısına telefonla bilgi verildiği, şahıslar hakkında, ''görevli memura direnmekten işlem yapılarak evrakın ikmalen gönderilmesi'' talimatı doğrultusunda gereğinin yapıldığı anlatılan açıklamada, ''Yukarıdan da anlaşılacağı üzere, habere konu dövülme olayının olmadığı, aksine görevli memurların görevini ifa ederken mukavemetle karşı karşıya kaldıkları görülmüş, konu ile ilgili olarak da inceleme başlatılmıştır'' denildi.
http://www.memurlar.net/haber/84055/
Memurlar net sitesinde yapılan yorumları yorumsuz olarak aktarıyorum
bu adam avukat ise eli ayağı düzgündür. birşey mi yapmış ta polis kimlik sormuş. bu aydınlatılmamış. 5 şahıs varmış ta kimlik sormuşlar gerekçe bu mu? 5 kişinin bir arada olması mı? polisler bu kadar antipatik olmasa kimlik göstermek te sorun olmaz, ama keyfi olmaz mutlaka gerekçe olmalı.
3 Ağustos 2007 00:47lazanya61
--------------------------------------------------------------------------------
Tabi tabi yedik bizde.
Polisler şöyle mi dedi acaba 'Sayın avukat bey lütfen kimliğinizi gösterir misiniz?Lütfen arabaya biner misiniz?''
Polis devletiyiz sosyal-hukuk devleti falan palavra.
Adam istediği yerde istediği kişiye 'çıkar lan kimliğini' diyebiliyor.Ama bir milletvekili görünce karşısında süt dökmüş kedi,vatandaşa gelince kaplan kesiliyor.Ülkede elinde silah olan kral zaten.
3 Ağustos 2007 00:41deübef
--------------------------------------------------------------------------------
haberi hürriyet gazetesinde okudum. Adı geçen avukat istanbul üniversitesi avukatlarındanmış ve bu avukata adli tıptan burnunun kırıldığı ve vücudunun çeşitli yerlerinden darp aldığı yönünde rapor verilmiş. Bu da gösteriyorki yere düşmeyle bu şekilde darp ve burun kırılma olamaz. Avukata dayak atıldığı gün gibi ortadayken emniyet neden bu olayda suçlu olan polislere soruşturma açması gerekirken bunları koruyor anlamış değilim. Hem olay moda da avukat yakınlarıyla gezerken oluyo. Polisler durduk yere neden bi insana gidip kimlik sorarki ortada suç teşkil edecek bi durum veya asayişi bozacak bi durum yokken. Kendi haklarımızı bilmediğimiz için bize kimlik sorulurken hemen ya korkudan veya başka sebeplerden kimliğimizi gösteririz. Söz konusu kişi avukat olduğundan durduk yere kimlik sormaya hakları olmadığını bilip ve buna karşı geldiği için polislerin zoruna gitmiş olmasından kaynakalandığını düşünüyorum. Bir insan bu en temel hakkını polise karşı savunurken bunları yaşamamlı. velev ki avukat suçlu olsa da (hiç inanmıyorum) polislerin dayak atmaya hakları yokki. Suçluysa tuatanağını zabtını herneyse tutarsın karakola götürüp gereken işlemi yaparsın (insani olan işlemler tabi) Sivilleşmeye çalışan bir toplumda gün geçtikçe bu tür olayların olmaması gerekirken aksine artıyor. Umarım bir daha böyle olaylar yaşanmaz ve polisler gereken cezayı alırlar.
2 Ağustos 2007 23:55chemicalist
--------------------------------------------------------------------------------
tek kelimeyle kimse yoğurdum ekşi demez.calalettin carrahın kendi ilçesi maç oynarken taraftarlara dayak atmayın dediğinide ben çok iyi bilirim.böylemi savunuyorsun sen vatandaşını sayın cerrah? birde avukat zaten darp raporu almış.acaba o raporu ne yapacaksınız? eminimki şahitlik yapanlarda sivil polislerdir.açıklasınlarda kimliklerini,mesleklerini görelim bakalım.geçin bu ayakları.kalın selametle...
2 Ağustos 2007 23:19kızılakrep49
--------------------------------------------------------------------------------
avukatlar başta kanunları bilmiyor nasıl avukatlık yapıyorlar anlamadım
2 Ağustos 2007 23:16kaan366
--------------------------------------------------------------------------------
Egoist avukatlara verilen cevap umarım yeterli olmuştur.
2 Ağustos 2007 22:18serkan_vatan
--------------------------------------------------------------------------------
hep böyle oluyor nedense hep vatandaş suçlu hep devlet görevlileri haklı.birileride bunu alkışlıyor
2 Ağustos 2007 22:07tembel
--------------------------------------------------------------------------------
kardesim avukatsan polisin kimlik sorna yetkisinin olduğunu bilirsin. poliste kendisi için bu8 uygulamayı yapmıyor. vatandasımızın basına bela gelmesin diye. önemli olan avukatlık değil kanunlara uyup uymamak. anladınmı sevgili kardesim.
2 Ağustos 2007 22:03Mustafa60
--------------------------------------------------------------------------------
Cemal Bey, kişilerin tercihleri zaman içinde değişebilir. Önce avukat olan birisi sonradan polis olmak isteyebilir; önce öğretmen olan birisi sonradan mühendis olmak isteyebilir. Kişilerin meslek tercihleriyle görevlerini olması gerektiği gibi yapmalarının bağlantısı nedir? Bu kanıya nereden vardınız? Evet, avukatlıktan polisliğe geçen kişiler de olabilir ama olmayabilir de. Bütün meslekler önemlidir, kutsaldır, kamu görevlilerinin hepsi istisnasız kamuya hizmet amacıyla çalışmaktadır. Ama bence öğretmenler, kolluk kuvvetleri ve yargı mensupları kamu için en kutsal görevi ifa etmektedir. Ve bu kişilerin işlerinde çok titiz davranmalarının gerekliliği muhakkaktır, hata yapmamalıdırlar. Bu kişiler mesleklerini yaparken kendi egolarını, duygularını, sinirli hallerini asgari düzeye indirmelilerdir.
Ankara Emniyet Müdürlüğü binasında "herkesin polisi kendi vicdanıdır" yazar ya, polislerin de polisi amirinden önce kendi vicdanı olmalı, değil mi?
Hala köhnemiş bir anlayışın esiriyiz. Hiçbir zaman bu ülkede devletin halk için olduğu anlayışı olmadı, hatta memurlar.net te yapılan bazı yorumlar da bu anlayışın yansıması,devlet kutsaldır bunun karşısında birey özgürlüklerinin bir önemi yoktur. Sözkonusu faaliyetlerin asayiş için yapıldığı söyleniyor peki İstanbul'un asayiş sorunu çözüldü mü Kadıköy'de oturan avukata kimlik sorarak ve sonra döverek veya Taksim'de yemek yiyen vatandaşı döverek. Düşünürsek asayişin sağlanmasına yönelik faaliyetlerin ne olduğu, yöntemleri ve bu sorunların merkezi olan bazı semtler belli ama İstanbul hala suç cenneti. Esas polisin bunlar üzerine odaklanması lazım.
önleyici ve caydırıcı bir yöntem izlenmelidir savclık tarafından. bugün bana yarın sana, bunu anladıkları zaman geç olmaz umarım.
Hakimlerin ve savcıların avukatlara yapılan saldırlar konusunda duyarlı olmadıkları, kendilerine yapılan saldırılarda göstedikleri tepkiden anlaşılmaktadır. Yasal olarak aynı yaptırıma tabi olan bu olaylarda farklı işlem yapılması çok rastlanan bir durumdur. Kendileri ile ilgil çok küçük olaylarda dahi aşırı tepki gösteren hakim ve savcılar, avukatlar söz konusu olunca oldukça duyarsız kalmaktadır. Seçimlerin yapıldığı gün eline verilen listeye göre hakimi içeri almayan bir polisin tutumu sonucu 65 tane polisi sorguya çeken hakimlerve savcılar, avukatlar söz konusu olunca (avukatın ağzı burnu kırılmasına rağmen) rağmen, bir şey olmaış gibi davranıyorlar. Bu konuda biraz daha duyarlılık beklemek sanırım fazla bir hak talebi değildir.
Sayın Abbas Bilgili,
Düşüncelerinize katılıyorum.
Duyarlılık beklemek yerine hakkınızı yasal yollardan talep ederek sonuç alın, kamuoyunda güven bunalımına olumlu bir gösterge olsun.
Emniyet avukatı yalanlayan açıklamalarda bulundu.
Yargılamada hakim ve savcılar kadar önemlisiniz.