Re: Polis İstediği Yetkiye Sonunda Kavuşuyor
Sayın Mutgin ;
Okuduğunu doğru okuyabilmek ve anlayabilmek çok önemlidir. Ancak sizin bunu yapamadığınızı görüyorum. Ne ilgisi var teröristle polisin ? Oradan o yorumu nasıl çıkardınız ?
Danıştayı basan kişinin Avukat olması bırakın avukatları tüm hukuk camiası için bir yüzkarası olmuştur. Hiç bir avukat veya hukukçu bunu savunamaz. Çarpık ideolojilein ve hukukdışı söylemlerin sonucudur o olay. O avukatın sıfatını bırakın insanlığı çok rahat sorgulanabilir. Kötü örnek örnek teşkil etmez unutmayın.
Türkiyede en sevilmeyen kurum polis teşkilatıdır. Bunun nedenide eğitimsiz oluşudur. Uyduruk sınavlarla polis yapılan bir sürü genç hazmedemeyeceği kadar yetkiyle donatılınca ortaya bu sonuç çıkmaktadır. Yazımda belirttiğim husus işte bu eğitimdir. Eğitimsiz polis halk içine salınmış bir bombadır. 1 Mayıs olaylarında en çok konuşulan polisi rezil eden ancak nulunamayan kişi maalesef gene polistir. Yemek yiyen babası yaşındaki adama psikopatça gidip vuran kişiyi mi savunuyorsunuz bana ? Yoksa sivil polissen kimlik göster dedi diye ayağı kırılan vatandaşa karşı mı haklı polis...
Yetki hazmedene verilir. Eğitimliye verilir düşünmeyi analitik çözüm üretene verilir. Ciddi eğitim almış polislerimizde bu saçmalık yüzünden rezil olmaktadır. Polis eğitimsizliğin kalesi gibi durmaktadır toplum önünde. İtten kopuktan oluşan hıncını eğitimsizliği ile birleştirince uysal sakin halka kan kusturmaktadır polis...
Avukatın eylemi gerçekleştirdiği silaha bakarsak aslında ne demek istediğimi çok net anlayacağınızı umuyorum. Bu bir kuruma saldırma siyasi değil polisi koruma yazısıdır .Okumayı anlamayı bilene.
Orada bahsedilen teröristten kaçan vatandaşa polisin bu eğitimsizliği yüzünden kan kusturmasıdır. AİHM si polise karşı açılan 879 dosyanın tamamında polisin insanlık dışı davranışlarda bulunduğunu kabul etmiştir. Ne demk hayvan pisliği yedirmek ? Ne demek silah namlusunu birisinin ağzına sokmak Ne demek çırılçıplak soyup bir insanı .. Neyse siz anladınız...
Eğer anlama zorluğunuz devam ederse birilerine daha yorumlatıp yazınız. Eskiden polis eğildi adı Cumhuriyet savcısı gibi Cumhuriyet polisiydi. Bemin özlemim işte budur. Kaldıki polis ile ilgili yazı siyasi de değildir.
Örümcek ağlarını temizleyerek gerçekçi okumalar dileğiyle...
Re: Polis İstediği Yetkiye Sonunda Kavuşuyor
Sayın Mutgin,
"İnsanlık dışı derken" sözünü kastediyorsunuz sanırım. Ben, işkenceden söz ediyor anladım-ki bence de öyle... Kaçıncı yüzyıldayız? Hatta geçtiğimiz yıl, işkence konusu hep gündemde idi zaten , bildiğiniz üzere...
Söylenenleri, anlatılmak istenildiği gibi anlamak insanı yanıltmaktan kurtarır! Yaklaşımınızı tartışma olarak değerlendirmiyorum ben!
Saygılarımla..
Re: Polis İstediği Yetkiye Sonunda Kavuşuyor
Polisler, bizler polisin gözüken yönünü görüyoruz. Lütfen kim olursa olsun, Bir hukukçu iyi bilir polisin ne zor kişilerle uğraştığını, Türk milleti olarak polisin artık eğitimli olduğuna inanmalıyız. bundan sonra Vatantaşlarımızın eğitilmesi gerekmektedir. ben bir öğretmen olarak Lütfen Polise Yardımcı olalım. polisin basit suçlarla yaptığı mücadeleyi ele alıp değerlendirmeyin. bir cinayet, bir Uyuşturucu tacirleri, bir organize işler, bir terör inanın çok zor. lütfen polise yardımcı olun.
Re: Polis İstediği Yetkiye Sonunda Kavuşuyor
Sayın Tangör Evren;
Maalesef ÖNYARGILARINIZIN ESİRİ OLMUŞSUNUZ...
1-)O anlamı nasıl çıkardığımı sormanıza şaşırdım.Avukat olmak için okuduğunuz bölümde İletişim dersi olduğunu sanıyordum.Eğer yoksa şunu belirteyim.
Çağımız İletişim Çağı.Ve İletişimin binlerce yolu,yöntemi var.
''İnsanlar hem terör hem de polisin insanlık dışı davranışlarıyla uğraşıyordu.'' cümlesi,tekrar ediyorum polisle TERÖRİSTİ aynı kefeye koymaktır.İsterseniz bu cümlenizi bir DİLBİLİMCU,EDEBİYATÇI ya da İLETİŞİM UZMANINA sorun.Aynı yanıtı vereceğinden eminim...
2-)''Kötü örnek,örnek teşkil etmez unutmayın'' demişsiniz ama tavsiyenizle TEZAT oluşturacak şekilde hemen Polisle ilgili kötü örnekleri sıralamışsınız.Anlayamadım doğrusu?
3-)''Türkiyede en sevilmeyen kurum polis teşkilatıdır'' demişsiniz ama herhangi bir kaynak göstermemişsiniz?Böyle bir kaynak gösterebileceğinizi de açıkcası sanmıyorum.''Türkiyede sevilmeyen kurumlardan bir tanesi de polis teşkilatıdır'' deseydiniz,tarafsızlığınıza inanabilirdim ancak inanmıyorum.Çünkü SAVınızın zerre kada Bilimselliği yok,Bu da ŞAHSİ GÖRÜŞÜNÜZ!
4-)1 Mayıs olaylarında Tokat atan Polis bulunamadı.Peki Tokat atılan kimdi?
Masis KÜRKÇÜGİL.Kimdir bu?Yazar,ÖDP Yöneticilerinden.Olaylarla hiçbir ilgisinin olmadığına ve hem de 1 Mayıs'ta,Gösteriye izin verilmeyeceği aylar öncesinden VALİ tarafından açıklanmasına rağmen DİSK'in inatla gösteri yapacağını söylediği Taksim Meydanının hemen yanıbaşında(Beyoğlu'nda),TESADÜF o saatte sadece yemek yediğine İNANIYOR MUSUNUZ?
Maksadım burada TOKATI haklı çıkarmak değil!Ama insanları KERİZ yerine koymaya da kimsenin hakkı yok!!!
Mesleğiniz gereği bilirsiniz ki Hukuk Sistemimizde AĞIR TAHRİK diye bir tabir var!
Sen saatlerdir görev başında olan HER TÜRLÜ Hakareti,taşı,molotofu,sopayı yemişsin üstüne bir de kalkıp sana işini öğretecekler!Biraz EMPATİ kurun lütfen... Bu yazıyı okumanızı da ayrıca rica ediyorum(http://www.polis-haber.com/article_view.php?aid=9382)...
5-)Evet Doğu ve G.Doğu Anadolu Bölgesinde bazı olaylar olmakta.Mesela bugün Tunceli/Pülümür İlçesinde yaşanan KARAKOL BASKININI okudunuz mu?AİHM dediğiniz yer,hepimizin malumu söz konusu TÜRKİYE oldu mu VİCDANİ değil SİYASİ kararların verildiği bir mahkemedir!Aksini iddia edebilir misiniz?
6-)Haklısınız,Polisin eğitimi YETERSİZ,Türkiye'de verilen hemen hemen tüm EĞİTİMLERİN yetersiz olduğu gibi!!!Ama bunun yanında Polisin MAAŞI,HAKLARI da yetersiz!Biz buna rağmen elimizden geldiğince aldığımız parayı haketmeye çalışıyoruz!Eğitimimizin yetersiz olması bizim suçumuz olmasa gerek...
Kendi adıma mesleğimi elimden geldiği kadar iyi yapmaya çalışıyorum.ULU ÖNDER ATATÜRK'ün dediği gibi ''Herkesin Polisi Kendi Vicdanıdır'',ben yaptığım görevde elimden geldiğince VİCDANIMI dinliyor,yaşarken Türk Adaletine,öldüğümde Allah(C.C.)'a vereceğim hesabın bilincini taşıyorum.
Saygılarımla...
Re: Polis İstediği Yetkiye Sonunda Kavuşuyor
adı hukuk ve adalet olan şu oturumcuya bakıyorumda acıyorum doğrusu kadrolaşmanın kimlerin tekelinde olduğunu bu millet çok iyi bilmektedir.hangi kurumlarımız siyasallaşmış,hangi organlar adalet duygusuyla değilde ideolojik hesaplaşmalarla kararların altına imza atmaktadır..kimler kimlerin emir eri olmuş,kimler cemaatlerden medet ummaktadır bunlara iyi bakmak lazım . amaç bellidir, emniyet teşkilatı üzerinde baskı kurup kendi pisliklerinin görülmemesini ,devlet üzerindeki kişisel çıkarların en üst düzeyde tutulmasını teröre giden yolların bir an önce açılmasını istemeleridir.meselenin özü budur
Re: Polis İstediği Yetkiye Sonunda Kavuşuyor
Alıntı:
Mutgin rumuzlu üyeden alıntı
4-)1 Mayıs olaylarında Tokat atan Polis bulunamadı.Peki Tokat atılan kimdi?
Masis KÜRKÇÜGİL.Kimdir bu?Yazar,ÖDP Yöneticilerinden.Olaylarla hiçbir ilgisinin olmadığına ve hem de 1 Mayıs'ta,Gösteriye izin verilmeyeceği aylar öncesinden VALİ tarafından açıklanmasına rağmen DİSK'in inatla gösteri yapacağını söylediği Taksim Meydanının hemen yanıbaşında(Beyoğlu'nda),TESADÜF o saatte sadece yemek yediğine İNANIYOR MUSUNUZ?
Herşeyden önce insanlar nerde ne zaman yemek yiyeceğini polislere sormak zorunda değildir.
Alıntı:
Mutgin rumuzlu üyeden alıntı
Mesleğiniz gereği bilirsiniz ki Hukuk Sistemimizde AĞIR TAHRİK diye bir tabir var!
Olabilir...Ne olursa olsun, siz sadece görevinizi yapmak zorundasınız...
Kimseyi yargılıyamazsınız.
Kimsenin kimseye tokat atma hakkı yoktur.
Sizin hukuk sisteminiz, "sizi tahrik ederlerse, dövün" mü diyor !
Alıntı:
Mutgin rumuzlu üyeden alıntı
Sen saatlerdir görev başında olan HER TÜRLÜ Hakareti,taşı,molotofu,sopayı yemişsin üstüne bir de kalkıp sana işini öğretecekler!Biraz EMPATİ kurun lütfen...
Senin işin adam dövmek mi ?
Bu ülkede herkes para kazanmak, ailesi geçindirmek için birşeyler yapıyor. Sizin işinizde bu...siz bunu, serbest iradenizle meslek olarak seçmişsiniz ve görevinizi yapmak için maaş alıyorsunuz.
400 milyon maaşla çalışıp, akşama kadar lağım temizliyen, ailesine bakan insanlar var. Bu insanlardamı gidip birilerini tokatlasın ?
Saygılar. (nokta)
Re: Polis İstediği Yetkiye Sonunda Kavuşuyor
Sayın Mutgin ;
Bir polis olduğunuza göre herşeyden önce sizin kurallara uymanız gerekir. Bu siteye kayıt olurken işte yukarda yazan site hukuki.net e kurallar çıkıyor karşınıza okudunuz mu ? Hayır. Peki Bu genel forumların Güncel- Siyaset- Tartışma- Tarih bölümünün onaya tabi olduğu açık ve net yazıyor ve uyarısıda var '' Okumasan yazmayınız'' diye. Orada denilmişki ''üst üste aynı iletiyi göndermenizin site kuralı ihlali sayılacağını bundan dolayı üyeliğinizin askıya alınabileceği gibi iletinizde onaylanmayacaktır. Kim demiş bunu site yönetimi adına Tangör Evren denen ÖNYARGILARININ ESİRİ OLMUŞ KİŞİ. Ve bir değerli polis üyemiz uyması gereken bu kuralların hiç birine uymayarak vede Tangör Evren i açıkça eleştirdiği iletisini tam 6 kere üst üste göndermiş. Tarihin garip cilvesine bakınız ki bu iletilere bakmak onaylamak veya silerek işlem yapmak Bu önyargı esiri Tangör Evren e denk gelmiş. Tamamen aleyhinde olan ve çok yanlış olduğuna inandığı yazıyı onaylayıp fazla iletilerini silmiş ve demokrasi ve özgürlükler uğruna sizin heyecandan bu hatayı yaptığınızı ve asla kötü niyetli olduğunuzu düşünmediği için okumaya sunmuş... Ne ilginç değil mi ?
Neyse biz konumuza dönelim. Atatürk ile ilgili bir yazı yazdığınızda yada onun bir deyişini yazdığınızda durup bir daha düşüneceksiniz. Unutmayın ki Ulu önder ATATÜRK ü sizin kadar iyi tanıyan belikde biraz daha iyi tanıyan birileriyle yazışıyorsunuzdur. O satırları okuyunca aklıma şu fıkra geldi :
Adam Bektaşiye yaklaşır '' Baba Erenler sen neden hiç camiye gelmezsin namaz kılmazsın ? '' Bektaşi bir kaşını kaldırıp gence bakar '' Kitaplarda hadislerde namaz kılmayın yazıyor da ondan ''der . Genç şaşırır. Olmaması gereken bir olaydır bu. Bektaşiye rica eder bektaşi ilgili hadisi bulur '' İşte burada bak '' Genç bakar cidden '' Namaz kılmayın '' yazmaktadır. Şaşkınlığı geçen genç nasıl olur ki diye bir daha okur ama bu sefer tamamını.'' Alkollüyseniz veya kendinizde değilseniz namaz kılmayınız. '' yazmaktadır. '' Baba Erenler burada namaz kılmayın demiyor ki şarhooşsan kendinde değilsen yapma diyor.'' Bektaşi bakar gence '' Ben orasını beğendim ona uyuyorum .'''. Bu Fıkra bakış açısını neyin nasıl algılandığını göstermek için anlatılır. Bir cümleyi cümle yapan içindeki sözcüklerin kurgusu ve tamamının anlamıdır. Yoksa beğendiğimiz yeri almakla o iş olmaz.
Ulu Önder Atatürk '' herkesin polisi kendi vicdanıdır.'' sözünü 1929 yılında söylemiştir. Ama sözcük bu kadar değildir. İşin ilginci aldığınız bölüm polis olarak sizi değil polis olmayanlara yönelik olan bölümüdür. Siz polis olduğunuza göre asıl ikinci bölüm sizi ilgilendirmektedir. yani cümleyi tam alırsak ''Herkesin polisi kendi vicdanıdır, fakat polis vicdanı olmayanların karşısındadır''.
Kaldı ki Atatürk ün Alınması gereken asıl sözü 1934 yılında söylediği ''Polis, asker kadar disiplinli, hukukçu kadar hukuk adamı, bir anne kadar şefkatli olmalıdır'' sözüdür. ( Konumuzla ilgili olarak .) Yani polis vicdanı olmayanlara karşı vicdanlı olanları koruyacak ama bunu yaparken disiplin içerisinde kanunlara saygılı anlayışlı ve şefkatli olmak zorundadır. Sizin yazınızdaki polis pek bu tarife uymamaktadır.
Yazınızla ilgili eleştirimde bir sonraki iletide olacaktır.
Re: Polis İstediği Yetkiye Sonunda Kavuşuyor
Alıntı:
slymnkrty rumuzlu üyeden alıntı
Polisler, bizler polisin gözüken yönünü görüyoruz. Lütfen kim olursa olsun, Bir hukukçu iyi bilir polisin ne zor kişilerle uğraştığını, Türk milleti olarak polisin artık eğitimli olduğuna inanmalıyız. bundan sonra Vatantaşlarımızın eğitilmesi gerekmektedir. ben bir öğretmen olarak Lütfen Polise Yardımcı olalım. polisin basit suçlarla yaptığı mücadeleyi ele alıp değerlendirmeyin. bir cinayet, bir Uyuşturucu tacirleri, bir organize işler, bir terör inanın çok zor. lütfen polise yardımcı olun.
Sayın slmnkrty,
Öğretmen olduğunuzu söylüyorsunuz. Yazıklar olsun. Bir öğretmen olarak ana dilinizi böyle yazıp konuşuyorsanız, bu ülke batmış demektir.
Şu cümlelerinize bir bakarmısınız. İlkokul çocukları bile böyle bozuk bir Türkçe'ye sahip değildir. Bu ülkenin çocuklarını, gençlerini sizin gibiler yetiştirecekse, bence durum vahim....
Saygılar