Re: Ekonominin Canlandırılması İçin Ne Yapılmalı?
Ekonominin canlanması bundan sonra malesef mümkün değil. En az 5-6 yıl daha krizin devam edeceğini sanıyorum. Reel ücretlerdeki satınalma gücü yarı yarıya azaldı nerdeyse. Kira, yakıt ve enerji giderlerinin artması bir yana temel gıda gereksinimi dahi karşılanamıyor. Bütün bunların sebebi AKP iktidarının Cumhuriyet rejimini yıkmak için uyguladığı senaryodur. Bu plana göre devletin elindeki ekonomik gücü yandaş şirketlere özelleştirerek devretmek ve bundan doğan ekonomik gücü de iktidarda kalmak için uygulamaktır. Aynı zamanda yargıda AKP yandaşı hakim ve savcıları önemli yerlere getirerek halkta iktidara karşı muhalefet yapma korkusu yaratılmaktadır. Bu tam anlamıyla bir terördür. Bu ülkede tarafsız ve adil bir hukuk sistemi uygulandığını söylemek tam anlamıyla yalandır. Yaşananlar ortadadır zaten. Bu ülkenin bir ayağı çukura girdi, diğer ayağı sabunun üzerinde, düşmesi an meselesi..Saygılarımla
Re: Ekonominin Canlandırılması İçin Ne Yapılmalı?
Alıntı:
Av.Abbas Bilgili rumuzlu üyeden alıntı
Sayın muratbayram1984;
1) Hangi ekonomi fakültesinde doktora yaptığınızı merak ediyorum.
2) Ekonomik krizin dış dünyadan soyut ve sadece Türkiye'e ait bir sorun mu yoksa dış dünya ile bağlnatılı mı olduğu konusunda tezinizde bir açıklık yok.
3) Küresel krizin sebebi de sizce AKP midir?
4) Mazotun pompa fiyatından bahsediyorsunuz da bu memlekette milletin mazot kuyruğunda günlerce beklediğini ve bidonlarla mazot peşinde koştuğunu da biliyor musunuz? (Halka "bidon kafalılar" diyenlerin kulakları çınlasın).
5) O kuyruk döneminde AKP var mıydı?
6) Şimdi bir değerli partimizin genel başkanı olan şahıs, o kuyruk döneminde hangi önemli bakanlığın başında bulunuyordu?
7) Lütfen derin düşüncelerinizden bizleri mahrum bırakmayınız.
Sayın Abbas Bilgili;
1- Türkiye'nin yaşadığı krizin küresel krizle bir alakası yoktur. Çünkü ithalatımız ihracatımızın 3 katıdır. Dış Ticaret Müsteşarlığından bu konuda bilgi alabilirsiniz.
2- 2002 yılından beri TC Hükümetini AKP yönetmektedir. Dolayısıyla ülke içinde bir kriz varsa sorumlusu da AKP'dir.
3- Mazotun rafineri çıkış fiyatı yaklaşık 0,60 TL'dir. Pompa fiyatıyla rafineri çıkış fiyatı arasındaki fark tamamen devlete ÖTV olarak ödenmektedir. Doğalgazın Botaşa maliyeti de m3 başına 0,20 TL (yaklaşık 15 cnt) olmasına rağmen halka 0,90 TL'ye kadar bir fiyatla da satılmıştır.Üstelik kur 7 yıldır aynı bantta olmasına rağmen.
4-1970'li yıllarda Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında Türkiye'ye uygulanan ekonomik ambargo sonucu mazot kuyrukları olması doğaldır ve doğrudur. Tüm dünyanın ekonomik ambargo uyguladığı Türkiye ile şu an son 7 yıl içinde 400 milyar USD dış borç yapan AKP hükümetini karşılaştırıp savunmak tamamen sizin art niyetinizin ve AKP yandaşı olduğunuzun göstergesidir. AKP yandaşı bile olsanız sizi kınamıyorum. Ama iyi ki hakim veya savcı olmamışsınız.Yoksa siz tarafsız ve adil biri olamazsınız.
5- Deniz Baykal veya CHP beni zerre kadar ilgilendirmiyor. AKP'nin vatana ihanet faaliyetlerinin de savunması bu şekilde yapılamaz. Ne zaman ki CHP, MHP veya başka bir parti iktidara gelir, o zaman istediğiniz kadar eleştirirsiniz onları. Sapla samanı ayıramıyorsanız nasıl avukatlık yapıyorsunuz bilemiyorum.
6- AKP'lilerin sıkça kullandığı şöyle bir savunma mekanizması var. Halkın %47'sinin oyunu alıyor olması hukuken haklı olduğu anlamına gelmez. Örneğin bebek katili apo şu an seçime girse belki %30 oy alır. Çok oy alması adalet önünde haklı olduğu anlamına gelmez.
Saygılarımla
Re: Ekonominin Canlandırılması İçin Ne Yapılmalı?
Ekonomi hakkında yorum yapmak için doktora sahibi olmak gerekiyorsa,Sayın Başbakan'ın ağzını hiç açmaması gerekir.Gerçi 'ben bu ülkenin doktoruyum' derken bu gerekliliğe vurgu mu yapmak istemiş,ne dersiniz Sayın Bilgili?
Eğer bu alanda yüksek lisans sizce yeterli sayılırsa ben de bir çift kelam edeyim.
1- Ekonomik krizin Dünya ölçekli olduğuna şüphe yok. Bundan bazı ülkeler az bazılarıysa çok etkilenecek. Bizim memlekete geçmeden önce Dünya krizinin sebepleri iyi değerlendirilmelidir. Dışarıdaki yuppie neo-liberallerin sesi soluğu kesildi ancak bizim taklitçi,serbestiyetçi liberaller hala yüzleri kızarmadan yorumlar yapabiliyorlar. Özelleştirmeler,satışlar İktidarın insiyatifindeymiş,Yargı buna nasıl müdahale edebilirmiş,o zaman ülkeyi yargı yönetsinmiş diyenler acaba bu hafta ABD'de özel sektör şirketi Chrysler'in FIAT'a satışını Yüksek Mahkemesi'nin ertelediğini gözden kaçırmaz da iki yorum yaparlar diye beklersek sanırım daha çok bekleriz. Kapitalizmin son tahlilini burada yapmanın bizim 'bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler'cilerde bir yüz kızarması yaratmayacağını bildiğimden es geçiyorum.
2- Bangır bangır gelen krize zamanında müdahale etmeyen Hükümet % 100 suçludur. Söylem Teğet geçti'den Sürttü geçti'ye dönse de ilk önlemler zamanında alınmadığından kriz ülkeyi olması gerekenden daha çok etkiledi. Zamanında önlemlerle en azından bu kadar işsiz yaratılmazdı. Şimdiye kadar alınan önlemler gerek zamanlama gerekse içerik olarak derde deva olmaktan uzaktır. Bu kadar insan işsiz kaldıktan sonra istihdam üzerindeki sigorta vergi yükü azaltılarak işe eleman al demenin hiç bir anlamı yoktur. Eleman almak için,üretim olmalı,üretim için üretilen mala iç veya dış talep olmalı. Böyle bir talep var mı? Yok. Yapılması gereken iç talebi canlandırmak için önlem almaktır. Yerli malı kullanmak teşvik edilmeli (yok, yok hemen dudak bükmeyin bunu Kemalistler demiyor, Bush, Obama, Sarkozy, Merkel, Putin diyor) yabancı markalardan ülkemize yatırım yapmış ve istihdam yaratanlar tercih edilmelidir.
Yeni teşvik paketi de bence tam bir fiyaskodur, kurulu,hasbelkader az da olsa çalışan işletmeleri zora sokacak haksız rekabete dönük hükümler içermektedir,neyse yaşayıp göreceğiz.
Mazot kuyruğunu hatırlatan Sayın Bilgili, hem ambargoyu, hem de Patronlar Kulübü'nün o dönemde gazetelere verdiği boy boy ilanları unutmuş görünüyor. Hükümet düşünce,bir gün önce karaborsa olan malların bir günde nasıl piyasada arzı endam ettiklerini hatırlar ve 12 Eylül'de terör nasıl bir günde bıçak gibi kesildi sorusuna verdiği yanıtlarla karşılaştırırsa zihin açıklığı yaşar gibime geliyor.Kalın sağlıcakla,
Re: Ekonominin Canlandırılması İçin Ne Yapılmalı?
Sayın muratbayram1984;
1) "Türkiye'deki ekonomik krizin küresel krizle alakası yok" şeklindeki cümleniz gerçekten önemli bir ekonomik tez. Ama bu düşüncede bir iktisatçı var mı yok mu açıkçası bilmiyorum. Ben bugüne kadar bu düşünceyi sadece sizde gördüm. Türkiye gibi bir ülkenin küresel krizden nasıl olup da soyutlandığını ben bir türlü anlayamadım. Hukuk Fakültesi'nden önce İşletme Fakültesi'ni bitirmiştim, uzun süre müfettişlik ve bir kuruluşta üst düzey yöneticilik de yaptım. Ama sizin düşüncenizi anlayamadım. Belki bende bir arıza vardır.
2) Daha bir ay önce Adana'dan kalkıp Kocali'ne bir seminere dinleyici olarak katılmak amacıyla gittim. Kocaeli Üniversistesi ile Kocaeli Barosu'nun müşterek düzenlediği seminerin konusu "ekonomik kriz ve işçilerin feshe karfşı korunması" idi. Küresel krizi ve ülkemize olan yansımalarını Prof. Dr. Erinç Yeldan anlattı. Erinç hoca, sadece Türkiye'de değil, dünyada sayılı iktisatçılardan kabul edilir. AKP'ye karşıtlığı ile de bilinir. Dünya görüşü ulusal sola yakındır. Benim, sayın hocadan dinlediğim küresel kriz ve bize yansıması konusunda sizin görüşünüzün zerresi yoktu. Demek ki sizin tezinizden haberi yok ünlü iktisatçının.
3) Bence siz AKP'yi eleştireceğim derken, gerçeklerden kopuk iddialı laflar ediyorsunuz. AKP'nin ekonomik politikalrını elbette eleştirelim. zaten biz de yeri geldiğinde bu konudaki eleştirmizi yapıyoruz. Ama siz ekonomik krizi AKP'ye bağlamak gibi hiç de gerçekçi olmayan şeyler söylüyorsunuz. Başbakan'ın krizin teğet geçtiği şeklindeki saçma sözü elbette eleştireceğiz. Krizi iyi algılayamadığını, önlemler konusunda geç kalındığını elbette söyleyeceğiz. Siz AKP'nin ekonomi politikası yerine AKP'ye oy verenleri de suçluyorsunuz.
4) Ben bu sitede AKP'li olmadığımı en az on defa yazdım. Ben AKP'ye rakip bir başka siyasi partinin Adana il örgütünde görevli bir kişiyim. Ama siz bunu anlayacak durumda olmadığınızdan, sizin gibi düşünmeyenleri hep AKP'li zannetmek gibi bir yanlışın içindesiniz. İnsanların farklı düşünmeleri bir düşünce zenginliğidir. Bu dünya AKP'den ve sizden ibaret değil. Sizin gibi düşünmeyen her kişiyi AKP'li zannetmeyin.
5) Beni tarafsız olmamakla suçluyorsunuz. Siyasi hareketlerin içinde yoğun şekilde bulunmama rağmen, tarafsızlığım konusunda kendime güvenim tamdır. Bu konuda bir özelliğim vardır, yöneticiliğim zamanında siyasi görüşü bana yakın olanları değil, bana uzak olanları tercih ettim. Siyasi görüşü bana çok uzak, ama gücü zayıf olan biri varsa elimden geldiğince korudum ve zarar görmemesi için elimden geleni yaptım. Bu tututmum nedeni ile kendi taraftarlarım tarafından da eleştirildim. Ama umurumda olmadı. Bunları bilenler bilir. Bunun erdemli bir davranış olduğunun bilincindeyim ve hayatta yararını da çok gördüm.
6) Her siyasi görüşten arkadaşlarım vardır. Çevremde AKP'li, MHP'li, CHP'li, DTP'li bir hayli tanıdığım var. Hiç bir zaman hiç birini düşman olarak görmedim, zaten kendime de bunu yakıştırmam. Ama siz AKP'ye oy verenleri çok rahatlıkla suçlayabiliyorsunuz. Onların da diğerlerinden bir farkı yok. Cumhuriyeti falan yıkmaya niyetleri de yok, güçleri de yetmez. Bir partiye oy verenleri suçlayarak asıl siz nasıl tarafsız olacaksınız? Benim tüm partilere bakışım aşağı yukarı aynı. Bir partiye oy verdiler diye insanları suçlayamam. Kaldı ki, ben kendi partimi de eleştirmekten geri kalmam. Benim partim diye yanlışlarına göz yumacak halimiz yok. Bu ülkede bir partiye büyük oranda oy vermiş büyük bir kitleyi suçlayarak nasıl tarafsız olabilirsiniz?
7) Sapla samanı ayıramadığımı belirterek, avukatlığıma da laf etmişsiniz. Bu konuda kendim hakkında bir şey söylersem taraflı olabilirim. Övünmeyi sevmem, ama mesleğimde kendime güvenim tamdır. Benim nerede avukatlık yaptığım, adım, adresim, telefonum çok kolay bulunabilir. Bu konuda bir merakınız varsa, bizi tanıyanlardan, müvekkilerimizden sorulabilir. Benim sizi sorgulama şansım yok, kim olduğunuz belli değil, ama sizin beni sorgulama şansınız var. Sorun öğrenin. Hakkımızda iyi şeyler duyarsanız, sizden özür beklemeyeceğim, ama yine de yardımcı olabaileceğim her konuda herkese olduğu gibi size de kapım açıktır.
8) Sanıyorum yaşın genç. Biraz daha geniş ve daha objektif olmaya çalış. İnsanları çok kolay suçlamaktansa anlamaya çalışmak gerekir.
Sayın turkuaz1923;
Küresel krizin dünya ölçekli olduğunu belirttiğinize göre, sayın muratbayram1984'den bu konuda ayrılıyorsunuz ve yüksek lisansın farkı farkediliyor. Ama tahlillerinizin bir kısmına katılamkla birlikte katılmadığım önemli yönleri de var.
Selamlar.
Re: Ekonominin Canlandırılması İçin Ne Yapılmalı?
Sapla samanı savurmamak gerekir aslında, karışsa ne olur , karışmasa ne olur. Sayın Bilgili için de karıştırıyor deniliyorsa artık, sanırım bana da iyice savurmak düşer..
İyisi mi nasıl paraya çevrilebilir / ihraç edilir vs. onu düşünelim biz.
Mesela deniliyor ki,
ABD'de yayımlanan 'Travel Age West' Dergisi Türkiye'yi bu yıl ''Fiyat ve Hizmet Kalitesi Bakımından Avrupa'da Gidilmesi Gereken En İyi Ülke'' seçti.
Sizce turizm için iyi bir gelişme midir?
Eğer öyle ise eksi ve artılarıyla ekonomiye katkısı?
Yeşil alanların yok edilmesi, her yere otel-motel gibi birçok gereksiz binaların dikilmesi vs. ya gelmezlerse? Daha kalıcı ve zararsız projeler geliştirilemez mi?
Neden hep hizmet etmek zorunda bıraktırıyoruz kendimizi?
Yerli turiste gelince uçuk fiatlar!
Ya bizim ruh halimiz ve ekonomiye olumsuz etkileri?
Re: Ekonominin Canlandırılması İçin Ne Yapılmalı?
Alıntı:
Av.Abbas Bilgili rumuzlu üyeden alıntı
Sayın turkuaz1923;
Küresel krizin dünya ölçekli olduğunu belirttiğinize göre, sayın muratbayram1984'den bu konuda ayrılıyorsunuz ve yüksek lisansın farkı farkediliyor. Ama tahlillerinizin bir kısmına katılamkla birlikte katılmadığım önemli yönleri de var.
Selamlar.
Takdir ve tenkidi havada bırakmayıp,yazdıklarımda katıldığınız ve katılmadığınız önemli!!! yönleri de yazarsanız,bu konuda bir fikir tartışması yapabiliriz.
Yok havada bırakıp,herkes istediğini alsın modundaysanız,belki de okuyanlar için faydalı olabilecek bir tartışma zemininde nabza göre şerbet vermek benim tarzım değildir.Verilere ve delilllere dayanmayan,bu nedenle de bilimsel olmayan görüşleri ne savunur,ne de burada dile getiririm. Saygılar,
Re: Ekonominin Canlandırılması İçin Ne Yapılmalı?
Muratbayram84 rumuzlu üye, sizi sayın Av.Abbas Bilgili'ye tartışma konusu dışındaki söylemleriniz için kınıyorum. Tartışma ile saldırma arasındaki farkı bilmiyorsunuz.
Re: Ekonominin Canlandırılması İçin Ne Yapılmalı?
Ekonominin canlandırılması:
1.Ekonomi yönetimi öncelikle kararlılığını göstermelidir.
2.Ekonomi yönetimi alacağı kararlar hakkında kamuoyunu bilinçlendirmelidir.
3.Ekonomi yönetiminin alacağı kararlar kamuoyunu tatmin etmelidir.
4.Ekonominin canlanması için alınacak kararları iki madde de toplamak mümkündür;
4.1.Üzüm Yemek....
4.2.Bağcıyı dövmek...
4.1.Üzüm yemek:
Amaç üzüm yemekse,vergisel indirimler,üretime getirilecek teşvikler,üretici ve tüketicilerin desteklenmesi,v.b konular üzerinde hazırlanacak önlem paketleri.....
4.2.Bağcıyı dövmek:
Amaç bağcı dövmekse,balon borsa hareketlerine izin vermek,altın yumurtlayan tavukları satmak,sadece belli çıkar çevrelerini destekleyici önlemler almak,takım tutar gibi bizden olanlar olmayanlar anlayışını hakim kılmak,değişik komplo teorileriyle kamuoyunun kafasını karıştırmak,mağdur ve mazlum edebiyatına sığınıp arabesk dinlemeyi ve bu tür yaşam tarzını özendirmek vede bu konularda verlmesi gereken desteği vermek, v.b......
5. Ekonomi yönetimi elini vijdanına koyarak 4. maddede belirtilen hususlardan birini seçerek, Ülkemizin çıkarları doğrultusunda ekonominin canlanması için çalışmalar yapması gerekmektedir.Unutulmamalıdır ki Bağcı herzaman elini kolunu bağlayıp birileri gelsin beni dövsün diye beklemez.....
Cevap: Ekonominin Canlandırılması İçin Ne Yapılmalı?
TÜSİAD'dan Başbakan'a mektup
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, G-20 Zirvesi öncesinde, Başbakan Erdoğan’a küresel ekonomiye ilişkin görüşlerini konu alan bir mektup gönderdi. TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, 24-25 Eylül tarihlerinde Pittsburgh’da gerçekleşecek G-20 Zirvesi öncesinde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a bir mektup ile küresel ekonomiye yönelik kilit konular ve bu konuların Türkiye’ye yansımaları üzerine görüşlerini iletti.
Devamı: http://www.radikal.com.tr/Radikal.as...ticleID=955976
Cevap: Ekonominin Canlandırılması İçin Ne Yapılmalı?
Türkiye , Rusya , İran , Çin anlaştı
İran’la ticarette artık Çin ve Rusya ile yapılan anlaşma gibi Euro ya da Amerikan doları gibi döviz kurları devre dışı bırakılacak. Ülkelerarası ticaret, Türk Lirası ve İran Riyali üzerinden yapılacak.
Devamı: http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/12794318.asp?gid=229