Değişim geçmişe doğru olursa çok zararı olur
değişim insan özgürlüğüne hizmet ediyorsa başbakan deyimiyle evallah
yoksa o sizin değişiminiz olup premetur olarak kalır bize heç faydası olmaz
Printable View
ÖZGÜRLÜĞÜN TANIMINI YAPTIĞIMI HATIRLIYORUM. EN İYİ KÖLELER KENDİSİNİ ÖZGÜR ZANNEDEN İNSANLARDIR. ;)
Sandık diyorum. Sandık. Tepkinizi sandıkta verin. Aptal bir milleti ikna etmek bu kadar mı zor?
Üstelik AKP'nin kullandığı enstrümanları her seferinde aşağılama aracı olarak kullanıyorken. Sorunu biliyorsunuz çözümü biliyorsunuz ERDOĞAN'dan yüz kez daha inatçı bir şekilde yakıp yıkıp iktidar olmaya çalışıyorsunuz.
Yaptığınıza da DEMOKRASİ diyorsunuz.
Bu arada AKPye hiç oy vermedim. Rahmetli Ecevit'e inanırdım olmadı. Bahçeli yapar dedim olmadı. Görüyorum üç seçim oyum boşa gitmiş. Şimdi cemaat desteğini AKPden çekti.
Bu secimlerde oy vereceğim ama korkuyorum oda boşa gidecek.
Formu doldurdum yolladım hukuki destek de sağlarım.
http://davaciyiz.biz/
[QUOTE=Atilda09;482657]ÖZGÜRLÜĞÜN TANIMINI YAPTIĞIMI HATIRLIYORUM. EN İYİ KÖLELER KENDİSİNİ ÖZGÜR ZANNEDEN İNSANLARDIR. ;)
Ben kendimi köle hissetiğime göre demekki özgür olmuyorum,
hem hükümeti yıkmak gibi hiç bi derdimde yok . Yanlız nakış gibi işlenmiş bazı tuğlaları durup dururken yerinden sökmeye kalkarsanız öfke sadece sizin işinize yaramaz başkalarıda bu öfkeden nemalanmaya başlar. işte o zaman birlikte yaşamamızın ne anlamı kalırki.
sen benim hayatıma dini bahane edip karışmayacaksan bana ne senin öbür dünya için yapacağın egzersizler hatta ileri derece yobaz olman bile umuruma gelmez
sana ne benim alkolüm ayyaşlığım denizim müziğim
sen bana ikide bir ayyaş dersen benimde sana yobaz deme hakkım doğar
şu yuttuğunuz hapların içinde içilenden kat kat fazla uyuşturucu oluyor çay kafein bunlarda bile bağımlılık yapan bir yığın madde var
bütün bunları değerlendirmeden varılacak her sonuş ortaçağ aklı olur
bu konuda evrensel kurallar ne diyorsa hep beraber uyarsak hiç bi sorun olacağını sanmıyorum. bunun adıda herhalde demokrasi oluyor
işte sorun buradan çıkıyor. üç yıl tarikatlar içinde geçirdiğim günlerimden öğrendiğim bir şey var
Takiye ve cihat,
eyer böyle bir gidişat kulvarına girdiysek vay halimize
benimde korkum bu zaten
girmediysek yolunuz açık olsun inadığım gün katkı veririm hiç bi kompleksimde yok.. bilmem anlatabildimmi ?
[QUOTE=ayazoglum;482685]Sayın Ayazoğlum;
Size özelden facebook adresimi vereceğim. Yine bu yazımı okuyor ise sayın İsmail ARSLAN ve sayın İsmail32 beni kişilik ve kimlik olarak tanırlar.
Rakıya bayılırım.
Bayramları çıkın caminin yolunu da bilmem. RTE oy da vermedim. Elbette azınlık haklarınız var. ( Seçimi kaybetmiş olmak manasında )
Protagoras “Her şeyin ölçüsü insandır. Her şey bana nasıl görünürse benim için öyledir. Üşüyen için rüzgar soğuk, üşümeyen için soğuk değildir. Her şey için birbirine tümüyle karşıt iki söz söylenebilir” demiş.
Alın başka gerçek hayattan örnek, Kendisi Alevi ve sosyolog aynı zamanda sıkı arkadaşım olan üniversite hocamız ki, askerliğini yanımda yaptı. Babası emekli bir albay. Devletin parasıyla büyüdü. Devlet yurt dışına gönderdi. Şimdi devlet üniversitesinde.
Eylemlerin içinde görünce heleki sinkafları da tewetleyince serzendim. Osman lıda oyun bitmez dedi. Yukarıdaki Protagoras'ın sözünü ve KIZILBAŞ OYUNU deyimini hatırlattım.
Demem O ki, farklı tenlerdeyiz. Farklı düşünmek çok doğal. Din ve Ahlak kuralları değişken olduğu gibi toplumlarda da farklılık gösteriyor.
Bir değişim söz konusu 70 yıl iktidar olan güç şimdi mualefette. Tarafsızmıyım bilmiyorum yobazlara da ciddi baskılar uygulandı.
Bakın sulukule Romanların yaşam alanı sizler ve bizlerin Eğlence Merkezi idi.
Didim'de her bar Alevi yurttaşlarındır desem mübalağa olur mu bilmiyorum. Sazı inançla çaldıkları için harika sanat çıkıyor.
Aslolan sorun geçmişten. Bunların adı konmadıkça açık açık konuşulmadıkça kan davası bitmez.
Eyalet sistemi olmalı. Yobazlar yobaz yoğun, ayyaşlar ayyaşlar yoğun eyaletlerde iç işlerinde bağımsız yaşasınlar.
Birlikteliğin olduğu yerlerde çoğunluğa tabi olmak gerekecektir. Konular tartışılır. Çözüm bulamayınca direnmek direnmeyi doğurur. Şimdi hamle sırasının öbür tarafa geleceği aşikar. "Bundan iyisi ŞAMda kayısı" detirtinceye kadar durmak yok. Yola devam! sloganı sanırım sosyal medyada yayılmış durumda. İnanın bu eylem bence AKP olaylarına pozitif etki yapmıştır. Ben yasal başbakanın hatalı davranışlarını elbette eleştirebilirim. Protesto edebilirim. Ancak kanunla verilmiş "ZOR KULLANMA" yetkisi karşısında bireyin boynu kıldan incedir.
USA da otoban polisi durdurduğunda ellerinizi direksiyondan Kaldırırsanız bedeninizi mermiyle doldururlar.
Bunlar tekrar söylüyorum teferruat. Biz geçmişi silemediğimiz müddetçe tartışmada bitmeyeçektir.
Çok değil bir kaç ay öncesinden bu günleri foruma yazdığımda insanlar alay etmişti.
Bakın İki uçak düştü. İkisininde içimizdeki öfkeden kaynaklı içimizden sabote edildiğini düşünürüm. Özal, General Bitlis, Yazıcıoğlu hep içimizdeki sabotajcılarca öldürüldüğüne inanırım.
Sorunu konuşursak çözümü bulmak kolay. İktidar olmanın bedeli ağırdır. Kanla gelen kanla gider. Oldu bitti direndik indirdik derseniz sıra tekrar diğerlerine gelecektir. Kısır döngüden kurtulalım.
Herkes hayatı kendisine tahsis edilen yerde dilediği gibi yaşasın. Benzin yanında sigara ile gezip "niye alev alıyorsun" demek hem benzini hem sigara içeni yakıyor. Yok olmaz dersek zaten BOP ile olacak. Aynen kurtuluş savaşının mübadele yılları gibi. Bir gecede binlerce göçmen oldu ülkemizde.
SANDIK SANDIK SANDIK lütfen köle veya aptal, kömürle ya da ikna ile halkı lehinize oy vermeye razı edin.
Kamu mallarının yanmasına insanların gösterici veya polis yaralanmasına yol açan her eylem, direniş yasa dışıdır. Yumurta mı tavuktan çıkar tavuk mu yumurtadan derseniz cevabım ben giden canlara bakarım olacaktır.
EĞER GEZİ DÜŞÜNCENİZİN ZAFERİ İSE EVET HAKLISINIZ. BİR PİRUS ZAFERİDİR KAZANDIĞINIZ. YANMIŞ YIKILMIŞ İSTANBUL ÜZERİNDE.
[QUOTE=Atilda09;482729]Sevgili atilda 09
Yazdıklarınızı dikkatle okudum bana ürkütücü ayrıştırıcı ve kaderci geldi. dediklerinizin gerçekleşmesi halinde oturduğumuz yere artık vatan denmesinin bir anlamı kalacağını sanmıyorum. eninde sonunda böyle olacaksa o süreç hiçte kolay olmayacaktır.
Zaten bu ayrışma projesi bütün haşmetiyle başlatılmış ve uzunca bir süredir gündemimizi işgal etmektedir. Bu önce Kürt Türk ayrışması ile tetiklenmiş bununla başarılamayınca birden bire gündemimize SURİYE krizi getirlmiye çalışılmış fakat türk milleti bunada ikna olmayınca şimdi alevi krizi ile istenilen katalizör elde edilmek istenmektedir. ayrıca ek olarak laik anti laik yemeğide garnitür olarak önümüze getirlmeye çalışılmaktadır.
Fakat bir kez daha görülmüştür ki bu milleti öyle çok kolayca parçalara ayırmak kolay olmıyacaktır.
Zira 80 öncesinden deneyimli bir toplum vardır o insanlar bugün hala günceldir.
Akp nin dinsel ritüeller olarak topluma empoze ettiğiı alkol yasağı ahlak bekçiliği türban serbestliği gibi olguların samimiyetsizliği
kumarı ve faizi en üst noktaya çıkarmasından anlaşılmıştır.
beygirler haftada 2 kez koşarken nerdeyse 7 kez koşar olmuş spor totoya kardeş olarak loto süperloto iddia kazı kazan getirilmiş devlet eliyle kumar yaygınlaştırılmıştır.
kuranda
91 yerinde faiz hakkında ayetler varken bu gün kredi kartları yaygınlaştırımış
tüketici kredileri ile adeta faizi ekmeğimizin bir parçası haline dönüştürmüştür. bugün bankalara faiz vermiyorum diyen arkadaş kesinlikle önce kendine yalan söylüyordur.
Bankalara borcu olmayan kaç baba yiğit kaldı ki diye düşünmeden edemiyorum. Ama ben bu borçlandırmanın da bilerek ve teammüden yapıldığından eminim .
Bu borçlandırma ile toplum swişlendirilmiştir diye düşünürüm.
Demek oluyor ki AKP dinimizin haram saydıklarının para etmeyen kısmıyla ikdidarını sağlamlaştırıp; para eden kısmınıda görmezden gelmektedir.
bu dediklerim hiç itiraz kabul etmeyen gerçeklerdir birde yolsuzluk yoksulluk gibi tartışmaya açık olanlar vardır. bir çok AKP liyi rahatsız eden birden türeyen zenginleşme fenomeni ninde atlamayalım çok AKPli arkadaşın Eyvah bizde ANAP laşıyoruz galiba endişelerini billahi çok duydum
neyse orası beni çok ilgilendirmiyor. o AKP li arkadaşların üzerinde kafa yoracakları bir durumdur . çünki en çok bu sorulara onlar muhatap olmaktadır.
evet sizin dediğiniz gibi gidişat dediğiniz yöndedir ancak kanser olmuş birine yaw nasıl olsa ölecek diye boşuna para harcayıp ilaç almayalım demek gibi bişeyden söz ediyor gibisiniz.
çıkmayan canda herzaman umut vardır.
gelelim sizin şu ( Eyalet olmalı isteyen istediği yere göç edip orda istediği insanlarla yaşasın!) tezine.
Yaw olurmu hiç!
Bu sözü teleffuz etmen bile bende hayal kırıklığı yarattı.
Neden gideceğim ki ?
Beş aşşa beş yukarı biz hepimiz bir kapta piştik dostum .
kimse bizi köklerimizden öyle kolayca söküp başka başka yerlere savuramaz şimdi olduğu gibi uğraşılır ama boşuna olur
biz çoooktan bir millet olduk çooooktan
isbatı sokaklarda Taksimde yada ne bileyim Gümüşsuyunda İzmir de Ankara da
yada yurt dışına gittiysen bunu anlamış olmalısın, nefret ettiğin biri bile adama sevimli geliyor emin ol !.
yöneticilerin yaptığı hatadan dolayı kimse beni Suriye ile savaştıramaz .(Nefsi müdafa hariç tabi)
Kimse en yobaz yada dinci yada kominist yada ataist her neyse ile o 80 öncesinde ki gibi elime silah verip beni yahut bizi kavga ettiremez.
bu boşuna çaba olur. boşuna olduğuda görüldüğü gibi ,dahada görülecektir. Akbabalar bekleşmektedir biz birbirimize girersek mondros ateş kes antlaşmasındaki gibi sudan gerekçelerle Barış gücü adı altında işgal edileceğimizden nerdeyse eminim.
Ama olmadı bkz (kürt meselesi )
Olduramadılar bkz (Suriye krizi )
Olmayacak bkz (gezi parkı olayları ile birkez daha test edildiğimize inanıyorum)
Eyalet meselesi ne gelince sen yazdıklarına inanıyormusun öle spontane birşeymi yazdın yoksa.
Eyalet bizim gibi geri kalmış bütün ekonomisi sıcak paralarla dönen ülkelerde kısa sürede çöker ve eyaletler arasında zenginlik farkları haksızlığa uğramışlık duygusunu, o duygu öfkeyi, öfkede sonunda bağımsızlık ilanını getirir.
Eyaletleri olan düzgün ülkeler hep gelişmiş ülkelerdir.
Yani ekonomisi kendi üretim gücüyle işleyen ülkeler dir bunlar bizim neyimiz var neyine güveneceğiz bu bunak ekonominin .
Teaş ta(eüaş) 30 yıl çalıştım bakın bir tirbün kanadını kendimiz yapamadığımızdan 6 ay devre dışı kaldık ve götü boklu Avusturya’nın ELİN firmasına izin vermesini bekledik bilmem bu size bir şey anlatırmı dostum .
O yüzden eyaletlere bölünmek kusura bakma ama bu ülkenin gerçekten yok olmasının fünyesi olur.
Sağlıcakla kal .
ayazoglum
Zordur ön yargıları kırmak. Farklılıkları belirginleştirmedikçe sorun çözülemez. İmkansız sandığınız bir çok şey inanamayacağınız çabuklukta değişir. Pes etmişliğim yok. Ben içte sorun çözülmeden dış mücadelenin anlamsızlığını vurgulamak istedim.
Tabulardan nefret ederim. Bence insan oğlunun yaptığı her şey değiştirilebilir. Kardeşlik, Türklük, Vatan Millet, Aile olmak özde güzel ama pratikte siyasi manevra aracı olmaktan öte gitmiyor.
Ben Büyük İskender'in imkansız düğümü tek KILIÇ darbesi ile çözmesini esas alırım problemlerimde.
Operasyon bitmiştir. Operasyonun adı EKGYO idi. %51 olacak halka açıklığın ne demek olduğunu anlayabilmek gerek.
Her zamanki gibi hepimiz alet olduk. Geçmiş olsun. PİRUS ZAFERİ derken anlattığım buydu. İktidar için önerilen ahlaksız teklifin bu ülkeye maliyeti yanan yıkılan ölen canlar değil. Onlar hedefe ulaşmak için harcanan kapital idi.
3,45 ila 4,02 Milyar TL yani endüşük de 1 Milyar TL fark korku ile yerlinin kendisine ayrılan %10nu almaması %51 demektir ki EKGYO artık bizim değil.
Ben GEZİye kızarım. Taksime kızarım. Didim yakınlarında Doğanköy var. Köylü 3-5 kuruşa sattığı taş evleri artık milyon TL lerle el değiştirirken kendileri o evlerin kapısında uşaklar.
Yine söylüyorum ayrışmaz isek karışamayız. Bina olacaksak deniz kumlarını betona katmamalıyız. Bırakın Erdoğan işini yapsın. Yoksa her müdahaleniz düşmana yararken neyleyim ben böyle kardeşliği.
Sıradan politik eleştirilerinize üzülerek katılmıyorum bu yüzden tek tek cevaplama gereği duymadım.
SONUÇ:Gezinin kazandırdığı zafer sol düşüncenin ülkede propagandasının yapılmasıdır. Erdoğan için de cemaatin sarstığı milliyetçi muhafazakar taban safları sıkılaştırmıştır.
BEDEL: 10 milyar TL lik EKGYOnun altın tepside sam amcaya ve yandaşlarına sunulmasıdır. İstanbulun en güzel arsalarına sahip şirketin projeler sonrası oluşacak kapitali siz düşünün.
ÜLKEMİN BAŞI SAĞ OLSUN. ÇOK ULUSLU ŞİRKETLER VARDI. ARTIK ÇOK ULUSLU ANADOLU VAR. ;)