Yasadan önce açılmış icra takiplerinde eski usul uygulanmaya devam edecektir. Mahkemenin takdir ettiği faiz geçerlidir. Banka veya vekili ile anlaşıp borcu yapılandırmaya çalışın derim.
Printable View
Yasadan önce açılmış icra takiplerinde eski usul uygulanmaya devam edecektir. Mahkemenin takdir ettiği faiz geçerlidir. Banka veya vekili ile anlaşıp borcu yapılandırmaya çalışın derim.
Sayın büyüklerim.Evin satışı için daha önce yazmıştım.Az önce bir şey okudum.Kıymet takdirinde borçlunun hazır bulunması gerekir diye.Kıymet takdiri için geldiklerinde ben evde yoktum.Eşim evdeydi.O imzalamış.Bu durumda kıymet takdiri hukuken geçersiz mi?Ne yapmalıyım?Acil cevap...
Kıymet takdirinde borçlunun bulunması gerekmiyor. Bilirkişi evi inceler, tapu & imar durumunu inceler. Taşınmazın çevre rayiçlerine bakar ve ona göre bir kıymet takdir eder. Buna itiraz etme hakkınız ise var. Mahkeme yeniden bilirkişi incelemesi yaptırabilir. Ayrıca bu konunun ev eşyası haczi ile ilgisi ise yok malesef. Bu doğrudan gayrimenkul haczi ve satışı ile ilgili.
Not: Haczi öğrendikten sonra meskeniyet iddiasında bulunmadınız mı?
İİK 82/12 maddesiene göre kişinin haline münsaip evi haciz edilemez demiş bundan faydalanmanız için icra mahkemesine şikayette bulunmanız gerekir 7 günlük süre geçtikten sonra dikkate alınmaz 7 günlük sürenin başlangıcı taşınmaza haciz konuldugunu ögrendigi tarihtir mesela borçluya haciz konuldugu 103 göre bildirilmişse ,taşınmaz borçlununun hazır bulunduğu zamana kiymet takdiri yapılmış, vb. durumlar ögrenme tarihidir
Sayın Abdulalim borçlu kıymet takdirinde hazır bulunmadığı ve daha kendisine kıymet takdiri ile ilgili tebligat yapılmadı.Bu durumda 7 günlük süre başlamadı mı?
Değerli büyüklerim.Şu ev eşyalarını haczi ile ilgili bende bi şey sormak istiyorum.1.sayfadan itibaren yorumları okudum ama kesin cevap vermiyorsunuz sorulara.Yasadan önce eve gelinmiş ama eşyalar haczedilmemişse veya yeddi emin olarak kandisine bırakılmışsa yasadan sonra gelip eşyaları alabilirmi?Kesin cevap lütfen....
meskeniyet iddiası yanı haline münasip evin haciz edilemez iddiasında 7 günlük süre haczi öğrendiğiniz tarihten başlar bunu kiymet takdiri sırasında borçlu ögrenmişse bu tarihten başlar kiymet takdirine ilişkin 103 davetiye eşe bırakılmışsa yargıtaya göre öğrenmiş sayılmakta 7 günlük süreyi
geçirdiyseniz böyle bir iddiada bulunamazsınız eger taşınmaz haczi gıyabında yapılmışsa 103 davetiyesi gönderilir sürenın hesabında ilk gün hesaba katılmaz mesela kiymet takdirin yapıldıgı gün veya103 gönderilmişse bunların yapıldıgı geldiği gün hesaba katılmaz
sayın abdülalim 103 nedir bilmiyorum ama borçluya herhangi bir tebligat yapılmadı be kıymet takdiri tebliğ edilmedi.Bu durumda 7 günlük süre başlamadımı?
Yasadan önce açılmış icra takiplerinde eski usule devam olunur yani malınız haczedilmemiş de olsa haczedilip yerinde bırakılmış da olsa gelip götürebilirler.
103 davetiyesi gıyapta yapılan hacizler için bilgi kağıdıdır. Dosyanıza bakınız genelde gayrimenkul haciz ve satışlarında 103 davetiyesi yollanmaz çünkü kıymet takdir raporu bu davetiyenin de işlevini görür size bu konuda bir tebligat yapılmadıysa süreniz raporun tebliği ile başlar veya siz önceden tapudan öğrendiğinizi beyanla haczedilmezlik itirazında bulunabilirsiniz.
Ben bu durumu AKİME sordum. Yanıt bugün geldi.
AK Parti İletişim Merkezi’ne yapmış olduğunuz XXX-XXX numaralı başvurunuz, Adalet Bakanlığı; 'na iletilmiştir. Bakanlıktan gelen cevaplar aşağıda yer almaktadır.
İlgili Mercilerin Cevabı:
__________________________________________________ _________________________________________________
27.07.2012
Sorunuzu net olarak cevaplamak gerekirse, bu tür değişiklikler yürürlük kazandıkları andan sonra hemen uygulanırlar, eski dosyalarda için de geçerli olur. İyi günler.
Adalet Bakanlığı -
Ha ha ha inanılmaz komik o arkadaşa selam söyle Bakanlığa iftira atmasın :DD
YARGI HİZMETLERİNİN ETKİNLEŞTİRİLMESİ AMACIYLA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI VE BASIN YAYIN YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARA İLİŞKİN DAVA VE CEZALARIN ERTELENMESİ HAKKINDA KANUN
Kanun No. 6352 Kabul Tarihi: 2/7/2012
GEÇİCİ MADDE 10- Bu Kanunun ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri hakkında, değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilir.
Sorunuza net cevap vermek gerekiyorsa diyo bir de ya :)
Engin Bey,
Bende merakımdan sormak istedim. O yanıtı geldi. Aynısını kopyaladım. Sanırım orda çalışan ya benim sorumu önemsemedi, ya da işi bilmeyen birisi.
- - - Updated - - -
Engin Bey,
Bende merakımdan sormak istedim. O yanıtı geldi. Aynısını kopyaladım. Sanırım orda çalışan ya benim sorumu önemsemedi, ya da işi bilmeyen birisi.
- - - Updated - - -
Engin Bey,
Bende merakımdan sormak istedim. O yanıtı geldi. Aynısını kopyaladım. Sanırım orda çalışan ya benim sorumu önemsemedi, ya da işi bilmeyen birisi.
Sayın Engin Bey icradan evin satışında alacaklının ihaleye girebildiğini biliyorum.Acaba kefillerden biride ihaleye girebilir mi?Kefilin baba,anne ,eş gibi yakın akraba olması sorun teşkil eder mi?Kefilde ihaleye girebilirse teminat yatırmalı mı?Teşekkürler...
Kefil dediğiniz dosyadaki borçlulardan biri ise ihaleye giremiyor bildiğim kadarıyla ama yakınları girebilir teminat yartırmaları şart.
- - - Updated - - -
Kefil dediğiniz dosyadaki borçlulardan biri ise ihaleye giremiyor bildiğim kadarıyla ama yakınları girebilir teminat yartırmaları şart.
Son bir soru.Satış ilanı tebliği şahsen borçluya mı yapılmalı?Eşi postadan almışsa borçlunun satışa 1 hafta kala haberi olduysa tebligata itiraz edebilirmi.Tebliği alan eş aynı zamanda kefil...
Erdoğan bey acil cevap lütfen:Daha önce konut kredimi ödeyemememden dolayı yazmıştım hatırlarsanız.icra dairesine evin durumunu öğrenmek için gittiğimde tesadüfen avukatla karşılaştım.evin satış tarihinin kesinleştiğini kefil olarak bana ve borçlu olarak eşime tebligatları bugün postaya vereceğiz dedi.icra müdürüyle görüşüp bana elden teslim etti.Şahsen aldım diye imzalattı.aradan 1 hafta geçmesine rağmen borçlu olan eşimin adına tebligat gelmeyince icra dairesine gittim sormaya.bana ne deseler beğenirsiniz.sen eşinin adına burda teslim almışsın demesinler.tebligat zarfına baktım [posta zarfı yani] eşimin adı yazıyor.benim imzaladığım kağıtta eşimin ismi yok.teslim aldığıma dair imzaladığım kağıdı eşime tebligat zarfının içine koymuşlar.dolayısıyla eşime benim vasıtamla tebligat yapılmış sayıldığını söylediler.avukata gittim.iş işten geçmiş dedi.siz bana daha önce satışlarda bizzat borçluya tebligat yapılmalı demiştiniz.tebligata itiraz edip satışı nasıl geciktirebilirim.amacım evi icradan ucuz fiyata değil kendim değerinde satabilmek için vakit kazanmak.Ayrıca bu konuda itiraz etmek ve dava açmak satışı durdurur mu durdurmaz mı?
Merhabalar.
Bu yargı paketi çıktıktan sonra ,alacaklı olduğum kişinin evine hacze gitmedik fakat alacaklı olduğum kişinin kendi üzerine kayıtlı ticari faturalı aracı var .O aracı haczetmek istiyoruz ama paketteki ticaretini engelleyecek hiç bir mal haciz edilemez ibaresine takılıyoruz.Değerli arkadaşlar bu konuda ne yapmamız lazım .Bilgisi olanlar yardımcı olabilirler mi.Araç ticari faturalı ve tek.
Siz icra dairesi itiraz etmedikten sonra haczi koyabilirsiniz. Borçlu tarafından bir itiraz olursa icra mahkemesine zaten itiraz eder, mahkeme de konuyu değerlendirir zira o madde uygulamada yoruma açık bir madde. Tam hatırlamıyorum fakat, "ticaretini engelleyecek hiç bir mal" şeklinde geçmiyordu sanırım, ona bakarsak adamın kendi üzerine olan ve ticari faaliyetini yürüttüğü bürosunu da satışa çıkaramayız o zaman, bu durumda olay kilitlenir.
Bütün yazılanları okudum 3.yargı paketine kadarki sonuçlanmış dosyalara eski usul uygulanacak deniyor.Yani bu biraz mantık dışı geldi buradaki amaç borçluyu mağdur etmeme çabası ise neden zaman belirtilmiş..Çözemedim yani..Artı sonuçlanmış dosya derken?Haciz gelinmiş mi tebligat gelmiş mi hangi kısım sonuçlanmış dosya oluyor.:)
Burada sanırım önemli olan icra takibinin başlatıldığı yani ilgili icra dairesinde takip dosyasının açıldığı tarih.
Bu yasada amaç borçluyu korumak olabilir fakat alacaklının da hakkının korunması gerekir, bu yüzden de yasadan önce açılan takipler aynen eski usül devam edecek olup yeni açılacak dosyalar söz konusu yasanın varlığı bilinciyle açılmayacak ya da yasadan haberdar olunup da açılması göze alınacak, yani takdir alacaklı tarafın...Yasadan önce takibi başlatılmış dosyalar üzerine illaki bir takım ödemeler, harçlar vb. yatırılmış ve belli bir yere gelinmiş olabilir. Bu yüzden yasa kapsamına alınıp onca işlemin bir anda çöpe atılması doğru değil diye düşünüyorum. Sonuçta örnek olarak amme alacakları hakkında bile bir af veyahut yapılandırma kanunu çıkarıldığında burada doğumdan itibaren tüm borçların yapılandırılacağı değil de kamunun mali selameti açısından .... tarihinden itibarenki borçların yapılandırılacağı söylenir.
Dostum benimde borçlarımdan dolayı 3.yargı paketinden önce açılmış icra dosyalarım var.Hatta hepsinde 3.yargı paketinden önce eve hacze gelinmiş eşyalar yeddiemin olarak bana bırakılmıştı.Bursa adliyesinde ... icra müdürüne bizzat gidip durumu ve kanunu danıştım.Yani eve gelip eşya alıp alamayacaklarını sordum.Yasadan önce eve gelip haciz uygulamış olsalar bile haciz eşnasında eşyaları birer tane yazdıkları için (örneğin buzdolabı ç.makinası fırınv.s ) ve bu eşyalar birer tane yazıldığı için hiç bir şekilde yasadan sonra eski icra işlemleri denilerek eve gelinip birer tane olan eşyaların haczedilemeyeceğini söyledi.Zaten bu durumda olan dosyalara hacze gitmediklerini belirtti.
- - - Updated - - -
Dostum benimde borçlarımdan dolayı 3.yargı paketinden önce açılmış icra dosyalarım var.Hatta hepsinde 3.yargı paketinden önce eve hacze gelinmiş eşyalar yeddiemin olarak bana bırakılmıştı.Bursa adliyesinde ... icra müdürüne bizzat gidip durumu ve kanunu danıştım.Yani eve gelip eşya alıp alamayacaklarını sordum.Yasadan önce eve gelip haciz uygulamış olsalar bile haciz eşnasında eşyaları birer tane yazdıkları için (örneğin buzdolabı ç.makinası fırınv.s ) ve bu eşyalar birer tane yazıldığı için hiç bir şekilde yasadan sonra eski icra işlemleri denilerek eve gelinip birer tane olan eşyaların haczedilemeyeceğini söyledi.Zaten bu durumda olan dosyalara hacze gitmediklerini belirtti.
Merhaba,
Öncelikle bilgileri dahilinde sorulara cevap veren herkese teşekkürlerimi sunuyorum. İçinden çıkamadığım bir konuda yardımınızı istirham ediyorum.
Bir bankaya olan iki ayrı Tüketici Kredisi dosyası ve bir avans hesap borcum için hakkımda icra takibine başlandı. Tüketici kredisi dosyalarından biri için takip öncesi ve sonrası faiz %14 olarak gösterilmiş. Ancak diğer kredi borcu ile avans hesap borcu birleştirilerek tek dosya halinde takip başlatılmış ve hem kredi hem de avans hesap için %85,5 takip sonrası faiz ile işlem yapılmış. Aynı gün aynı icra dairesinde başlatılan iki tüketici kredisi için bu kadar farklı takip sonrası faiz uygulanması bana garip geldi ve hukukçu bir arkadaşa danıştım. Kendisi yargıtay kararları gereği tüketici kredisi için %85,5 faiz işletilmesinin doğru olmadığını ancak avans hesap için bu faizin olabileceğini, kredi ile avans hesabın ayrı ayrı herbirinin kendi namına değerlendirilmesi gerektiğini söyleyerek benim adıma bir dilekçe yazdı. Dilekçede asıl borca itirazım olmadığını ancak takip sonrası faize açıkca itiraz ettiğimi, tüketici kredisi için avans hesap faizi uygulanmasına da ayrıca ve açıkca itiraz ettiğimi yazdı. Ben de kendisine güvenerek imzaladım ve icra dairesine verdim. Hak,imin muhtemelen kredi için fazi oranını yıllık faiz oranı olarak yeniden belirleyeceğini tahmin ettiğini söyledi. Malesef bu arkadaş geçen hafta tayin oldu ve kendisine ulaşamıyorum.
Araştırdığım kadarıyla alacaklı vekili itirazın iptali davası açacak ve hakim önüne çıkacağız bunun yanında haksız bulunursam üstüne bir de tazminat ödemem gerekeceğine dair yorumlar var.
Bu durumda sonuç hakkında bir öngörüsü ya da tecrübesi olan biri varsa yardımını istirham ediyorum.
Saygılarımla.
Arkadaşlar uzun zamandır tartışılan konuda bilgi vermek için yazıyorum. Çünkü ben bunu savunurken bütün avukatlar bana karşı çıkmıştı.
3.Yargı paketinin geçici 10.maddesinde ""Bu Kanunun ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri hakkında, değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilir""" ibaresiyle ilgili olarak takip işlemlerinin ev haczi, satış yapmak gibi şeyleri kapsayıp kapsamadığını Adalet Bakanlığına bilgi edinme kanununa göre sordum. Gelen cevapta bunun bilgi edinme kanununa göre cevap verilemeyeceğini ama .... sitesindeki görüşümüze bakabilirsiniz demişler.. İşte görüş;
T.C.
ADALET BAKANLIĞI
Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü
Sayı : B.03.0.HİG.0.00.00.03-622.01-268-MAİL-2012/4497/24195 31/10/2012
Konu : Talebiniz
Sayın …………………………………
Bakanlığımıza göndermiş olduğunuz 30/07/2012 tarihli elektronik posta iletiniz incelendi.
Başvurunuz içeriğinden, 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun'un yayımı tarihinde yürürlüğe giren 38 inci maddesi ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa eklenen Geçici 10 uncu madde ile "Bu Kanunun ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri hakkında, değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilir." hükmünün getirildiği, icra müdürlüklerinin farklı uygulamaları olduğunu belirterek görüş talep ettiğiniz anlaşılmaktadır.
Doktrinde icra takip işlemleri, icra organları olan icra dairesi, icra mahkemesi ve mahkemeler tarafından borçluya karşı yapılan, borçlunun hukukî durumuna zarar vermeye elverişli olan ve cebri icranın alacaklı yararına ilerlemesi amacına yönelmiş bulunan işlemler olarak tanımlanmaktadır. İcra organları tarafından yapılan işlemlerin tamamı icra takip işlemi olmadığı gibi alacaklı, borçlu ve üçüncü kişilerin icra takibine ilişkin olarak yapmış oldukları işlemler de icra takip işlemi değildir.
İcra takip işlemleri; ödeme emri ve icra emri tebliği, itirazın kaldırılması, bütün haciz işlemleri, bütün paraya çevirme işlemleri, borçluya süre verilmesi ve depo kararı gibi işlemlerdir.
Buna karşılık, alacaklının takip talebinde, haciz talebinde veya satış talebinde bulunması ve icra dairesinin bu talepleri alması, ödeme emrine itiraz, istihkak iddiası, paraların paylaştırılması gibi işlemler icra takip işlemleri değildir.
Yasanın amacı göz önünde bulundurulduğunda, kanun koyucunun maddedeki “takip işlemleri” ibaresiyle, icra takibini değil, icra takip işlemlerini kastettiiği değerlendirilmektedir.
Bu bağlamda, 2004 sayılı Kanuna eklenen geçici 10 uncu maddenin uygulanmasıyla ilgili olarak, icra takip işleminin, ilgili maddenin yürürlük tarihinden önce başlaması halinde, icra takibinin başladığı tarih dikkate alınmaksızın, bu takip işlemi hakkında değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilmesi, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra başlatılan icra takip işlemlerinde ise icra takibinin kanundan önce başlatılmış olup olmamasına bakılmaksızın yürürlükte olan yeni hükümlerin uygulanması gerektiği düşünülmektedir.
Dolayısıyla, 6352 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış bir icra takibinde, kanunun yürürlüğe girmesinden sonra yapılan bir haciz işleminde artık yeni hükümler uygulanacaktır.
Öte yandan icra ve iflas dairelerinin yaptığı işlemin kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı ilgililerin şikayet konusu işlemleri öğrenmelerinden itibaren yedi gün içerisinde İcra ve İflas Kanununun 16. maddesi uyarınca icra mahkemesine müracaat edebilmeleri imkanı dışında Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22/01/2003 tarihli ve Esas:2003/12-17, Karar: 2003/29 sayılı kararıyla kamu düzenini korumak için konulan amir hükme aykırılık durumunda süresiz bir şekilde mahkemeye başvurulabileceği hükme bağlanmış bulunmaktadır.
Netice olarak, icra müdürlüklerince re'sen dikkate alınması gereken, ihlali durumunda süreli ya da süresiz şikayet yoluna başvurulduğunda yargıya intikal edebilecek, icra hakimliğince değerlendirme yapılıp karar verilebilecek ve dolayısıyla yargı yetkisine giren bu konuda Bakanlığımızca idari yönden yapılacak başkaca bir işlem bulunmamaktadır.
Bilgilerinizi rica ederim.
Nazım KARA
Hâkim
Bakan a.
Genel Müdür Yardımcısı
İcra takip işlemleri; ödeme emri ve icra emri tebliği, itirazın kaldırılması, bütün haciz işlemleri, bütün paraya çevirme işlemleri, borçluya süre verilmesi ve depo kararı gibi işlemlerdir.
Buna karşılık, alacaklının takip talebinde, haciz talebinde veya satış talebinde bulunması ve icra dairesinin bu talepleri alması, ödeme emrine itiraz, istihkak iddiası, paraların paylaştırılması gibi işlemler icra takip işlemleri değildir.
Yasanın amacı göz önünde bulundurulduğunda, kanun koyucunun maddedeki “takip işlemleri” ibaresiyle, icra takibini değil, icra takip işlemlerini kastettiiği değerlendirilmektedir.
BÜTÜN AVUKAT ARKADAŞLARA DUYURULUR...