Vicdani ret ve mecburi hizmet

http://www.radikal.com.tr/Radikal.as...&CategoryID=77

Arkadaşlar; Vicdani ret yasası geçmek üzere. Tüm ajanslara flaş haber düştü. Ben vicdani retçiyim diyeceğim. Bence tek kurtuluşumuz bu olacak. Bakın bedelli askerlik lobisi kazandı. Vicdani ret lobisi bile kazandı. Biz malesef sesimizi duyuramıyoruz. Ben artık mecburi hizmetin kaldırılacağını düşünmüyorum.Yapmadığımız çaba kalmadı. Bu hükümete bile malesef bir türlü sesimizi dinletemedik. Tek çıkış yolunu vicdani ret yoluyla görüyorum bakalım yasalaşırsa deneyeceğim, hayırlısı artık.

bu hafta içinde yada haftaya bu işin biteceği söyleniyor hükümet cephesinden; hala bir fikir dayanışması yok arkadaşlar bari burdan yırtalım hiç mi ümit yok ??

öncelikle merhabalar..
ben firari dönemi bitirmiş, 200gün cezasını çekmiş bir kişiyim.
arkama dönüp baktığımda yaşadıklarımdan ötürü böyle bir muameleyi hak ettiğimi düşünmüyorum ve bununla ilgilide hakkımı aramak istiyorum. AİHM ne kadar gideceğim bu konuda neler yapılabilir? daha önce yapılanlar nelerdir? bildiklerinizi paylaşırsanız sevinirim.. teşekkürler şimdiden

Yazmadigim yer kalmadi bu firar isiyle ilgili hatta Cumhurbaskanina bile yazdim bari vatandasliktan cikarinda yurtdisinda vatandaslik islemlerimiz kolaylassin hic olmazsa zaten kime yarari olmus TC vatandasi olmanin simdiye kadar hic bi faydasini gormedigim gibi bir de hapis cezasi hazirda bekliyor. Neyse kotu konusmayayim ama bu hukumetinde bir sey yapacagi yok gibi bas bas bagirdiklari ileri demokrasi avrupa kriterleri falan filan konusmalari sonunda Avrupadan sadece sigara yasagini getirebildiler, ozgurluklere gelince muhatab bile alinmiyoruz...

İşte 'vicdani ret'in sürpriz ayrıntıları...

Askere gitmemek için ‘vicdan’ını gösterene kamu nöbeti verilecek..

Bedelli askerliğin gündemde olduğu bu günlerde şimdi de askere gitmek istemeyen ve adları ‘vicdani ret’çiye çıkanlara yasal düzenleme sürprizi geldi. Adalet Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı ile konu hakkında ortak çalışma yaptıklarını açıkladı. Vicdani retçilere kamu hizmeti gündeme gelebilir...

Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in “vicdani ret” ile ilgili çalışma yaptıklarını açıklaması, vicdani retçiler için umut ışığı oldu. Profesyonel askerliğe geçilmesini isteyen vicdani retçilere göre yeni yasa taslağının içeriği büyük önem taşıyor. Taslaktan habersiz olduklarını dile getiren vicdani retçiler, zorunlu askerliğe karşı zorunlu sivil hizmet anlayışını da kabul etmediklerini belirtiyorlar.

Bakan Yılmaz takvim vermedi

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ise vicdani ret ile ilgili yurtdışındaki örneklerinin incelendiğini belirterek, ‘Bir takvim veremiyorum. Arkadaşlar bakıyorlar, ortak bir çalışmayı getirecekler’ dedi. CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’da “vicdani ret” konusunda hazırladıkları kanun teklifini yakında TBMM’ye sunacaklarını açıkladı.

‘Densiz bir teklif’

Öte yandan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Hükümetin, askerlikte vicdani ret çalışmasına çok sert bir dille karşı çıktı. Vicdani ret çalışmasını külliyen reddedeceklerini vurgulayan Bahçeli, “Anlaşılıyor ki artık milletin bugünkü siyasi iktidarı vicdanında ret dönemine giriyor. Türkiye’ye her an bir belanın sarkabileceği bir ortamda, bir Bakanın vicdani ret konusunu gündeme getirmesi kadar yakışıksız, densiz bir teklif söz konusu olamaz” diye konuştu.

İşte alternatif hizmetin kuralları

Avrupa Konseyi İnsan Hakları Genel Müdürlüğü’nün Haziran 2002’de ele aldığı rapor AİHM’in vicdani ret konusundaki içtihad değişikliğinin temelini oluşturuyor. ‘Zorunlu Askerlik Hizmetine Karşı Vicdani Ret’ adını taşıyan raporda alternatif hizmetin çerçevesi şu şekilde çiziliyor, “Alternatif hizmet askeri değil sivil hizmeti kapsamalı ve kişi kamunun çıkarına olan bir noktada kamu hizmeti için çalışmalıdır. Sadece silah kullanmayı reddedenler için üye devletler silahsız askeri hizmet sağlamalıdır. Alternatif hizmetin süresi askeri hizmet süresinden uzun olamaz ve kabullenilebilir seviyede olmalıdır. Alternatif hizmette bulunan vicdani retçinin sosyal ve ekonomik hakları orduda görevli bir kişiden daha az olamaz.”

6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası var

Türkiye’de vicdani retçi olduğunu açıklayanlar yeni Türk Ceza Kanunu’nun 318. maddesine göre yargılanıyor. Bu maddeye göre “Halkı askerlik hizmetinden soğutacak etkinlikte teşvik veya telkinde bulunanlara veya propaganda yapanlara 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası verilir. Fiil basın ve yayın yolu ile işlenirse ceza yarısı oranında arttırılır.”

‘Avrupa’da var, askeri güce zarar vermiyor’

Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Tharbjorz Jagland, Avrupa’da “vicdani ret” hakkının bulunduğunu belirterek, “Bu hakkın tanınması askeri gücü tehdit etmiyor, askeri güce zarar vermiyor. Tam tersine hem ülke kamu düzeni hem de bireylerin hakkının korunması bu alanda mümkün olabiliyor” dedi. Jagland, AİHM’in Türkiye’deki yasaların şu an itibarıyla Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hükümlerine uygun olmadığını belirttiği kaydetti. Adalet Bakanı Sadullah Ergin de, “İlk etapta AİHM’in ihlal kararının gerekçesindeki hususların giderilmesi hedeflenecektir. Savunma Bakanlığı’mızın bir çalışması var, bu çalışma tamamlandığında Bakanlar Kurulu’nda bu konuyla ilgili müzakere yapılacak” diye konuştu.

VİCDANİ RETÇİLER NE DİYOR?

Erkan Ersöz (Vicdani retçi): “35 yaşındayım. Askere gitmedim. Vicdani ret açıklamamı 2003 yılında yaptım. Bize göre isteyen askere gitmeli, istemeyen gitmemeli. Bedelli askerliğe de karşıyım. Hükümetin tepeden inme yasal düzenlemesi söz konusu. AB’den gelen baskıyla bu yasa çıkarılmak isteniyor”

Ercan Aktaş (Vicdani retçi): “39 yaşındayım. Askerliğimi yapmadım. Şimdiye kadar herhangi bir hukuki sorun da yaşamadım. Vicdani retin yanında total retçiler vardır. Total ret ise hem askeri hem sivil hizmeti tanımamaktır. Ben, total retçiyim.”

Oğuz Sönmez (Savaş Karşıtları internet sitesinin editörü): “15 aylık askerliğe karşı, 3 yıl sivil hizmet gibi talepler olursa bu bizim açımızdan kabul görmez. Zorunlu askerliğin kaldırılmasını istiyoruz. AB üyesi birçok ülkede zorunlu askerlik kaldırıldı. Askerlik gönüllülük esasına göre profesyonel bir hizmet olmalı. Türkiye’de vicdani ret hakkı kullanmak isteyenler, askerde bu taleplerini dile getirirse emre itaatsizlikten ceza alıyorlar. Osman Murat Ülke, 8 kez ceza aldı ve 701 gün hapis yattı.”

Hülya Üçpınar (Retçilerin avukatı): “Yeni düzenlemenin ne olacağını bilmiyoruz. Vicdani ret konusunu belirleyecak yasa tasarısı çok önemli. Acilen bir düzenlemeye gidilmesini istiyoruz. Müvekkilim Murat Ülke’nin durumu da mercek altında. Uzun süre hapis yattı.”


http://haber.gazetevatan.com/iste-vi...11057/1/Gundem

çok önemli gelişmeler oluyor. Bizi de kapsamasi tek dileğim. Vicdani ret mi olur ne olursa olsun biz de 15 yil zorunlu hizmet ile askerligi meslek olarak yapmak istemeyenlere hapis cezasi gerektirmeyen bir çözüm istiyoruz.

Arkadaşlar, haberlerden izlediğim kadarıyla bizi ilgilendirebilen hiç madde gündemde değil.Aksine zorunlu askerliğe devam diyor adalet bakanı. Yani pek birşey ummayalım derim.Ama biz kamuoyu oluşturmaya devam ısrarla. Bu arada sn.medya mensuplarıda unuttu bizleri sanırım:)

bakın sapla samanı karıştırmayın.o vicdani retçiler hain adamlardır.5 ay askerlik yapmayı bile kendine zor görüyorlar.bazıları burda bende vicdani ret çi olacam filan yazmış.bunu söylemeye utanmıyomusunuz.vicdani ret diye ortada gezen adamlar yarın bugün memleket işgal edilse kılını kıpırdatmaz hatta işgalcilerle işbirlikçiliği bile yapar.bazıları yazmış yok aihm e gidecem.şunu da unutmayın böyle birşey yaparsanız bu lekeyi bir ömür taşırsınız.mesleği yapmak istemiyorsan firar eder gidersin.cezanı da çekersin.bu vicdani reti çıkaran hükümetin amacı türk ordusunu zayıf düşürmek.ülkeyi bölmek parçalamaktır.bu adamlar türk düşmanıdır.bu konuyu bu konuyu bence bir daha düşünün.yanlış şeyler yapmayın.ayrıca bende firariyim.he 15 yıl zorunlu hizmet çok saçma birşey ama bunu kalkıpda aihm gibi teröristler lehine karar veren bir mahkemeye taşımak çok yanlış.

ayrıca bu hükümet ülkesine seven adamlar için kanunlar çıkarmaz.nerde hain,türk düşmanı varsa onlar lehine karar çıkarır.bundanda pek birşey beklemeyin.bir tane ermeni gitmiş aihm e vermiş.burda bazı adamlarda çıkmış o ermeni gibi bende vicdani retçi olacam diyor.ermeni askerlik yapmak istemiyorsa defolur gider ermenistana.bakın buna destek veren adamlar kendilerini değil bütün bu forumdaki insanları bu sözleriyle töhmet altında bırakıyor.sanki mesleği bırakmak isteyen bütün subay astsubay bu adamlar gibi düşünüyo.he benim o ermeniden farkım yok diyosan sende defol git başka yerde yaşa.

Alıntı:

---

john gotti rumuzlu üyeden alıntı

bakın sapla samanı karıştırmayın.o vicdani retçiler hain adamlardır.5 ay askerlik yapmayı bile kendine zor görüyorlar.bazıları burda bende vicdani ret çi olacam filan yazmış.bunu söylemeye utanmıyomusunuz.vicdani ret diye ortada gezen adamlar yarın bugün memleket işgal edilse kılını kıpırdatmaz hatta işgalcilerle işbirlikçiliği bile yapar.bazıları yazmış yok aihm e gidecem.şunu da unutmayın böyle birşey yaparsanız bu lekeyi bir ömür taşırsınız.mesleği yapmak istemiyorsan firar eder gidersin.cezanı da çekersin.bu vicdani reti çıkaran hükümetin amacı türk ordusunu zayıf düşürmek.ülkeyi bölmek parçalamaktır.bu adamlar türk düşmanıdır.bu konuyu bu konuyu bence bir daha düşünün.yanlış şeyler yapmayın.ayrıca bende firariyim.he 15 yıl zorunlu hizmet çok saçma birşey ama bunu kalkıpda aihm gibi teröristler lehine karar veren bir mahkemeye taşımak çok yanlış.

---

Baştan sona kadar şaçma sapan bir ileti.Duramıyorum işte böyle olunca.

1-Siz nasıl 15 yıl zorunlu hizmeti çok saçma bulup firar ettiğinizi belirtmisseniz,o insanlarda mecburi askerliğe karşı çıkıyorlar.Dünyada örnekleri çok bunun.

2-Hükümeti Türk düşmanı olmakla ve ülkeyi parçalamakla suçlamıssınız,bu kanıya nereden vardınız.Çok vahim ve saçma sapan bir iddia.İçi boş.

3-AİHM terörislerin lehine karar veren bir kurum mu ? Orası "İNSAN" hakları mahkemesi kardeş.

Ben ordu mensubu değilim,özel sektörde çalışıyorum.Tutupta mecburi askerliğe karşıyım,devlet dairelerinden birinde o süre içerisinde görev alayım diyene veya mecburi askerlik kalksın diyene vatan haini diyemem.Tıpkı Avrupanın bir çok ülkesinde olduğu gibi.

Bunu söylemek ve istemek bence en doğal insan hakkı diye düşünüyorum.Tıpkı sizin 15 yıl mecburi görev süresini saçma olarak gördüğünüz ve firar ettiğiniz gibi.Farkı yok.

Evet doğru sapla samanı karıştırmayalım..

7 yıl subaylık yapmış bunun 4 yılı dağlarda, sınırlarda kalmış ve terörde bacağından yaralanmış bir subaydım. Bu hali hazırdaki hilkat garibesi düzen , insan hayatının çok büyük bir bölümüne ipotek koyan, meslekten istifa etmek isteyen personeline firar suçu işlettiren ve katillerle birlikte hapis yatırtan bir düzen bana bunları çekmemek için "Vicdani Retçi" oldum dedirtebildiyse gelin gerisini siz düşünün.
Dünya üzerinde insanına değer vermeyen düzenler yıkılmaya mahkumdur. Ben 30 yıldır bitmeyen terörün en büyük sebebinin "insanına değer vermemenin" bir mahsülü olduğuna inanıyorum. Klavye milliyetçiliğine ve sanal kahramanlıklara karnım tok.

Daha dün gibi hatırlıyorum Avrupa İnsan haklarında hakkını arayan bir çok insana vatan haini gözüyle bakan bazıları şimdi ergenekon, balyoz vs davalardan dolayı yıllardır suçluluğu kesinleşmeden, tutuklu olarak hapiste yatınca kendileri Avrupa İnsan hakları mahkemesinde haklarını arar oldular. Unutmayın hukuk bir gün herkese lazım olur.

Alıntı:

---

john gotti rumuzlu üyeden alıntı

bakın sapla samanı karıştırmayın.o vicdani retçiler hain adamlardır.5 ay askerlik yapmayı bile kendine zor görüyorlar.bazıları burda bende vicdani ret çi olacam filan yazmış.bunu söylemeye utanmıyomusunuz.vicdani ret diye ortada gezen adamlar yarın bugün memleket işgal edilse kılını kıpırdatmaz hatta işgalcilerle işbirlikçiliği bile yapar.bazıları yazmış yok aihm e gidecem.şunu da unutmayın böyle birşey yaparsanız bu lekeyi bir ömür taşırsınız.mesleği yapmak istemiyorsan firar eder gidersin.cezanı da çekersin.bu vicdani reti çıkaran hükümetin amacı türk ordusunu zayıf düşürmek.ülkeyi bölmek parçalamaktır.bu adamlar türk düşmanıdır.bu konuyu bu konuyu bence bir daha düşünün.yanlış şeyler yapmayın.ayrıca bende firariyim.he 15 yıl zorunlu hizmet çok saçma birşey ama bunu kalkıpda aihm gibi teröristler lehine karar veren bir mahkemeye taşımak çok yanlış.

---

Firar ettim diye benimle konusmayi kesen arkadaslarim oldu, hatta daha da ileri gidip "kimbilir hangi garibanin hakkini yiyerek askeri liseye ve harp okuluna gittin, o garibanin önünü keserek girdin, simdi de firar ettin, oh ne ala memleket" diyen oldu, "yemek yedigin kaba pisledin sen" diyen de oldu. Sirf meslegimi degistirmek istedim diye ha, baska birsey yapmadim. Habertürk gazetesinde Umur Talu mailimi dikkate alip köşesinde yazdığında "helal olsun, iyi gidiyorsun walla" diyen arkadaslarim, ayni haberi Zaman gazetesinde cikartma firsati dogdugunda "TSK dusmanlarina malzeme veriyorsun, vatan hainisin sen" dediler. Ne farki vardi kimin yazdiginin? Simdi bunca sacmaliklarin uzerine senin laflarin sasirtmiyor beni artik. Sacma sapan bir mesaj, ne lekesinden bahsediyorsun anlamadim? Fakat, bizati firar etmis birisi gelip "böyle birşey yaparsanız bu lekeyi bir ömür taşırsınız" diyor, burasi manidar.
Ben mesela yurtdisinda firariyim, biliyorsundur diger forumlarda da bunu dile getirdim defalarca, pasaportun suresi bitene kadar sorun yok simdilik. Umarim bu konular hallolucak o tarihe kadar da, ben umitliyim bu konuda. olmazsa da konsolosluktan pasaport yeniletmeyi, o da olmazsa bulundugum ulkeden siginma istemeyi denemeye kadar degisik opsiyonlari deneyecegim. Bana ne diyeceksin john gotti? Bu leke ile yasayabilir miyim sence?

Kimseye burada ahlak, vatan sevgisi bilmem ne dersi vermeye kalkmayin. Herkes kendi bacagindan asilir john gotti, ben tum cabalarima ragmen sesimizi duyuramadigimizi goruyorum. Hala dun bir gazetenin muhabiri, "Anlayamadim, askeri liseye giden herkes bu durumda degil herhalde yani bir noktada devam edip etmeme hakki olmuyor mu? Yani illa herkes subay mi olmak zorunda? Tegmenken birakilabiliyor mu? Cehaletimi mazur gorun, bu durumdan haberdar olmadigim gibi kafam da almadi. Sizin durumunuzda kac asker vardir sizce?" yazdi.

o yuzden de yukariya "Vicdani ret mi olur ne olursa olsun biz de 15 yil zorunlu hizmet ile askerligi meslek olarak yapmak istemeyenlere hapis cezasi gerektirmeyen bir çözüm istiyoruz." yazdim. PKK'lilarla birlikte mi af getirirler bize, askeri ceza kanunu mu degistirirler, anayasayi mi yeniden yazarlar, vicdani retçilere mi dahil ederler nasil yaparlar bilmiyorum, artik umrumda da degil, yeter ki çözülsün bu saçmalik. Tek birsey söylemek istiyorum: Burada mesaj yazan, paylasimda bulunan, iyi niyetli insanlara bam güm kafa göz bilmeden dinlemeden saldirmayin arkadaslar. Yapici olun, amaç çözüm bulmak şu lanet konuya, bağcıyı dövmek degil.

Askerligi gonulluluk esasina gore duzenleser keske de gorebilsek vatansever sayisini..UNutmayin ki BUyuk taarruzdan evvel Turk Ordusunun yarisi firar etmistir.Bu nedenle klavye milliyetciligine karnimiz tok.Zaten siz degil misiniz sosyal paylasim sitelerinde siyah kurdeleler baglayip duygusal sloganlar atan sonra eller havaya fotogeaflarini utanmadan alt alta yapistiran.Mecburi hizmet ne kadar utanc duyulacak bir mesele ise mecburi askerlikte bir o kadar utanc vericidir.Zaten aydinlasmak ta budur bence mecburiyetin karsisinda durmak.Eger bir ulkede kutsal sayilan vatan borcu 10 nin euroya satin alinabiliyorsa artik kutsalligini kaybetmistir ve bir somuru nedeni olmaya mahkum olmustur.Insanlarin gencligini vaktini emegini somuren bir kavrama donusmustur.Vicdani ret isini gectim askerlik toptan profesyonel olmali

Alıntı:

---

john gotti rumuzlu üyeden alıntı

ayrıca bu hükümet ülkesine seven adamlar için kanunlar çıkarmaz.nerde hain,türk düşmanı varsa onlar lehine karar çıkarır.bundanda pek birşey beklemeyin.bir tane ermeni gitmiş aihm e vermiş.burda bazı adamlarda çıkmış o ermeni gibi bende vicdani retçi olacam diyor.ermeni askerlik yapmak istemiyorsa defolur gider ermenistana.bakın buna destek veren adamlar kendilerini değil bütün bu forumdaki insanları bu sözleriyle töhmet altında bırakıyor.sanki mesleği bırakmak isteyen bütün subay astsubay bu adamlar gibi düşünüyo.he benim o ermeniden farkım yok diyosan sende defol git başka yerde yaşa.

---

Klasik kahvehane muhalifi muhabbeti...

-Ermeni askerlik yapmak istemiyorsa defolup gider Ermenistan'a demişsin. İşte sen ve senin gibilerin faşist zihniyetidir bu ülkeyi bunca yıldır batağa sokan, hükümet değil. Aynı şey Türklere yapılsa, Almanya herhangi bir sebepten ötürü bünyesindeki tüm Türklere defolun ülkenize dönün dese, ırkçı faşist bilmem ne diye yeri göğü birbirine katardınız değil mi?

-Bu olayların gündeme gelmesi çok iyi oldu, millet artık askerliğin bu ülkede ne olduğunu yavaş yavaş anlamaya başladı. Komutanlara köle gibi hizmet etmekle, tuvaletlerini temizlemekle vatan borcu ödenmez. Adam hizmette kusur ederse, tuvaletleri iyi temizlemezse ceza yiyecek, dayak yiyecek, kendi de biliyor. Gitmeme imkanı varsa niye gitsin ki?

Ha bir de hayatında kimseye bir yumruk bile atmamış 20 yaşındaki çocuğun eline silahı verip de 30 senedir insan öldürüp dağlarda yaşayan katillerin önüne atmak da askerlik değildir. Profesyonel ordu diye bir şey var, bu iş için profesyonel adamını yetiştirir onları gönderirsin, ya da her gün şehit verip ağlarsın. Ama bugüne dek şehitleri ve terörü kendine dayanak yapan ''bazıları'', milletin beynini böyle yıkıyor işte, her Türk asker doğar vs...

Askerlik yapmayı reddedenlere 'vicdani ret' hakkı tanınmasıyla ilgili tasarı, gündeme damgasını vurdu. Tasarıyla ilgili tarih vermeyen Bakan İsmet Yılmaz, yurtdışındaki örneklerinin incelendiğini belirtti. Yılmaz, "Arkadaşlar bakıyorlar, ortak bir çalışmayı getirecekler." dedi. Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, vicdani ret ile ilgili yurtdışındaki örneklerinin incelendiğini belirterek, "Arkadaşlar bakıyorlar, ortak bir çalışmayı getirecekler." dedi. Parlamento'da gazetecilerin sorularını cevaplayan Yılmaz, Adalet Bakanlığı'nın vicdani ret konusundaki çalışmalarının devam ettiğini belirtti. "Yurtdışındaki örneklerine bakıldı mı?" sorusuna da "Arkadaşlar hepsini aldılar, yurtdışındaki uygulamalarına bakıyorlar." karşılığını verdi. Bakan Yılmaz, yurtdışındaki örneklerinin yanı sıra AİHM'nin vicdani ret ile ilgili kararlarının da incelendiğini kaydetti.

Bu arada AİHM'nin 'Türkiye Kararları, Sorunlar ve Çözüm Önerileri Konferansı'nın açılışının ardından Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Tharbjorz Jagland, ortak basın toplantısı düzenledi. Gazetecilerin Türkiye'de vicdani ret konusuyla ilgili yapılacak düzenlemelere ilişkin sorularını cevaplayan Jagland, Avrupa'daki standartları anlattı. Jagland, "Normal standarda göre Avrupa'da vicdani ret hakkı var. Tarihte şu görülmüştür ki bu hakkın tanınması askerî gücü tehdit etmiyor, askerî güce zarar vermiyor. Tam tersine hem ülke kamu düzeni hem de bireylerin hakkının korunması bu alanda mümkün olabiliyor." ifadelerini kullandı. Bakan Ergin de aynı yöndeki sorular üzerine Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin Türkiye'ye yönelik bu konuda bir talebi bulunduğunu aktararak, "Bu taleple ilgili bir çalışma yapılıyor, ama bu çalışmada değişik seçenekler masanın üzerinde. İlk etapta AİHM'nin ihlal kararının gerekçesindeki hususların giderilmesi hedeflenecektir ama Türkiye'nin kendi ihtiyaçları, Milli Savunma Bakanlığı'mızın, Genelkurmay Başkanlığı'mızın görüşleri ve ihtiyaçları bizim için önemli. Bu çalışma tamamlandığında Bakanlar Kurulu'nda bu konuyla ilgili müzakere yapılacak." şeklinde konuştu.

Vicdani ret nedir?

vicdani ret, bir bireyin politik görüşleri, ahlakî değerleri veya dinî inançları doğrultusunda zorunlu askerliği reddetmesidir. vicdani reddin resmileşmesi yirminci yüzyılın başlarına denk gelmektedir. İngiltere, 1916'da vicdani reddi anayasasına dahil etti. İngiltere'yi 1917'de Danimarka, 1920'de de İsveç izledi. vicdani ret hakkı, günümüzde Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu tarafından temel insanî hak olarak kabul edilmiştir. AB üyesi Belçika, Çek Cumhuriyeti, Fransa, Hollanda, İngiltere, İrlanda, İspanya, İtalya, Lüksemburg, Macaristan, Malta, Portekiz, Slovakya ve Slovenya'da zorunlu askerlik hizmeti yok. Diğer ülkelerde ise alternatif kamu hizmeti uygulanıyor. Alman vicdani retçiler, askerlik süresi olan 9 ay boyunca gençlik, aile, kadın ve sağlık bakanlığına bağlı federal sivil servis ofisleri tarafından alternatif hizmet yerlerinde çalışıyor.

http://www.haberaktuel.com/vicdani-r...ri-501037.html

Alıntı:

---

gökmenler rumuzlu üyeden alıntı

Askerligi gonulluluk esasina gore duzenleser keske de gorebilsek vatansever sayisini..

---

Nicelik olarak %10-20 olsa bile, nitelik olarak %80-%90 olacağını düşünüyorum.
Her işte bu böyledir. Askerlikte de böyledir.
İlgili sözü hatırlatayım: "Bir işyerindeki işlerin %90'ını çalışanların %10'u yapar. İşlerin diğer %10'unu da işçilerin diğer %90'ı yapar."

Alıntı:

---

senoleker rumuzlu üyeden alıntı

Nicelik olarak %10-20 olsa bile, nitelik olarak %80-%90 olacağını düşünüyorum.
Her işte bu böyledir. Askerlikte de böyledir.
İlgili sözü hatırlatayım: "Bir işyerindeki işlerin %90'ını çalışanların %10'u yapar. İşlerin diğer %10'unu da işçilerin diğer %90'ı yapar."

---

Aynen yazdiklariniza katiliyorum ama benim vurgulamak istedigim sayisal gerceklik.Arkadaslar bilgisayar basina gecince kahraman kesiliyorlar. Ozellikle sosyal paylasim sitelerinde orneklerine sikca rastlanabilir. Ben o bolgede gorev yaptim firar ettim dogru ama cepheden kacmadim. Herkesin kendine gore nedenleri var. Bu sahte kahramanlara soylenecek tek bir soz var " askerlik subesi orda bakin hatta profesyonel er alimi da basladi buyrun meydan sizin" profesyonel erlik demisken ¨; acilan kadrolarin 10 bin civainda basvuru sayisinin ise 3 binlerde kaldiginida basindan takip etmissinizdir.

Alıntı:

---

macabre rumuzlu üyeden alıntı

.olmazsa da konsolosluktan pasaport yeniletmeyi, o da olmazsa bulundugum ulkeden siginma istemeyi denemeye kadar degisik opsiyonlari deneyecegim.

---

Siginma bi secenek olabilir benim arastirdigim kadariyla bulundugun ulkenin uygulamalarina gore siginma talebinin kabul edilmesi degisiklik gosterebilir. Esasinda ben burda siginma talebinde bulunmak icin randevu almistim fakat bekleme suresinde farkli imkanlar bulunca sorunumu halledip siginma talebinde bulunmadim randevuya da gitmedim. Ama bu sirada avukatla gorusup bilgi almistim. Profosyonel asker oldugum icin siginma talebinin reddedilme ihtimalinin yuksek oldugu cevabini aldim.Tabi riskli bir durum. Ama pasaportta sorun cikartirlarsa tekrar basvuruda bulunmayi denemekte zarar olmaz diye dusunuyorum. Senin bu konuda edindigin bir tecrube var mi?

http://www.haberturk.com/gundem/habe...icdani-ret-yok

Özdağ'ın ''istemeyen askere gitmeyebilir'' şeklinde bir ifadesi olduğunun hatırlatılması üzerine Yılmaz, ''Yok kardeşim. Türkiye'de zorunlu askerlik var, olacak. Hiçbir sıkıntı da yok'' ifadelerini kullandı.

Haydi geçmiş olsun, dağılın herkes evine :)

Bir kere de şu konu ile ilgili(15 yıl mecburi hizmet) artık somut bir adım atılacağı ile ilgili bir haber duysak, gerçekten çok fazla birşey mi istemiş oluruz!! Bu hukuksuzluğa bu adaletsizliğe neden kamuoyu ve siyasi yetkililer bu kadar duyarsız olabiliyor ya da birşeyler oluyor da biz olanlardan haberdar değiliz.. Daha ne yapalım artık bu konunun ele alınabilmesi için???

Arkadaşlar hükümetin vicdani ret düzenlemesine kadar beklemek lazım. Henüz bizi ne şekilde kapsayacağı belli değil. Muhtemelen bizim durumumuzdan habersiz bir düzenleme olacak. İşimize yarar mı ülke içinde yada AİHM sinde göreceğiz. Belki bu sadece 15 yıl zorunlu hizmetin insanlık suçu olduğunu göstermemizin başka bir yolu olacak. Mahkemede vicdani retçiyim demekle askerlik mesleğinden artık bana uymadığını düşünüyorum hayata bakış açım değişti, felsefem değişti, asker kalmak istemiyorum, askerlik mesleğinden el çekmek istiyorum demek farklı yollardan aynı şeyi tarif etmektir. Şu an zaten vicdani retçiyim demek suç malesef ve cezası yatacağımız 6,5 aydan da fazla. Yani demek istediğim kulağımızı uzak yoldan göstermek ve iç hukuk yolu sonunda bunu AİHM sinde gerekirse resmen söylemek. Malesef anlamak istemeyenlere zorla anlatmak 15 yılın insanlık suçu olduğunu. Belki o zaman hata yaptığını anlar bu hükumet.

Ayrıca sivil hekimlerin 2 yıllık mecburi hizmetini de anayasa mahkemesi 18. maddeye bağlamış. Oysa orada geçen Ülke ihtiyaçların zorunlu kıldığı alanlarda vatandaşlık ödevi niteliğindeki fikir ve beden çalışmaları denilen Anayasanın 3. bölümünde vatandaşlık ödevleri tarifinde yok. Yani sırf uydurmak için uğraşılmış. Böyle 15 yıllık vatandaşlık ödevi olur mu? Vatandaşlık ödevleri: vergi vermek, askere gitmek, kanunlara uymaya çalışmak, seçimlere katılmak. Malesef anayasa mahkemesindekiler de hükümeti haklı çıkartmak için bu maddeyi böyle yorumlamış. Ne sivillerin ne de biz askerlerin zorunlu hizmetinin anayasal dayanağı yok. O yüzden vicdani ret hakkı sevin ya da sevmeyin bu adamları zorlayacak bir zorunluluk.

Bundan bir kac ay evvel firarla ilgili duzenleme yapilip yapilmayacagini adaletle ilgili en yetkili agizlardan birine bizzat sordum ve durumumuzu da ilettim.Bu isin ehli olanlar bu olayin farkindalar ve degismesi gerektigini dusunuyorlar kanaatine vardim fakat bu islerin bugunden yarina olmayacagini bir kac sene beklemek gerektigini soylediler. Belki baski kurabilir ve magduriyetimizi medyada dile getirebilirsek bu sureyi kisaltabiliriz.Ayrica Turkiye gibi insani degerlerin dolayisiyla insanin onemsiz oldugu bir ulkede " mecburi hizmet insanlik disidir" gibi soylemlerle bir yere varmak mumkun degildir. Ben maillerimde ozellikle basbakanlik TBMM gibi makamlara yazdigim maillerde konuyu magduriyetin yani sira mecburi hizmetin getirdigi diger sorunlara deginerek ele almaya calisiyorum ve hatta her mailin altina acik kimligimi de yazmayi ihmal etmiyorum ( Belki vatandasliktan atarlarda hepten kurtulurum) Mesela 15 yillik mecburi hizmetin oldugu bir kurumda darbe ve illegal orgutlenmelerin asla onune gecemezsiniz cunku personelin haksizlik ya da hukuksuzluk karsisinda hakkini arama sansi yok en klasik son care olan istifa bile etme sansi yokken boyle bir kurumda meydana gelecek hukuksuzluklarin onnune gecemezsiniz seklinde mailler atiyorum.Her ne kadar kendi kuyrugumu kurtarmak icin mail atiyor olsamda soylediklerim dogru ve abartisiz. Belki bu acidan dikkat cekebilirim. Ee ne de olsa politakicilar koltuklarini sever kaybetmemek icin her turlu tedbiri alirlar belki bu durumu da tehtid gibi gorup onlem almaya calisirlar.Sizde farkli argumanlar bulup uzerinde calisabilirsiniz hatta dikkat cekmeyi basarirsaniz ayni argumanlari bizde kullanabiliriz.

Sayın gökmenler; bu konu ile ilgili yetkili kimselerden böyle söylemler duymak güzel ve iyimser bir durum. Ve kamuoyunun bu konuda aydınlatılarak bir popülasyon yaratmak bu olayın gidişatını hızlandırabilir dediğin üzere. Ben kendi adıma konuşmak gerekirse siyasetten medyaya kadar bulabildiğim tüm ilgililelere konu hakkındaki yazımı ilettim daha da iletmeye çalışıyorum. Kimisi önemsemedi kimisi de bu konu ile ilgileneceklerini belirtti ama hala ortada sesleri duyamıyoruz. Umarım bu konu sizinde aldığınız bilgiler üzerine tam anlamıyla bir netlik kazanır ve olumlu sonuçlar alırız.

Alıntı:

---

gökmenler rumuzlu üyeden alıntı

Bundan bir kac ay evvel firarla ilgili duzenleme yapilip yapilmayacagini adaletle ilgili en yetkili agizlardan birine bizzat sordum ve durumumuzu da ilettim.Bu isin ehli olanlar bu olayin farkindalar ve degismesi gerektigini dusunuyorlar kanaatine vardim fakat bu islerin bugunden yarina olmayacagini bir kac sene beklemek gerektigini soylediler. Belki baski kurabilir ve magduriyetimizi medyada dile getirebilirsek bu sureyi kisaltabiliriz.Ayrica Turkiye gibi insani degerlerin dolayisiyla insanin onemsiz oldugu bir ulkede " mecburi hizmet insanlik disidir" gibi soylemlerle bir yere varmak mumkun degildir. Ben maillerimde ozellikle basbakanlik TBMM gibi makamlara yazdigim maillerde konuyu magduriyetin yani sira mecburi hizmetin getirdigi diger sorunlara deginerek ele almaya calisiyorum ve hatta her mailin altina acik kimligimi de yazmayi ihmal etmiyorum ( Belki vatandasliktan atarlarda hepten kurtulurum) Mesela 15 yillik mecburi hizmetin oldugu bir kurumda darbe ve illegal orgutlenmelerin asla onune gecemezsiniz cunku personelin haksizlik ya da hukuksuzluk karsisinda hakkini arama sansi yok en klasik son care olan istifa bile etme sansi yokken boyle bir kurumda meydana gelecek hukuksuzluklarin onnune gecemezsiniz seklinde mailler atiyorum.Her ne kadar kendi kuyrugumu kurtarmak icin mail atiyor olsamda soylediklerim dogru ve abartisiz. Belki bu acidan dikkat cekebilirim. Ee ne de olsa politakicilar koltuklarini sever kaybetmemek icin her turlu tedbiri alirlar belki bu durumu da tehtid gibi gorup onlem almaya calisirlar.Sizde farkli argumanlar bulup uzerinde calisabilirsiniz hatta dikkat cekmeyi basarirsaniz ayni argumanlari bizde kullanabiliriz.

---

Avukat bir tanıdığım 15 yılın düsürulmesi için CHP ye kanun teklifi hazirlatabilecegini söylüyor ama ücreti 20 bin malesef ve garantisi de yok. Bu ücreti tek başına vermek imkansız.

Benim anladigim anayasayi surecini beklemek gerekiyor zaten bu isler boyledir. O ortamda kopacak firtinalarda bizim 15 yil mevzusu devede kulak kalacagi icin degisir diye dusunuyorum. Bizim tek yapmamiz gereken bu durumu akilllarda tutmak icin her turlu girisimi denemek.

Dün itibarı ile başbakan, vicdani ret için hayır dedi. Tabi Aralık 15 de AİHM si de bu durumda yaptırımlarını açıklayacak. Muhtemelen vicdani retçileri hapisten kurtarmasa ve bize de faydası olmasa da bunu açıklayanlara tazminata hükmedecek, başka bir yaptırımı da olmaz herhalde. Anayasa değişikliği bir çare olabilir. Ya da cezası askeri Yargıtay'da onaylananlar AİHM sine 15 yılın kölelik olduğuna dair dava açar ve kazanır ya da Ağustos 2012 de AYM sine bireysel başvuru ile askeri Yargıtay kararını temyize götürüp eski anayasaya bile aykırılık, eşitsizlik davası açılır. AYM si sivil hekimlere 2 yıl mecburi hizmet olur demiş, sanırım 15 yıla onlarda ohaa der umarım.

Acaba 1.5 yılını doldurmuş ve mahkeme süresini başlatmış kisiler Taksim'de toplanıp izin alıp pankart açıp gösteri düzenleyip bildiri mi okusak basın mensuplarına ??? Basından bir kaç kisi hariç hiç umursayan yok maillerimizi geri bile donmuyor görmezlikten geliyor hem onlar hem vekiller. Ya da tamam ilgilenicez deyip geçiştiriyorlar ama hiç oralı olmuyorlar sonra. Ama biri gider AİHM sinde kazanır davayı sonra tum gazeteciler evet biz de demiştik 15 yil köleliktir diye derler utanmadan:(

Ya da gazetelerden üç beşine taziye mesajları şeklinde tam sayfa ilan mi versek 15 yıl zorunlu hizmet insanlık suçudur, ihlalidir diye. Herkez okur da bu da neyin nesi diye merek eder sorar

http://www.haberturk.com/yazarlar/um...mecburi-mehmet

Arkadaşlar ben teslim oldum ve mahkemem başladı tutuksuz yargılanacağım ve artık GBT den düştüm. Avukat yardımı ile bir savunma hazırladım. Savunmamın esası 15 yıl hizmetin dayanak gösterildiği anayasanın 18. maddesinin doğru yorumlanmadığı."... ülke ihtiyaçlarının zorunlu kıldığı alanlarda öngörülen vatandaşlık ödevi niteliğindeki beden ve fikir çalışmaları, zorla çalıştırma sayılmaz." buradaki vatandaşlık ödevi tüm vatandaşları topyekün kapsayan ve hepsinden aynı şekilde istenecek olan ve anayasanın 3. bölümünde vergi vermek, askere gitmek, seçimlere katılmak, yasalara uymaya çalışmaktır. Burda sivil hekimlerin 2 askerlerin 15 yıl mecburi hizmeti anlaşılmaz , anlaşılsa da niye bizim vatandaşlık ödevi 15 yıl olsun ki. Nerede eşitlik ve ölçülülük ilkesi. Ayrıca zaten askeri Yargıtay davanın anayasa ihlali olduğu gerekçesi ile ilgili anayasa mahkemesinde görülmesini istememize hayır diyecektir olur ya AYM si bizi hakkı bulur diye. Oldu AYM sine götürdük bu sefer de onlar mevcut düzen ve sistem bozulmasın diye "evet size 15 yıl anayasaya uygundur" siz askersiniz, askerlik ayrıcalıklı, nede olsa ülke güvenliği diyecekler. Ve bu yolda tıkanmış tüketilmiş olacak :(

Mahkemede anayasa profosörlerine bu 18. maddeyi soralım bakalım mecburi hizmetin dayanağı mıdır diye tabiki kabul etmeyecekler bilirkişi olarak onları ve zaten evet bu madde mecburi hizmetin dayanağı olamaz diyeceklerdir. Anayasa mahkemesi de malesef vatandaşı devletten koruyan değil devleti vatandaşdan koruyan kararlar almak için uysada uymasada biz böyle takdir ettik o kadar diyecekler sivil hekimlere dedikleri gibi.

Alıntı:

---

yağanuğur rumuzlu üyeden alıntı

http://www.haberturk.com/yazarlar/um...mecburi-mehmet

---

yazinin altinda yorumlara baktim da 20:46'daki yorumu yazani bulursam bahce hortumuyla dövmek istiyorum müsadenizle :)

"sb. astsb. memnun olmazsa 15 yilda ayrilabilir kimse onlari zorla tutmuyor" yazmış da, durumun vehameti ortada, görün arkadaşlar oturmayin bu adamlarin kafasina caka caka anlatmak lazim olayi.

Kimsenin umrunda değildik değiliz artık bu sistemin değişmeyeceğini herkes anlasın.Bu meslekten gitmek isteyen firar edecek tek çare bu; hiç kimse oturduğu yerden anayasayı bekliyorum düzenlemeler olabilir diye forumda lakırdı yapmasın.10 yıl olan mübarek 15 yıl olmuş hala düşer mi diye bekliyoruz yok arkadaş düşmez düşmez ortadoğunun hali ortada insanlar öldürülüyor savaşlar oluyor bize basit durum gibi geliyor neden mi tv ekranlarından maç misali izlediğimiz için.vicdani ret diye zama zingoyu onlar attı sonrada sahiplenmedi ha noldu işte bi kaç hafta gündem değişti bahçeli ahkam kesti en büyük millliyetçi falan oldu asker ocağı peygamber ocağı konuşmaları oldu.Bu saatte üzülürek yazıyorum bunları ama gelecek hiç parlak değil durumda sadece şu atasözüyle desteklenebilir ARTIK HER KOYUN KENDİ BACAĞINDAN MI OLUR AYAĞINDAN MI BİR ŞEKİLDE ASILACAK

Bukadar umutsuz olma checktar;)
Zaten şu eziyet 15 sene bi düşse inanın MİLAT olacak bu Tsk'da... Kulislerden kulağıma gelip duruyor, mecburi hizmet süresinin personelin gördüğü eğitim süresi kadar olacağı (Örneğin 1 yıl eğitim gören astsubaya 1 yıl, 4 yılsa 4 yıl,8 yılsa 8 yıl) ama bunu bizzat çıkaracak delikanlı nerede o ayrı...
Halen hazmedemiyorum, meslek değiştirmek isteyen birisi niçin mecburi firar olmaya zorlanır,niçin hapis yatar... Ya böyle olması tsk yı ileriye değil,bilakis hep gerilere götürüyor maalesef.... Yazık bu sisteme, içinde eritilenlere...

Alıntı:

---

desende_asi rumuzlu üyeden alıntı

Bukadar umutsuz olma checktar;)
Zaten şu eziyet 15 sene bi düşse inanın MİLAT olacak bu Tsk'da... Kulislerden kulağıma gelip duruyor, mecburi hizmet süresinin personelin gördüğü eğitim süresi kadar olacağı (Örneğin 1 yıl eğitim gören astsubaya 1 yıl, 4 yılsa 4 yıl,8 yılsa 8 yıl) ama bunu bizzat çıkaracak delikanlı nerede o ayrı...
Halen hazmedemiyorum, meslek değiştirmek isteyen birisi niçin mecburi firar olmaya zorlanır,niçin hapis yatar... Ya böyle olması tsk yı ileriye değil,bilakis hep gerilere götürüyor maalesef.... Yazık bu sisteme, içinde eritilenlere...

---

Ustat bu duyumun bir gerçekliği var mı? Bana da halen çalışmakta olan arkadaşlar söyledi, her zamanki şehir efsanesi türünden dedikodu diye inanmadım. Varmıymış gerçekten zorunlu hizmet süresinin kısaltılması çalışması. Yoksa çalışanları avutsun zaman geçirsinler diye uydurulan bir şey mi?

Sene 1995 Mecburi Hizmet düşüyor çalışmalar başladı(KHO dan arkadaşım diyordu)
Sene 1999 Mecburi hizmet eğitim süresine kadar düşecek çalışma tamamlanmak üzere(Duyum)
Sene 2003 Mecburi Hizmet süresi Dünya standartlarına göre düşürülecek (Bizzat KKK karargahında görev yapan arkadaşım bana söyledi)
Sene 2006 Mecburi hizmet süresi kısalacak dediler ama ben dayanamadım firar ettim iyiki de etmişim
Bakarmısınız Sene 2012 ye geldi 17 yıl geçmiş nasıl bir duyumsa hala aynen devam ediyor...

Alıntı:

---

checktar rumuzlu üyeden alıntı

...ha noldu işte bi kaç hafta gündem değişti bahçeli ahkam kesti en büyük millliyetçi falan oldu asker ocağı peygamber ocağı konuşmaları oldu.

---

Kendi grubunun fugus'ta yakalanan 10 uyesinin findik kirdigi zaman neredeymis milliyetciligi..

Millete gurle, oyu al, vekil maaslarini fugusta harca, sonra " bu cd'leri ceken serefsiz " de,

oldu canim...

Simdi cok inanirlar sana. (!)

Arkadaşlar ben daha öncede bahsettiğim gibi teslim oldum ve mahkeme sürecini başlattım. İlk davam görüldü savunmanda "ayrılmak istedim ama ayrılamadım, kalmak da istemiyorum ve bu çıkmaz beni rahatsız etti, depresyona girdim" dedim ve dosyamda evvelden psikiyatriye gitmişliğim de varmış dava ertelendi sonucu etkilemez belki ama 3 ay zaman kazandıracağını söyledi avukat. Amacım AYM sine bireysel başvuru hakkı doğana kadar top sektirmek. Sonrasında AYM sine davayı götürmek ve sivil hekimlerden "dayanak gösterilen anayasanın 18. maddesine göre" 2 yıl istenen mecburi hizmetin askerlerden 15 yıl istenmesinin adil olmadığını, ölçülülük ilkesine uymadığını beyan etmek ya da anayasanın 18. maddesindeki vatandaşlık ödevi denilenin zorunlu hizmet olmadığını ve 15 yıl zorunlu hizmetin anayasaya aykırı olduğunu belirteceğim.

Bu arada hükümet vicdani reddi tanırsa ve adam gibi düzenleme yapar ve vicdani ret suç sayılmaz hak olarak tanınırsa (!) tabiki bunu da değerlendireceğim. Ama şimdilik hükumet "vicdani reddi kabul etmiyorum" diyor.

Anayasa mahkemesine bireysel başvuru hakkına kadar beklemeliyim zira askeri Yargıtay kendiliğinden beni haklı görüp davayı anayasa mahkemesine götürmez zaten.

Sonrasında da yani Türkiye de tüm hukuk yolları tüketilince AİHM sine 15 yıl mecburi hizmetin hukuksal olmadığı hakkında dava açacağım bu her nekadar çok pahalı olsada. Bunun için avukatlık ücreti 20 bin TL civarındaymış. Bu ücret çok fazla. Ama bu düzeni değiştirecekse yapacak bir şey yok malesef. Artık kredi falan bulucaz.

Sayın Bartelmi Hanımdan öğrendim ki 15 yıl zorunlu hizmet AİHM sine götürülmüş ve malesef anayasanız buna müsade ediyor karışamayız denilmiş. Yani kısacası hukuken hiç yol kalmamış ne içerde ne dışarda. Nasıl bir şeydir bu anlamak mümkün değil. Anayasamızda köle ve kölelik vardır ve bu köleler alınır satılır hatta canı sıkılan isterse bu köleyi boğar öldürür dese karışmayacaklar mı? Yani bu zamana kadar açılan davalar bizim Anayasamızda olmayan şeyler miymiş? Vallahi pes doğrusu. Yok böyle bir bahane. O zaman ne karışıyorsunuz bizim işlerimize, vicdani retmiş, DGM de yargılanip asılanmış, sanane o zaman! onlara ne karışıyorsunuz da buna karışamayız diyorsunuz. Ne anlamınız kaldiki bu durumada. Sanki zaten darbe ürünü yasalarınız var sizde bunu değiştirmiyorsunuz madem, debelenin durun diyorsunuz.

Tamamen yeni anayasa hazırlayan siyasilerin insiyatifine kalmışız :( Yazık, çok yazık. Allahlarından bulsunlar demek kalmış bize, çok yazık. Ölüme çare bulunur ama şu 15 yıl mecburi hizmete çare bulunmaz.

Ben artık pes ediyorum, bir dahada hukuktan medet ummayacağım. Her şey bir oyunmuş bazıları için, her şey kandırmacaymış. İnsanlık ta haysiyeti de ayaklar altına alınmış meğer. Boşuna çabalamak nafile hukukun üstünlüğü, adaletin tecellisi hepsi yalanmış. Ustunlerin hukuku ne diyelim Allahlarından bulsunlar.

Sayın Smyrna,öyle dokunaklı yazmıssınız ki size hak veriyorum.Hiç bir insan meslek değiştirirken bu kadar zorlanmamalı..

Benim bildiğim Akp hükümeti ise bu kanunu değiştirmezse bende bişe bilmiyorum.Ama size yetişir mi ondan emin değilim.Yalnız gündemlerinde var zennediyorum.Başbakan yerini ve zamanını bekliyordur.İyi biliyorum Akp bu yasaları değiştirecek iradesi ve cesareti yüzünden iktidarda.

Gerçekten büyük haksızlıktır yaa.. Arkadaşlar aşağıda linki açıp ilk paragraftaki 4. maddeyi okuduğumuzda Emniyet teşkilatı için makul seviyede olan 3 yıl çalışma zorunluluğunun yeni düzenlemeyle kaldırıldığını göreceksiniz. Gerçekten bu kadar da olmamalı, yani biz daha ne yapalım sesimizi duyurmak için. Ortada belki böyle bir istek dahi yokken(istekte bulunulabilecek bir süre bile değilken 3 yıl) bu süreyi kaldırıyorlar. Gerçekten bravo.Söyleyecek başka söz yok.. Bizler günah keçilerimiyiz yaa..

http://www.polis.web.tr/sosyal-hakla...er-h27659.html