Kuvvetli zina şüphesi

valla kardeşim okurken sinir küpüne döndüm.. hala eşim diye yazıyorsun ya ne diim ben sana güzel kardeşim.. yapacağın tek bi iş var, yapan yaptığı rezillikten utanmıyorda sen mi utanıyorsun..? tut bir avukat, iflahını kes.. eşim demekten vazgeç,anlaşmalı falan boşanmaya yanaşma.. tut bir avukat , anasından emdiğini burnundan getir.. sen ne diye arpacık kumrusu gibi düşünüp duruyorsun, bırak o düşünsün.. en fazla 2000 tl gider, dünyaları kazanırsın.. en basitinden çocuğunu.. kolaylıklar,esenlikler..

Abdullah bey ;
protokol imzalatırken yaşı hala 18 yaşından küçük protokol imzalama yetkisi var mı (evlilik mahkeme kararı ile yapılan bir evlilik)bu durumda kendisi hukuki olarak ergin kişi olarak kabul edilir mi yoksa vekaleten protokole anne yada babasının mı imzalaması gerekir.

arkadaşlar;
bu ilişkiyi ispatlamak için geriye dönük telefon kayıtlarına ihtiyacım var. mahkemeden bunu talep edebilir miyim mahkeme bu talebimi kabul eder mi geriye dönük telefon dökümleri delil olarak kullanılabilir mi

Mahkemeden karşılıklı olarak görüşüldüğünü iddia ettiğiniz numaraların çalıştığı GSM operatörüne müzekkere yazılarak sözkonusu telefon hattının / hatlarının geriye dönük olarak haberleşme trafiği bilgilerini isteyebilirsiniz. Mahkeme ilgili GSM operatörüne Müzekkere yazarak belirtilen telefon numaralarının geriye dönük ARAMA ZAMANI (tarih ve saat) ARANAN NUMARA / ARAMA SÜRESİ - SMS GÖNDERME ZAMANI (tarih ve saat) SMS GÖNDERİLEN NUMARA / SMS BOYUTU bilgilerini ister. İlgili GSM operatörü de bu bilgileri mahkemeye liste halinde gönderir. Sizde bu bilgileri dosyadan alarak incelersiniz. İddia ettiğiniz gibi karşılıklı görüşmeler ve sms ler var ise bunları liste halinde mahkemeye beyan edersiniz. Tabii bunları avukatınız yapacak.

Bu arada sadece trafik bilgilerini öğrenebilirsiniz. Hiç bire şekilde SMS İÇERİKLERİ ve KONUŞMA KAYITLARI elde edemezsiniz.

Sayın unkrable74 , sorduğunuz soruların bir çoğunun , hata başınıza gelebilecek diğer bir çok şeyin cevabı site içinde yazışmalarda fazlasıyla mevcut.Siteyi iyi bir şekilde incelerseniz hem kafanızdaki bir çok sorunun cevabını alırsınız hemde daha fazlası için bilgi sahibi olursunuz.Uzunca bir süredir siteyi misafir olarak izledim, insanların başından geçenleri okudum ve işin özünde duygulardan ziyade mantığın yada hukuk kurallarının olduğunu anladım.Olayı yaşayan, şoku uzunca bir süre üzerinden atamayan diğer insanlar gibi sizde panik içindesiniz, bu çok doğal insani bir durum ama önce sakin bir biçimde ama gerçekten sakin bir biçimde ( zor olduğunun farkındayım aynı süreçleri bende yaşadım ) olayı iyi analiz etmezseniz öfkeyle kalkan zararla oturur atasözünün örneği olursunuz.Tüm olumsuz ve kötü düşüncelerden kurtulun bunlar mantığınızı kullanmanızı ve doğru düşünmenizi engelliyor.Kendi doğrularımızdan çok hukukun doğrularını kabul edip ona göre bir yol çizmek bence daha doğru.Zira sizin dediğiniz değil kanunların dediği olur.Bende 1 yıldan fazla zamandır süren boşanma sürecinde çocuklarımın annesinden kusurlu olan boşanmak isteyen karşı taraf olmasına rağmen hakim ve uzmanların raporları ile çocuklar fazlaca yıprandığı için boşandım.Bir miktar Maddi tazminat , geçmişe dönük dava açılış tarihine kadar tedbir nafakası ve belli bir miktar yoksulluk nafakası bağlandı manevi tazminat red edildi ve en önemlisi 6ve 11 yaşındaki çocuklarım bana verildi.Eşim evi terkedip annesinin yanına gittiğinde bende en az sizin kadar kötü zamanlar geçirdim , şimdi olayları daha fazla kabullendim ve hala devam eden süreç artık eskisi kadar gözümü korkutmuyor bundan sonrası mal mülk davası ve ben çocuklarımla kaliteli zaman geçirmek yaşadıkları tüm kötü olayları unutturmak için elimdem geleni yapıyorum, sanırım sizinde isteğiniz ve özleminiz bu yönde.

Sizin düşüncelerinizi bu site sakinleri fazlasıyla anlamaktalar tek farkları bu konular hakkında bi hayli tecrübeleri var ve olayın dışında oldukları için yaşanmışlıklardan dolayı daha mantıklı düşünebiliyorlar, zaten bu sitenin en güzel yanı herkes başından geçenleri burada paylaştığı için aynı sıkıntıları yaşayan diğer insanlar yaşananlardan kendilerine pay çıkararak atacağı adıma karar veriyorlar.

Her iki sorunuzun cevabı evet, ancak üstadların herkese ısrarla tavsiyesi hak kaybına uğranmaması için tüm yaşanan gelişmeleri doğru analiz edip doğru delilleri kullanabilmek ve iyi bir savunma için işinin ehli bir Avukat şart.Tüm bu sorularınızı avukatınıza sormanız kafanızın daha az karışmasını sağlar, sizi savucak ve sizi düşünen biri olduğunu bilmek endişelerinizi biraz olsun azaltır.

Allah herkesi beterinden saklasın, geçmiş olsun diyorum.

Saygılarımla.

Konuyu zina olarak değil, güven sarsıcı hareketler olarak değerlendirmek gerekir. İddiayı ispatla mükellef olan iddiacının bu iddiasını kanıtlayamaması halinde davası reddolunacağından, şüphe üzerine bir dava açılmaz. Güven sarsıcı hareket dolayısıyla evlilik birliğinin temelinden sarsılması asıl durumdur.

Alıntı:

---

Av.Emrah Yavuzcan rumuzlu üyeden alıntı

Konuyu zina olarak değil, güven sarsıcı hareketler olarak değerlendirmek gerekir. İddiayı ispatla mükellef olan iddiacının bu iddiasını kanıtlayamaması halinde davası reddolunacağından, şüphe üzerine bir dava açılmaz. Güven sarsıcı hareket dolayısıyla evlilik birliğinin temelinden sarsılması asıl durumdur.

---

Zina konusundaki yargıtay kararlarını incelerseniz şayet, yargıtayca benimsenen görüşün bu konuda zinanın varlığı olduğu fark edeceksiniz.

Alıntı:

---

döküntü rumuzlu üyeden alıntı

Zina konusundaki yargıtay kararlarını incelerseniz şayet, yargıtayca benimsenen görüşün bu konuda zinanın varlığı olduğu fark edeceksiniz.

---

Keşke "Yargıtay kararlarını incelerseniz" demekle kalmayıp, hangi Yargıtay kararlarından bahsettiğinizi anlatabilmek için kopyalama veyahut Esas - Karar numarası vermek gibi bir teknik kullansaydınız.

Arkadaşlar eşimle ilk evlendiğimizde yani bana kaçtığında 15 yaşında idi ailesi tarafından o an şikayetçi oldular ama sonra şikayetlerini geri aldılar bu durum için adıma bir dava ve dava sonucunda tecil edilmiş bir ceza yok şimdi boşanma aşamasında olan davamızda geçmişe dönük reşit olmayan kızla cinsel ilişkiye girme suçu gibi bir durumla karşı karşıya kalabilirmiyim iletilerimi okursanız durumumu daha net anlarsınız. cevaplarınızı bekliyorum saygılar

Allah yardımcınız olsun. Zamanla daha soğuk kanlı ve duygularınızın yavaş yavaş hafiflediği bir döneme gireceksiniz. Sadece lütfen biraz daha sabredin. Boşnama yüzünden kimse sizi ayıplayamaz. Sizi ayıplayacak kişinin ya da kişilerin de yarın nasıl yaşayacağının herhangi bir garantisi yok.

Daha evvel kendi rızasıyla yanınıza geldiği, herhangi bir baskı olmaksızın sizinle evlenmesinden, ailesinin de hür iradesinin olmasından, kendi hür iradesiyle sizden bir çocuk yaptığı düşünüldüğünde herhangi bir ceza ile karşılaşabileceğinizi sanmıyorum. Tabi ki avukatlar daha iyi bilir.

abdullah bey ve av. emrah yavuzcan
delil olarak iki şerefsizin sarmaş dolaş resimleri elime geçti ve bir fotorafta çocuğumuda alet etmişler fotolarına hatta hatta üçüncü şahıs fotoları facebookta paylaşmış face sayfasını kopyaladım şu an bu deliller elimde ve artı üçüncü şahıs bana "karının kayıp olduğu gece benim evimde olduğunu ve senin evini terk edip annesinin evine döndükten sonra kendisininde geceleri onun evine kalmaya gittiğini hatta erkek kardeşininde kendisini gördüğünü belirten bir mesaj gönderdi bu deliller ışığında öncelikle çocuğumun velayetini alma konusunda ne kadar avantajlıyımve ikisinden de maddi manevi tazminat alabilirmiyim
abdullah bey: dediğiniz gibi anlaşmalı boşanmaya ikna etmek için çok uğraştım 2 ay gibi bir süre uğraştım araya çok kişiler soktum ama ailesi tutucu olduğu için buna yaklaşmadılar artık yapacak bir şey yok dediğiniz gibi erdemli ve basiret sahibi tek derdi para olmayan bir avukat tuttum tüm delillerle beraber davamı açıyorum. bu arada eşim evi tyerk edeli tam 3 ay oldu bu süre zarfı içinde kızı için ne aradı ne de sordu çocuğum duygusal olarak benim ailemi benimsedi ve annemi anne olarak biliyor artık bunun benim için avantaj sağlayacağını düşünüyorum saygılarımla

Alıntı:

---

Abdullah Yaman rumuzlu üyeden alıntı

Elinizdeki deliller sizi hukuken de, ahlaken de güçlü kılmaktadır. Bu nedenle elinizdeki gücü doğru kullanarak adımlar atabilirsiniz diye düşünüyorum. Eşinizle pazarlığa oturun. Siz çocuğunuzu istiyorsunuz. Bunu söyleyin. Çocuğunuzun velayetini size versin. Velayetten feragat ettiğine dair protokol imzalatın. Anlaşmalı boşanmaya gidin. Mahkemede de velayetten feragat ettiğini belirtsin. Sonra tek celsede boşanın ve hayatınıza devam edin.
Diğer türlü uzayacak bir boşanma sürecine gireceksiniz. Bu süreç sizi çok yıpratacak. İddialarınızı ispat edebilirsiniz ama muhtemelen çocuğunuzun velayeti yine annesine verilir.
En doğru hareket elinizdeki bilgi ve delilleri kullanarak eşinize baskı yapıp anlaşmalı boşanmaya ve çocuğun velayetinden feragat etmeye razı etmek olacaktır.

---

Zina yapan bir kadına çocuğu, çok uç durumlarda babasına vermemek için verebilir ancak hakim. Bir de babanın yaşının daha büyük olması ve annenin henüz çok genç olması da hakimin göz önüne alacağı noktalar. Somut olayda, kesinlikle velayet babaya verilir ve verilecektir de. Mağdur tarafın bir avukatla anlaşması, hak kaybına uğramaması açısından en doğrusu olacaktır.

Alıntı:

---

kalpgaholsun rumuzlu üyeden alıntı

Zina yapan bir kadına çocuğu, çok uç durumlarda babasına vermemek için verebilir ancak hakim. Bir de babanın yaşının daha büyük olması ve annenin henüz çok genç olması da hakimin göz önüne alacağı noktalar. Somut olayda, kesinlikle velayet babaya verilir ve verilecektir de. Mağdur tarafın bir avukatla anlaşması, hak kaybına uğramaması açısından en doğrusu olacaktır.

---

Nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz ? İleti sahibi kişiyi umuda sevk ediyorsunuz. Siz yarın bir gün avukat olduğunuzda da müvekkillerinize böyle umutlar mı vereceksiniz. Gerçekleşmediğinde ne yapacaksınız ? Siz mi tazmin edeceksiniz zararlarını ? Yoksa "adam sende" mi diyeceksiniz...

Alıntı:

---

Abdullah Yaman rumuzlu üyeden alıntı

Nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz ? İleti sahibi kişiyi umuda sevk ediyorsunuz. Siz yarın bir gün avukat olduğunuzda da müvekkillerinize böyle umutlar mı vereceksiniz. Gerçekleşmediğinde ne yapacaksınız ? Siz mi tazmin edeceksiniz zararlarını ? Yoksa "adam sende" mi diyeceksiniz...

---

Hukuk, mantığa ve vicdana uygun işler. Zina, haklı boşanma sebebidir ve ahlaka aykırıdır kanunlarımız nezdinde. Bu nedenle zina yapan bir kadına çocuğun velayetini vermek, eğer babanın sosyal, kültürel ve ekonomik durumu velayeti babaya vermemeyi gerektirecek seviyede değilse neredeyse mümkün değil. Somut olaydaki -anlatıldığı kadarıyla- babanın böyle bir durumda olmadığını gösteriyor. Bu nedenle eğer yerel mahkeme söylediğimin tersi bir karar verse dahi, temyizde karar bozulacaktır. Zira, yargıtayımızın sadakatsizlik yapan eşe nafaka verilmez kararından da bu konudaki tutumunu açıkça anlayabiliyoruz. Yoksa, her türlü durum olabilir. Benim söylediğim, işini iyi yapan bir avukatla anlaşması durumund olacaklardır. Tabi ki de belki de avukat yeterli delilleri, gerektiği gibi anlatamayabilir mahkemeye yahut somut olayın şartları burada anlatıldığı gibi olmayabilir veya belki de konuyu açan arkadaş önemsiz saydığı bir detayı buraya yazmamış olabilir. Böyle durumlarda elbette sonucun farklı olma ihtimali vardır; ancak biz burada bu şahsın avukatlığını yapmadığımız için bunları birebir sormadık, sadece bize anlatılan kısmına göre konuştuk ve bu da çok normal. Bunun normal olduğunu, konuyu açan arkadaşın buraya belki de yazmadığı bir detay olduğunu ve o detay yüzünden davayı kaybedebileceğini ve bunun da bizim bir kusurumuzla gerçekleşmeyeceğini vasat bir insan bile anlayabilir.

Alıntı:

---

Abdullah Yaman rumuzlu üyeden alıntı

Nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz ? İleti sahibi kişiyi umuda sevk ediyorsunuz. Siz yarın bir gün avukat olduğunuzda da müvekkillerinize böyle umutlar mı vereceksiniz. Gerçekleşmediğinde ne yapacaksınız ? Siz mi tazmin edeceksiniz zararlarını ? Yoksa "adam sende" mi diyeceksiniz...

---

Hukuk, mantığa ve vicdana uygun işler. Zina, haklı boşanma sebebidir ve ahlaka aykırıdır kanunlarımız nezdinde. Bu nedenle zina yapan bir kadına çocuğun velayetini vermek, eğer babanın sosyal, kültürel ve ekonomik durumu velayeti babaya vermemeyi gerektirecek seviyede değilse neredeyse mümkün değil. Somut olaydaki -anlatıldığı kadarıyla- babanın böyle bir durumda olmadığını gösteriyor. Bu nedenle eğer yerel mahkeme söylediğimin tersi bir karar verse dahi, temyizde karar bozulacaktır. Zira, yargıtayımızın sadakatsizlik yapan eşe nafaka verilmez kararından da bu konudaki tutumunu açıkça anlayabiliyoruz. Yoksa, her türlü durum olabilir. Benim söylediğim, işini iyi yapan bir avukatla anlaşması durumund olacaklardır. Tabi ki de belki de avukat yeterli delilleri, gerektiği gibi anlatamayabilir mahkemeye yahut somut olayın şartları burada anlatıldığı gibi olmayabilir veya belki de konuyu açan arkadaş önemsiz saydığı bir detayı buraya yazmamış olabilir. Böyle durumlarda elbette sonucun farklı olma ihtimali vardır; ancak biz burada bu şahsın avukatlığını yapmadığımız için bunları birebir sormadık, sadece bize anlatılan kısmına göre konuştuk ve bu da çok normal. Bunun normal olduğunu, konuyu açan arkadaşın buraya belki de yazmadığı bir detay olduğunu ve o detay yüzünden davayı kaybedebileceğini ve bunun da bizim bir kusurumuzla gerçekleşmeyeceğini vasat bir insan bile anlayabilir.

sadece ihanet değil yalanlar hırsızlık(annemin çantasını alarak içindeki 1500 lirayı üçüncü şahsa hibe etmesi) 25 ağustos akşamı tüm komşuların önünde ve kolluk kuvvetinin önünde babama küfürler etmesi sosyal paylaşım sitesinde üçüncü şahsın sarmaş dolaş resimlerini yayınlaması ve resmin tekini profil resmi yapması faceden bkz.(aykut girgin zonguldak) ve bu fotolarda çocuğumunda alet edilmesi bu şahsın kucağında çocuğumun fotosununda bulunması evden ayrıldığı süre içinde bu şahısla telefonla görüşmesi ve buluşmaları mümkün şahit bulmakta zorlanıyorum bir çok kişi bu ilişkiyi bildiği halde şahitliğe yanaşmıyorlar. kayıp olduğu gece o şahsın evinde beraber oldukları açık ve net ortada bir kaç kişiye bunu paylaşmış lar. bir şahit in o geceyi anlatması ve bu fotolar ışığında ne kadar şansım var 4 ay bekledim ve sabr ettim hala anlaşmalı boşanmaya razı değiller buradaki tutabileceğim zinayı ispatlayan en somut delil nedir nedir yardımlarınızı bekliyorum çocuğum 18 aylık 4 aydır ne o annesini ne de o çocuğunu görmüyor ve hiç aramıyor 15 gündür ulaşamıyorum kendisine sadece ben aradığım zamanlar çocuğu soruyor duygusal olarak çocuk aileme bağlandı mahkeme gününe kadar 2 ay daha geçer diye düşünüyorum totalda 6 gibi bir süre olacak çocuğuna annelik görevini yapmadığı yardımınıza ihtiyacım var işin ehli tecrübeli bir avukat tuttum dava süresince nasıl bir yol izlemeliyim nasıl bir tavır takınmalıyım yardımlarınızı bekliyorum çocuğum için bir şeyler yapmam gerek saygılarımla

Madem ki avukat tuttunuz, o resimleri bizzat gösterip delil olarak sunmasını isteyin avukatınızdan.

Şahit illaki şart. 1 kişi yeter olan biteni anlatmaya. Eğer karınızın yaptıklarını hakime anlatmaya yanaşmıyorlarsa, o kişilere diyeceğiniz şey şu olsun. Siz karımı kolluyorsunuz, onun yaptıklarını da onaylıyorsunuz. Ona tazminat vermem için bunu yapıyorsunuz demek olucak.

Haksızlık karşısında susan, dilsiz şeytandır diye bir söz vardır. Bunu da iletiverin.

Hukuk maddi delillere göre iş yapar. Anlattıklarınızı delille ve tanık ifadeleri ile ispat edemezseniz kaybedersiniz. Anlatımlarınızdan elinizde kuvvetli deliller olduğu görülüyor. Ancak bu delilleri tanık ifadeleri ile destekleyip, hakimin anlayacağı yalınlıkta ve hukuki dayanakları ile mahkemeye sunamazsanız kaybedersiniz.
Bu forum da haklılığı konusunda şüpheye dahi düşmediğimiz nice üye mahkemede mağduriyetlerini ispat edemedikleri için kaybettiler. Diğer bir konu ise çocuğunuzun velayeti; bu ülkede genelevde çalışan kadına çocuğunun velayetinin verildiği davalar sözkonusudur. Onedenle en kötüsüne de hazırlıklı olun.
Çocuğunuzun velayetini alabilmeniz için de, boşanma davasını kazanabilmeniz için de yazdığınız tüm o olayları DELİLLER ve TANIK İFADELERİ ile İSPAT etmeniz ŞART... Yoksa ağzınızla kuş tutsanız da kazanamazsınız.
Anlaşmalı boşanma konusunda sonuna kadar şansınızı denemişsiniz. Dava sürecini başlatın. Dava açtıktan sonra karşı tarafla olan ilişkinizi tümden kesin. Konuşmayın, tartışmayın, bir araya gelmeyin, pazarlık etmeyin. Sizi arayacak olurlarsa "işim var ben size döneyim" deyin ve siz arayın onları,telefonunuzla mutlaka ses kaydı yapın konuşulanları. Yada hoparlörden konuşun ama yanınızda güvendiğiniz 1-2 kişi olsun. Olurda bu konuşmaları size karşı kullanacak olurlarsa elinizde ses kaydı ve o konuşmaya tanıklık eden birileri olsun.
Delillerinizi avukatınıza verin. Uygun hukuki dille sunacaktır mahkemeye. Mahkemede sessiz olun. Konuşmayın. Düzgün giyinin, Dik durun, Ezik olmayın, Laflı yada fiili sataşmalara tepki vermeyin, Hakimle ve özellikle karşı tarafla diyaloğa girmeyin, karşı tarafla göz teması kurmayın, sözlerine, iddialarına fervi çıkışlar yapmayın. Davanızla ilgili notlar tutun.
Geçmiş olsun..

abdullah bey:
davalının mahkemede ki tutum ve davranışı ispatsız iftiralara başvurması hakimin onun erdem ve basiretinden kuşkuya düşmesi iyi bir ahlaka sahib olmadığı kanısına varması çocuğumun velayetini alma konusunda bana avantaj sağlarmı; daha önceki iletilerde en küçük ayrıntıyı dahi mahkemede kullanın yani atlamayın demiştiniz (annemin çantasını ve içindeki belli bir miktar parayla beraber almış götürmüş ama bunu ispat edemiyorum ama bana şahitlik yapacak şahıs telefonla konuşmasında üçüncü şahıs o bana bin lira para verdi demiş ) bu konuda şahitlik yapması bunu ispatlamam yeterli olurmu yada tlf da söylemesi ile bunu ispatlamış olurmu cevabınızı bekliyorum

arkadaşlar ;
ben boşanmak için dava başvurusunda bulundum ancak kanun değişmiş galiba dosya önce ön incelemeye giriyormuş avukatımın verdiği bilgilere göre. bu yeni kanundan bilgisi eskiye nazaran farkı avantajı yada dezavantajı ne olur benim için bilgisi olan arkadaş varsa paylaşsın lütfen

arkadaşlar:
son iletime bir yorum yapabilirmisiniz bekliyorum lütfen

29.03.2012 günü ilk duruşma yapıldı;
hakim şahit dinlemeye gerek olmadığını idda makamının delilleri için gerekli yerlere müzakereler yazılmasını( hastane,telefon kayıtları,savcılık soruşturması,karakol zaptı vs) ve artı en önemlisi çocuğun velayeti için sosyal durum araştırması yapılmasını istedi şimdi arkadaşlar sosyal durum araştırmaları nasıl yapılıyor yardımcı olabilirmisiniz ve hangi mercileri yetkilendiriyor bu konuda ben kardeşim anne baba ve babaannemle birlikte aynı çatı altında yaşıyoruz ben babası olarak 1500 tl kardeşim 1500 tl babam 1200 tl babaannem 800 tl olmak üzere toplamda aylık aile bütçemiz 5000 tl karşı taraf ise anne çalışmıyor zaten çalışabileceği bir iş imkanı yok çalışan bir tek babası var 1200 tl maaş alıyor ve aynı zamanda evleri meskün bir yerde ekonomik durumları kötü tutulacak raporda bu durum lehime yani kızımı alabilmem için yararı olacakmıdır ve bu arada 8 aydır anne çocuğunu hiç aramadı sormadı bunuda ispat edebiliyorum zaten nafaka alabilmek için yasalarında anneden taraf olduğu için kendini şanslı görüyor yardımcı olabileceğiniz bilgi varsa yazarsanız sevinirim

29.03.2012 günü ilk duruşma yapıldı;
hakim şahit dinlemeye gerek olmadığını idda makamının delilleri için gerekli yerlere müzakereler yazılmasını( hastane,telefon kayıtları,savcılık soruşturması,karakol zaptı vs) ve artı en önemlisi çocuğun velayeti için sosyal durum araştırması yapılmasını istedi şimdi arkadaşlar sosyal durum araştırmaları nasıl yapılıyor yardımcı olabilirmisiniz ve hangi mercileri yetkilendiriyor bu konuda ben kardeşim anne baba ve babaannemle birlikte aynı çatı altında yaşıyoruz ben babası olarak 1500 tl kardeşim 1500 tl babam 1200 tl babaannem 800 tl olmak üzere toplamda aylık aile bütçemiz 5000 tl karşı taraf ise anne çalışmıyor zaten çalışabileceği bir iş imkanı yok çalışan bir tek babası var 1200 tl maaş alıyor ve aynı zamanda evleri meskün bir yerde ekonomik durumları kötü tutulacak raporda bu durum lehime yani kızımı alabilmem için yararı olacakmıdır ve bu arada 8 aydır anne çocuğunu hiç aramadı sormadı bunuda ispat edebiliyorum zaten nafaka alabilmek için yasalarında anneden taraf olduğu için kendini şanslı görüyor yardımcı olabileceğiniz bilgi varsa yazarsanız sevinirim

Allah yardımcın olsun. Halime şükrettim.

arkadaşlar;
08.05.2012 günü ana duruşma yapıldı. hakim mevcut delillerim için bir önceki duruşmada gerekli yerlere müzakere yazılmasına ve sosyal durum araştırmasını istemişti aile mahkemesi kaleminin ihmali sonucu gerekli yerlere yazışmalar gitmemiş sosyal durum araştırması yapılmıştı.sosyal durum ve pedagog raporu benim lehimde geldi netice olarak hakim mahkeme süresince çocuğumun velayetini bana bırektı 1. ay haftada 1 gün 2. ay haftada 2 gün olmak üzere kızımın oryantasyon sürecini atlatması için anneye görme hakkı tanıdı ve ve karşı tarafa 250 tl tedbir nafakası takdir etti. tekrardan hastaneye, polis tahkikatı sonucu için savcılığa, üçüncü şahsın bana gönderdiği mesajların mahkemeye ibrazını gsm operatöründen davalı tarafa ait ibraz ettiğim numaraların geriye dönük dökümü için yazılar yazılmasını ve ayrıca konu ile ilgili şahitlerim olmasına rağmen hakim şahit dinlemeyeceğini beyan etti. şimdi merak ettiğim tedbir olarak çocuğun bana bırakılması velayet konusunda avantajlı olmamı sağlar mı takdir edilen iştirak nafakası yoksulluk nafakası olarak devam eder mi( sosyal durum araştırmasında davalı taraf aylık 2000 lira maddi geliri olduğunu beyan etmiş ve günlük 1 pkt sigara kullandığını da beyan etmiştir) velayet konusun da kızım oryantasyon sürecini ile çocuğu anneye alıştırarak velayet anneye bırakılabilir mi. karar duruşmasın da eğer karşı tarafın ağır kusurlu sadakatsizlik yada zina yaptığı kanısına varırsa tekrardan tazminat davası açabilme hakkım var ama maddi ve manevi olarak kazanmanın kıstasları nelerdir bu konuyu avukatımla konuştum zor alırsın gibisinden konuştu ve üçüncü şahıs dan da davacı olacağım bu konu hakkında açıklayıcı bir şekilde yardımcı olabilir misiniz. bundan sonraki duruşmada iştirak nafakasına itiraz etmem yarar sağlar mı güçlü delillerim olduğu halde tedbiren nafaka bağladı. adalet mi yardımlarınızı bekliyorum saygılarımla

kanuna göre kusur aranmaksızın çalışan taraf çalışmayan tarafa tedbir nafakası öder. Dediğim gibi burada kusura bakılmaz.
Makeme sonunda çalışmayan taraf daha ağır ya da eşit kusurlu olarak görülürse, tedbir nafakası da kaldırılır. Ancak tam tersi olursa tedbir nafakası yoksulluk nafası şeklinde devam ettirilir.

Yoksulluk nafakası belli sürelerle artırma yoluna gidilebilir. Nafakayı alan şahıs evlenirse, evlenmese de birliktelik yaşadığı ispat edilirse ya da ölürse yoksulluk nafakası düşer.

İnşallah yardımcı olabilmişimdir.

En iyi bilgi için mevcut avukatınıza danışın.

mevcut konu ile ilgili devam eden dava süreci;
arkadaşlar en son ki hsyk kararnamesi nedeniyle davaya bakan hakim tayin oldu. yerine bayan bir hakim atandı.adli yıl başladığından bu güne hakim doğum izninde olduğu için hiç bir duruşmaya girmedi ve dava halen ertelenmekte,sizlere bir kaç sorum olacak hakim hanımın doğum izni ne kadar sürer ve annenin ağır kusurlu olmasının yanı sıra maddi imkansızlık içinde olması bayan bir hakimin velayet tutumu nasıl olur.mevcut dava için dava tarihinden itibaren ödenmesi gereken tedbir nafakasını ödemedim bu konuda nasıl bir hukuki yaptırıma maruz kalırım.ve son olarak eğer hakim hanım velayeti anneye verir bende davayı temyiz ettirip temyizden dava sonucu gelene kadar çocuğu vermeme gibi imkanım var mı veya duruşmalı temyiz isteyebilir miyim. son olarak dava açarken maddi ve manevi tazminat talep etmemiştim dava sürecinde talep edebilir miyim ayrıca üçüncü şahısa tazminat davası açmak için boşanma davasının sonucunu beklemem mi gerekiyor saygılarımla cevaplarınızı bekliyorum....

Allah sabır versin :(

3. şahısa dava açmanız için önce boşanma davanızı sonuçlandırmanız gerekiyor diye biliyorum.

peki ya boşanma davam devam ederken aynı dava içinde boşanma kesinleşmeden tazminat talebinde bulunabilirmiyim? dava açarken böyle bir talebim olmamıştı

Arkadaşlar;
dava ile ilgili ciddi bir gelişme oldu boşanmak üzere olduğum kadın başka bir şahısla kaçtı. bundan sonra davanın lehime olması için ne gibi bir yol izlemem gerekmektedir. kolluk kuvvetince kaçtığını beyan eden tutanak tutulması bana fayda sağlar mı. bu durumda çocuğumun velayetini alma şansım yükselir mi acil yardımlarınızı bekliyorum....

Zina suç değil. Velayetle de direkt bir alakası yok. İyi bir baba ya da anne olan kişi eşini aldatarak kötü bir eş olabilir. İyi ispat önemlidir.

merhabalar:
arkadaşlar mevcut durumumla ilgili kara duruşması yapıldı aşağıda karar metnini aktarıyorum yanlız gerekçeli karar değildir
G.D:
1) davalının davasının kabulü ile tarafların t.m.k 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına
2)davalının maddi ve manevi tazminat taleplerinin şartları oluşmadığından reddine
3)davalının yoksulluk nafakası talebinin şartları oluşmadığından reddine
4)mahkememizin 08/05/2012 tarihli celsesinde davalı lehine takdir edilen tedbir nafkasının boşanma kararı kesinleşinceye kadar devamına fazlaya ilişkin istemin reddine
5)tarafların müşterek çocuğu (3 yaşında kız çocuğu 13 aylık iken anne terk etti 10 ay boyunca görmedi görme talebinde bulunmadı) velayetlerinin davalı anneye verilmesine
6)çocuk ile davacı baba ile kişisel ilişki kurulmasına belirli gün v.s
7)çocuk için aylık 250 tl tedbir nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine kararın kesinleşmesinden ardından aynı miktar nafakanın iştirak nafakası olarak devamına fazlaya ilişkin istemin reddine

şimdi arakadaşlar mevcut metin ile her ne kadar davayı kazanmış olsamda çocuğumun velayetini kaybettim davalı tarafın 10 bin maddi 10 manevi ve 750 tl nafaka talebini ret ettiğne göre davalı kusurlu olduğu anlaşılmak ta olup kusurlu olmanın velayetle direkt ilgisi yok bunu da anlam veriyorum ve her ne kadar dava süresince mahkeminin 2 defa yaptırmış olduğu pedegog ve uzman denetim raporunun lehimde olması velayeti hiç te hiç etkilemedi ne yazıkki davaya bakan hakim bayan ve 7 ay önce doğum yaptı hakim hanımın duygusallık yaptığına inanmak istemesemde içimde bir kurt kemirmekte şimdi arkadaşlar ben bu kararı temyiz edip bir üst mahkemeye taşıyacağım
şimdi sizlere sorularım
1)yargıtay dan dönmeyen bir karar kesinleşmiş bir karar değildir(doğru mu?) ben ara karara dayanarak tedbiren bana bırakılan çocuğumu yargıtay süresince vermeme hakkım varmıdır
2)davalı anne çocuk vasıtası ile benden nafaka almaktadır ayrıca çocuk 5 ay için 15 gün bende bu aylarda da aynı miktarda nafaka alması usule uygunmudur (şubat 01-15,nisan 01-15,haziran 01-15,temmuz 01-15,ağustos01-15 tarihleri arası çocuk bende olacak) ve her ayın 1,2ve4 haftası alma hakkım var
3)dosya kapsamında davalının ve 3 şahsın kusurlu olması ile her ikisine de ayrı ayrı maddi ve manevi tazminat açma hakkım var mı bu hakkı ne zaman kullanmalıyım
4)mevcut karar metni ile ben yargıtayın karırı onamasına kadar mı tedbir nafakası ödeyeceğim yoksa gerekçeli karar tebliğ edince mi sona erecek

değerli cevaplarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum

Alıntı:

---

Abdullah Yaman rumuzlu üyeden alıntı

Elinizdeki deliller sizi hukuken de, ahlaken de güçlü kılmaktadır. Bu nedenle elinizdeki gücü doğru kullanarak adımlar atabilirsiniz diye düşünüyorum. Eşinizle pazarlığa oturun. Siz çocuğunuzu istiyorsunuz. Bunu söyleyin. Çocuğunuzun velayetini size versin. Velayetten feragat ettiğine dair protokol imzalatın. Anlaşmalı boşanmaya gidin. Mahkemede de velayetten feragat ettiğini belirtsin. Sonra tek celsede boşanın ve hayatınıza devam edin.
Diğer türlü uzayacak bir boşanma sürecine gireceksiniz. Bu süreç sizi çok yıpratacak. İddialarınızı ispat edebilirsiniz ama muhtemelen çocuğunuzun velayeti yine annesine verilir.
En doğru hareket elinizdeki bilgi ve delilleri kullanarak eşinize baskı yapıp anlaşmalı boşanmaya ve çocuğun velayetinden feragat etmeye razı etmek olacaktır.

---

Bir zamanlar söylemiştim.. (05.09.2011)

1- 23.12.2012 tarihinde eşinizin bir başkası ile kaçtığını yazmıştınız. Gelip sizden çocuğunu isteyene kadar siz harekete geçmeyin. Gelip istediğinde de siz vermeyin. Bir kez de siz mahkeme kararını uygulamayın, alabiliyorsa annesi icra yolu ile alsın sizden.
2- Nafakayı tam ödemeye devam edeceksiniz, yarım aya yarım nafaka olmaz.
3- Temyiz edin mutlaka Yargıtay da bu karar bozulabilir.
4- Dosya da eşiniz ile 3ncü şahıs arasındaki ilişki tescillenmiş isse hemen dava açabilirsiniz.

Yaşadıklarınızı bakış açınız ile aktarmanızdan daha doğal bir hakkınız yok; lakin hüküm, sadece sizin değerlendirme ve tespitleriniz üzere kurulmaz.

Ayrıca muhakeme, bazen ve gerekiyor ise iki kişi arasındaki hak odağından sapar ve üçüncü kişinin menfaatlerini kollama zarureti hasıl olur.

Hakim, muhakeme safhasında davacı ve davalının hukuku bildiği kanısında olmalıdır. Kişiler, muhakeme ilerlerken 'Hakkımı bilmiyordum, yanıldım, hata ettim, eksik söyledim; şunu çıkarmak, bunu eklemek istiyorum' deme hakkına muhakeme boyunca 'ıslah mekanizması' ile sahip olmalarına rağmen, bu haklarını kullanmamışlar ise, muhakeme organını suçlamak yerine kendilerine eleştiri oklarını yönlendirmelidirler.

Ceza yargısı hariç, yargı türleri genelde talep ile bağlıdır. Talebiniz ile muhatap olursunuz.

Aktardığınız veriler ile sağlıklı bir değerlendirme yapılamayacağı kanısındayım. Avukat dediğimiz kişi, karşı tarafın da iddialarını gözardı etmemek suretiyle, hakkınızın zayi olmaması için görmediğiniz, bakmadığınız yeri size gösteren kişidir.

Zamanaşımı süreleri ile ilgili olsun, yargılama esnasında haklarınız ile ilgili olsun, kısaca somut olayınız ilişikli ne olursa olsun, danışacağınız tek kişi avukatınız olmalıdır.
Hariçte kim var ise, emin olun avukatınız kadar sizi kollayamaz, mevcut durum hakkında net bilgilendirme yapamaz.

Esenlik dilerim.

- - - Updated - - -

Yaşadıklarınızı bakış açınız ile aktarmanızdan daha doğal bir hakkınız yok; lakin hüküm, sadece sizin değerlendirme ve tespitleriniz üzere kurulmaz.

Ayrıca muhakeme, bazen ve gerekiyor ise iki kişi arasındaki hak odağından sapar ve üçüncü kişinin menfaatlerini kollama zarureti hasıl olur.

Hakim, muhakeme safhasında davacı ve davalının hukuku bildiği kanısında olmalıdır. Kişiler, muhakeme ilerlerken 'Hakkımı bilmiyordum, yanıldım, hata ettim, eksik söyledim; şunu çıkarmak, bunu eklemek istiyorum' deme hakkına muhakeme boyunca 'ıslah mekanizması' ile sahip olmalarına rağmen, bu haklarını kullanmamışlar ise, muhakeme organını suçlamak yerine kendilerine eleştiri oklarını yönlendirmelidirler.

Ceza yargısı hariç, yargı türleri genelde talep ile bağlıdır. Talebiniz ile muhatap olursunuz.

Aktardığınız veriler ile sağlıklı bir değerlendirme yapılamayacağı kanısındayım. Avukat dediğimiz kişi, karşı tarafın da iddialarını gözardı etmemek suretiyle, hakkınızın zayi olmaması için görmediğiniz, bakmadığınız yeri size gösteren kişidir.

Zamanaşımı süreleri ile ilgili olsun, yargılama esnasında haklarınız ile ilgili olsun, kısaca somut olayınız ilişikli ne olursa olsun, danışacağınız tek kişi avukatınız olmalıdır.
Hariçte kim var ise, emin olun avukatınız kadar sizi kollayamaz, mevcut durum hakkında net bilgilendirme yapamaz.

Esenlik dilerim.

sanırın en mantıklı olanı size yardımcı olabilecek bir avukattan yardım istemeniz ancak göründüğü kadarıyla evliliğinizi bitmiş. Bu aşamada eşinizin birlikte olduğu erkek ile bir husumete girmek size kar değil zarar getirecektir. Bu kişiden sadece manevi tazminat talep edilebilir dava yoluyla. Eşiniz reşit sayılmakla, o gece zorla tutulduysa da kendisi şikayetçi olabilir siz değil.

arkadaşlar boşanma sebebi olarak t.m.k 166/1 bendine göre boşandık yani şiddetli geçimsizlik bildiği kadarı ile gerekçeli kararda hakim şiddetli geçimsizliğin sebebine değinecekmi mesala sadakatsizlikten kaynaklanan şiddetli geçimsizlikden dolayı boşanmalarına diye bir ibare belirtirmi yada belirtmese bile ben davamda ki sadakatsizliği ispatladığım delilerimle tazminat davası açabilirmiyim
en önemli sorunum temyiz süresince çocuğu vermek istemesemde ne gibi bir hukuki ve kolluk kuvatlerince nasıl bir tepki ile karşı karşıya kalırım icra memurlarına dahi çocuğu vermesem benim açımdan sıkıntı yaratırmı ben çocuk için nafaka vermeyeceğim karşı tarafı yıldırma politakası uygulayacağım anne benimle irtibatı koparmamak için kendine bağlı kalabilmem için çocuğu aldı
bu konuları avukatımada sordum ama tatmin eden bir cevap vermedi ve önemlisi ara kararda tedbiren bana bırkılan çocuğumun gerekçeli kararda tedbiri kaldırmayı unutursa yarar sağlarmı

- - - Updated - - -

çocuk şu an annede mahkeme karar günü annenin görüş günüydü mahkemeden karar çıkınca anne geri getirmedi gerekçeli karara kadar icra yolu ile çocuğu alabilirmiyim

Geçmiş olsun. Başından beridir okudum. Allah yardımcın olsun. Son durum hakkında bilgi verebilirmisiniz.

4 Aylık evliyim. Bu 4 ay sürecinde eşim sürekli olarak hakaretlerde bulunup sürekli olarak ailesine beni kötüledi ve ailesi de sürekli olarak evimizin içine müdahalede bulundu telefonla ve eşimi yönlendirerek. Son olarak 5 gün önce eşimi ailesinin evine bıraktım ve döndüm. Kendim çeşmede gümrük istihbarat memuru olarak çalışıyorum. Eşim çeşmeye alışamadığı için buraya gelmek istemiyor. Ailesi ile konuşmuş tartışmışlar ve şöyle bir karar almışlar. Ankaraya gelirsem yani tayin istersem ancak öyle evliliği devam ettirecekmiş. Bende ya çeşmeye gelirsin yada bu evlilik biter dedim. Şimdi dava açmak istiyorum yalnız merak ettiğim bi kaç nokta var. Avukat arkadaşlar yardımcı olursa çok sevinirim.
1-) Davayı erkek yada bayan tarafının açmasının bir farkı var mı?
2-)4 aylık evlilğimde 1200 tlmaaş bodrom ile nafaka tazminat ödermiyim ödersem tahmini ne kadar olur?
3-)Eşimin çeşmeye gelmemesi bu nafaka ve tazminat konusunda bana yardımcı olur mu?
4-)Davayı ikamet ettiğim şehirde mi açmak zorundayım ?
5-)Eşimin ailesi tarafında hakaret ve tehdit alıyorum ne yapabilirim ?
6-) dava sürecinde komşularımın şahitliği işe yarar mı?

Yardım edecek Avukat arkdasşlardan şimdiden Allah Razı Olsun..

Alıntı:

---

abdulkadir dagdas rumuzlu üyeden alıntı

4 Aylık evliyim. Bu 4 ay sürecinde eşim sürekli olarak hakaretlerde bulunup sürekli olarak ailesine beni kötüledi ve ailesi de sürekli olarak evimizin içine müdahalede bulundu telefonla ve eşimi yönlendirerek. Son olarak 5 gün önce eşimi ailesinin evine bıraktım ve döndüm. Kendim çeşmede gümrük istihbarat memuru olarak çalışıyorum. Eşim çeşmeye alışamadığı için buraya gelmek istemiyor. Ailesi ile konuşmuş tartışmışlar ve şöyle bir karar almışlar. Ankaraya gelirsem yani tayin istersem ancak öyle evliliği devam ettirecekmiş. Bende ya çeşmeye gelirsin yada bu evlilik biter dedim. Şimdi dava açmak istiyorum yalnız merak ettiğim bi kaç nokta var. Avukat arkadaşlar yardımcı olursa çok sevinirim.
1-) Davayı erkek yada bayan tarafının açmasının bir farkı var mı?
2-)4 aylık evlilğimde 1200 tlmaaş bodrom ile nafaka tazminat ödermiyim ödersem tahmini ne kadar olur?
3-)Eşimin çeşmeye gelmemesi bu nafaka ve tazminat konusunda bana yardımcı olur mu?
4-)Davayı ikamet ettiğim şehirde mi açmak zorundayım ?
5-)Eşimin ailesi tarafında hakaret ve tehdit alıyorum ne yapabilirim ?
6-) dava sürecinde komşularımın şahitliği işe yarar mı?

Yardım edecek Avukat arkdasşlardan şimdiden Allah Razı Olsun..

---

1- Davayı kimin açtığının bir önemi yok.
2- Tahmin etmek güç, hakimin takdirindedir.
3- Olmaz
4- Eşlerin son 6 aydır ikamet ettiği yada davayı açanın yaşadığı şehir.
5- Savcılığa suç duyurusunda bulunun.
6- Herkesin şahitliği geçerlidir.