ben çok dikkat ederim ama .neyi anlamadınız ?
Printable View
ben çok dikkat ederim ama .neyi anlamadınız ?
kusura bakmayın.Biraz gergin bir ruh haliyla yazıyorum.ben bayanım.eşim evi terketti daha bir hafta bile olmadan avukata gitmiş.yüz yüze bile görüşmedik.avukat bana anlaşmalı olsun mu diye sordu bende kabul etmedim.bundan sonrakı süreç nasıl işleyecek bilmiyorum.
MERHABA TAM BİR YILLIK EVİLİYIM. EŞİMle maddiyat yuzunden tartıştık ve evi terketti. 1 hfta bile olmadan boşanma davası açtı. avukata gitmiş anlaşmalı boşanmak istemiyorum oda biraz çeksin istıyorum .çünku gittiğinden beri ne çektiğimi bir ben bilirim zaten her tartışmada ailesine herşeyi anlatırdı şimdide oyle şeyler anlatmışkı sankı ben şeytanım mutlaka benim de hatalarım oldu onu çok sıktığımı anlatmış .kıskanç bir yapım var ama bunu çoğu zamanda durup dururken de yapmadım .o da çok sinirli çok bencil evden ayrıldığından beri telde bir kez konuştuk.onda da ben aradım bittiğini soyledi .birdaha da hiç konuşmadık yuz yuze bile gelmeden kendi karar verdi.
nasıl bir süreç izlemem gerekiyor zaten evliliğimiz bitti ben sadece o da benim gici acı çeksin istiyorum.
evet çok seviyordum.ama onu telefonla arayıp evlilik terapistine gitmeyi teklif ettim.kabul etmedi ben bitirdim artık soğudum sevmiyorum dedi.bugun de avukata gitmiş yanı o kararını vermiş boşanma davasını açmış .ne yapabilirim ki?artık tek başına benim sevgimin de bir önemi kalmadı
Bakın, kavganız maddiyattan. Ve siz eşinizden daha çok kazanıyormuşsunuz. Eşiniz haklı demiyorum yanlış anlamayın. Yaşınızın kaç olduğunu bilmiyorum ama çocuğunuz yok sanırım.
Gençsiniz. Muhakkak güzelsinizdir de. Eşinizden çok kazandığınıza göre geliriniz de iyi. Artılarınız çok fazla. Sizin özelliklerinize sahip bir eşi arayan çok erkek bulacaksınız. Bu dünyada sevginizi hak edecek çocuğunuza baba olacak erkek inanın çok bulursunuz. Anlaşmalı boşanmak sizin için daha karlı olacaktır. Eşinizin avukatına maddi tazminat isteminizi söyleyin. Ya da siz aramayın varsa avukatınız o avukatı arasın. Avukatınız yoksa yine de avukat tutun derim. Bence anlaşmalı boşanın derim.
Şu an içinizde fırtınalar kopuyordur. Bunu hemcinsiniz olarak çok iyi anlıyorum. Size ayrıca nacizane tavsiyem bu fırtınayı dindirmek için bir süreliğine psikologa gitmek. Psikologla konuşarak içinizdeki fırtınayı zamanla dindireceğinize eminim.
Hatta psikologa vereceğiniz parayı hesap edin. Eşinizden tazminat isterken o miktarı da üzerine ekleyip isteyin derim.
Ve yepyeni aşk sizin karşınıza çıkacaktır. Siz sevginizi hakedene verin. Haketmeyene değil.
Deniz hanım,peki eşini seven ve evliliğini kurtarmak isteyen birine ne tavsiye ediyorsunuz?Benim evliliğim de eften püften bir sebepten eşim ve ailesi tarafından boşanma durumuna getirildi.Eşimi sevdiğimi ve evliliğimi devam ettirmek istediğimi avukatıma da söyledim,mahkemede de belirttim.Avukatım da boşanma için yeterli sebep olmadığını söylüyor ve barışmamızdan yana.Dava açıldıktan sonra fakat duruşmalar başlamadan eşim benimle görüşerek beni sevdiğini devam etmek istediğini belirtti fakat inada bindirdiği şartları vardı,o şart olmazsa davaya devam edeceğini üzgün olduğunu söyledi.Aslında boşanmak için bir sebep değil ve tamamen inat.Aile terapistini ise gurur yaparak kabul etmedi.Duruşmalar başladı ve avukatı da kendi de aşırı agresif bir hale büründüler.
Diğer üyeye yukardaki soruları sormuşsunuz,benim cevabım bunlara evet,peki sizce ne yapabilirim bu durumda? Teşekkür ederim.
çok teşekkür ederim .zaten sevgimi içime gömüp artık boşanma üzerine yoğunlaşıcam.ben sadece şoktayım ve bukadar çabuk ve basit olmasını hazmedemiyorum.bu arada benim sayemde eş durumundan buraya geldi gerçekten şanslı birisi.bundan dolayı kendimi kullanılmış hissediyorum.çocuğum yok 30 yaşındayım kendime ait bir işim var.zaten bundan sonrakı tek amacım ona mahkemede zoluk çıkarmak.çünkü bana hep para yönunden kısıtlamalar yapan bir insanın canı en çok parayla ilgili şeyden yanar.maddi tazminat mı adı nafaka mı bilmiyorum ama bunu talep edecem.şu anda bir avukatım yok.biraz daha toparlanmayı bekliyorum
Bende 35 oldum sayılır. Bana göre gençsiniz. Boşanma kararı konusunda şoktasınız bunun farkındayım. Ama bu sandığınız kadar kötü birşey değil. Hele ki çocuksuz iken daha acısız olur. Ya çocukta olsaydı ne olacaktı? İşte o zaman en kötü acıyı çekecektiniz. Bu öfkenizi çocuktan, etraftan çıkartacaktınız. Ben yapmam demeyin anneler bunu genelde yapıyor.
Neyse konuyu dağıtmayayım. Psikoloğa gitmenizi şiddetle tavsiye ediyorum. Psikoloğa gitmek size iyi gelecek emin olun.
Ayrıca tazminat ve nafaka farklı şeylerdir. Nafaka her ay ödenir, maaş gibi. Tazminat ise topluca ödenir.
Eğer eşiniz tazminat ya da nafaka ödemek istemezse sizde avukatına söyleyin. Eğer tazminatımı kabul etmezse, "açtığı davayı redettireceğini, çünkü bugüne kadar güzel güzel geçiniyorduk. Hiç kimse geçimsizliğimize şahit olmadı. Bu konuda komşularım başta olmak üzere herkes bana şahit olacaklarını söylediler. yuvamın yıkılmaması için şahitlik edecekler" deyin. Davanın rededilebilme ihtimalinden dolayı tazminat isteminizi kabul etmek zorunda kalacaktır eşiniz.
Davası rededilen taraf kusurlu taraftır mahkeme önünde. 3 yıllık fiili ayrılıktan sonra ancak tekrar boşanma davası açılabiliyor. 3 yıl içinde aynı sebepten dava açma hakkı olmayacak böyle olunca. 3 yıl sonra eşiniz tekrar boşanma davası açınca da, rededilen davada kusurlu olduğu için tazminat alma ihtimaliniz var. Bunları bilerek eşinizle konuşun.
ben bunları bilmiyordum.çok teşekkür ederim.ancak ailesine her en ufak tartışmayı bile anlattığı için onlar şahitlik yapacaktır.hatta yalancı şahitlik bile yapacaklarını düşünüyorum.evin en küçüğü ve çok kıymetli.zaten oğullarını hep yanlarında istıyorlar.avukatları çok yakın bir aile dostları umarım hakım tanıdıkları da yoktur;)
ben hayatıma devam edeceğim tabıkı ama malesef aynı ilçede çalışıyoruz ve en az 2 yıl tayın isteme durumum yok.ne kadar doğru bilmiyorum ama şu anda evi de değiştirmeyı düşünüyorum.çünkü ben evde yokken gelip özel eşyalarını almış.evlilik aşamasında kendi aldıkları eşyalar için de tekrar geleceklerdir.
bu arada ben eşimle konuşamıyorum beyfendi tenezzül etmiyo.biz yuz yuze lkonuşmadan avukat aradı beni zaten.ama bir daha aradığında bu dedikleinizi soyleyeceğim.yardımlarınız için çok teşekkür ederim
Eşinizin ailesine anlattıklarını, ailesinin gelip mahkemede anlatması birşey ifade etmez.
Görgüye dayalı olan ifadeler kaale alınır. Ailesi sizin tartıştığını görmüş mü? Geçmişsizliğinizi görmüş mü? Hakim bunları soracak. Hakim bunlarla ilgilenir. Sizde ailenize iyi geçinirdik demiş olsanız, ailenizde mahkemde böyle ifade verse işe yarar mı sanıyorsunuz.
Boşanma davalarında ancak görgüye dayalı şahitlerin ifadeleri hüküm kurmada etkilidir. Kulaktan kulağa söylenenlerle hüküm kurulmaz.
Sizde bir an önce avukat tutun. Avukatınız karşı tarafın avukatı ile görüşsün bu konuyu. Siz muhatap olmayın.
[QUOTE=denizblk;333079]Eşinizin ailesine anlattıklarını, ailesinin gelip mahkemede anlatması birşey ifade etmez.
Görgüye dayalı olan ifadeler kaale alınır.
Boşanma davalarında ancak görgüye dayalı şahitlerin ifadeleri hüküm kurmada etkilidir. Kulaktan kulağa söylenenlerle hüküm kurulmaz.
sanırım bu söylediklerinizi diğer tarafın avukatıda çok iyi bildiğinden tanıklarra ifadelerini görmüş ve duymuş gibi vermelerini söyleyecektir ve durum böyle olunca mahkeme bunları delil olarak kabul edecektir
İlginize çok teşekkür ederim.Sizin daha önceden tedbir talepleriyle ilgili açıklamalarınız da benim için çok faydalı olmuştu. Sebepsiz boşanma davası başlıklı konuda (https://www.hukuki.net/showthread.php?t=66902 ) durumumdan bahsetmiştim.Eşimin benden boşanmak istemesinin sebebi,ailesine ait olan düşük standartlı daireye,ailesine kira ödemek suretiyle taşınmayı kabul etmeyişimdi.Önceden kardeşi oturuyordu,kardeşi başka yere kiraya çıktı ve o daireyi kiraya verip kardeşin kirasını karşılayacaklardı.Biz de eşimle kendimiz kirada oturuyor huzurla geçinip gidiyorduk.O daireye kiracı bulunamayınca ve kardeşi de kiramı verin diye sıkıştırmaya başlayınca bizim o daireye geçip onlara kira ödememizi istediler.Eşim maalesef ailesi ve kardeşi mağdur olmasın diye bunu kabul etti bense etmedim.Nasılsa şimdi de yabancıya kira veriyorduk,bari kirayı ailesine verelim de kardeşi de yeni yerinde rahat etsindi,tüm mesele buydu.Ama bizim için birşey değişmeyecek üstelik konforumuz azalacaktı.Eşim beni seviyorsan geçersin dedi,ben de beni seviyorsan istemediğim şeye zorlamazsın dedim,o da gidip dava açtı,evden ayrıldı.Eşyaların da yarısını götürdü.Amacı beni zorda bırakıp arkasından o eve gitmemi sağlamaktı.Birkaç kez görüştük,eve gel evliliğimiz bitmesin,sevgini ispatla dedi,ben de düzenimiz kaldığı yerden devam etsin,sen geri gel dedim(bu konuşmalar karşılıklı çok duygusal ifadelerle geçti.) Bu arada ev birkaç ay kiraya gitmeyince kardeşi yeni tuttuğu evin kirasını da ödeyemedi ve geri geldi.Buna rağmen eşim inada bindirip,kardeşim ailemle oturacak,sen bu eve gel diye tutturdu.( kardeşinin ailesiyle oturmaya niyeti de yoktu,amaç beni oraya geçirtip sonra gene kira almaktı.) Yani şartı buydu,o eve geçeyim ve herşey düzelsin.Belki geçsem evliliğim kurtulacaktı,eşim de sevinecekti,ama ailesinin yaptığı çifte standartı ve hiç içime sinmeyecek biryerde oturmayı kabul edemedim..Dava görülmeye başlayınca beni oturduğum yerden çıkartmak,eşyalarımla ortada bırakmak için uğraşmaya başladı,ama fesih yetkisini alamadı.Her zaman aile içinde kardeşi yüzünden mağdur olduğunu,iyi evlat olmaya çalışırken kaybedenin kendisi olduğunu söylerdi,şimdi gene öyle oldu,faturası da ağır oldu ama bunu ona bir türlü anlatamadım..(işin ilginç yanı,kardeşi de eşinden boşanmıştı,bizimki bari yıkılmasın diye uğraşmadılar hiç.)
Anlattıklarınızdan anladığım kadarı ile kocanız ailesine karşı biraz "pısırık" gibi geldi. Çok özür diliyorum bu ifadeyi kullandığım için. Sonuçta hala kocanızdır. Hakaret olarak algılamayın lütfen.
Kocanızın evinde kira ile oturma fikri kötü değil ama olay başka olduğu için size hak veriyorum.
Çocuğunuz var mı peki?
Ayrıca sizin ve eşinizin yaşları nedir?
2 kere ailesinini yanında kavga ettiğini görmeleri ve bunu mahkemede anlatmaları, sizin açınızdan iyi olmayabilir. Bu kavgalarda siz kusurlusunuz maksatlı demiyorum bunu yanlış anlamayın.
Mahkemeye sunacağınız iddialarınız çok önem kazanıyor bu durumda.
Avukatsız mahkemeye girmemenizi tekrar ediyorum.
Ayrıca yaşınız genç. En güzel yaşlarınız. Anlaşmalı boşanarak daha güzel günlerinizi sizi seven kişi ile paylaşmanın peşinde koşun derim.
Yaşam size-bize sunulmuş bir hediyedir. Sizi hakedenle yaşlanmak sizin hakkınız. Bu yaşlarınızı sevginizi haketmeyenin nikahı altında tüketmemenizi temenni ediyorum.
Rica ederim,çok haklısınız.Maalesef ailesine karşı öyle,ama kendisi öyle olduğunu kabul etmiyor elbette.Kardeşi yıllarca ailesine kira vermeden oturmuş bizden bunu talep etmeleri hiç hoş değildi.Çocuğumuz yok,zaten henüz 2 yıllık evliydik ama gıpta edilen bir çifttik.Eşim 35 ben 33 yaşındayım,davanın reddedilmesi büyük ihtimal,kaybedilecek uzun bir zaman olacak.Eşimin dava açmaktaki cesareti avukatın çok yakın bir arkadaşı ve aile dostları olmasından kaynaklanıyor zaten,ama avukatı da yangına körükle giden birisi.Avukatım avukatıyla konuşabileceğimizi düşünüyordu ama son duruşmada hakime bağıran kürsüye yürüyen bir avukat görünce karşımızda,vazgeçtik.
Hakime bağırmak,kürsüye yürümek mi? Avukat bunu mu yaptı? Eee hakim ne yaptı bu durum karşısında?
33 yaşınızdasınız demek. Diyelim ki eşiniz ya da siz evliliğinizi kurtarmak için alttan alıp şartları kabul ettiniz. Ve bir süre sonra yine aynı olaylar gündeme geldi diyelim. Ve bu arada hamilesiniz ya da bebeğiniz olmuş. Faraza konuşuyorum yanlış anlamayın lütfen. Böyle bir durum olduğunda bebeğinizde varken katlanabilecek misiniz olaylara?
Yani bebeğiniz olduktan sonra yine bu kira meseleleri ya da buna benzer bir haksızlık ve eşinizin "pısırıklığı" ile karşı karşıya kaldığınızda ne yapacaksınız?
Hiç bunları düşündünüz mü?
Sakın eşinizin değişeceğine kendinizi inandırmayın. Huylu huyundan vazgeçmez,değişmez. Bu sayfada sayın duygusal üyemizin yazdıklarını okuyun. Asla değişmeyecek eşiniz bunu lütfen unutmayın.
Ama ben kocamı seviyorum,onu bu haliyle, ailesine karşı sessiz ve pasif olmasını da kabullenirim diyorsanız gidin evliliğinizi kurtarın.
Ama boşanma kararını redettirip, sonra yargıtaya gönderip, sonra 3 yıllık fiili ayrılığı bekleyip, sonra yine boşanma davasına girip, sonra yine yargıtay aşamalarını beklemek nerden baksanız 6-7 yılınızı alacak.
Şimdi 33 yaşındasınız. Eşinizde inadını sürdürdü, sizde diyelim ki. 6-7 yıl heba oldu gitti diyelim. Yaşınız oldu 39-40 oldu ve boşandınız diyelim. İkinizde alttan alıp evliliğinizi kurtarmadınız farazası ile yazıyorum. Bunu düşündünüz mü peki?
ben hatalarımı kabul ediyorum zaten ama kendisine hiç laf soyletmeyen o.artık zaman bana neler gösterecek bekleyip görecem.tamamen akışına ve onun vijdanına bırakıyorum.
en yakın zamanda psikologla görüşecem.kendimi iyi hissettiren şeyler yapmaya çalışacam ve beni bir kez daha üzmesine izin vermeyeceğim
çalışıyorum en azından ayaklarımın üzerinde durabilen bir bayanım.ailem sonuna kadar benim yanımda.bu da gelir bu da geçer gönül aldırma;)
Gerçekten şaka gibiydi,çok şaşırdık,hakim de avukatı azarladı,yerine oturmasını,haddini bilmesini,kanunları ondan öğrenmeyeceğini vs.söyledi,sonra alelacele duruşma tutanağını yazdırıp çıkmamızı söyledi,biz çıkarken o avukat hala,kürsünün önünde ara karara ve tedbir kararlarına itiraz edip usulsüz olduğunu söylüyor,hakim de kanunlar böyle diye bağrıyordu.Sonra ne yaptılar bilmiyorum...
Dediklerinizi düşündüm,hala da düşünüyorum,nitekim zaman kaybetmemek için karşı dava açıp boşanmayı da isteyebilirim.Ama evliliğimizin pisipisine bitişine üzülüyorum,acıyorum. Bir kişi çıkıp da eşime sen ne yapıyorsun ne uğruna evliliğini bitiriyorsun desin,o da bir silkelenip kendine gelsin istiyorum.Eşimin ailesine olan düşkünlüğü zaman zaman tahammül sınırlarımı zorluyordu,değişmeyeceğini de biliyorum ne yazıkki,ama sonuçta büyükler geçici süre için var ve sonunda iki kişi birbirine kalacak,eğer sevgi de varsa tahammül edilebilir diye düşünüyordum hep.
Ben kaybedilecek yılları düşündüğümde şu an sadece birlikte geçebilecek mutlu yıllardan kaybediyoruz diye üzülüyorum.Ama tek taraflı olmuyor tabi hiçbir şey.Onun da bu açıdan bakması,alternatif çözümler araması lazım.Ama o çözüm düşünmek yerine ailesiyle oturup yalancı şahitlere senaryo hazırlamış.Sonra da bana onlar işin formalitesi diyebiliyor...
Bir taraftan eşimin haksız yere bu işe giriştiğinin yargı önünde ispatlanmasını istiyorum(belki aklı başına gelir diye),fakat dava uzadıkça olayın boyutunun düşmanlığa dönüşüp sevgiyi de yoketmesinden korkuyor insan.
Yazdıklarınızdan eşinizin değişmeyeceği, hatasını anlamayacağı ve evliliğinizi kurtarmayacağı izlenimi aldım.
Çekişmeli boşanma davası evet çok kötü bir süreçtir. Taraflar birbirine olmadık iftiralar,yalanlar söyleyebiliyor. Bu forumda çok okuduk. Böyle olunca evliliğin kurtulması imkansız bir hal alıyor.
Maalesef ki boşanma davası süresince daha çok olumsuz şeyler yaşayacaksınız anlaşılan.
Bu sebeple hem hayatınızı mutlu olamadığınız bir kişinin nikahında geçirmiş,hemde yaşlanmış olacaksınız zamanla. Ve psikolojinizde bozulacak. O yüzden kendinizi düşünün derim.
Benim hayatım, benim mutluluğum önemli demelisiniz. Eğer siz alttan almayacaksanız, eşinizde alttan almayacaksa, bu evliliği kim kurtaracak söyler misiniz?
bir sey daha sormak istiyorum.benim üzerimde 5 sene öncesinde aldığım ev var.eşim mahkemede bu evi talep edebilirmi.1 yıllık evliyiz.kredim 10 yıllıktı hala devam ediyor
Herşey için çok teşekkürler.Önerilerinizi tekrar düşünüp değerlendireceğim.İnsan bazı şeyleri görmek istemiyor,görmezlikten gelmek,düşünmemek işimize geliyor bazen,ama nereye kadar... Herşey gibi bir yuva da kolay kurulmuyor,ama çok kolay yıkılabiliyor maalesef.Keşke hiç olmasa,ama bir taraf elinden gelen çabayı gösterdiğine inanıyorsa ve diğer taraf bunu anlamak istemiyorsa o zaman daha fazla üzülmenin de bir anlamı kalmıyor,işte o noktada insanın artık dediğiniz gibi kendini düşünmesi gerekiyor...
Üye Avukatlar daha net cevap verebilir bu konuda sanırım. Benim bildiğim kadarı ile Evlilik süresi içindeki mallara katkısı varsa ve ispat edebiliyorsa katkı payını isteyebilir diye biliyorum.
Eğer evlenmeden önce aldığınız evin kredi taksitlerini ödeme konusunda katkısı olmadıysa hiçbir hak iddia edemez ve alamaz diye biliyorum.
Önce can sonra canan demişler. Önce kendi hayatınızı düşünmelisiniz artık. Eğer anlaşmalı boşanma imkanınız varsa anlaşın derim.
Bu dünyada mutluluğun en güzelini yaşatacak bir eş muhakkak bulursunuz. İlk önce değerinizi siz kendinize vereceksiniz. Hak etmediğiniz şeyleri boşanmayarak yaşamak benim hakkım mı diye düşünmelisiniz?
İsterseniz şimdi anlaşmalı boşanmayın, bekleyin dava bitimine kadar. O vakte kadar ne oluyor iyice gözlemleyin. Değerlendirin, öyle karar verin.
İlla ki şimdi gidin boşanın demiyorum sakın yanlış anlamayın. Belki dava bitiminde eşiniz gerçekten pişman olacak. bunu bilemeyiz. Ama pişman olsa bile daha sonra yine aynı sorunların siz çocuk sahibi olduktan sonra önünüze çıkınca nasıl bir tahammül ve psikoloji içinde olabileceğinizi kesinlikle düşünün.
Bu evlilik sizin, yaşadıklarınızda sizin, yaşayacaklarınız da sizin.
İnşallah herşey kalbinize göre olur.
Eşim başta anlaşmalı boşanmak istedi zaten,her hususta anlaştığımıza ve hiçbirşey talep etmeyeceğime dair yazılar vardı,ben boşanmak istemediğimi söyleyince,bu sefer gidip çekişmeli açmış. Avukat da yakın arkadaşı ya nasıl olsa,nazını da geçiriyordu.
Dediğiniz gibi dava sürecinde neler olur bilemiyoruz,belki fikirlerim çok değişir,belki dava sonunda -inşallah- karşı taraf pişman olur.Ama sonrası için de evet,iyice düşünmek lazım.Yaşanılan zorlu süreçten ders çıkarılıp ona göre davranmak ve aynı hataların tekrarlanmasına izin vermemek gerekiyor.
Umarım herkes için en hayırlısı olur...Tekrar teşekkürler.:)
Kadınlardan 2 duvar arasında yaşadıklarının ıspatı isteniyor.. Nasıl ıspat edeceğiz? Rapor gerekir,şahit gerekir.. Ben eşimin attığı ilk tokadı kendi içimde sindirememişken bir de bunu raporlamak mı gelecek aklıma.. Erkeklere annelerinin öğretmesi gereken ilk şey " eşlerinin onlara Allah ın emaneti" olduğu gerçeğidir. Bunu bilmeyenden, böyle hissetmeyenden ne eş olur ne de baba.. Benim evliliğime eşimin ailesi şahitti, benim ailem benle kalmıyordu ki.. Çıkıp gerçeği anlatacak şahit olanlar.. Ki beklemiyorum .Boşanan erkekler maddi açıdan kadınlar tarafından mağdur edildiklerinden bahsetmişler burda hep..Bilseler açtıkları yarayı hiç bir bedel saramaz, iyileştiremez.. Ben eşimden hiç bir şey istemiyorum ama hiç bir şey.. Tek istediğim beni boşaması .. Ama buna da yanaşmıyor.. Ben de nafakaydı tazminattı ne alabiliyorsam alayım yoluna mı gitsem.. Erkeklere iyilik yaramıyor iyilik..
sayın üye nasılda güzel anlatmışınız ruhta açılan yarayı .bende aynı dertten muzdaripim .bedende açılan yaranın hem ispatı kolay hemde tedavisi kolay .fakat ruhta açılan yaranın ispatı da zor tedaviside .
size önerim şiddet ve darp varsa karakola gidip raporlamak size artı kazandıracaktır .
Sakın üzülmeyin, kendinizi yıpratmayın demek saçma... Aynı dertten muzdarip biri olarak neler hissedebiliyorsunuz anlıyorum.. Size haddim olmayarak bir tavsiyede bulunmak isterim; Bırakın bir süreliğine herşeyi oluruna .. Parçalamayın kendinizi şuna yetişmek buna yetişmek için.. Yormayın.. Su akar yolunu bulur.. Avukatınız herşeyi halleder.. Bir araya gelseniz dahi şimdiki mevcut sorunlarınız geçecek ama bitmeyecek.. Evet sevgi de düşmanlığa dönüşür zaman içinde.. Eşimi terk ettikten sonra artık sevgisinin içimde azalmadığını farkettim.. Çünkü artık yanında değilim.. Beni kıramıyor , üzemiyor.. Hem "Seni seviyorum" deyip hemde sevmiyor davranamıyor.. Bazen sessizlik en iyisidir... Anlaşmalı boşanmanız mümkünse boşanın , kurtulun derim. Kangren olmuş uzuvdan hayır gelmez inanın bana... Belki ilerde daha zor günleriniz olacak, enerjinizi o günlere saklayın.. Hem dünyanın sonu değil ki boşanmış olmak.. Rica ediyorum kendinizin ne hak ettiğini sakın unutmayın...
Maalesef Mavi.. Ben evin altındaki bakkala bile gönderilmediğim için herhangi bir şeyin raporu şusu busu yok.. Sadece aileme döndükten sonra eşimle msn görüşmemiz var orda bana tavırlarından bahsediyoruz ve onaylıyor inkâr etmiyor. Ne işime yarayacak bunlar hem.. Olmasa ne olsa ne.. Şahitlik için Allah yeter.. Ben sadece bir sünger çekmek istiyorum evliliğimin üstüne.. Yaşanmamış saymak istiyorum.. Hayatımdan sonsuza dek çıkıp gitmesini istiyorum.. Beni bir daha kandırmasına asla izin vermeyeceğim asla... Ne vaad ederse etsin, çünkü artık biliyorum bana yalan söyleyebilir, sıkıştığında beni ailesinin önüne atabilir, başkalarının yanında küçük düşürebilir, hastalıktan gebersem bir doktora götürmeyebilir, kendi rahatlığı için beni feda edebilir, hatalarının bedelini bana ödetebilir.. Ruh eskidi sevgili Mavi.. Düğünümden 50 gün sonra beni görenler ışığın sönmüş senin dediler.. Gözlerimden ışıklar çıkardı gülerken.. Resimlerime bakıyorum kendimi bulamıyorum.. Bir karadelik her gün biraz daha yutmuş beni... Hadi eşim paralar saçsın beni evlenmeden önceki ben yapsın! Mümkün mü?
sevgili üye yaşadıklarımız yada bize hissettirilenler ne kadar da aynıı . sizde kendimi buldum ,sanki beni okuyor ben yazıyorsunuz .belkide bir çok kadının sorunu bu: iletişimsizlik ve baskı .yazdıklarınıza tümüyle katılıyorum.beni bana versin çıksın gitsin hayatımdan dedim .ama ne düzelebiliyor nede gidebiliyor sanrım gitmek bana düştü .sizin kurduğunu cümleleri hem kendime hem de eşime çok söledim .bana geçmişimi verebilirmi ? ben tekrar ben olabilirmiyim ?
her şerde bir hayır var derler bu cümleye tutunarak güç bulmaya çalışıyorum .
sevgili zamane eşinizle olan sorunlarını paylatınızmı daha önce burda _ yoksa ilk bu foruma mı yazdınız yada cvp verdiniz .eğer iletileriniz varsa okumak isterim .
yaşadıklarımız nasılda biribirine bu kadar benzer şaşkınlık içindeyim . hani demişsiniz yaa " resimlerime bakıyorum kendimi bulamıyorum "
bu bile aynı .
tamam tamam sorduğum sorunun cevapını buldum acemilik işte :) iletilerinizi gördüm zamane ....
kadın erkeğine güvenmiş evlenmiştir.geleceğini ve benliğini eşine vermiştir.
elbetteki nafaka verilmedilir yada tazminat istenmelidir.hele ki erkeğin bunları ödiyecek gücü varsa , ödemeden kaçan erkeği ilahi adalete bırakırım. erkeklerinde özgürlüğünün illaki bir bedeli olcaktır veya olmalıdır .
zarar gören bir evlilikten kadının kar'ı nedir ?kadın boşandıktan sonra belli bir hayat standartından ve hayat güvencesinden yoksul olcaktır.artı toplumumuz ne kadar değişti ne kadar modernleşti desekte kadın dul damgasını alıcaktır.özellikle küçük şehirlerde yaşayan kadınlar .
boşanan kadın ayakları üstünde durmak pahasına neden çaycı, temizlikçi olsun ?biten bir evlilikte ki hakkı bumu kadının ? herşeyin bir bedeli bir sonucu vardır .ölee erkek elini kolunu sallayarak özgür olamaz .olmamalı .nafaka verselerde kadın mağdurdur.
sevgili zamane : nacizane fikrim sizde nafaka ve tazminat hakkınızı kullanmalısınız .size bu kadar kötü günler yaşatan birine sizde parayla acı vermelisiniz .yoksa bu evlilikteki karınız ne ? dul olmakmı ? yoksa ruh hastası olup anti depresanlar kullanmakmı ? sevgilerimle ....
Ben ömrü billah gürültüden, yüksek sesten, tartışmalardan korkan biri oldum.. Biri yanımda bağırsa elim ayağıma dolanır ne yapacağını şaşırır hâle gelirim.. Onun canını acıtacağım diye kendimi kaldıramayacağım durumların içerisine sokmak daha zor benim için.. Evlenmeden önce de bireydim.. Çalışan , kazanan, ekonomik özgürlüğü olan biriydim.. Ama eşim istedi evlenmeden önce bıraktım ben işimi gücümü.. Evlenince çalıştıracağına söz vermişti ama o da evlendikten sonra bir kaç şarta bağlandı... Off..
Kârım şu oldu sevgili Mavi; Yaşamayanlara oranla şanslıyım yaşadıklarımla.. Şimdi hastalık gibi görünen bu yaşanmışlıklar benim için paha biçilemez birer öğreti oldu.. Bunca yıllık ömrümde hiç birşey bilmiyormuşum ben .. Bir de IQ üm ile övünürdüm (: Demek ki zeki olmak akıllı olduğumuz anlamına gelmiyormuş.
Eşime O'nu terkederek en büyük zararı verdim zaten.. Ben O'nun için şanstım.. Hayatı boyunca yapmış olduğu en doğru işti beni evliliğe ikna etmesi ve evlenmesi.. Evlenmeden önce gösterdiği gibi biri olsaydı, ömrüm boyunca ben ona "bebeğim" gibi bakardım.. Ve birgün bir başkası için bir sürü şey yapacak .. O kişide O'na nankörlükle karşılık verecek.. İşte o zaman diyecek.. Bunların çeyreğini ilk eşime yapsaydım beni yere bastırmazdı..
Zaman âdildir sevgili Mavi.. Herkes hak ettiğini, hak ettiği kişiden değilse de birilerinden mutlaka alır..
Bu konuya vakıf olmak için, daha doğrusu sevgili Mavi sizin gelirşmelerinizi takip edebilmek için başından sonuna kadar konunuzu okumaya karar verdim ama mümkünatı yok gibi.. Çünkü sizin kendi sorularınıza cevap alabilmek için açtığınız bu konuya başka üyelerde kendi sorunlarını yazmış.. Onlara cevaplar, yorumlar gelmiş.. Kısacası sizin sorularınız arada kaynamış gibi geldi bana.. Ve sizde takip edememiş olmalısınız.. Bence yetkili arkadaşlar sizin sorununuzla alakalı olmayan konuları en azından bu konudan çıkartmalı.. Ben şahsen şimdi sizi nerden takip edeceğimi bilemiyorum (:
haklısınız zamane bende hep böle düşündüm acemiyim burda ama benim forum konuma nasılda herkes yazar diye düşündüm kendimce . bu karışıklığa ben neden deilsem burayı yönetenler engel olsalardı buraya ???? bana cvp veren bilee azzz :(
beni takip et zamane sadece beniii :)