Üzmez'i Üzelim (Basın Bildirisi)

Şimdi bu olayların bir kaç boyutu var. Ama hangisine bakarsanız bakın özeti aynı KEPAZELİK VE KİLİTLENMİŞ HUKUK. Yaklaşık üç senedir bu kadar hukuk erezyonuna uğrayan bir ülke herhalde yoktur. Hukuka güvencin sarsılmasına mı yanarsın, sarsılmasından kepazeliklerin prim kazandığınamı bilemiyorum....

Kepazeliğin birinci perdesi beklenen bilirkişi raporu... Bu da 6. ihtisasdan bekleniyor, ne zamandır bekleniyor ? Bir senedir bekleniyor ...Sapığın ki beklendi mi? Peki bu ayrı bir suç sayılabilir mi? Aynı daire daha sonra gelen bir olaya bir günde rapor verip çok önemli bir olaya rapor veremiyor... İnsan hakları ve eşitlik nerede dese birisi ??? İşin bir garip yönü bu ''harbici'' harbi delikanlı muamelesi görüyor ve tutuksuz yargılanıyor... Hemde olayda ne arasanız var. En başta tecavüz var..Tecavüzün yanında ''beden ve ruh sağlığının'' bozulması var. Ayrıca kullanılan cebirden dolayı kasten yaralama suçu var ve de ''gayri tabii mukarrenet'' suçu var. Yani 15 yıl ve artı ceza istemi olması gereken dava ve tutuksuz... Ne hikmetse ufacık çocuğa tecavüz eden sapıkta tutuksuz yargılanıyor...

İkinci olayda evlere şenlik bir durum var. Ortada bir kere gayri yasal bir imam nikahı ile evlilik var. Bu evlilikten birde bebek var... Çocukların aileleri bu yasa dışı işe rıza göstermişler ( Suç) ve 19 yaşında ki delikanlı bu imam nikahlı eşinide çocuğunuda terk etmemiş bakıyor. Sorumluluğu üstlenmiş... Ufak yaştaki çocuk istismarından tutuklanmış....Gel şimdi bu hukuka şaşma... Bu nikahı kıyan imam nerede ? Kızın ve çocuğun ebeveynleri nerede ? Ve daha önemlisi kızın iddiası var diyor ki yaşım aslında daha büyük !!! Peki bu neden kemik ölçümüne gönderilmiyor ? Hastahanede bile doğmamış !! Geç yazılmış.. Doğru yanlış bilemem ama incelenmesi gerekmez mi? Yok... gerek yok...

Bu üç dangalak olaydan en masumu bu en son olan ve tek tutuklu bu ???!!! Şimdi bu bağlamda baktığımızda bu nasıl hukuk denmez mi? Buna isyan edilmez mi?

Nerede bu okula alınmıyoruz eğitim hakkı diye bağrışan türbanlı kadınlarımız? Nerede bu kadın eşitliğini savunanlar? Neden yollara dökülmüyor kadınlar? Bu ne biçim hukuk diye neden hesap sormuyorlar ? EE Üzmez haksız mı?

Üzmez Raporuna İtirazda İhmali Bulunan 3 Shçek Görevlisine Kınama Cezası
https://www.hukuki.net/modules.php?na...rticle&id=1675

Üzmez'i sizin üzmeniz yetmez birileri .üzmeli,ben olmasam fahişe olurlardı diyor.Bu pislik kafaya da bilmem nerden örnek verip onaylayanlar var.
Bir dayı 2 yeğenini kesiyor,çocuklar"dayı ne yapıyorsun" dediler diyor,nedeni ne olabilir,sizce?
Fuhuş olaylarındaki artışı da (özellikle Konya) gözlemlemiyor musunuz?
En az 4 kadın alın, en az 3 çocuk yapın,kendine bakmaktan acizken sokaklara salın, bu kafadan benim oyum artsın iktidarda kalayım,caniler yetişsin dersem abartılı mı bir algılama mı? Anlama özürlü müyüm sizce?

Üzmezler için VAKİT tamam; üzelim üzmesine de...

Zat-ı hazretleri, efendilerin efendileri; herşeyin tersini yapmaya , yargıyı da yanıltmaya çalışadursunlar, Allah 'ın huzuruna nasıl çıkacaklar? şaşarım !!!

Üzmez'e bu kez de madeni para fırlatıldı

14 yaşındaki B.Ç.'ye cinsel istismarla suçlanan yazar Hüseyin Üzmez, duruşmaya gelirken madeni para atıldı. Adliye önünde toplanan kadınlar da sloganlarla Üzmez'i protesto etti.

Bursa'nın Mudanya ilçesinde 11 ay önce düzenlenen operasyon kapsamında ''çocuğun cinsel istismarı'' suçundan hakkında dava açılan Vakit gazetesi yazar Hüseyin Üzmez’in yargılandığı davanın bugün görülecek duruşmasından yaklaşık bir saat önce Bursa Adliye Sarayı önünde toplanan ''Halkevci Kadınlar'' diye kendilerini adlandıran grubun üyeleri, ellerindeki afiş ve pankartlarla Üzmez'in gelişini beklemeye başladı.

Önceki duruşmada bir grup kadının tepkisiyle karşılaşan ve duruşma çıkışında şemsiyeli saldırıya uğrayan Hüseyin Üzmez, avukatı Emir Ali Kav'la birlikte ticari otomobil içinde geldiği adliye binasına arka kapıdan girdi.

MADENİ PARA FIRLATILDI
Bu sırada kapının önünde bekleyen ve hırsızlık suçundan sabıkalı olduğu bildirilen Osman A., Üzmez'e madeni para fırlattı. Para, Üzmez'e isabet etmezken, Osman A. gözaltına alındı.

KADINLARDAN PROTESTO
''Halkevci Kadınlar'' adına açıklama yapan Pınar Koyuncular, kadına yönelik şiddet, taciz ve tecavüzün cinsel ve sınıfsal çelişkilerden beslendiğini savundu.

Hüseyin Üzmez davasının kadına karşı işlenen suçlara ilişkin tüm toplumsal çelişkileri göz önüne seren bir simge olduğunu savunan Koyuncular, ''Bu nedenle Bursalı Halkevci Kadınlar olarak 10 Şubat günü Üzmez'e savurduğumuz şemsiye ile kadına karşı işlenen tüm suçlara karşı öfkemizi ortaya koyduk'' dedi.

"SEN HİÇ TERLİK YEDİN Mİ?"
Açıklamanın ardından kadınlar ''Üzmez sen hiç terlik yedin mi?'', ''Kadınlar susmadı, susmayacak'' ve ''Bizi üzeni biz de üzeriz'' şeklinde slogan attı.

Yaklaşık 7 dakika süren duruşma sonunda B.Ç'nin 16 Nisan'da Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu'nda yeniden muayeneden geçirilmesine karar verildi. Mahkeme, İstanbul Adli Tıp Kurumu'nun B.Ç. ile ilgili ikinci kez talep edilen raporun beklenmesini kararlaştırdı.

Adli Tıp Kurumu'nun daha önce verdiği "B.Ç'nin ruh sağlığı bozulmamıştır" yönündeki raporunu mahkeme yok saymıştı.

Hüseyin Üzmez, adliyeyi savcıların kullandığı otopark çıkışından terk etti. Adliye önündeki grup, turuncu şemsiyeler açarak Üzmez'e protestolarını sürdürdü.

http://www.ntvmsnbc.com/id/24949802/

Üzmez 'hürriyeti tahdit'ten de yargılanacak

14 yaşındaki kıza cinsel tacizden yargılanan Vakit Gazetesi Yazarı Hüseyin Üzmez'in, "hürriyeti tahdit" suçundan da yargılanmasına karar verildi.

14 yaşındaki B.Ç'nin avukatı tarafından, Yalova Ağır Ceza Mahkemesi'ne yapılan başvuruda Üzmez hakkında "hürriyeti tahdit" suçundan dava açılması istendi.

Mahkeme bu istemi kabul etti. Hazırlanacak ek iddianameyle Üzmez, B.Ç'nin kaçmasına engel olmak suçundan da 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanacak.

Bursa'da devam eden cinsel istismar davasının son duruşmasında, B.Ç. hakkında Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek ikinci raporun beklenmesine karar verilmişti.

www.ntvmsnbc.com

Sayın sdt23 öğretmenim gelişim psikolojisinde der ki bireyde kimlik oluşturma evresi ergenliğin sonudur o da kendini geliştirebilme açısından çabuk olgunlaşanlarda kimlik diyorum kendi kararlarını verebilecek bilişsel, duyuşsal ve psikomotor olgunlaşmanın tamamlanması... 14 yaşındaki bir çocuk kendi kararlarını ne düzeyde doğru verebilir ilerde pişman olmayacağı ne malumdur. Geçmişin şartları ile günümüzün şartları bir midir ? örnek gösterdiğiniz batı da ahlak yozlaşmasının yaşandığını kendi devlet başkanları açıklarken siz nasıl böyle birşey dersiniz? tamam hakim kararı ile evlenme yaşı düşürülsün sonra kocaman kocaman adamlar küçücük kızları koyunlarına alsın hakim bey biz ilişkiye girdik bir kere evlenelim desin öyle mi? bu kadar basit mi?

Alıntı:

---

deniz02 rumuzlu üyeden alıntı

Üzmezler için VAKİT tamam; üzelim üzmesine de...

Zat-ı hazretleri, efendilerin efendileri; herşeyin tersini yapmaya , yargıyı da yanıltmaya çalışadursunlar, Allah 'ın huzuruna nasıl çıkacaklar? şaşarım !!!

---

bi köyün imamı ile evli bir kadın Aşkı-memnun ilişkiye girmişler.
kadının kocası bunu bilir fakat ses çıkarmazmış.

kadının oğlu bu dedikoduları duyunca babasına;
-baba bak çok dedikodu oluyor köyde ne yapacaksan yap diye şikayet etmiş.
adam ;
- oğlum allah belasını verir merak etme sen (demiş.)
babasının bişey yapmayacağını anlayan delikanlı ikindi ezanı okumak için minareye çıkan imamı gizlice arkasından sokulup merdivenlerden itivermiş.
imam düşüp ölmüş.
oğlan eve gelinceye kadar haber kendi evlerine kadar ulaşmış.
oğlan eve girer girmez babası:
- bak gördünmü oğul? ben sana demeddimi allah belasını verir diye bak verdi işte deyince
delikanlı dayanamayıp patlamış
ahh! baba ah! işimiz allaha kalaydı imam anamı daha çook ................! demiş.

allah insanlara dünya vermiş hayat vermiş akıl vermiş fikir vermiş.
gerisinide kendiniz halledin demiş........
üzmez denen şahsın allahın huzuruna nasıl çıkacağı beni seni ilgilendirmez.
bizi ilgilendiren kamuya verdiği ahlaksız zarardır.
onu tamiride bizlere düşer.
bilmem anlatabildimmi yani;)

ayazoglum

adli tıptaki uzman doktor baskı yapıyorlar diye istifa etmesine rağmen herkes beleriyor.
hala allah bişey yapar diye bekliyorlar anlaşılan.
anlaşıldı..

ayazoglum

Hüseyin Üzmez’i üzme, yoksa keseriz!

Milliyet - 15.5.2009

Vakit gazetesi yazarı Hüseyin Üzmez’in cinsel tacizine maruz kaldığı iddia edilen B.Ç.’nin muayenesini yapacakken Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulu Çocuk Psikiyatrisi üyeliğinden istifa eden Doç. Dr. Ayten Erdoğan, “tehdit edildiği” gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulundu.

Erdoğan’ın avukatı Türkay Asma, müvekkilinin istifasının basına yansımasının ardından ‘Hüseyin Üzmez’in üzerine gitme. Bu konudan elini eteğini çek. Yoksa keseriz’ diye e-posta yoluyla tehditler aldığını söyledi.

Üzmez’e tahliye yolunu açan raporun ardından Adli Tıp Kurumu’na atanan Erdoğan, kurumdaki aksaklık ve uygun olmayan uygulamalar sebebiyle dört aylık görevinden istifa etmişti.

Hüseyin Üzmez'i kadınlardan 5 koruma korudu

Daha önce Bursa Kadın Platformu üyelerinin saldırı girişiminde bulunduğu Hüseyin Üzmez, bu kez adliyeye duruşmadan bir saat önce yanında 5 korumayla geldi.

Bursa’nın Mudanya İlçesi'nde geçen yıl nisan ayında B.Ç., adındaki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla hakkında Bursa 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘Küçük yaştaki kız çocuğuna cinsel istismarda’ bulunmak suçundan dava açılan Hüseyin Üzmez, 6’ncı kez hakim karşısına çıktı. Bursa’da Kadın Platformu üyelerinin tepkisinden çekinen hakkında toplam 25 yıla kadar hapis cezası istenen Üzmez, duruşmaya bu kez bir saat önce geldi. Üzmez'in yanında 5 korumanın yer aldığı görüldü.

Devamı: http://www.radikal.com.tr/Radikal.as...&CategoryID=77

Adli Tıp: "Taciz olayı, B.Ç.'nin ruh sağlığını bozdu"
Bursa'da Hüseyin Üzmez'in cinsel istismarda bulunduğu iddia edilen 14 yaşındaki B.Ç., ruhsal durumunun bozulup bozulmadığının tespiti için bugün 3. kez Adli Tıp Kurumu'ndaydı.

3. KEZ TESTTEN GEÇİRİLDİ

Kaldığı Saniye Rıza Kız Yetiştirme Yurdu'nda görevli bir bayanla birlikte sabah saatlerinde Adli Tıp Kurumu'na gelen B.Ç., ruhsal durumunun bozulup bozulmadığının tespiti için 3. kez testten geçirildi.

YÜZÜNÜ GİZLEDİ

Yaklaşık 3 saat Adli Tıp Kurumu'nda kalan B.Ç., basın mensuplarının görüntü almaması için kurumdan araçla çıktı.

Aracın arka koltuğunda oturan B.Ç'nin yüzünü gizlemek içinde yanında bulunan yetiştirme yurdu görevlisinin kucağına yattığı gözlendi.

VE İŞTE O RAPOR !

Kesin rapor ise basına sızdı.. Rapora göre, taciz olayı yaşandı ve bu durum B.Ç.'nin ruh sağlığını bozdu. Buna göre Üzmez hem tacizden hem de alıkoymadan yargılanacak.

Adli Tıp Kurumu'nun bu katî raporu davanın seyrini değiştirecek.

http://www.haber3.com/news_detail.php?id=478837

B.Ç, hastaneye kaldırıldı

Hüseyin Üzmez'in cinsel istismarına uğradığı iddia edilen 14 yaşındaki B.Ç, depresyon teşhisiyle Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi altına alındı.

azar Hüseyin Üzmez'in cinsel istismarına uğradığı iddia edilen 14 yaşındaki B.Ç. ile ilgili bugün yeni bir gelişme yaşandı.

B.Ç'ye İstanbul Üniversitesi (İÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı'nda 16 Nisan tarihinde yapılan muayenede "Anksiyete bozukluğu'' ve ''Panik bozukluk'' tanısı konulmuştu.

B.Ç'nin tedavisini ve terapisini takip eden Uludağ Üniversitesi (UÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı yetkilileri, psikolojik sorunları ve ''intihar eğiliminin olması'' nedeniyle kız çocuğunun kliniğe yatırılmasına karar verdi.

Bunun üzerine B.Ç, sosyal hizmet uzmanları eşliğinde 6 gün önce yurttan alınarak hastaneye yatırıldı. Kız çocuğunun tedavisi sürüyor.

http://www.ntvmsnbc.com/id/24978137/

Adli Tıp bu kez Hüseyin Üzmez'i üzdü

Yazar Hüseyin Üzmez'in cinsel istismarına uğradığı iddia edilen B.Ç. ile ilgili Adli Tıp'ın hazırladığı rapor mahkemeye ulaştı. Raporda, B.Ç.'nin ruh sağlığının bozulduğuna oy çokluğuyla karar verildi.

B.Ç'nin avukatı Nevin Canbaz, Bursa Adli Tıp Kurumu'nca 16 Nisan'da ve 4 Haziran'da İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı'na sevk edilen B.Ç'nin burada bir dizi muayeneden geçirildiğini hatırlattı.

Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu'nun muayenelerin ardından B.Ç. ile ilgili raporu hazırladığını ve davanın görüldüğü Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdiğini belirten Canbaz, ''Kurul, B.Ç'nin ruh sağlığının bozulduğuna dair oy çokluğu ile karar verdi. Mahkeme, çok detaylı olarak gönderilen raporu, yarın görülecek dava öncesi inceliyor'' dedi.

Vakit gazetesi yazarı Hüseyin Üzmez'in 14 yaşındaki B.Ç’ye cinsel istismarda bulunduğu iddia edilmişti.

http://www.ntvmsnbc.com/id/24983153/

Adli Tıp'ın cinsel istismarda bulunulduğu iddia edilen B.Ç. için "Ruh sağlığı bozulmuştur" raporu vermesinin ardından yazar Hüseyin Üzmez tutuklandı. Üzmez, cezaevine girerken kararı değerlendirdi: "Allah'ın takdiri."

Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya Hüseyin Üzmez (76) ve B.Ç'nin annesi Livaze Ç. (36) ile mağdur çocuğun avukatı Nevin Canbaz, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nu temsilen Muhakemat Müdürlüğü avukatı Selma Ergüner, B.Ç'nin babası Bekir Ç. ile Üzmez'in avukatları Emir Ali Kav ve Bayram Sabah katıldı.

Duruşmaya korumalarıyla gelen Üzmez, gazetecilerin davayla ilgili soruları üzerine, ''Allah var, şeriki (ortağı) yok'' dedi.

Üzmez'in avukatı Emir Ali Kav da gazetecilerin Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu'ndan mahkemeye ulaşan B.Ç'nin sağlık raporuyla ilgili soruya, “Şu an rapor elimizde yok. Raporu inceleyip, tekrar süre isteyeceğim. Tutuklama bir tedbirdir. Müvekkilimin tutuklanmasını gerektirecek bir sebep yok'' cevabını verdi.

"NE SORUYORSUNUZ?"
Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Kadir Ünal, sanık Üzmez'e ''Çocuğun cinsel istismarı'' suçunun dışında, ayrıca ''Cinsel amaçlı hürriyeti tahdit'' suçundan da dava açıldığını hatırlatarak, ''Hakkındaki hürriyeti tahdit suçlamasıyla ilgili olarak ne diyorsun'' sorusunu yöneltti.

Üzmez'in ''Soruyu net olarak algılayamadım. Ne soruyorsunuz'' demesi üzerine Hakim Ünal, sorusunu tekrarladı. Üzmez, bunun üzerine, ''İstanbul'da ben bunlarla hiç görüşmedim. Görüşmeye de hiç gerek yok. Hürriyeti tahdit suçunu kabul etmiyorum'' dedi.

“ONLARA HAYATIMI TESLİM EDERİM”
Hakim Ünal'ın ''Mudanya'da görüştünüz mü'' sorusu üzerine Üzmez, şöyle konuştu: ''Evet, Mudanya'da evime geldiler. Görüşmüştüm. Ancak suçlamaları kabul etmiyorum. Livaze ve babası çok iyi insanlardır. 20 sene bana iyilik etmişlerdir. Ben de onlara zekatımı veriyordum. Ben bunlara yardım ederken, hiçbir şey düşünmedim. Son olarak benden kapıcılık işi bulmamı istemişlerdi. Paraları yoktu. Ben de yardım etmek istiyordum. İki ay sonra kapıcı olarak başlayacaklardı. Bana iki ayı nasıl geçireceklerini sordular. Yaptığım bu iyilikti. O gün üzerimde para yoktu. Ben de Livaze'ye ATM cihazından para çekmesi için kartımı verdim. Kendilerine hayatımı teslim ederim. Onlar, anası babası temiz insanlar.''

B.Ç'nin avukatı Nevin Canbaz ise Üzmez'in ''Çocuğun cinsel istismarı'' suçunu işlemesi için Livaze Ç'nin evden ayrıldığını ifade ederek, ''Olay günü, gözaltına alındıklarında tutanaklarda Üzmez'in üzerinde 220 lira, Livaze Ç'nin üzerinde ise banka kartıyla çektiği 300 lira bulunmuştur. Livaze Ç'nin amacı, bu suçun işlenmesi için Hüseyin Üzmez ve B.Ç'nin yalnız kalmalarını sağlamaktı'' görüşünü savundu.

BABASI: ŞİKAYETÇİ DEĞİLİM
B.Ç'nin babası Bekir Ç. ise kendisinin davanın dışında başka şeyler söylemek istediğini belirtti.

Çocuğunun şu anda hastanede tedavi altında olduğunu ifade eden Bekir Ç. ''Uzun süredir kızımla görüşemiyorum. Hastaneye gidiyorum, kapılar kilitli. Kızımın hürriyeti şu an engelleniyor. Sanıklar hakkında şikayetçi değilim. Kızımın hürriyeti, sanıklar tarafından kısıtlanmamıştır'' dedi.

Üzmez'in avukatlarından Bayram Sabah, mağdure B.Ç'nin bir sonraki duruşmaya getirilerek, dinlenilmesini talep etti. Avukat Sabah'ın talebi, mahkeme tarafından reddedildi.

Mahkeme başkanı Ünal'ın Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu'ndan mağdure B.Ç'nin beden ve ruh sağlığının bozulduğu yönünde 17 sayfadan oluşan rapor verildiğini belirtmesi üzerine Üzmez'in avukatı Sabah, raporun günler öncesinden medyaya sızdığını ifade etti.

Sabah, raporu henüz inceleyemediklerini dile getirerek, mahkemeden bu konuda süre talebinde bulundu.

Verilen aranın ardından, mahkeme heyeti, Adil Tıp Kurumu Genel Kurulu'ndan gelen B.Ç'nin beden ve ruh sağlığının bozulduğu yönündeki raporu dikkate alarak, sanık Hüseyin Üzmez'in tutuklanmasına karar vererek, duruşmayı erteledi.

"ALLAH'IN TAKDİRİ"
Duruşmanın ardından bir süre Adliye Sarayı Polis Merkezinde bekletilen Üzmez, Bursa E Tipi Kapalı Cezaevi'ne götürüldü.

Cezaevine girerken gazetecilerin sorularını yanıtlayan Üzmez, tutuklanması ile ilgili olarak "Allah'ın takdiri" ifadesini kullandı.

http://www.ntvmsnbc.com/id/24983395/

Tövbe hâşâ, Allah'ın takdiri miydi sabiye tecavüz a aşşağılık adam.:(

Ben bir fıkra anlatayım şurda olayla tam bağlantılı olucak.
Adamın biri çok günahkarmış,sürekli zina yapıyormuş her seferinde de tövbe edip
"tanrım affet beni, şeytana uydum diyormuş" Seneler boyunca bu böyle devam etmiş adam yaşlanmış ama hala günah işliyormuş. En son öleceğini anlamış bir kadın çağırmış ve onunla birlikte olmuş.Sonra tekrar tövbe etmiş "tanrım beni affet,şeytana uydum.Hep onun yüzünden oluyor demiş" o anda şeytan belirmiş. Tanrım demiş inan benim yüzümden değil bu p....nk hep yapıyor yapıyor suçu bana atıyor.

Üzmezin ki de aynı o hesap. Adam tutuklandı.Allah'ın takdiridir diyor...

28 şubat sürecinde de alkoliğin tekini tarikat lideri diye tv lerde reklam ettiler sonra ipini çektiler olan kime oldu?
Bana tarikatçılar tecavüz etti diye ağlayıp zırlayan kadının bir pavyondan devşirme olduğu ortaya çıktı olan kime oldu?
Acizmendiler vardı cübbe sarık elde asa sakal vs. derviş tipiyle sokaklarda geziyorlardı hiç unutmam Ankarada Hukukta öğrenciydim o zaman otobüse bindim bi kaç tane acizmendi oturmuşlar kendi aralarında konuşuyorlardı "selamun aleykum" dedim bana ters ters baktılar cevap bile vermediler oysa bir cuma çıkışı cami kapısında cemaatin çıkışını bekleyin selam verin herhangi birine selamınızı alıp ellerinize sarılacaktır. Misyonları bitince acizmendiler de kayboldu, olan kime oldu?
Şimdi Üzmez örneği sanki işi yaparken herkes ordaymış gibi konuşuıluyor yapmış da olabilir kim bilir kimin ekmeğine yağ sürülüyor yine ben böyle değerlendiriyorum yani yine olan kime olacak?

Üzmez'in tahliye hayali suya düştü

Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, "Çocuğun cinsel istismarı ve cinsel amaçlı hürriyeti tahdit" suçlarından yargılandığı davanın 14 Temmuzdaki duruşmasında tutuklan yazar Hüseyin Üzmez'in avukatlarının tutuklama kararına yaptığı itiraz, Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından B.Ç'nin ruh sağlığının bozulduğuna ilişkin rapor gerekçe gösterilerek kabul edilmedi.

Yazar Hüseyin Üzmez'in avukatlarının yaptığı tahliye talebi reddedildi.

Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, "Çocuğun cinsel istismarı ve cinsel amaçlı hürriyeti tahdit" suçlarından yargılandığı davanın 14 Temmuzdaki duruşmasında tutuklan yazar Hüseyin Üzmez'in avukatlarının tutuklama kararına yaptığı itiraz, Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından B.Ç'nin ruh sağlığının bozulduğuna ilişkin rapor gerekçe gösterilerek kabul edilmedi.

Üzmez'in avukatlarından Bayram Sabah, resmi sonucun ellerine ulaşmasının bir-iki gün süreceğini belirterek, "Zaten itirazdan pek umutlu değildik. İki rapor arasında çelişki var. Konunun takipçisi olacağız. Bekleyeceğiz" dedi.

http://www.haber3.com/news_detail.php?id=490206

14 yaşındaki kız, üzmez ilişkisinin, romeo juliet ile ne alaka olduğunu açıklarmısınız sdr23 bey?

Hüseyin Üzmez için savcı 30 yıl hapis cezası istedi

Hüseyin Üzmez için savcı 30 yıl hapis cezası istedi. Mahkeme, Üzmez'in tutuklunun halininin devamına karar verdi.

Bursa’da geçen yıl 25 Nisan günü B.Ç. adındaki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla gözaltına alınıp bir gün sonra tutuklanan Vakit Gazetesi yazarı Hüseyin Üzmez, 186 gün Bursa E Tipi Cezaevi’nde kaldıktan sonra, İstanbul Adli Tıp Kurulu 6'ncı İhtisas Dairesi’nin B.Ç.’nin yaşanan olaylardan dolayı ruh sağlığının bozulmadığını raporu sonucu 28 Ekim 2008'de tahliye edildi.

B.Ç.’nin avukatlarının itirazı üzerine Yalova Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği karar sonucu hakkında hürriyeti tahdit suçundan da dava açılan Üzmez, B.Ç.’ye verilen raporun ‘yok’ kabul edilip İstanbul Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu’nun bu kez oy çokluğu ile mağdur olan çocuğun ruh sağlığının bozulduğunu bildiren raporu vermesi sonucu tutuklandı. Geçen salı günü tutuksuz olarak Bursa Adliyesi’ne gelen Üzmez mahkeme heyeti tarafından tutuklanıp 260 gün aradan sonra tekrar cezaevine gönderilmişti.

8'İNCİ KEZ HAKİM KARŞISINA ÇIKTI

Bursa E Tipi Cezaevi’nde kalan Hüseyin Üzmez, bu sabah cezaevine ait araç ile saat 09.30’da mahkemeleri olan diğer tutuklu sanıklarla birlikte elleri kelepçeli olarak Bursa Adliyesi’ne getirildi. Takım elbise giyip şapkasını takan Üzmez’in elindeki içerisinde su ve ilaçlarının bulunduğu poşet dikkat çekti. Üzmez kendisini görüntüleyen gazetecilere, “Gelin konuşacağım. Gelin konuşacağım” diye seslendi.

30 YIL İSTENDİ

Saat 14.00'te başlayan duruşma yaklaşık 1.5 saat sürdü. Savcı, daha önce 'cinsel istismar' ve 'hürriyeti tahdit' suçundan 25 yıl hapis cezası istenen Üzmez'in, B.Ç.'ye hem Mudanya'da hem de İstanbul'da 'cinsel istismar' suçunu işlediğini belirterek, 15'er yıldan toplam 30 yıl hapis cezasına çarptırılmasını talep etti. Karara kalan davada savcı hem tutuklu sanık Üzmez, hem de tutuksuz yargılanan Livaze Ç.'nin 'hürriyeti tahdit' suçundan beraatlerini talep etti.

Hüseyin Üzmez'in tahliye istemini reddeden mahkeme heyeti, karar için duruşmayı erteledi.

http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=201207

Hüseyin Üzmez'e 13 yıl hapis

Bursa'nın Mudanya ilçesinde 26 Nisanda düzenlenen operasyon sonucu, “Çocuğun cinsel istismarı ve cinsel amaçlı hürriyeti tahdit” suçlarından haklarında dava açılan yazar Hüseyin Üzmez ve mağdur çocuk B.Ç'nin annesi Livaze Ç'nin yargılanmalarına devam edildi.

Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, tutuklu sanık Hüseyin Üzmez (76), tutuksuz sanık Livaze Ç. (36) ile mağdur çoçuğun avukatları Nevin Canbaz ve Ahmet Dedeler, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumunu temsilen Muhakemat Müdürlüğü avukatı Selma Ergüner, B.Ç'nin babası Bekir Ç, Üzmez'in avukatları Emir Ali Kav ile Bayram Sabah, sanık Liveza Ç'nin Bursa Barosu tarafından atanan avukatı Ümran Babacan hazır bulundu.

Üzmez'in avukatı Emir Ali Kav, mahkemeye heyetine sunduğu yazılı savunmasını duruşma salonunda okudu.

Müvekkilinin bir komploya kurban gittiğini savunan Kav, “Hüseyin Üzmez bugüne kadar hiç B.Ç ile başbaşa kalmamıştır. Madem polis takip ederken evde başbaşa idiler neden o halde evde yakalanmadılar?” dedi.

Kav, olay günü İnegöl'de bir restoranda B.Ç ve annesini beklerken, Üzmez'in yanına gelen tanımadığı kişilerin kendisinin yanına geldiklerini belirterek, şunları söyledi:

“Hayatında hiç kola içmemiş kişi yoğun ısrarlar doğrultusunda yarım bardak kola içmiş. Sonra istifra etmiş. Gözaltına alındıktan sonra da içtiği ve içinde ilaç olduğunu düşündüğümüz kolanın etkisiyle verdiği ifadeleri hatırlamamaktadır. İddialarla ilgili hiç bir kanıt bulunmamaktadır. Tüm tanıkların ifadelerinden bunlar anlaşılıyor. Müvekkilimin adil yargılama hakkı ihlal edildi. Ben yüce mahkemenin adil bir karar vereceğine inanıyorum. Müvekkilimin bu kanıtlarla 1 gün bile içeride kalmaması gerekiyor.”

Avukatı savunmasını okuduğu sırada sanık kürsüsünde oturduğu yerden ayağa kalkan Üzmez, mahkeme başkanı Kadir Ünal'a “Bana bir şey söylemeyecek misin hakim bey. Can benim, başkaları konuşuyor. Ben zekat keçisine döndüm” dedi.

Bunun üzerine hakim Ünal, Üzmez'e avukatlarının ardından söz vereceğini söyledi.

Sanık Üzmez'in diğer avukatı Bayram Sabah da 5 sayfalık yazılı dilekçesini mahkeme heyetine sunduktan sonra müvekkilinin tahliyesini talep etti.

ÜZMEZ'İN SAVUNMASI

Avukatların ardından söz alan sanık Hüseyin Üzmez, yargılandığı davanın Fransa'daki Dreyfus davası gibi bir komplo davası olduğunu iddia etti.

Üzmez, geçmişte yaraladığı Ahmet Emin Yalman'ın bir yakınının, bu olay öncesi kendisini telefonla aradığını ve randevu talep ettiğini öne sürerek, şunları söyledi:

“Bu kişiyle görüştüm. Bana 'Biz kimsede hıncımızı bırakmayız. Alırız' dedi. Ben de kendisine 'Yalman ile barıştık. Yalmancılarla barışamadık' dedim. Sonrasında da bu olaylar yaşandı. Allah'a yemin ediyorum doğru söylüyorum. Sizlerde olumlu bir hava var. Sizleri sevmemek mümkün değil. Ben Allah'ın adaletinden sonra mahkemenin adaletine güveniyorum. Siz birazdan karar vereceksiniz, onlar intikamlarını alacaklar. Sizin yerinizde olsam ben tutukluluk halini kaldırır, davayı ertelerim. Bunu derseniz bütün dünya sizden bahsedecek. Bunu deseniz ne olur? Bizim kardeşimiz başbakan biraz sesini, kıyafetlerini değiştirse, gözlük taksa, bir yere gitse kimse tanıyamaz. Ama beni her yerde tanırlar. Alaca dana gibi olmuşum. Böyle bir şerefle karşı karşıyasınız. O şerefi tepmeyin lütfen.”

Mahkeme başkanı Kadir Ünal, Üzmez'in ifadesinden sonra verdiği yaklaşık 10 dakikalık aranın ardından kararı açıkladı.

Mahkeme heyeti, sanık Üzmez'in cinsel istismar ve küçük yaştaki çocuğun ruh sağlığını bozmak suçundan 15 yıl, bu suçu iki kez işlemiş olmasından dolayı 15 yıl 9 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verdi.

Heyet, duruşmadaki iyi halini göz önüne alarak sanık Üzmez'in cezasını 13 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına indirirken, “Hürriyeti tahdit” suçundan beraatini kararlaştırdı.

Mahkeme heyeti, ayrıca, diğer sanık Liveza Ç'nin ise “hürriyeti tahdit” ve “çocuğun cinsel istismarına yardımcı olmak” suçlarından beraatine karar verdi.

B.Ç.’NİN AVUKATI: ANNE HAKKINDAKİ KARARI TEMYİZ EDECEĞİZ

Bursa Barosu’nun atadığı B.Ç.’nin avukatı Nevin Canbaz, duruşmadan sonra yaptığı açıklamada, “Üzmez’in ‘Hürriyeti tahdit’ suçundan da cezalandırılması gerekirdi” dedi.

Anne Livaze Ç. hakkında verilen kararı da temyiz edeceklerini kaydeden Canbaz, “Annenin de suça iştiraki olduğunu düşünüyoruz. Hüseyin Üzmez’e verilen ceza ise TCK’daki ilgili maddelere göre verilmiş doğru bir karardır. Bu konuda söyleyecek başka bir sözümüz yok.

Üzmez’in almış olduğu ceza da İstanbul Adli Tıp Kurumu 6'ncı İhtisas Dairesi’nin vermiş olduğu birinci raporun ardından yaptığımız itiraz sonucu Adli Tıp Genel Kurulu’nda düzenlenen beden ve ruh sağlığının bozulduğuna rapor önemli rol oynamıştır. Eğer ilk rapora göre ceza verilecek olsaydı Üzmez 3 yıl ceza alır ve tahliye olabilirdi. Bu da savunma hakkının ne kadar önemli olduğunu gösteriyor” dedi.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/12493434.asp?gid=233

Değerli Mehtap hanım,
unuttuğum bir konuydu, takipçisi olduğunuz için teşekkür etmek istedim.

Hüseyin Üzmez davası Yargıtay'da

Nail KAHRAMAN/BURSA, (DHA)

BURSA'da oturan 14 yaşındaki B.Ç.'ye cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla Bursa 4. ağır Ceza Mahkemesi'nde geçen Eylül ayında 13 yıl 1.5 ay hapis cezasına çarptırılan Hüseyin Üzmez'in dosyası Yargıtay’a gönderildi. Sanık avukatları temyiz dilekçesinde Üzmez'e hiç bir ceza verilmemesi, müdahil avukatları ise cezanın arttırılmasını talep ettiler.

Bursa 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde, ‘Küçük yaştaki kızın beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde cinsel istismar' suçundan 13 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılan Hüseyin Üzmez ve bu suça yardım ettiği iddiasıyla yargılanırken beraat eden B,Ç.'nin annesi Livaze Ç.'nin dosyası Yargıtay'a gönderildi.

Sanık Hüseyin Üzmez’in avukatı Bayram Sabah, müvekkili hakkında verilen kararın bozulması gerektiğini belirterek, hazırladığı tek sayfalık dilekçesinde, Üzmez hakkında somut kanıt olmadığını ve soruşturmanın başındaki ‘tevil yoluyla' ikrarında Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu söyledi. Avukat Sabah, şöyle devam etti: “İkrar tek başına suçun işlendiğine yeterli kanıt değildir. Zaten müvekkil soruşturmanın başında yaptığı ikrarı hangi nedenlerle yaptığını mahkemedeki savunmasında izah etmiştir. Mağdurenin maruz kaldığı iddia edilen eylemden dolayı ruh sağlığının bozulduğuna dair verilen raporla hakkındaki çelişki giderilmeden, mahkumiyeti yönünde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Şayet Hüseyin Üzmez hakkında mahkumiyeti yönünde bir karar verilmiş ise diğer sanık L.Ç. için de aynı suçtan ceza tayini yapılmaması dosyadaki delillere terstir.” B.Ç.'nin avukatı Nevin Çambaz ise, sanık Hüseyin Üzmez'e ‘hürriyeti tahdit’, kızın annesi L.Ç.'nin ise ‘cinsel istismara yardımcı olduğu' iddiasıyla ceza alması gerektiğini savundu. Çambaz, şöyle dedi: “Fakat her iki sanık da bu suçlardan beraat etti. İtiraz dilekçemizde bunu dile getirdik Suçun unsurlarıoluşmuştur ve sanıkların bu suçlardan cezalandırılması gerekir. Son kararı üst mahkeme verecek.”

Tartışılan dava
VAKİT Gazetesi yazarı Hüseyin Üzmez'in tutuklanıp ceza almasına neden olan gelişmeler Bursa Cumhuriyet Savcılığı'nın kızı B.Ç.'yi para karşılığı erkeklere sattığı öne sürülen Livaze Ç.'nin cep telefonlarını dinletilmesi sonucu ortaya çıktı.

Livaze Ç.'yi arayan kişiler arasında Hüseyin Üzmez'in bulunması olayların gelişmesini değiştirdi. Üzmez’in 25 Nisan günü İnegöl’e gelip B.Ç. ve annesiyle bir alışveriş merkezinde yemek yedikten sonra Mudanya'daki evine gitti. Burada B.Ç.'ye cinsel istismarda bulunduğu ileri sürülen Hüseyin Üzmez 25 Nisan günü çay bahçesinde oturuduğu B.Ç.'nin yanında Livaze Ç. ile gözaltına alındı. Bir gün sonra nöbetçi mahkemeye çıkartılan Hüseyin Üzmez tutuklandı. İstanbul Adli Tıp 6'ncı İhtisas Dairesi'nin ‘jet hızıyla' hazırladığı raporda olaylardan B.Ç.'nin ruhsal yapısının bozulmadığını belirten rapor hazırlaması, B.Ç.'nin dünyaya geldiği İnegöl Devlet Hastanesi’ndeki kayıtlarına ulaşılamaması Hüseyin Üzmez’in 28 Ekim günü yapılan duruşmada tahliyesine neden oldu.

B.Ç.'nin avukatlarının yaptığı itiraz sonucu bu kez İstanbul Adli Tıp Genel Kurulu'nda muayene edilen B.Ç.'ye ‘ruhsal yapısının bozulduğu' tanısı konuldu. İnegöl Devlet Hastanesi'nde ulaşılan kayıtlarında B.Ç.'nin olay günü 14 yaşında olduğunun ortaya çıkması sonucu Hüseyin Üzmez, 14 Temmuz günü yapılan yargılama sonucu tutuklandı. Bugün 9'uncu kez hakim karşısına çıkan Üzmez 13 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılırken Livaze Ç ise bu suçtan beraat etti.

http://www.milliyet.com.tr/Yasam/Son...icleID=1174632

Başsavcılık: Üzmez’e verilen ceza onansın

14 yaşındaki B.Ç.’ye cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle, Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 13 yıl 1 ay 15 gün hapse mahkum edilen Vakit gazetesi eski yazarı Hüseyin Üzmez’in temyiz başvurusunu inceleyen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, cezanın onanması yönünde tebliğname hazırladı

Tebliğnamede, raporlar, ifadeler ve ses kayıtlarının Üzmez’in suçu işlediğini ortaya koyduğunu belirtilerek, yerel mahkemenin değerlendirmelerinin doğru olduğuna işaret edildi.
Yargıtay’ın, davayı kısa süre içerisinde karara bağlaması bekleniyor. Yargıtay’ın tebliğnamedeki görüş doğrultusunda, yerel mahkemenin kararını onaması halinde, Üzmez’in Ekim 2017’ye kadar cezaevinde kalacağı kesinleşecek.

Üzmez, Bursa’da yargılandığı davada yaptığı savunmada, iddialar için, “Bu davanın seyri değişti. ‘Cinsel istismar’ suçu olmaktan çıktı. Fransa’daki Dreyfus davası gibi komp-loya dönüştü. Ben yargılanırken birileri yanıma gelmişti. Ahmet Emin Yalman ile husumeti kastederek benden intikamlarını alacaklarını ve beni şok edeceklerini söylemişlerdi. Ben devletin çocuğuyum. Bu devletin ve dinin kurbanıyım. Bu bir komplodur” demişti.

http://www.milliyet.com.tr/bassavcil...m?ref=haberici

Üzmez Davası Yargıtay'da

''Çocuğun cinsel istismarı'' suçundan 13 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılan yazar Hüseyin Üzmez'in temyiz duruşması Yargıtay 5. Ceza Dairesinde yapıldı.

Duruşmaya, Üzmez'in avukatı Emir Ali Kav katıldı.

Sanık Üzmez'in avukatı Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği cezayı ağır bularak, mağdur B.Ç'nin avukatı ise sanıklar Hüseyin Üzmez ile B.Ç'nin annesi Livaze Ç. hakkında ''cinsel amaçlı hürriyeti tahdit'' suçundan verilen beraat kararını yetersiz bularak, kararın bozulması talebiyle Yargıtay'a temyiz başvurusunda bulunmuşlardı.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın davaya ilişkin tebliğnamesinin okunmasının ardından söz alan Üzmez'in avukatı Kav, tebliğnamenin sadece mağdurenin lehine değerlendirmeler içerdiğini, müvekkili Üzmez lehine bir değerlendirmede bulunulmadığını söyledi.

Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararının B.Ç'nin katılmadığı bir duruşmada açıkladığını ve bunun bozma nedeni sayılacağını savunan avukat Kav, adil yargılanma hakkı ve duruşmanın açıklığı ilkelerinin ihlal edildiğini öne sürdü.

Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Dairesi'nin ''mağdurenin ruh sağlığının bozulmadığı'' yönündeki raporuna yapılan itirazın ardından Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu'nun yapılan itirazı görüşmesi öncesi mağdure B.Ç'nin durumunu değerlendiren İstanbul Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulu Üyesi çocuk psikiyatristi Doç. Dr. Ayten Erdoğan'ın ''Bu koşullarda sağlıklı rapor çıkarmak çok zor'' diyerek istifa ettiğini anımsatan avukat Kav, Doç. Dr. Erdoğan'ın istifasının ardından televizyon kanallarına çıkarak yeni raporu hazırlayacak bilirkişileri etkilediğini savundu.

Avukat Kav, dönemin Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in ilk rapora ilişkin basında yer alan haberlerin ardından ''kamuoyunu tahmin edecek rapor çıkarılacak'' açıklamasında bulunduğunu, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ile CHP Milletvekili Canan Arıtman'ın da adli yargılamayı etkiler nitelikte beyanlarda bulunduklarını iddia etti.

''Adli Tıp Kurumu Genel Kurul raporu bilimsel değil, emirle alınmış bir rapordur'' diyen Kav, mağdure B.Ç'nin ruh sağlınını bozuk olduğu yönünde Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nin raporu bulunduğunu, bu raporun yerel mahkeme ve Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu tarafından kabul edilmediğini söyledi.

Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Dairesi ile Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu'nun raporlarının çelişkili olduğunu ve bu çelişkinin tarafsız, bağımsız bilirkişi heyetince yapılacak yeni bir inceleme ile giderilmesini isteyen avukat Kav, Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin mahkumiyet kararının bozulmasını ve müvekkili Üzmez'in tahliyesine karar verilmesini talep etti.

-''ÜZMEZ, BAKIRKÖY'DE TEDAVİ GÖRÜYOR''-

Avukat Emir Ali Kav, müvekkili Üzmez'in yaş ve diğer sorunları nedeniyle ceza ehliyeti yönünden gerekli incelemeye tabi tutulması gerekirken bu incelemenin yapılmadığını belirtti.

Sanık Üzmez'in durumu nedeniyle Bursa'daki cezaevinden ruh sağlığı hastaları için koğuş bulunan Metris R Tipi Cezaevi'ne nakledildiğini bildiren Kav, ''Sayın Üzmez şu anda Bakırköy hastanesinde tedavi görmektedir. Cezaevinden Bakırköy'e gidip gelmektedir'' dedi.

Müvekkili Üzmez'in ''çocuğun cinsel istismarı'' suçundan yargılandığı sırada ''cinsel amaçlı hürriyeti tahdit'' suçundan da yargılanması için yeni bir dava açıldığını ve daha sonra davaların birleştirildiğini anlatan Kav, birleştirme kararının ardından mağdure B.Ç'nin beyanının alınmamasının Ceza Muhakemesi Kanununa göre bozma nedeni sayılacağını söyledi.

Sanık Üzmez'in avukatı Emir Ali Kav'ı dinleyen Yargıtay 5. Ceza Dairesi, temyiz istemine ilişkin kararını daha sonra açıklayacak.

-YEREL MAHKEMENİN KARARI-

Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık Üzmez'in cinsel istismar ve küçük yaştaki çocuğun ruh sağlığını bozmak suçundan 15 yıl, bu suçu iki kez işlemiş olmasından dolayı 15 yıl 9 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar vermişti.

Mahkeme Heyeti, duruşmadaki iyi halini göz önüne alarak sanık Üzmez'in cezasını 13 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına indirirken, ''Hürriyeti tahdit'' suçundan beraatini kararlaştırmıştı.

Mahkeme, diğer sanık mağdure B.Ç'nin annesi Liveza Ç'nin ise ''hürriyeti tahdit'' ve ''çocuğun cinsel istismarına yardımcı olmak'' suçlarından beraatine karar vermişti.

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1005827

ÜZMEZ'İN TAHLİYE KARARI OY ÇOKLUĞUYLA REDDEDİLDİ

Bursa'da "küçük yaştaki kıza cinsel istismarda bulunduğu" iddiasıyla hakkında verilen 13 yıllık hapis cezası usulden bozulan yazar Hüseyin Üzmez'in tahliyesi, mahkeme heyetini ikiye böldü. Bir hakimin tahliyesi yönünde görüş bildirdiği Üzmez, başkan ve diğer üyenin ret kararı üzerine hürriyetine kavuşamadı.


http://www.internetbursa.com/bursa/u...ti-37585h.html

Bursa’nın Mudanya İlçesi’nde 2008 yılında, 14 yaşındaki B.Ç.’ye cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde verilen 13 yıl 1,5 ay hapis cezası Yargıtay’da usulden bozulan Hüseyin Üzmez tahliye edildi.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/17223304.asp

H.Üzmez"i bu kez üzmediler!...Onun birilerini üzmesine de seyirci kaldılar...!

23 Nisan Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı "TACİZCİ" H. Üzmez ile birlikte kutlayacağız!

TEBRİKLER ADALET!