TÜRKİYE'NİN HER MAHKEMESİ İÇİN BU BÖYLE Dİ Mİ cahilce değil yalnızca düşünülmeden sorulmuş bir soru.Bunun aksi size mantıklı geliyor mu lütfen bana bunun yanıtını verin.
Printable View
TÜRKİYE'NİN HER MAHKEMESİ İÇİN BU BÖYLE Dİ Mİ cahilce değil yalnızca düşünülmeden sorulmuş bir soru.Bunun aksi size mantıklı geliyor mu lütfen bana bunun yanıtını verin.
özür dilerim. kafamdaki "havada kalan" soru icin öyle bir ifade kullandım. yukarda söyledigim üzere bu karar daha resmi gazetede yayınlanmasına bi sürü varmıs diye duydum. bu yüzden yerel mahkemeler duruma gore hareket ediyorlarmıs gibi bir duyum almıstım da. o yüzden sordum... yani bağlayıcı karar derken butun mahkemeleri bağlıyor mu demek oluyor ? onu sormak istemistim.:(
Lütfen,verdiğim yanıtın kızgınlıkla eklendiğini düşünmeyin.Ortada özür dilemenizi gerektirecek herhangi bir durum yok,özür dileme gereği hissettirdiğim için üzgünüm.O cümleyi yazmaktaki maksadımı anlamış olduğunuzu umuyorum.
Bağlayıcı karar derkense evet söylediğiniz şeyi kastettim.
sayın Av.Tayfun Eyilik merhabalar ben yeni üye oldum bir sorum olacak. kredi kartı ve bireysel kredi borcum olan garanti bankasına borcumu ödeyemediğim için dosyamı avukata vermişler yalnız ben mal beyanındada bulunamadım ve 2,5 seneden beri serbest çalışıyorum sigortamda yok ve bu kredileri maaşlı çalışırken aldım ama piyasadaki işler biraz durgun olduğu için bunları ödeyemedim 2 çocuğum ve oturduğum yerde kira avukat 15.000 ytl borcum olduğunu ve bunu en fazla 12 taksit yapabileceklerini söylüyorlar ben 1000 ytl yatırdım bir sonraki ay işler az olduğu için 500 ytl yatırdım 2 ay sadece evimi geçindirecek kadar iş oldu o yüzden hiç yatıramadım demek istediğim ben bu borcu bir yere maaşla işe başlasam şu ara 700 ytl maaş sigorta yemek ve yol olarak veriliyor ve evde kira ben bunu nasıl ödeyebilirim 08.05.2008 de mal beyanında bulunamadım için mahkemem var birde evimdeki eşyalara haciz gelirmi, eğer bir yerde ücretli çalışıyorsam maaşımın 4 de 1 ine el koyuyorlarmış bunun açıklaması nedir şuan serbest çalışıyorum sizlerin bu konu hakkında bana yardımcı olabileceğinizi
umuyorum ne yapacağımıda bilmiyorum (evdeki eşyalara haciz gelirse, biz nerde yaşayıpta bu borcu ödeyeceğiz yaşamak için birdaha eşya taksidimi yoksa banka taksidimi ödeyeceğiz 10 gün disiplin cezasına bir itirazım yok çünkü bi madur olunacak durum değil ama haciz olayı evliliği bitirmeye kadar gider ve banka kaç sene sonra alır bu parayı bilemiyorum bu kendi düşüncem ) aslında bunu yüzyüze anlatsam daha iyi olurdu şimdiden teşekkürler
Net bir gorus edinemedim forumdaki basliklarin cogunu okumama ragmen... Cunku ;
1) Anayasa mahkemesinin iptalinde 1 yıl sonra yürürlüge girer deniyor,
2) Ankara'da 16 İdare Mahkemesinden 14'ü iptal etmis Mal Beyanı Yapmayanlara ait tutuklama emirlerini AMA 2 tanesi yaklasik 10 kisiyi hapis cezasına mahkum etmis
Sonuc: Degisik mahkemeler degisik uygulamalarda bulunuyorsa nasıl güvenebiliriz bu kanun iptaline... Degerli avukat ark.ların goruslerini paylasmaları dilegiyle... İyi calismalar...
Mal beyanında bulunulması ile ilgili olarak,çifçi olan bir yakınıma banka havalesi ile 30 bin YTL borç para verdim :( ve alamıyorum üzerine kayıtlı olan herhangi bir mal yok sadece muhtar olduğu için maaş almakta ve yaptığım araştırmalar sonucunda da şeker pancarı ekimi yaptığını ve fabrikadan ekim yaptığı için avans para aldığını tespit ettim. Şeker pancarı hasatı son bahar da yapılmakta ve çifçiye ödemelerde ilgili fabrika tarafından yıl sonuna doğru yapılıyomuş. Bende konuyla ilgili araştırma yapıyorum ve alacağımdan dolayı önmüzdeki hafta içinde avukat aracılığıyla icra takibine başvuracağım. Bununla ilgili olarak acaba:
1. Borçluya icra tebliğ edildiği zaman mal beyanı olarak şeker fabrikasıyla sözleşme yaptığı ve bunu sonucunda da bir gelir elde edeceğini beyan edebilirmi?
2. Eğer böyle bir beyanda bulunmassa, ben bu sözleşmeyi dile getirerek ilgili fabrikadan alacağı olan para hacz edebilirmi?
3. Muhtar maaşı haczedilebilirmi?
Teşekürler
Mal Beyanlarında uygulanan disiplin hapsinin iptali ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi 28.02.2008 tarihi itibariyele karar almış ve karar 16.04.2008 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanmıştır.
Kararda İPTAL işleminin kararın resmi gazetede yayınlanmasından 1 sene içinde yürürlüğe gireceği belirtilmiştir. Yani İPTAL kararı 16.04.2009 tarihi itibariyle yürürlüğe gireceğine göre o tarihten önceki karar yada beyanlar ne olacak ?
Bu 30 günlük süre ve süre sonunda hapis cezası verilecek yorumunu hangi dayanağa göre yaptınız açıklarmısınız hukukçu arkadaşlar lütfen bunların balon haberler olduğunu söylemisiniz herkez kafasınına göre boş boş konuşup insanları yanlış yönlendirmesin siz değilmisiniz burası hukuk sitesi burada hukuk konuşulur diye saygılarımla.
Merhablar herkese.
Benim bir sorum olacak benim bi tanıdığım mal beyanında bulunmadığı için disiplin hapsi ile cezalandırılmış.Disiplin hapsi nedir?Disiplin hapsi ile cezalandırılan kişi hapis yatar mı ? Disiplin Hapsi cezasına itiraz olabilir mi ?Disiplin Hapsi cezası kaç gündür?
eğer sorularımın hepsini cevaplarsanız size teşekkürlerimi bi borç bilirim...
İcra ceza mahkemelerinde hakimler artık disiplin hapsi vermiyorlar. Bunu çok net olarak ve bizzat kendi tecrübelerime dayanarak söylüyorum. Daha geçen hafta 2 farklı dosyadan duruşmam vardı. Gerçi mal beyanında bulunmuştum ve yeni uygulanan iptal hükmünü de biliyordum ama yine de katıldım duruşmalara, anlatayım; Bir sürü insan vardı aynı dertten müzdarip olan ve yanılmıyorsam en az 40-50 kişiydik toplam ve bunların çoğu da mal beyanında bulunmamıştı. Normalde kesin ceza alacaklardı ama inanırmısınız hakim duruşma salonuna bile almadan direk kapıdan tutanakları dağıttırdı mübaşire! Ama davaları müşteki yada vekilin yokluğunu gerekçe göstererek düşürüyorlar genelde onu da söyliyeyim. Zaten ilk gittiğimizde daha kapıdan bize "Burda boşuna beklemeyin, mal beyanı cezası kalktı, hakim redediyor" bile demişlerdi. Yani sonuç olarak en azından şu anda hapis cezası verilmediği, infazların dahi yapılmadığı bir gerçek. Valla niye yalan söyliyeyim; Bir bakıma iyi, bir bakımada kötü olmuş aslında! Kötü olan bence borcun tahsilinde daha doğrusu borçluya ödeme emri göndermede karşılaşılabilecek birtakım sıkıntılar olabilir. Mesela borçluya ulaşılamadığında ki genelde borçlular malumunuz ödemeden ziyade borçtan ve alacaklıdan kaçma yolunu tercih ediyorlar! tebligat bir şekilde usule uygun yapılmışsa sanık ceza alabiliyor ve bir şekilde bir yerde bulunabiliyordu! İyi olan ise mal beyanı neticede vatandaşın kamusal bir göreviydi ama bazı alacaklı vekilleri alınmasınlar ama bunu tamamen tehditkar bir biçimde kullanıyorlardı. İmkanı olmadığı halde zor şartlarda borcunun ancak anaparasını kapatmaya çalışan, iyi niyetli, borçtan kaçmadığı ve ödemeye çalıştığı halde hapisle tazyik edilip kendisinden mevcut şartların çok ötesinde bir performans yani ödeme bekleyenlerin ve bunun için de mal beyanında bulunmama veya usulüne uygun bulunmama! faktörlerini kullananlar da yok değildi! Mesela ben mal beyanlarımı süresinde ve usulüne göre verdiğim halde beni herkese yaptıkları gibi otomatikman! şikayet edip duruşmadan da 1 gün önce arayıp "Borcunuzu kapatmamışsınız, beyanınız da usulsüz, mallarınız borcu karşılamıyor, bakın yarın da duruşmanız var ve kesin ceza alacaksınız!" diyebildiler! Tabi ben de kendilerine buna ancak hakimin karar verebileceğini, hatta anayasa mahkemesinin iptal hükmünden haberlerinin olup olmadığını hatırlattım! Cevap olarak da telefondan hattın kesildiğine dair bir sinyal almıştım! Biliyormusunuz ben en çok da önceden şu usulüne uygun olmadığı gerekçesiyle ceza alan ve infazı gerçekleşen kişilerin durumlarına üzülüyordum. Düşünsenize bir mal beyanı dilekçesi vermişsiniz. Maaşınızı, gelirinizi, giderinizi, borçlarınızı, eşyalarınızı kısaca herşeyinizi yazmışsınız. Neymiş beyan edilen eşyaların değeri 3 lira borç 13 lira haydi 10 gün istirahat! Hani kimse borcundan dolayı hapis cezasına çarptırılamazdı ne oldu? Şimdi bunun anlamı bu değilmi? Adam borçlu, maaşı var, maaşından kesinti bile yapılıyor. Ama mal beyanında üstelik kendisinin yazdığı eşyalar ve gelirlerin toplamı borcu karşılamadığından yallah içeri! Karşılayacak şekilde beyanda bulununca mı usulüne uygun oluyordu acaba? Bu çok önemli bir durumdu bence ama kimse fazla dikkat etmiyor, çeken çektiğiyle kalıyordu bu cezaları. Artık yaşın yanında kuru da yanacak belki ama burası Türkiye! Belliydi zaten en sonunda birilerinin bu haksız uygulamalara son vereceği. Alacaklının alacağını nasıl tahsil edebileceği ve yöntemleri de zaten ilgili kanunlarımızda belirtilmiş durumda. Borçla ilgili hiçbir şekilde bir gün dahi olsa özgürlüğü kısıtlayıcı disiplin hapsi v.s. gibi cezalar verilmesine bir vatandaş olarak kesinlikle ve kesinlikle karşıyım. Benim 5-6 tane kredi kartım varken, gelirimde hiçbir artış olmadığı gibi talebim de yokken neden kart limitlerini 2-3 ayda bir sessiz sedasız otomatikman yükseltiliyorlardı? Bunun bir mantığı varmı? Yani mevcut şartlar ve riskler belliyken sebepsiz yere çıtayı yükseltmenin bir lüzumu varmıydı? hayır. Ben çok gördüm "Bende 3-4 tane kart var ama ben bilinçliyim kullanmıyorum" da diyenleri! Hangimizin 600 lira maaş alıyorken cebine 3000 liralık kart koyduklarında kullanmayız söyler misiniz? Hele bu ülke şartlarında bir düşünün isterseniz! Gözlerimle gördüm ya; 15 tane icralık dosyası vardı vatandaşın birinin, 15 tane!!! Hepsi de ya kredi kartı ya bireysel kredi yada taşıt v.s. kredisi. Adamın üzerinde bir t-shirt bir pantalon o kadar, anlayın artık!Ya bu insan valla iyi niyetle ben bunları ödeyeyim filan dese bile inanın herhalde ömrü yetmez güncel borçlarını veya taksitlerini takip etmeye yada ödemeye. Üstelik ticaret erbabı filan bir kişi de değilmiş. Öyleyse hangi akla hizmet böyle bir insana bu kadar kredi vermek? Şimdi bu insan o kadar parayı veya krediyi bir güzel kullanmış, yemiş. Korkarmı artık 10 gün hapisten bu durumda siz düşünün isterseniz! Yatıp çıkardı sonuçta hepsi bu kadar ama artık o da yok! :) Söylemesi kolay ya 15 tane icralık borç! Ayrıca güvenmediğin adama borç para verirmisin? Hayır. O zaman bankalar da bırakacaklar artık peynir ekmek gibi kart, kredi filan vermeyi. Ben bu kişiye kredi verirsem %100 nasıl geri alırımı düşünsünler artık bence. Garantisi varmı, yok. Ama asgari ücretli çalışan imkanları çok kısıtlı bir kişiyi misal evlenecek düğün yapacak, eşya alacak diye kredilendirip 24-36 ay taksitle ve bir ton faizle borcun altına sokarsan bunu bir gün tahsil edilemeyeceği ihtimalini de düşünmeleri lazım. Her kredide risk vardır. Ama risk uzmanları neye göre bu riski hesaplayıp minimuma indirmeye çalışıyorlar merak ediyorum doğrusu! "Borç yiğidin kamçısıdır" diye bir atasözü var bu memlekette ya düşünün biraz! :) Üretim kısıtlı, işsizlik ve beraberindeki ekonomik sorunların devam ettiği, kayıtdışının astronomik rakamlara ulaştığı ve nüfusunun neredeyse yarısından fazlasının genç ve çocukların oluşturduğu, dolayısiyle sadece temel ihtiyaca dayalı olması gerekirken beraberinde gelen onlarca vergiye rağmen lüks tüketim patlamasının yaşandığı bir ülkede bunların yaşanması sürpriz değil sanırım! Son sözüm tüketimde toplum olarak mutlaka bilinçlenmemiz gerektiği ve çağdaş yaşamın gerektirdiği imkanları kullanırken çok ama çok dikkatli olmamız, sorumluluklarımızı unutmamamız ve ayağımızı yorganımıza göre uzatmamız gerektiğidir. (İşte hakiki atasözü de bu olsa gerek! :) )
Sayın, hksvr aklımda olanları o kadar güzel ifade etmişiniz ki,gözlerim yaşardı.Söylediklerinizin hepsine son noktasına kadar katılıyorum.
Elinize,dilinize sağlık.Hayatın bütün olumsuzluklarının üstesinden gelmenizi dilerim.
Saygılarımla
Rica ederim. Neticede yazdıklarım bende dahil olmak üzere birçoğumuzun yaşadıkları şeyler. Madem şu borçlarla ilgili mal beyanı konusu sitedeki forumlarda çok geniş yer bulmuş bende kendi tecrübelerime dayanarak son şekliyle bazı şeyleri paylaşmak istedim. İlginiz ve temennileriniz için de size çok teşekkür ederim. Umarım hayat sizin için de çok güzel sürprizlerle devam eder.
Hoşçakalın,
Saygılarımla...
Sayın hksvr,
Yazdıklarınız çok doğru ve aynen benim başıma gelen seyler.
2005 yılında kredi kartı borçlarımdan dolayı icralık oldum,hakkımda mal beyanından davalar açıldı, kimisi hapis cezası ile sonuçlandı ama ben adresimde olduğum halde hiç kimse beni alıp hapse atmadı, sadece banka avukatı arkadaş "sizin hakkınızda hapis cezası var borcunuzu ödemezseniz polsi zoru ile hapse atılacaksınız" diye açıklama yaptı ,ben "buyursunlar ben buradayım herzaman beklerim kendilerini" dedim fakat gelen giden olmadı.Daha sonra 18x18 kanunu çıkınca daha önce takside yanaşmayan alacaklı avukatları 18 taksitle 18 ayda borcumu ödememe imkan tanıdılar, ben de borçlarımı ödedim.
Daha önce defalarca başvurup 8-10 taksitte borcumu ödeyebileceğimi belirttiğim halde çoğu bunu kabul etmemişti ve MBB den dava açmayı yeğlemişti.
Size geçmiş olsun diyelim o zaman. İnşallah bir daha böyle bir durum yaşamazsınız. Neticede borçlu olmak her zaman sıkıntı yaratan ve insanın çok canını sıkan bir durum. Şartlar iyiyken sorun olmuyor da bir kere düşmeye görün, hiçbir şekilde taleplerinizi kabul etmedikleri gibi sanki fırsat kolluyormuşlarcasına adeta akbabalar gibi hemen üşüşüyorlar tepenize! Diyorum ya işte zaten alacakları bişeyleriniz varsa alıyorlar bırakmıyorlar tabiki de hiçbişeyiniz yoksa bunun riskleri yani sonucu belli olduğu halde verdiklerini alamıyorlar neticede. Ben yıllar öncesinden bir bankaya 300 ytl borcu olan birinin, yaklaşık 6 sene sona faiziyle birlikte neredeyse 10.000 ytl lere varan borcunu 900 ytl ye kapattığına şahit oldum! Borcunu ödemek niyetinde olan iyiniyetli biri bence üzerinde çokça zaman geçse bile her durumda kendine avantaj sağlayacak bir sonuçla karşılaşabilir. Ya kısmen yüklü faizden feragat ederler borcunuz azalır dosyayı çok uygun bir miktara kapatma şansınız olur, ya da devlet bir kanun çıkartır pat diye :) 18 ay taksitle ödersiniz. Kim ne derse desin MBB şikayetleri özellikle banka vekillerinin borçlular üzerinde uyguladığı bir tehdit unsurundan başka birşey değildi! MB Bulunmadın hapis, bulundun ama usülsüzmüş yine hapis! Hayatında hiç adliyeye dahi gitmemiş, mahkemelik olmamış, hakim karşısına çıkmamış birini düşünsenize! Siz olsanız korkmaz mısınız? :) Bunu sadece ben yaşamadım, ben söylemiyorum. Açın bu konudaki forumları, herkes aynı dertten müzdarip olmuş. Haa küçük daha doğrusu kısmen ödenebilecek bazı borçların tahsilinde işe yarıyordu şikayet yöntemleri ama büyük borçlarda inanın hiçbir işe yaramıyordu.
Neyse sonuçta siz en azından kurtulmuşsunuz borçlarınızdan. Darısı diğerlerinin başına ne diyelim.
Selamlar,Merhabalar arkadaşlar.Yeni bir başlık açamıyorum.Bir sorun var sanırsam.Benim nafaka ödemesi konusunda bir kaç sorum olacak.Ben eşimden 6-7 ay önce boşandım.Mahkeme açılan dava tarihinden itibaren aylık 100 YTL nafakaya hükmetti.Böylece toplam 2.000 YTL nafaka borcu doğmuş oldu.Ben memur olarak bir kurumda çalışıyorum.Hakkımda içra işlemi başlatıldı.Ben borcumu bir defasında ödeyemeyeceğimi ancak maaşımdan kesilerek ödenmesi konusunda beyanda bulundum.Aynı zamanda dava tarihinden itibaren tahakkuk eden aylık nafaka borcumu zamanında ödüyorum.Karşı tarafın avukatı aylık 100'er YTL olarak yatırdığım ve hangi aylıga denk geldiğini açıklama olarak yazdırığım bu paraları geçmiş dönem borçları sayarak bana icra cezadan iki bildiri geldi.Benim sorum şunlardır;
1-Birikmiş nafaka borcu için içra takibi yapılmış ve tarafımdan bu borcu ödemeyi tahhüt etmeme rağmen evdeki eşyalar haczedilmiştir.Buna rağmen ben birikmiş borcu değilde devam eden borcumu aylıklar halinde ödemem ve açıklamasınada ödediğim aylık nafaka borcunu belirtmeme rağmen birikmiş borca mahsup edilirmi?
2-Buna rağmen icra cezaya başvurularak ödediğim halde davadan sonra devam eden ve ödediğim borçlarımdan dolayı ceza verilmesi mümkünmü?
akrabamdan *20.000 ytl senet karşılığında borç almıştım 14 ay sonra hepsini ödeyecektim bu zaman zarfında da eşimden mahkeme kararı ile ayrıldık eşime ve çocuklarıma 700 ytl nafaka kesiliyor banada 500 ytl kalıyor akrabam borcumu ödeyemeyeceğimi (15ay sonra) anlayınca icraya vermiş birde kredi kartımı bu ay ödeyemedim ondanda takip başlayacaktır
sorum şu ;senetin icra kesintisi ile kredi kartı icra kesintisi aynı anda iki yere birden kesilirmi?teşekkürler.
Kötü niyetli borçluların çoğunlukta olduğunuda unutmamak gerek.Alacakların hepsi kresi kartı borçlarından oluşmuyor.
Arkadaşlan 10 günlük Mal beyanında bulunmama cezasının kaldırılmıs olması lazım diye biliyorum.
Yanılıyormuyum???
aml beyanında bulunduktan sonra mallarda bir değişiklik olursa bunu bildirmezsek ne olur acaba ? ceza alırmıyız
Merhabalar Benimde konu ile alakalı bir sorum olacak.
Ailemin yaşadığı eve İstanbul 3.İcra Müdürlüğünden bir 7 gün icersinde ödeme yazısı geldi posta kutusuna bırakılmış ancak bu.İmza karşılığı alınmadı yani.Ayrıca şuan ikametim olan adres ailemin evi degil.Şu pozisyonda ikametgahım bu adreste olmaması dolayısıyla ailemin evine haciz gelme olasılığı var mıdır? ve var ise neye istinaden bu mumkundur?
Teşekkürler
Evet vardır ve onlar da evdeki eşyaların kendilerine ait olduğunu ispatla istihkak itirazında bulunabilirler. Yeni adresinizi ilgili kurumlara bildirmek zorunda olduğunuzu, aksi takdirde bilinen adresinize tebligat çıkartılabileceğini ve bunların size yapılmış sayıldığını unutmayın.
merhaba.borçlu borcuna yeter mal beyanında bulunmayıpta sonradan borcuna yeter mal kazanıpta icra dairesine bildirmemesinin,yni mal artışını bildirmemesinin cezası nedir?nereye şikayet edebilirim?şimdiden teşekkür ederim.
merhabalar.mal beyanında bulunmama cezası gbt kayıtlarında çıkıyormu.işe gidib gelişte huzursuz oluyorum. bilgilendirseniz simdiden teşekkür ederim
gbt kayıtlarına kredi kartlarından alınan ceza işleniyormu cevap verirseniz teşekkürler
İcra Ceza suçları para cezasına çevrilebiliyor mu acaba
Disiplin hapsi ve Tazyik hapsi paraya çevrilmez. 2 yıl zaman aşım süresi vardır.
Kısa süreli hapis cezası verilen İİK 331 (alacaklısını zarar uğratmak maksadıyla mevcudunu eksiltmek) suçunun cezası da paraya çevrilebiliyor mu acaba. Çevrilemiyo diye biliyodum ama o madde yürürlükten kaldırılmış
m.331 , 6 aydan 3 yıla kadar hapis öngörüyor.
Hapis cezası ne kadar verildi ?
Sanıyorum 2 yıla kadar olan hapis cezası paraya çevrilebiliyor.
Not: Hapis cezası , Disiplin hapsi ve Tazyik hapsinden farklıdır.
4,5 ay hapis cezası verildi günlüğü 11 ytlden para cezasına çevrildi
Yani önce 3 ay hapis sonra artırarak 4,5 ay yapıldı ceza ve para cezasına çevrildi çok komik bir miktar çıktı ortaya o kadar emeğe rağmen
Hapis cezası 2 yıla kadar olan hadiselerden fazla çekinmeye gerek yok anlıcanız.
Arkadaşlar merhaba
Benim kafamı kurcalayan bir soru var.Şimdi mal beyanında bulunulmadıpı takdirde 10 günlük disiplin hapsiyle cezalandırılırdı. Yeni kanuna göre bu 10 günlük disiplin hapsi ortadan kalkacak gibi şimdi mal beyanında bulunmayan borçlular hakkında İcra Ceza Mahkemesinde açılan davalarda 10 günlük hapis veriliyor mu yoksa verilmiyor mu?
Eğer verilmiyorsa bundan sonra ki mal beyanında bulunmayan borçlular hakkında İcra Ceza Mahkemesinde dava açmamıza gerek yok mu?
Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler
İyi Çalışmalar
Arkadaşlar soruma cevap verebilecek kimse yok mu acaba?
evet bu eskiden olan ve düşen fakat düşümü alınmayan cezalar yani 6 7 yıl önceki mbb hapis cezaları düşmüş olsa bile gbt kayıtlarında gözüküyormu birisi cevap verirse sevinirim...
Siz hangisini istiyorsunuz ?
1) Karşı taraftan Mal Beyanı almayı
2) karşı tarafı 10 gün hapse tıktırmayı.
1) ise İİK.m.76'ya göre dava açabilirsiniz(3 ay tazyik hapsi; fakat Mal beyanını yapınca hapis cezası kalkar)
2) ise geçti Bor'un pazarı (İİK.m.337 iptal edildi).
Bu yorumu son derece yakışıksız ve anlamsız buldum. Sayın avukatlara bu tür bir ithamı kınıyorum. Aslında yanıt verilmemesi gerekecek kadar bayağı ve düşünülmeden yazılmış bir mesaj.
Diğer taraftan o vatandaşın yazısına yanıt veren sayın avukatında talihsiz mesajına üzüldüm.
Bir avukatın bu tarzdaki yorumunu endişe verici buluyorum.
Birincisi avukatlar okumuş insanlardır, kaba ve cahil insanlardan ayrıdırlar, bu benim düşüncem. Gerçi kaba avukat olmayacak diye bir kanun yok.
"Düş elimede görürsün hapı kim yutuyor.." sözünü kesinlikle kınıyorum ve ne şekilde olursa olsun bir kanun adamına yakıştıramadım.
İkincisi, avukat borçluyuda alacaklıyıda temsil edebilir. Bu nedenle tek taraflı olarak yapılan bir yorumunda yanlış olduğunu düşünüyorum. Sadece alacaklıları temsil ediyorsanız ve hayatınızı buna adadıysanız birşey diyemem...
O zaman, doktorlarda hastalanmasaydın madem, sahte rakı içmeseydin yada şunu yemeseydin bunu kullanmasaydın. Bir hastalan elime düşte görürsün hapı kim yutuyor. Yada polisler benzeri bir ifade kullansın. Olurmu öle şey...