Cevap: Nafakanın kesilmesini talep edebilir miyim?
Bizim bildiğimiz; insan evlenince ömrünün sonuna kadar o evliliği sürdürür. Evlilik, çocuk oyuncağı değildir. Eğer ola ki "hayat arkadaşı" konusunda yanlış bir seçim yapmışsa, bu yanlışının cezasını ömrünün sonuna (en azından karşısındaki kadın evlenene) kadar çeker.
Şimdi ben düşünüyoyorum:
Evliyim. Eğer boşanırsam asla evlenmem. Karım da evlenmez. Ben evi karıma ve çocuklarıma bırakır, alır başımı giderim. Çalışıp para kazanır, kazandığımı çocuklarımı en iyi şekilde yetişmeleri için harcarım. Tekrar evlenip karımdan çocuklardan kurtulmak gibi bir düşüncem olmaz.
Çocuklarım olmasaydı da boşadığım karımı en azından -eğer tekrar evlenirse- evlenene, evlenmezse ölene kadar bakmakla kendimi soumlu hissederdim.
O evlenmeden evlenmeyi aklımın ucundan bile geçirmezdim.
Bu yüzden düşüncem odur ki; kadın evlenene kadar; evlenmezse ömrünün sonuna kadar erkek onu bakmaklar mükelleftir. Kadın evlenmeden erkek evlenmemelidir.
20-30 yaşındaki bir genç kadın da "dur ben 400 lira nafaka alayım" diye hayatının sonuna kadar dul kalmak istemez, İlk fırsatta evlenir emin olun.
Cevap: Nafakanın kesilmesini talep edebilir miyim?
Alıntı:
senoleker rumuzlu üyeden alıntı
Bizim bildiğimiz; insan evlenince ömrünün sonuna kadar o evliliği sürdürür. Evlilik, çocuk oyuncağı değildir. Eğer ola ki "hayat arkadaşı" konusunda yanlış bir seçim yapmışsa, bu yanlışının cezasını ömrünün sonuna (en azından karşısındaki kadın evlenene) kadar çeker.
Şimdi ben düşünüyoyorum:
Evliyim. Eğer boşanırsam asla evlenmem. Karım da evlenmez. Ben evi karıma ve çocuklarıma bırakır, alır başımı giderim. Çalışıp para kazanır, kazandığımı çocuklarımı en iyi şekilde yetişmeleri için harcarım. Tekrar evlenip karımdan çocuklardan kurtulmak gibi bir düşüncem olmaz.
Çocuklarım olmasaydı da boşadığım karımı en azından -eğer tekrar evlenirse- evlenene, evlenmezse ölene kadar bakmakla kendimi soumlu hissederdim.
O evlenmeden evlenmeyi aklımın ucundan bile geçirmezdim.
Bu yüzden düşüncem odur ki; kadın evlenene kadar; evlenmezse ömrünün sonuna kadar erkek onu bakmaklar mükelleftir. Kadın evlenmeden erkek evlenmemelidir.
20-30 yaşındaki bir genç kadın da "dur ben 400 lira nafaka alayım" diye hayatının sonuna kadar dul kalmak istemez, İlk fırsatta evlenir emin olun.
Ülkemizde sizin gibi düşünen insan oldukça fazla. Hatta belki çoğunlukta. Fakat, bu pozisyon bizim de aid olduğumuzu iddia ettiğimiz batılı bakış açısına(Avrupa, Amerika vs.) taban tabana zıt bir bakış açısı.
Biz kanunlarımızı batılı standardlara göre yapıyoruz. Fakat o kanunlara temel teşkil eden hayat felsefesine inanmıyoruz. Neticede ortaya ucube bir hukuk sistemi çıkıyor.
Mesela anayasamıza göre kadın erkek eşittir fakat nafakayı nedense hep erkek öder. Bu gün boşanan kadınların büyük bir çoğunluğunun üniversite mezunu olması bile bu realiteyi değiştirmez. Yine nafaka alırlar. Çünkü biz ne kadar aksini iddia etsekde aslında kadın erkek eşitliğine inanmıyoruz.
Bir gün gerçeklerle yüzleşmemiz gerekecek. Neden kanunlarımıza, "erkek kadının ömür boyu geçimini sağlamakla yükümlüdür" diye bir madde koymaktan utanıyoruz.
Cevap: Nafakanın kesilmesini talep edebilir miyim?
Alıntı:
senoleker rumuzlu üyeden alıntı
Bizim bildiğimiz; insan evlenince ömrünün sonuna kadar o evliliği sürdürür. Evlilik, çocuk oyuncağı değildir. Eğer ola ki "hayat arkadaşı" konusunda yanlış bir seçim yapmışsa, bu yanlışının cezasını ömrünün sonuna (en azından karşısındaki kadın evlenene) kadar çeker.
Şimdi ben düşünüyoyorum:
Evliyim. Eğer boşanırsam asla evlenmem. Karım da evlenmez. Ben evi karıma ve çocuklarıma bırakır, alır başımı giderim. Çalışıp para kazanır, kazandığımı çocuklarımı en iyi şekilde yetişmeleri için harcarım. Tekrar evlenip karımdan çocuklardan kurtulmak gibi bir düşüncem olmaz.
Çocuklarım olmasaydı da boşadığım karımı en azından -eğer tekrar evlenirse- evlenene, evlenmezse ölene kadar bakmakla kendimi soumlu hissederdim.
O evlenmeden evlenmeyi aklımın ucundan bile geçirmezdim.
Bu yüzden düşüncem odur ki; kadın evlenene kadar; evlenmezse ömrünün sonuna kadar erkek onu bakmaklar mükelleftir. Kadın evlenmeden erkek evlenmemelidir.
20-30 yaşındaki bir genç kadın da "dur ben 400 lira nafaka alayım" diye hayatının sonuna kadar dul kalmak istemez, İlk fırsatta evlenir emin olun.
Ülkemizde sizin gibi düşünen insan oldukça fazla. Hatta belki çoğunlukta. Fakat, bu pozisyon bizim de aid olduğumuzu iddia ettiğimiz batılı bakış açısına(Avrupa, Amerika vs.) taban tabana zıt bir bakış açısı.
Biz kanunlarımızı batılı standardlara göre yapıyoruz. Fakat o kanunlara temel teşkil eden hayat felsefesine inanmıyoruz. Neticede ortaya ucube bir hukuk sistemi çıkıyor.
Mesela anayasamıza göre kadın erkek eşittir fakat nafakayı nedense hep erkek öder. Bu gün boşanan kadınların büyük bir çoğunluğunun üniversite mezunu olması bile bu realiteyi değiştirmez. Yine nafaka alırlar. Çünkü biz ne kadar aksini iddia etsekde aslında kadın erkek eşitliğine inanmıyoruz.
Bir gün gerçeklerle yüzleşmemiz gerekecek. Neden kanunlarımıza, "erkek kadının ömür boyu geçimini sağlamakla yükümlüdür" diye bir madde koymaktan utanıyoruz.
Cevap: Nafakanın kesilmesini talep edebilir miyim?
Alıntı:
cemil1 rumuzlu üyeden alıntı
Bir gün gerçeklerle yüzleşmemiz gerekecek. Neden kanunlarımıza, "erkek kadının ömür boyu geçimini sağlamakla yükümlüdür" diye bir madde koymaktan utanıyoruz.
Onu utananlara sormak gerek. Ben kanun koyucu olsam buna utanmam. Yanlış olanın "kadın erkek eşittir" ifadesini anlama biçimidir.
Avrupadaki bakış açısına göre erkekler birbiri ile de evlenebilir. Ama bu tür şeyleri biz "sapıklık" olarak algılarız.
Kısacası:
Kendine güvenmeyen, bir günlüğüne de olsa EV-LEN-ME-YE-CEK.
Cevap: Nafakanın kesilmesini talep edebilir miyim?
Beyler çok açık bir şey söylemek istiyorum.Şöyle bir şey istemeye kimsenin hakkı yok.Gidiyim bir kadınla evleneyim kafama göre çocuk yapayım sonra baktım sıkıldım veya anlaşamadım hiç bir yükümlülük almadan boşanayım sonra sıfırdan bir daha evleneyim kafama göre bir daha çocuk yapayım canımın istediğine bakayım(hem eş ve hem çocuklar için) istemediğine bakmayayım.Bu sırada o kadınlar çocuklar ne olacak ne hissedecek nasıl insanlar olarak topluma katılacak zerre umrumda olmasın.Sadece kendi isteklerim doğrultusunda öylece yaşayıp gideyim.Böyle bir köy yok arkadaşlar.Attığınız imzanın bedelini ödeyeceksiniz.Kafama göre evleneyim boşanayım yok.Siz bayan olsaydınız veya aynı durumda kardeşiniz veya çocuğunuz olsaydı evlenip 1 ay sonra dul damgası yemiş şekilde.O zaman bu düşüncelerde olurmuydunuz çok merak ediyorum.Empati en önemli ve sosyolojik insan davranışlarından biridir.Empati yapamayan kişiler insanları, kuralları ve hayata dair bir çok şeyi maalesef anlayamıyorlar.İyi forumlar.
Cevap: Nafakanın kesilmesini talep edebilir miyim?
Sayın "Bill187" bu yazım sadece size, çok güzel söylemişsiniz empati diye iyide bu empati neden sadece kadın için yapılsın istiyorsunuz, tüm evlililer sizin seneryonuzdaki gibi mi başlayıp-bitiyor.Sizin yaklaşımınız kusuru sorunu tamamen erkekte aramakta , evliliiğin bitmesinde tek sebep sadece erkek midir ki attığı imzanın bedelini tek o ödesin ( Kaldıki imzayı sadece erkek mi atıyor ) ? pek çok evliliğin bitirilmesinde kadın tam kusurlu olmasına rağmen genel algının bir türlü kırılamaması nedeni ile faturanın erkeğe kesilmesine bile neden demek size göre yanlış demek ki.Bir çok davayı takip ediyorum kadın deliller ve şahitler beyanına göre yüksek oranda kusurlu olmasına , çalışıyor olmasına rağmen bal gibi nafaka da bağlandı, tazminat da aldı neden sorusuna nasıl bir cevap verebilirsiniz .Kanun karşısında kadın-erkek eşitliği sadece kağıt üzerinde kalıyor.Kadına kusur oranının yüksek olmasına ayrıca çalışıyor olmasına rağmen nafaka bağlanıyorsa sanırım bazı şeyleri yanlış yorumluyor yanlış uyguluyoruz.Ben haklı olduğu konuda kadın-erkek farketmez hiç kimsenin mağdur olmasını kabullenemiyorum, cinsiyet ayrımı yapmıyorum, kimseyi de savunmuyorum ancak adaletin tesisinde erkeğe de kadınada eşit yaklaşılsa herkes ayağını denk alır belki, her şekilde kanunların desteğini ardında hisseden kadınların neler yaptıklarını bir bakın, burada neler paylaşıyoruz, okuyoruz yazıyoruz, tüm erkekler aç gözlü, sadece parasını ve malını düşünen, ayran gönüllü uçkuruna düşkün mahluklar mı ki sürekli sorunun kaynağı olsunlar hep bedel ödesinler.Bu tarz zihniyetler değil mi ortalığı kızıştıran kışkırtan , iyiyle kötüyü bir sepete koyup hepsine kötü derseniz hepsini kötü yaparsınız.Yazınıza beyler değilde arkadaşlar diyerek başlasaydınız erkekleri hedef almak yerine her iki cinse hitap etseydiniz , her iki tarafın hatalarını gösterip onlara işaret etseydiniz daha faydalı bir paylaşım olurdu.Hiç kimsenin aklı, fikri ve vicdanı olamazsınız kimin neler yaşadığını yada nelere maruz kaldığını bilmeden o haklı bu haksız yaklaşımını da doğru bulmuyorum, adaleti tesisle görevli hakimler bile suçlu ile suçsuzu ayırt etmek için kaç celse davayı inceliyor sonra bir hüküm veriyor.Haklıya hakkını teslim etmek zor ve meşakatli bir iş.
Yazacak çok şey var ancak ne yazarsak yazalım değişen fazla bir şey olmayacak sanırım.
Empati yapınca şimdi kendime kızdım bunca şey yazmaya ne gerek vardı, sayın üye düşündüklerini paylaşmış gayet normal dedim ama diğer yandan bakıncada sanki yazdıklarımında söylenmesi gerekiyordu, umarım yanlış düşünmüyorumdur.
Sayın "dabade" sizin sıkıntınızla ilgili eşinizin yaptığını yapan pek çok kadın var , ya sigortasız çalışıyorlar yada bu şekilde sürekli yer değiştirerek.Keşke böyle şeylere mecbur kalmasalar, ancak bu şekilde hareketle karşı tarafı düşürdükleri durum da göz önüne alındığında şunları söylemekte sakınca yok eşinizin çalıştığını belgelerle ispatlayamıyorsanız, şahitlerle ispatlarsınız çalıştığını bilen bu konu hakkında hakime gerekli bilgiyi verecek bir iki şahit ve bize anlattıklarınızla dava açabilirsiniz.
Saygılarımla.
Cevap: Nafakanın kesilmesini talep edebilir miyim?
Sayın scorpion35;
Sorun gerçekten "kadın erkek eşitliği" olayını yorum ile ilgili.
Kadın ve erkek eşit DE-ĞİL
En azından: Kadınlar askere alınmaz. Erkek ebe yok örneğin.
Anayasadaki eşitliğin anlamı mutlak anlamda eşitlik değil.
Evlilikte kanun öyle yazmasa da erkek kadından daha fazla sorumluğa sahip. Erkek kadının yapmak zorunda olmadığı bazı şeyleri yapmak zorunda zannediyor. Kendisinin yapamayacağı bazı şeyleri kendine hak görüyor. Sorunların çoğu bundan. Evlenmeden önce erkekler kadınların beklentisini yükseltiyor, sonra da o beklentisine karşılık alamayan kadını mutsuz ediyorlar, bu da boşanmaya kadar gidiyor.
Dedim ya, erkek daha fazla sorumluğa sahip. Dolayısı ile boşanmada da daha fazla sorumluluğa sahip.
Cevap: Nafakanın kesilmesini talep edebilir miyim?
Alıntı:
senoleker rumuzlu üyeden alıntı
Onu utananlara sormak gerek. Ben kanun koyucu olsam buna utanmam. Yanlış olanın "kadın erkek eşittir" ifadesini anlama biçimidir.
Avrupadaki bakış açısına göre erkekler birbiri ile de evlenebilir. Ama bu tür şeyleri biz "sapıklık" olarak algılarız.
Kısacası:
Kendine güvenmeyen, bir günlüğüne de olsa EV-LEN-ME-YE-CEK.
Belki eşitsizliği resmen kabul ettiğinizde bunun bir takım yasal yansımaları olacak. Mesela kadının geçiminden neden sadece eski kocası sorumlu? Babası, erkek kardeşleri yok mu?. Ya da hiç evlenmemiş yetişkin kadınların geçiminden kim sorumlu olacak? O mecraya girerseniz orası çok kaygan bir zemindir, nerede duracağınız hiç belli olmaz. Yani biri çıkıp kadınların neden üniversite eğitimi alması gerektiğini bile sorgulayabilir.
Afganistan da Taliban iş başına geldiğinde çalışan kadınların işlerine son vermişti. Gerekçe olarak da zaten kocaları yada babaları bunların geçimini temin etmekle yükümlü denmişti.
Cevap: Nafakanın kesilmesini talep edebilir miyim?
Alıntı:
cemil1 rumuzlu üyeden alıntı
Belki eşitsizliği resmen kabul ettiğinizde bunun bir takım yasal yansımaları olacak. Mesela kadının geçiminden neden sadece eski kocası sorumlu? Babası, erkek kardeşleri yok mu?. Ya da hiç evlenmemiş yetişkin kadınların geçiminden kim sorumlu olacak? O mecraya girerseniz orası çok kaygan bir zemindir, nerede duracağınız hiç belli olmaz. Yani biri çıkıp kadınların neden üniversite eğitimi alması gerektiğini bile sorgulayabilir.
Afganistan da Taliban iş başına geldiğinde çalışan kadınların işlerine son vermişti. Gerekçe olarak da zaten kocaları yada babaları bunların geçimini temin etmekle yükümlü denmişti.
Bu yoruma başka açıdan yorumlayalım.Babası,erkek kardeşi yok mu.? Bütün bakım ücreti boşanılmış erkeğe yüklense,boşanılan eş acaba tek başına aldığı 300-400-500 tl ile geçine bilir mi.? Bir şekilde kendi ailesinin de desteği oluyor yani.Nafaka her halde ben bu ay bu kadar harcadım meblağı alayım olmuyor değil mi.? Nafaka ile eminim ki çok boşanmış intikam duygusu ile hareket ediyordur.
Haksız olarak muhakkak nafaka alanlar,tazminat ödeyenler vardır.Her boşanma bireysel ele alınmalı genelleme yapılmamalı.Evlilikte zulüm görüp te niceleri vardır ki sadece kurtulayım lanet olsun diyen bayanlar vardır.Nice ahlaksız hayat yaşayıp sabreden bayanlar vardır.
Bu sitede bir üye konu açıp eşinden,nafakadan,tazminattan haksızlığa uğradığını söylüyor ise ben canı gönülden haklı olduğuna inanıyorum.
Varsayalım eşine zulüm etmiş bir erkek ayda 500-600 tl nafaka ödüyor.Koyalım bakalım kantara yapılanların karşılığı denk gelecek mi.?
Cevap: Nafakanın kesilmesini talep edebilir miyim?
Alıntı:
Bill187 rumuzlu üyeden alıntı
Beyler çok açık bir şey söylemek istiyorum.Şöyle bir şey istemeye kimsenin hakkı yok.Gidiyim bir kadınla evleneyim kafama göre çocuk yapayım sonra baktım sıkıldım veya anlaşamadım hiç bir yükümlülük almadan boşanayım sonra sıfırdan bir daha evleneyim kafama göre bir daha çocuk yapayım canımın istediğine bakayım(hem eş ve hem çocuklar için) istemediğine bakmayayım.Bu sırada o kadınlar çocuklar ne olacak ne hissedecek nasıl insanlar olarak topluma katılacak zerre umrumda olmasın.Sadece kendi isteklerim doğrultusunda öylece yaşayıp gideyim.Böyle bir köy yok arkadaşlar.Attığınız imzanın bedelini ödeyeceksiniz.Kafama göre evleneyim boşanayım yok.Siz bayan olsaydınız veya aynı durumda kardeşiniz veya çocuğunuz olsaydı evlenip 1 ay sonra dul damgası yemiş şekilde.O zaman bu düşüncelerde olurmuydunuz çok merak ediyorum.Empati en önemli ve sosyolojik insan davranışlarından biridir.Empati yapamayan kişiler insanları, kuralları ve hayata dair bir çok şeyi maalesef anlayamıyorlar.İyi forumlar.
Sayın Bill187,
Türkiye de her dört evlilikden biri boşanma ile neticeleniyor. Boşanma davalarının yüzde 40 nı kadınlar açıyor. Boşanan çiftlerde kadının ortalama eğitim seviyesi erkekden daha yüksek. Boşanan erkek ve kadınların büyük çoğunluğu üniversite mezunu. Türkiye de üniversite mezunları arasında cinsiyet bazında hala bir eşitsizlik var fakat çok marjinal bir fark.
Bu istatistikler açık bir şekilde boşanan kadınların gelirlerinin erkeklere göre düşük olmadığını göstermekte. Peki neden hala nafaka sadece erkekler tarafından ödeniyor. Bunu anlamak mümkün değil. Eğer hakimler önyargılarını bir tarafa bırakıp kanunlar çerçevesinde hükmetselerdi nafaka ödeyen kadın erkek oranının birbirine yakın olması gerekirdi.
Ayrıca bu rakamlar sizin kadın mağduriyeti argumanınızı boşa çıkarmakta. Hatta, belki tam tersi söz konusu. Sistemdeki önyargılı yaklaşım kadınları boşanmaya teşvik etmekte.