Printable View
ne alakası var birde polis memuru olucaksın arkadaşım valla pes diyorum sana, bu ülkede dayak yiyen erkek gördünmü karısından, bu ülkede erkeklerden daha fazla eşini aladatan kadın gördünmü, bu ülkede kadın lar kadar erkekler tarafından her türlü şiddete magruz kalan bir erkek gördünmü, erkek den neferet eder oldum yaaa
Sayın Sevcanakay kendinize gelin,"Erkeklerden nefret eder oldum yaaa"diye bir genelleme yapmaya hakkınız yok.Başınıza olumsuz bir durum geldiyse ney olduğunu söyleyin bizde onu tartışalım.Diğer üyenin iletisine atıfta bulunmuşsunuz ama sonuçta bende bir erkeğim.Aslında önemli olan eşimin, kızımın,annemin,bayan akrabalarımın benden nefret etmemeleri o da öyle zaten allaha şükür.Ancak böyle bir genelleme karşısında sessiz kalamayacağım.Her insan bir değildir,her erkek de bir değildir,her bayanda bir değildir.Ben bütün bayanları seviyorum ve sayıyorum.Sevilmeyecek biri varsa zaten onun sahsıyla ilgilidir.Genel olarak hem cinslerini bağlamaz.O bahsettiğiniz sınıfa giren yani bayana eziyet eden erkeklerden kim nefret etmez ki.Aldatan erkekler vardır ama bayanlarda hiç az değildir unutulmamalı.Birazda erkeğin adı çıkmış bu konuda bana göre.Neyse siz yinede genelleme yapmayın,bakın laf bizim gibi bayana,kadına önem veren saygılı erkeklerede geliyor ki,eminim sizde bunu istemezsiniz.Teşekkürler.Alıntı:
sevcanakay rumuzlu üyeden alıntı
Abdullah YAMAN bey... Gelişmiş toplumların muasırlaşmasının bir göstergesi de çok sesliliklerinden ve düşüncelerini demokratik usul ve yollarla rahatça dile getirmelerindendir. Ben konuyu mizahi bir dil ile Leven Kırcanın çokca kullandığı ANA-YASA skeçler ile bir nebze olsun tebessüm ettirme, biraz da düşündürmeyi amaçlamıştım.. Ancak işin hakikati de maalesef pozitif ayrımcılıktan önce sonrda da her zaman her yerde KADIN ayrıcalıklıdır. küçük bir örnek; 38 yaşındayım otobüste 35 ve üstü tüm bayanlara erkekler yer veriri ama 15 lik kızlar kalkıp yer vermez. evde de aynı kızımızın bir dediği 2 olmaz, ama erkek çocuğumuz bir isteği için belkide günlerce ağlar sızlar. Mahkemeler de öyle maalesef KADIN duruşmaya hep 1-0 önde başlar. Sizler bunu iyi bilirsiniz. Bir boşanma davası ilede bir ERKEĞİN dünyası-emeği-geleceği-yeniden bir hayat kurmamaması için kadının tüm art niytli(medea kompleksi-okumanızı tavsiye ederim)çalışmaları revaç bulur. hele birde DURUŞMADA AĞLA-AVUKAT taktiğini duyduğumda inanamamıştım. Şahsıma gelince; 3 çocuğumun bakımını ben yapıyorum, nafakalarını anaları alıyor, velayet davası açtım kazandım, itiraz edildi yüksek mahkemede, avukat tutacak para olmayınca duruşmalara kendim giriyorum. Değindiğiniz çocuk gelişimi ile ilgili konular çok yerinde tespitler ama maalesef anneler tarafından çoğunlukla istismar edilen bir konu. Keşke kadın kadın olsada Ferhat gibi dağları delip su getrsek, ama hayat bazen umulmaz pusular kurabiliyor.
diğer bir hussu; siz rahat uyuyun efendim :)) her zaman halkımızın emrindeyiz. kol kırılsa da yen içinde kalır merak etmeyin.. Hukuk-Adalet-Yasalar Karşısında eşitlik-Adil gelir dağılımı-Onurlu bir yaşam için bireyin hakları-Paylaşım-Hakça bir ANLAYIŞ HEPİMİZİN ORTAK ARZUSU DEĞİL Mİ... Yaradanı neden çokca sevdiğimi düşünüyordum ki , onun HAKSIZLIK yapmayacağına İNANDIĞIM için olabileceğini düşündüm. Benim HAKKIMI başkasına, başkasının hakkınıda bana asla yedirmez... İşte bunu kim yada hangi sistem ne ölçüde yapabiliyorsa ona da aynı saygı gösterilir. Osmanlıya gayri müslimlerin teveccühünün bir sebebi bu değil miydi.. selam ve hürmet ile
Sevcanakay hanım da benim yaşadığım KADIN sendromunu sanırım ERKERLER için yaşıyor.. Güzele 40 günde doyulur, güzel huyluya 40 yıla doyulmaz. Allah sütü b.zuğa düşürmesin ERKEK-KADIN fark etmez... evet dayak yiyen onlarcasını gördüm, içlerinde müteahittinden tut savcısına kadar dağ gibi YİGİTLER gördüm kadir bilmeze düşmüş... ayarıca yaşamış olduğunuz sıkıntılar şahsınız ile ilgili. Kadın döven, zina yapan, kumar oynayan, alkol alıp sapıtan bir KADİRBİLMEZ e düştüyseniz ben ne diyem.. hukuki yolları kullanın..
sayın ilknur sezgin hanım.. erkek olmama rağmen ortak bir özelliğimiz ismimiz:))) tüm söylediklerinize tamamen katılıyorum. ANA-YASA bir kinaye idi, bu kadar büyütmenize gerek yok. İnsanlar korkularını dile getirirlermiş... yani tabiki bizim dilimiz yandı.. mutaasıp bir aileden geldik çattık birine dünyamız başımıza yıkıldı.. haklısınız belki... annemde bir kadın ve onca çileye derde rağmen 6 çocuğunu okuttu, hepsi işgüç meslek makam sahibi.. ancak tüketim toplumunun önü alınmaz arzu ve hevesleri, insan olmaya özgü sosyal illetlerimiz bazen istenmeyen olaylara sebep olabiliyor. Ancak haytın güzelliği ve manası belkide bu, GÜNDÜZ güzelliğini GECEYE borçluysa, SICAK-SOĞUKLA mukabele görüyorsa, iyilerde kötülerle karşılık görür.. Aşık Ali Nurşani hep dile getiriyor ya....
Hala cevabını bulamadım;
İki çift boşanıyorlar ve bayan çalışıyor bay işsiz.Mahkeme cocuğu babaya verdi,bu durumda bayan cocuğa ve erkeğe nafaka verir mi?:DD
Gerçi Abdullah bey cevap vermiş.