-
türk hukuku adına sevindirici bir uygulama olabilir.fakat tam anlamıyla uygulanabilirse ve bu uygulama yerinde olursa.
iş,eğitim konulara gelecek olursak adaletı sağlamaya çalışırken nitelikli kişilerin iş bulamaması gibi konuları bu insanların önüne getirirsek topluma kazandırma namına ters yola girmiş oluruz.
zaten konuda bu değildir.bu insanları cezaevinden çıkarıp dışarıda olan insanların haklarını paylaştırmak,gasp etmek de değildir.
almanya,ingiltere gibi ülkelerde uygulanan sistemde de cinayet,hırsızlık vb. gibi durumlarda pek uygulanan bir sistem değildir.
abd de komşusunun sürekli bahçesine girip ağaçlarını kesen bir insana belirli bir müddet kendi bahçesi sınırlarından çıkamama cezası verilmesi gibi.ya da almanyada bıçaklı kavgaya karışan 19 yaşındaki bir gencin birdaha herhangi bu tarz bir olaya girmesi durumunda tekrar yargılanması,ceza alması gbi şartlarla salınması.
ingilterde utbol maçlarından sabıkalı olan bazı holiganlara maç saatlerinde karakolda gözetim altında bulunma gibi alternatifler sunulması.
(tüm bu olayların detaylarını var tabii ki)
sonuç olarak ileri atılan bir adımdır kanaatimce.fakat türkiye ve türk halkı buna hazırmıdır veya uygulama konusunda hukuk sistemimiz ne kadar yeterlidir,o tartışılır.yoksa hapisteki adamı alıp benim eğitim hakkımı yada parkta bir bekçinin hakkını gasp edecek bir durum olmamıştır avrupa ülkelerinde.orda uzun süre yaşadığım için biliyorum.amaç bazı suçlardan ceza alan şahısların tamamen hayattan kopmalarını engellemektir.
yine dediğim gibi bunlar bir öğrenci olarak yorumlarım haksız olduğum,ve bilgi olarak yeterli olmadığım noktalar olabilir.
-
türkiye için fantazi niteliğinde düzenlemeler bunlar,kim nerede eğitim görecek,altı üstü emniyet müdürlüğü ne gidip bir imza atacaklar,sonuçta cezasını çekmiş sayılacaklar.
-
Sucun ve suclunun nitelikleri goz onunde bulundurulmak kaydiyla kesinlikle cok faydali bir yaklasim olur. ACK firar sucu nedeniyle 1 ay ulucanlarda 2 ay kalecik c.e.'de kalmistim. O uc ay suresinde her gun 1 kisiyi ameliyat etseydim beni birakin 90 insan cok mutlu olurdu sanirim. Diger taraftan bunu gormus bir insan olarak da soyleyebilirim ki; Kalecik c.e.'de tarim ve hayvancilik uzerine yari acik calisma imkani da vardi ve ceza infazi bu sekilde yapilan mahkumlar COK DAHA MUTLUYDU. Yani olay tek tarafli da degil her iki taraf icin de cok guzel olur.
-
her yeni uygulamada oldugu gibi .. bu konu için de onyargılıyız. Odenek tabii ki de onemli , ama bu uygulamanın yanlış olacagı anlamına gelmiyor. Af yasasında oldugu gibi bunda da ; acaba yanlışmıydı denetimli serbestlik yasası dedirtecek olaylar olacaktır.. Ben destekliyorum .. suclu eğitiminde eğil kişilerin gorev alması kaydıyla
-
agır cezade savcinin mutala vermesini bekledigim bir davanin sicaklıgında bu konuyla karsılasarak cevap yazmaktan kendimi alamadigimi belirtmek istedim..
bence bu ülkeye 3-4 beden buyuk gomlekleri giydirmeye calismaktan artık vazgecmecliyiz.. her toplumun bir olgunlasma süreci vardir. ve hürriyet ancak bu olgunlasmanin meyve vermesiyle anlam kazanabilir.. Tr henüz bu surecin ilk adımlarını atmakta..
bence bu anketin cevabi kesinlikle hayır olmalıdır. bu benim nacizane fikrimdir. ancak henüz cezalar tatmin bile etmezken, bir de boyle ılımlı davranıs arayıslarına gırmek son derece yersizdir.. kanımca idam cezasinin kaldırılması bile cok aceleye getirilmis bir mevzudur.. Gecmişte verilmiş yanlış hükümler, bu söylemimin karsına, asla referans olmamalıdır.
isterseniz "batı" dedigimiz su soyut olgudan da bir adım öne gecmek mumkundur.. cezalarini ceken mahkumlardan evsiz olanlarına konut da verelim(!) böylelikle sucluluk duygusuyla benliklerini kaybedip dislanmıs olan mahkumlar, daha kolay sosyallesebilirler..[:o)]
[u]önemli olan gönlümüzden geçen degil, neyin yapılmasının lazım geldigidir..</u>
saygılarımla..
-
Denetimli Serbeslik Uygulanacak Suçlarin Kapsaminin Iyi Belirlenmesi Gerektiği Inancidayim. Bu şekilde Suçlularin Topluma Kazandirilmasi Açisindan Olumlu Bir Adim Atilmiş Olacaktir Ancak Daha önce De Söylediğim Gibi Bu Suçlarin Kapsaminin çok Iyi Belirlenmesi üzerinde özellikle Durulmasi Gerekmektedir. Ancak Icinde Bulundugumuz Dönem Gözönüne Alindiğinda Bunun Uygulanabilirliği Konusunda Ciddi Endişeler Taşimaktayim. Ayrica Bunu Bir çeşit Af Olarak Da Düşünebiliriz Ve En Son Cikan Af Ile Türkiyedeki Suç Oranlarinin Ne Kadar Arttiğini Unutmamak Gerek. Iyisimi Bizler Suçlulari Ne Yapacagimizi Düşünmek Yerine Eğitim Seviyesindeki çitayi Yükseltip Suçlari Ortadan Kaldirmanin çarelerini Arayalim.
-
şunu kabul edelim bize gerçekten sihirli bi değnek lazım.denetimli serbestlik uygulaması ile suçluyu topluma kazandırıp toplumun da onlara bakış açısını değiştirebilip aynı zamanda mağduru tatmin edebilecek miyiz?kapsamı ne olacak?toplum zaten şuç işleyenler için ''aman 3 gün yatar çıkar,parasıyla suç satın alıyor...vb'' gibi yorumlar yapıyor.eee?kim yararlanacak bu uygulamadan?adam öldürenler mi?
sadece denetimli serbestlik uygulamasının yeteceğini Polyanna bile düşünmezdi...ihtiyacımız olan daha fazla eğitim ve çooooook fazla zaman!gerçekten durumumuzu iyileştirmek istiyorsak gerçekçi davranalım,kim bu uygulamadan sonra yatağında rahat uyur?
-
Bir söz vardır:Hukukçunun özgürlükçü olmadığı bir ülkede hukukun özgürlükçü olduğundan bahsedilemez diye.Kanaatimce Denetimli Serbestlik Sistemi hukukun özgürleşmesi ve suçlunun topluma kazandırılması ve ıslahı bakımından son derece elverişlidir.Saygılarımla.
-
Denetimli serbestlik kurumunun Türkiye için gerekli bir kurum olduğu kanısındayım.Bunun için de Ceza Kanununda yerinde yapılan bir düzenlemedir.Zamanla oturacak bir müessesedir.
Önyargılı bir şekilde eleştirmek yerine sistemi daha iyi öğrenip Türkiye için ne kadar gerekli olduğunu anlamak gerektiğini düşünüyorum.Saygılarımla
-
Suçlulara verilen cezanın gerektiği şekilde uygulanmasından yanayım.Cezaların caydırıcı nitelikli olması şart ve elzemdir.Eğer suçluları içeride bey-paşa misali yaşatacaksak...peki soruyorum suç işlemeyen, yasalara saygılı vatandaşın günahı ne? Siz defalarca suç işlemiş ve bunu artık meslek edinmiş kişileri rahatlatacak ya da sürekli afla salıvereceksiniz sonra o da gidip yine yeni canları yakmaya devam edecek..yok böyle bir şey..suç işleyen cezasına katlanacak hatta ben cezaların olabildiğince ağırlaştırılmasından yanayım. evet toplama kamplarında yakalım demiyorum ama suçlu suç işlediğine pişman olmalı bunun için de cezaların şiddetli olmasını savunuyorum..bu da benim kişisel görüşüm..