Cevap: İnternette aldatma mesajları
Alıntı:
dardayım rumuzlu üyeden alıntı
Savcılık sizi ürkütmesin.. Ne diyecek savcı size.. Kocanızın sizi aldatmasını açığa çıkartınız bu nedenle suçlusunuz mu diyecek.
Yada aile müessesesini yerle bir eden iki kişinin gayri ahlaki beraberliğini ortaya çıkarttığınız için sizi cezalandıracakalrmı ?
Siz ailenizin namusunuzun şerefinizin onurunuzun kavgasını veriyorsunuz. Hiç bir mahkeme sizi bu mücadelenizden dolayı suçlayamaz..
Aldatılan kocaya telekulak izni
Giriş Saati : 03.01.2009 12:46
Güncelleme : 03.01.2009 13:56
Yargıtay, aldatıldığından şüphelendiği için eşinin haberi olmaksızın eve ses kayıt cihazı yerleştirerek ortam dinlemesi yapan ve elde etiği ses kayıtları sonrası eşi hakkında boşanma davası açarak tazminat talep eden kocayı haklı buldu. Yargıtay, verdiği emsal kararda, yasadışı yollarla elde edilen delilin, delil kabul edileceğine hükmetti.
Mahkeme, yasadışı yollarla elde edilen ses kayıtlarının delil olamayacağına karar vererek, açılan boşanma davasını reddetti. Kararın temyiz incelemesini yapan Yargıtay, özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamayacağına dikkat çektikten sonra, "Ancak evlilik birliğinde eşlerin evliliğin devamı süresince birbirlerine sadık kalmaları da yasal bir zorunluluktur" dedi.
MAHKEME: YASADIŞI DELİLE İTİBAR EDİLEMEZ
Pendik Aile Mahkemesi, davacı koca tarafından mahkemeye delil olarak sunulan ses kayıtlarına ilişkin CD'nin eşinin özel hayatının gizliliğinin ihlal edilmek suretiyle hukuka aykırı yolla elde edildiği, bu nedenle delil olarak kullanılamayacağını ileri sürerek davanın reddine karar verdi.
Mahkeme, davacı kocanın delil olarak sunduğu ses kaydının, eşinin bilgisi dışında özel hayatın gizliliği ihlal edilerek hukuk dışı yollardan oluşturulduğu, bu sebeple itibar ve kabul edilemeyeceğine dikkat çektikten sonra, davalının sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışta bulunduğunu gösteren başkaca bir delil de getirilmediği gerekçesiyle kocanın açtığı boşanma davasının reddine hükmetti.
İŞTE, YARGITAY'IN BOŞANMA DAVASINDA "YASADIŞI DELİL'İ KABUL GEREKÇESİ
Davanın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozarak emsal bir karara imza attı. Yargıtay, verdiği kararda şu görüşleri dile getirdi:
"Sunulan delil eşlerin birlikte yaşadığı konutta davalının bilgisi dışında koca tarafından hazırlanan bir sistemle elde edilmiştir. Yapılan Bilirkişi incelemesi sonucu CD'deki ses kayıtlarının orijinal olduğu, üzerinde ekleme, çıkarma, kesinti ve kopyalama bulunmadığı tespit edilmiştir. Davalı-davacı kayıt altına alınan konuşmaların kendisine ait olmadığına ilişkin bir iddia ileri sürmemekte bu delilin özel hayatın gizliliği ihlal edilerek elde edildiğini belirterek karşı çıkmaktadır. Bir delilin elde edilişi kişilerin Anayasa ile tanınmış haklarının ihlali suretiyle gerçekleşmiş ise, onun hukuka aykırı olarak elde edildiğinin kabulü gerekeceğinde duraksama bulunmamaktadır.
Delilin elde edilişinde hukuka uygunluk nedenleri varsa o zaman kanuna aykırılık ortadan kalkar. Kuşkusuz, Anayasaya göre herkes özel hayatına ve Aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz. (Anayasa: Madde:20/1) Ancak evlilik birliğinde eşlerin evliliğin devamı süresince birbirlerine sadık kalmaları da yasal bir zorunluluktur."
YARGITAY, "EVLİLİKTE ÖZEL YAŞAM ALANI OLMAZ"
Yerel Mahkemenin kararı bozan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, evlilik hayatında özel yaşamın nasıl olacağını da betimlediği kararında şöyle dedi:
"Eşlerden birinin bu alana ilişkin özel yaşamı evlilikle bir araya geldiği ve birlikte yaşadığı hayat arkadaşı olan diğer eşi de en az kendisininki kadar yakından ilgilendirir. O nedenle, evlilikte, evlilik birliğine ilişkin yasal yükümlülükler alanı eşlerin her birinin özel yaşam alanı olmayıp, aile yaşam alanıdır. Bu alanla ilgili de, eşlerin tek tek özel yaşamlarını değil, bütün olarak aile yaşamının gizliliği ve dokunulmazlığı önem ve öncelik taşır. Bu bakımdan, evliliğin, yasal yükümlülükler alanı, diğer eş için dokunulmaz değildir. Bu nedenle, eşinin sadakatinden kuşkulanan davacı-davalının birlikte yaşadıkları her ikisinin de ortak mekanı olan konuta eşinin bilgisi dışında ses kayıt cihazı yerleştirerek eşinin aleni olmayan konuşmalarını kaydetmesinde, bu suretle sadakat yükümlülüğü ile de bağdaşmayan davranışlarını tespit etmesinde özel hayatın gizliliğinin ihlalinden söz edilemez ve hukuka aykırılık bulunduğu kabul olunamaz.
Aksine, aile birliğine ilişkin ortak yaşanılan mekana davalının meşru olmayan bir amaç için arkadaşları kabul etmesinde aile hayatının gizliliğini ihlal söz konusudur. Bu bakımdan sözü edilen delilin elde edilişinde hukuka aykırılık bulunduğundan söz edilemez. O halde yapılan soruşturma ve toplanan delillerle davalı-davacının meşru olmayan bir amaç için karşı cins de dahil olmak üzere arkadaşlarını müşterek konuta aldığı ve sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı gerçekleşmiştir. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir.
Gerçekleşen olaylar karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu koşullar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre davacı-davalı koca tarafından açılan boşanma davasının da kabulüne karar verilmesi gerekirken isteğin reddi doğru bulunmamıştır."
KRİTİK KARAR
Yerel Mahkeme, verdiği karara direnirse, davada son sözü Yargıtay Hukuk Genel Kurulu verecek. Yerel Mahkeme, Yargıtay'ın bozma kararına uyarsa, aldatıldığından şüphelenen eşlerin yasadışı yollarla yapacakları dinlemeler, boşanma davalarında delil olarak kabul edilecek.
Cevap: İnternette aldatma mesajları
çok teşekkür ederim ancak avukatım sanırım bu konuda beni fazla korkuttu.
Cevap: İnternette aldatma mesajları
Alıntı:
denizderin rumuzlu üyeden alıntı
çok teşekkür ederim ancak avukatım sanırım bu konuda beni fazla korkuttu. memuriyetten çıkarılmaya kadar gidebileceğini söyledi. şifre olayı işi karıştırmıyor o halde
Avukatınıza şu metni verin. Bunu daynak yaparak başvurusunu yapsın.. Ne memuriyeten atılırsınız nede ceza alırsınız. Hiç birşey olmaz size.. Varsa yüreği eşinizin gidip de dava açsın size. O açtığı davadan sonra kendi başının ne kadar ağrıyacağını hesaba katıyordur. Sizin avukatınız bunu hesaba katmıyor. Hakim demeyecekmi eşinize "hem aldattın hemde utanmadan davamı açıyorsun." diye.. Ayrıca eşinizin sizin kendi özel hayatına müdahale ettiğinize dair bu dava açışı, yaptığı sadakatsizliği kabul ettiğini, sadece sizin bu sadakatsizliği ispat edişle ilgili delil elde etme yönteminizi dava ettiğini gösterir. Buda eşinizin sadakatsiliğini tescillendirir. Bu durumda size de hem eşinize hemde karşı tarafa haksız fiil nedeni ile dava açmanın yolunu açar.. Avukatınız bu konuda fazla derine gitmek istemiyor..
işte o metin..
Rahat olun ve daha önce bir arkadaşa verdiğim bu cevabın çıktısını alın yanınızda bulunsun sık sık okuyun. Size hem moral hem güç verecektir.
Avukatınızada verin.. Gerekirse beyanında kullanır..
Fiilen ispatlanmadığı sürece bu olguların yaşananların açık yüreklilikle itiraf edilmeyeceğini de takdir edersiniz.
Bu koşullarda kusursuz ve mağdur olan taraf olarak aldatılan eşe bunu ispat etme yükümlülüğü doğmazmı ?
Bu durumda aldatılan eşe sadakatsizliği ispatlayacak bundan başkaca yol kalmışmıdır..
( Evli )bir kişinin özel hayatını ilgilendiren fotoğraf, mektup, görüntü ve ses kayıtları eğer boşanma sebebi sayılacak ve bunu ispat edecek unsurlar taşıyor ise ; artık bunların elde edilmesi yöntemindeki usulsüzlüğü ileri sürmek hakkın kötüye kullanılması olmaz mı ?
Evli insanların kendi aralarındaki hele birde çocuklar varsa onlar için özel hayatın korunmasına ve devamına yönelik de özel bir gizliliğin, özenin , sadakat yükümlülüğünün olması ve muhafazası taraflardan beklenilmemeli mi ?
Evliliğin kendine özgü özeli, tarafların özelinden daha korunmaya muhtaç değilmidir? bu nedenle evliliğin özelinin korunması gerçeği taraflara özel yükümlülükler getirmez mi ?
Evliliği sona erdirmeyi gerektiren , boşanma nedeni sayılabilecek gerekçeler varken bu yazışmaların ve sesin sahibi kişinin haberleşme özgürlüğünün ihlalinden özel hayatına müdahaleden bahsetmesi yanlış değilmidir?
aldatan eşin haberleşme özgürlüğü ve mahremiyeti ile özel hayatına müdahale edilmesinin yanlışlığı adına alınacak bir kararın, aldatılan eşin, çocukların ve evlilik müessesesinin haklarını - özelini de zedeleyeceği aşikar değilmidir ?
aldatan eşin sadakatsizliğini aleni olarak ortaya koyan delillerin, elde ediliş şekli nedeni ile davada yok sayılması kamu vicdanını da yaralamayacakmıdır ?
Maddi ve filili gerçekler aldatan eşin ve diğer kişi arasında yaşanan bu beraberliğin doğruluğunu ispat ediyorsa, mahkemenin artık bu delilin elde ediliş şeklinden ziyade ; sadakatsizliğin varlığını algılayıcı ve kusur açısından değerlendirici bir bakış açısı ile kamu yararına davaya yön vermesi gerekmezmi ?
Sadakatsizliğe uğrayarak mağdur olan kişi olarak aldatılan eşin yasalar önünde sadakatsizlik yapan eş kadar hakları olmalı ve hukuken himaye edilmeliki evlilik müessesesine saygı ,sadakat, sağlıklı bir neslin geleceği ve hepsinden önemlisi adalet sistemine duyulan saygı korunabilsin. yanılıyormuyum ?
hukuk sever her dostun takdir edeceği üzere Hukuk maddi gerçeklere uygun çözüm üretemedikçe güvenilirliğini yitirir ve varlık nedeni tartışılır hale gelir.
bu yazı bir alıntıdır.. kısmen düzenlenmiştir..genellenmiştir.. herkese ışık tutacağını umut ediyorum.. saygılar sunuyorum..
Cevap: İnternette aldatma mesajları
tekrar teşekkür ediyorum.
keşke bir de birebir bu duruma uygun bir emsal karar olsa
Cevap: İnternette aldatma mesajları
Alıntı:
denizderin rumuzlu üyeden alıntı
tekrar teşekkür ediyorum.
keşke bir de birebir bu duruma uygun bir emsal karar olsa
Rica ederim.. Tekrar geçmiş olsun..
Cevap: İnternette aldatma mesajları
Alıntı:
dardayım rumuzlu üyeden alıntı
Rica ederim.. Tekrar geçmiş olsun..
Biraz önce benzer bir konuya cevap yazdım. Bu hakimin takdirine kalmış bir durum mu?
Bir de şu var. Diyelim ortak evinizdeki ortak bilgisayardan yapıldığı kanıtlanırsa bunun gerçekliğini nasıl kanıtlayacağız? Örneğin Facebook hesabıyla bir başkasıyla konuştuğunu tespit ettik. Dava sırasında benim değil eşim beni tuzağa düşürmek için açmış dediği an iş bitiyor. Bunu yaşadım. Dİğer taraftan MSN facebook vs yazışmalarını istedim. İzin çıkmadı.
Benim suçum nedir anlayamadım?
Cevap: İnternette aldatma mesajları
Alıntı:
akcurali rumuzlu üyeden alıntı
Biraz önce benzer bir konuya cevap yazdım. Bu hakimin takdirine kalmış bir durum mu?
Bir de şu var. Diyelim ortak evinizdeki ortak bilgisayardan yapıldığı kanıtlanırsa bunun gerçekliğini nasıl kanıtlayacağız? Örneğin Facebook hesabıyla bir başkasıyla konuştuğunu tespit ettik. Dava sırasında benim değil eşim beni tuzağa düşürmek için açmış dediği an iş bitiyor. Bunu yaşadım. Dİğer taraftan MSN facebook vs yazışmalarını istedim. İzin çıkmadı.
Benim suçum nedir anlayamadım?
Sayın akcurali; mahkemeye sunulan deliller takdiri delil niteliğindedir. Yani hakimin takdirindedir. Önemli olan tanık ifadeleri, delilelr ve benzeri anlatılan olaylar ile karine nin oluşması ve hakimin kanaat getirmesinin sağlanmasıdır.
Yalnızca facebook yada msn üzerindeki haberleşmeler tek başına karine oluşturmayacaktır. Bu delilleri diğer başka yan deliller ile destekleyebilseydiniz hakimde kanaat oluşacaktı belkide. Nedir bu yan deliller ; telefon trafiği, sms trafiği, fotoğraflar, ses kayıtları, diğer tanık ifadeleri, kredi kartı ekstreleri, otel ve yemek faturaları, iddialarınızın doğruluğunu kanıtlayacak nitelikteki diğer yaşanmış olaylar, vs.
Ünlü Cicero tarihde en kazanılmayacak nitelikteki bir cinayet davasını üstlenir. Müvekkilini savunabileceği kendi inancı ve kanaatinden başka bir dayanağı yoktur. Mahkeme günü gelir ve tek bir cümle ile savunma yapar.. "qui bano" anlamı, "kim karlı" yaşanan bu olaydan ve cinayet olayından kim karlı çıkmıştır sorusunun cevabı savunmasının özüdür.
Burdan yola çıkarak... yaşanan her adli olayda kim karlı, neden yapılmıştır vb. bir çok soruya yanıt arayan hakimi bu soruların yanıtları açısından doyuran kazanır.
Sizin davanızda ve olayınızda da soru şu olmalı ve beyanlar şuna uygun yapılmalıydı... "evdeki bilgisayardan eşiniz adına başkaları ile konuşmak size ne kazandırırdı.. yada eşinize" bazan somut deliller ve gerçekler hemen önümüzde bizi beklerken biz onları çok uzaklarda ve karmaşık ayrıntılar içerisinde ararız. Belkide en büyük hata budur..
Geçmiş olsun..