Sayın Legird Öğretmenim,
Öncelikle büyük geçmiş olsun. Yazınızda "tokat attım" diyorsunuz ama ben bir tokatla bir öğretmene 5 ay hapis cezası verilebileceğini düşünemiyorum. Öğrencilerin derslerde, okulda ve okul dışındaki hareket, tutum ve davranışlarını çok iyi biliyorum. Bu nedenle bana hiç anlatmanıza gerek yok. Dışarıdan birisine de ne kadar anlatmaya çalışırsanız çalışın anlamayacaktır. Bunu anlayabilmeleri için bazı okullarda, bazı sınıflarda bir saat derse girmeleri belki yeterli olabilir.
Hani şu medya mensupları var ya.. "Kulak kopartan öğretmen, kemik kıran öğretmen" manşetleri atan gazetecilerden, televizyonculardan bahsediyorum. Sadece onlar mı? Hayır! Çocuğunun kulağı çekildi ya da bir tokat yedi diye okula gelip ortalığı birbirine katan, öğretmeni tehdit eden, soluğu savcılıklarda alan velilere ne demeli!
Eski Medeni Kanun'da basit bir tokat öğretmenin tedip ve terbiye hakkı kabul edilerek ceza görmezken yeni Medeni Kanunla birlikte durum değişti. Şimdi basit bir tokata bile ceza verilebiliyor ki tahmin ediyorum siz bu basit tokat sınırını oldukça aşmışsınız. Mankemece verilen cezadan bu sonucu çıkartıyorum.
Öğretmenim, öğrenciye dayak atmak hiç bir zaman çözüm değildir, olmamıştır, olamaz da. Şu sonuca bakın! Öğrenciyi dövdünüz, beş ay hapis cezasına çarptırıldınız, hükmün açıklanması geriye bırakıldı. Doğrusunu söylemek gerekirse şimdiden sonra süt dökmüş kedi gibi olmayacak mısınız? Ne gerek vardı maşa varken elinizi yakmaya?
Öğrencilerin durumu malum. Laftan sözden, dur, yapma etmeden anlamıyorlar. Öğrenci Davranışlarını Değerlendirme Kurulları (eski adıyla disiplin kurulları)çalışmıyor, çalışamıyor, ceza veremiyor. Peki neden çalışamıyor, ceza veremiyor? Bunu siz biliyorsunuz ancak bu yazımı okuyan diğer üyeler de bilsin diye onu da açıklayacağım;
Okul müdürleri yukarıda anılan kurulların başkanı. Hiç bir müdür ya da idareci öğrencilere disiplin cezası vererek okulun dışarıdan ve üst yönetim tarafından disiplinsiz görünmesini istemiyor. Bir bakıyorsunuz en ağır yaptırım olan okul değiştirme cezası alması gereken öğrenci kurula gönderilmiş kurul hiç bir ceza vermemiş sadece öğrenciyi uyarmış. Öğrenci aynı tutumunda devam ediyor tabii.
İdare gerekirse öğretmeni eziyor, öğrenciyi haklı çıkarıyor. Olan da zavallı öğretmene oluyor, eli kolu bağlanıyor. Peki tüm bunlara tarşı neler yapılabilir?
Öncelikle öğretim yılı başında yapılan toplantıda, adı geçen kurula üye olmaya çalışılmalı. Hukuk bilginiz olduğu diğer öğretmenler tarafından kabul ediliyorsa bu kurula sizi de seçeceklerdir. Seçilemeseniz de o kadar önemli değil.
Sorun çıkartan, özellikle okul değiştirme cezasına çarptırılmayı gerektiren suç işleyen öğrenci hakkında kurula sevk talebiyle okul müdürlüğüne dilekçe ile başvurun, kayıt tarih ve numarasını mutlaka alın. Kurul üyesiyseniz dosya önünüze gelecektir. İdareciler uyarma ya da kınama cezası üzerinde duracaklardır. Siz ise öğrencinin okul değiştirme cezasına çarptırılması gerektiği yönünde oy kullanın. Eğer öğrencinin işlediği suçun cezası gerçekten okul değiştirme yaptırımı ise ve çoğunluk bunun aksi karar alırsa idare mahkemesine başvurarak bu kararın iptalini isteyin. Karar iptal edildiğinde, kurul tekrar toplanarak verilmesi gereken asıl cezayı verecektir. Kurulda üye olmasanız da aynı yolu kullanabilirsiniz.
Öğrenciler arasında adınız "mahkeme kararıyla okuldan öğrenci attıran öğretmen" e çıkacaktır. Hic endişelenmeyin ve kimseye taviz vermeyin. Ne yapalım bu ülkenin kanunu böyle...
Tekrar büyük geçmiş olsun. Saygı ve hürmetler.