Re: Evlilikte eşin soy adının alınmaması
Ayrıca yerel mahkemelerle sorun aşılamıyormuş unbelievable nin söylediğine göre kişisel araştırmalarım da bunu doğrular yönde.Maalesef AİHM ne gidecek zamanım ya da dava masraflarını karşılayacak kadar param yok.Çaresiz bir çok kadın gibi devletin bir gün beni birey olarak görmesini ve AİHM nin aldığı kararı TMK ya koymasını beklemem gerek.
İki gün önce kimliğimi değiştirmeye gittim, bana yardımcı olmaya çalışan BAYAN memur kafasına göre kimliğimi yazmaya başladı, siz müdahele etmezseniz kimse sizin fikrinizi sormuyor.Yani bu durum insanlara o kadar olağan geliyor ki yasadan falan umudu kesiyorsunuz.Uluslararası bir şirkette oldukça üst düzey yöneticilik yapan bir tanıdğım avukat olan karısından bu sorun yüzünden ayrıldı,kadın kendi ismini istiyor diye.Yani eğitim de insanları bilinçlendirmeye yetmiyor maalesef.
Re: Evlilikte eşin soy adının alınmaması
Boşanmakla başına ne büyük iş aldığının farkında değildir büyük olasılıkla! Boşandıktan sonra herşeyi sil baştan değiştirmek gerekecek. Bankadan tapuya boşanma evrakınızı ki (bu belgede nekadar çok bilgi olduğuna inanamazsınız) dağıtacak.
Hele birde çocuğu varsa yandı. Velayeti ona bile olsa çocuğun kendi çocuğu olduğunu kanıtlamak için vukuatlı kayıt örnekleriyle dolaşması gerekecek. En ilginci çocuğun kayıtlarında soyisminiz evlilik soy ismiyle geçiyor. Kadının soyisminizi hop hop değiştiren devlet nedense çocuğun kayıtlarına yeni soy adınızı işlemeye yanaşmıyor.
Anlamadığım şey soyismim diye direten erkekler acaba soy isimlerinin topu topu üç dört nesildir onlarla birlikte olduğunu, önemli bir bölümünün rastgele belirlendiğini, aynı soyismi taşıyan soy sayısının bazen yüzlerle ifade edildiğini bilmiyor mu?
Re: Evlilikte eşin soy adının alınmaması
Kızlık soyadına AİHM desteği
Cumartesi, 20 Kasım 2004
Mahkeme, Türkiye'nin, ayrımcılığı yasaklayan ilgili yasa maddesini 'kızlık soyadını kullanmaya izin vermeyerek' ihlal ettiği kararına vardı.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), İzmirli avukat Ayten Ünal Tekeli'nin evlendikten sonra sadece kızlık soyadını kullanamaması nedeniyle açtığı davayı haklı buldu. Mahkeme, "Sadece kızlık soyadının kullanılmasına izin verilmemesi ayrımcılıktır" dedi.
Ayten Ünal Tekeli, 1995 yılında Karşıyaka Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak evli olmasına karşın sadece kızlık soyadını kullanmak istediğini bildirmişti. Ancak mahkeme bu talebi reddetti. Bunun üzerine konu 1996'da AİHM'ye gitti. Ünal Tekeli, kendisine sadece kızlık soyadının verilmemesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) özel hayatın ve ailenin korunmasını garanti altına alan 8. maddesine aykırı olduğunu öne sürdü. İzmirli avukatın ikinci şikayetini ise, sadece kocanın kendi soyadını kullanmasının ayrımcılık yarattığı oluşturdu.
AİHM iki şikayeti birleştirdi. Mahkeme, 16 Kasım'da kararını verdi. Mahkeme, Türkiye'nin, sadece kızlık soyadını kullanmaya izin vermeyerek ayrımcılığı yasaklayan 14. ve buna bağlı olarak da özel hayata ilişkin 8. maddeyi ihlal ettiğini bildirdi.
Mahkeme, Türk hükümetinin "uygulama aile birliğini koruma amacı güden bir geleneğin yansımasıdır" savunmasını kabul etmedi. Türkiye, Ayten Ünal Tekeli'ye mahkeme masraşarı olan 1750 avroyu ödeyecek.
AİHM'ye yaptığı başvuru haklı bulunan Ünal, karar sonrası "Kadınlar kazandı, Türkiye kaybetti. Kararla Türk kadını AB'ye girmiştir" dedi.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararı, tüm evli kadınların önünü açtı. Evli kadınlar, AİHM'nin kararını gerekçe göstererek mahkemelere başvuru yapabilecek. AİHS ve Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesine İlişkin Sözleşme'yi temel alabilecek olan kadınlar, talepleri kabul edilmezse AİHM'ye başvurabilecek. Anayasa'nın temmuzda değiştirilen 90. maddesi, yasalarla uluslararası sözleşmeler çelişirse uluslararası sözleşmelerin uygulanacağını öngörüyor. Mahkemeler, bu maddeyi gerekçe göstererek, kadınların istemleri doğrultusunda karar verebilecek. (SD)
Kaynak: Güven Özalp, Radikal; Gökçer Tahincioğlu, Milliyet, 17-18 Kasım 2004
Başka bir konu hakkında arştırma yaparken tesadüfen bunu buldum.Aihmnin bu kararı temel hak ve özgürlükleri ilgilendirdiğinden,yasalar ile temel hak ve özgürlüklerle ilgili uluslararası antlaşma hükümleri çatışırsa anayasamızın 90. maddesi gereği uluslararası antlaşma hükümlerinin uygulanması gerekir.Gerçi burda uluslararası antlaşma metnine doğrudan aykırılık yok ancak,kanunları yorumlama ve içeriğini tespit etme mahkemelerin görevi olduğundan aihmnin verdiği bu hüküm antlaşmanın bir maddesi hükmündedir ve bizim yerel mahkemelerimizin ve yargıtayımızın da kadının sadece kendi soyadını kullanmasına izin vermesi gerekir.
Re: Evlilikte eşin soy adının alınmaması
Dediğiniz gibi gerekir ama vermez. Bu açılan tek dava değildir.Bu dava sonucunu gerekçe göstererek yerel mahkemelere açılan birkaç dava reddedilmiştir(temyiz dahil) dahası olumlu sonuçlanan birkaç mahkeme kararını da yargıtay 90. maddeye rağmen bozmuştur.
Bu foruma bu konuyla ilgili gerekçeleriyle birlikte bir soru daha sormuştum ama ciddiye alınmadı ki 1 haftadır iki satır yazan yok.Kadınların bu konudaki yakınmaları üzücüdür ki pek çok hukukçu tarafından da kuru gürültü olarak algılanmakta maalesef.
Re: Evlilikte eşin soy adının alınmaması
Alıntı:
t_yasa rumuzlu üyeden alıntı
Dediğiniz gibi gerekir ama vermez. Bu açılan tek dava değildir.Bu dava sonucunu gerekçe göstererek yerel mahkemelere açılan birkaç dava reddedilmiştir(temyiz dahil) dahası olumlu sonuçlanan birkaç mahkeme kararını da yargıtay 90. maddeye rağmen bozmuştur.
Bu foruma bu konuyla ilgili gerekçeleriyle birlikte bir soru daha sormuştum ama ciddiye alınmadı ki 1 haftadır iki satır yazan yok.Kadınların bu konudaki yakınmaları üzücüdür ki pek çok hukukçu tarafından da kuru gürültü olarak algılanmakta maalesef.
çok halkısın canım sana katılıyorum .
Re: Evlilikte eşin soy adının alınmaması
Sanırım 2002 de hazırlanmaya baslayan yeni bir yasa var, bende aynı dertten muzdarip oldum ve bu yasanın biran once değişmesi için galatasaray universitesi ogretim uyelerinden biri ile hazırladıgım bir metni Ankara TBMM İnsan Hakları Kominyonu'na ilettim. Eger arzu ederseniz birsürü hukuk maddeleri ile dolu bu metni ve AHİM kararı'nın Türkçesini sizlere ulastırabilirim.
Re: Evlilikte eşin soy adının alınmaması
Söz konusu olay Anayasa Mahkmesine de taşınmış bir olaydır.Ancak AYM kadının erkeğin soyadını alması konusundaki kararı eşitlik ilkesine aykırı olmadığı şeklindedir.
Ayrıca "kadın evlenmekle kocasının soyadını alır" kuralı kimi sosyal gerçeklerin doğurduğu zorunluluklardan ve yasakoyucunun yıllar boyu kökleşmiş bir geleneği kurumsallaştırmasından kaynaklanmaktadır.Kaldı ki kadın erkeğe göre farklı yaratılmıştır.Zorunluluklar ve toplumsal gerçekler karşısında kadının korunması, aile bağlarının güçlendirilmesi de bu kuralın işlevleri arasında yer alır.
Bu konuda düzenleme serbestliği bulunmamaktadır.AİHM ne karar verirse versin Türk Hukukunda bu ilke hala geçerlidir.Prof.Akıntürki'ten bir alıntı ile metni bitirmek istiyorum."Biz kanunlarımızı batılı ülkelerden almış olabiliriz, bu doğrudur.Ancak hukukumuz kesinlikle ithal değildir, yerlidir ve hep öyle kalacaktır."
Re: Evlilikte eşin soy adının alınmaması
Alıntı:
Veysel Demir rumuzlu üyeden alıntı
Kaldı ki kadın erkeğe göre farklı yaratılmıştır."
Biraz aciklarmisiniz lutfen. Soyisim kadin erkek farkinin tam olarak neresine denk geliyor tam anlayamadim.
Re: Evlilikte eşin soy adının alınmaması
Sayın gecem,
Anlaşılan o ki birbiriyle bağlantılı o kadar cümle içerisinden birisini cımbızla çekerek almışsınız.
Sorunuzun cevabı metnin içindedir.Dikkatle ve önyargısız şekilde okuyarak anlayacağınıza inanıyorum.Bir deneyin.Olmazsa yine de tekrar açıklarım.
Saygı ve sevgilerle
Re: Evlilikte eşin soy adının alınmaması
Alıntı:
Veysel Demir rumuzlu üyeden alıntı
Sayın gecem,
Sorunuzun cevabı metnin içindedir.Dikkatle ve önyargısız şekilde okuyarak anlayacağınıza inanıyorum.Bir deneyin.Olmazsa yine de tekrar açıklarım.
Saygı ve sevgilerle
Kadın ve erkeğin "eşit" olduğunu söyleyenler bana hep komik gelmiştir. Eşit iki şeyin neden ayrı ayrı adları (biri "kadın" diğeri "erkek") olsun ki?
Mutlak bir kadın - erkek eşitliğini savunmak gerçekten kadınlara da erkeklere de zulümdür. Ancak YASALAR ÖNÜNDE EŞİTLİK den bahsedilebilir.
Kaldı ki yasalar önünde eşit olması bile bence adil değildir. Yasalar (değilse bile genel olarak hukuk sistemi) kadını erkekten daha fazla korumalıdır ve sanırım gerçekte böyle de oluyor. Bu en azından kadınların ortalama fiziksel güçlerinin erkeklerin ortalama fiziksel güçlerinden az olması; toplumun kadını erkekten daha güçsüz kabul etmesi gibi sebeplerden dolayı gereklidir.
Soyadı konusunda ise neden bu kadar takılıyor insanlar anlamış değilim. Bunları kişiler özgürce seçebilmelidir. Kanunların sınırlayıcılığı olmamalıdır. İster erkek kadının ister kadın erkeğin soyadını alabilmeli, ister herkes kendi soyadını kullanabilmeli ya da evlilikten sonra yeni aileye yeni bir soyadı belirlenebilmelidir. Ha, tamam işin "default" 'u erkeğin soyadının kadına verilmesi olabilir ama bunun dışındaki seçenekler sıkılmış diş macununu doldurmak kadar zor olmamalı.