Çok çekişmeli boşanma-nafaka-tazminat-mal paylaşım-temyiz

Alıntı:

---

hadik rumuzlu üyeden alıntı

200 ytl tedbir nafakası ödüyorum

---

Boşanma davalarında yeni medeni kanunda KUSUR kavramı mevcuttur.Bilemiyorum avukatınız hiç bundan size bahsetti mi?

Eğer sunduğunuz şahitlerinizin söylediklerine kanaat ederse, eşinizi size göre daha fazla kusurlu bulursa tazminat ve nafaka ödemezsiniz kanaatimce. Ya da en kötü ihtimal ile eşit kusurlu bulur ekonomik durumunuza göre hakim bir maddi tazminat bağlar.
Temyiz süreci de maalesef kısa olmuyor.
En az 1 yıl beklersiniz.
1,5 yılı da bulabilir.
sonuçta türkiyede tonlarca dosya var.

Eşimin bana dedikler : "Allah belanı versin" , "şerefsiz", "hayvan", "pezevenk", "gerizekalı", "salak", "manyak" ve bunları benim alt komşum bile duyardı. Çünkü eşim bana çok kötü bağırırdı. hatta bana bıçak bile attı. ama kimse bunu görmedi.

Alıntı:

---

hadik rumuzlu üyeden alıntı

Eşimin bana dedikler : "Allah belanı versin" , "şerefsiz", "hayvan", "pezevenk", "gerizekalı", "salak", "manyak" ve bunları benim alt komşum bile duyardı. Çünkü eşim bana çok kötü bağırırdı. hatta bana bıçak bile attı. ama kimse bunu görmedi.

---

Önemli olan komşunuzun söylediklerinin mahkemede tutanaklara geçip geçmediği.
Geçti mi?

Şahidim özellikle "şerefsiz" ve "pezevenk" kelimelerini duyduğunu, en iyi hakaretinin "hayvan" olduğunu, çok bağırdığını söylemiş.

Alıntı:

---

hadik rumuzlu üyeden alıntı

Şahidim özellikle "şerefsiz" ve "pezevenk" kelimelerini duyduğunu, en iyi hakaretinin "hayvan" olduğunu, çok bağırdığını söylemiş.

---

Dava tutanağına bunlar geçti mi?

Şahidim talimatla dinlendiği için onun tutanağı daha dosyaya girmemiş. Eğer sözkonusu kelimeler dava tutanağında yer almışsa durum ne olur.

Şahidim başka bir yerde ifade verdi. İfade tutanağı duruşmamızın yapıldığı mahkemeye ulaşmamış.

Alıntı:

---

hadik rumuzlu üyeden alıntı

Şahidim talimatla dinlendiği için onun tutanağı daha dosyaya girmemiş. Eğer sözkonusu kelimeler dava tutanağında yer almışsa durum ne olur.

---

Eğer bu bahsettiğiniz hakaretler dava dosyanıza girerse Hakim bunu değerlendirecektir. Ve hiç merak etmeyin, gözardı da etmeyecektir. Artık boşanma davaları eskisi gibi değil.

Eşler evli oldukları süre içinde birbirlerine şiddet uygulayamazlar, hakaret ve küfür edemezler, aldatamazlar.

Benimde bir tanıdığım boşanma sürecinde.
Onun boşanma davası açılırken ki savunma yazısını bulum az önce. Orada tüm kusurun eşinde olması sebebi ile nafaka ve tazminat talebinin reddi gereklidir diye bir ibare buldum. Bu ibare yargıtay kararı içeriyor. Bunu not almanızı ve avukatınıza bunu mahkemenizde kullanmasını isteyin.
Son mahkemenizde sanırım bu ifadeyi kendisini kullanacaktır ama siz yine de bilgi sahibi olmuş olun.

Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında da, boşanmada kusurlu olan tarafın tazminat talebinde bulunamayacağı, manevi tazminata karar verilebilmesi için ise sadece boşanma kararının yeterli olmayacağı, boşanma sebepleriyle manevi tazminat talep eden tarafın kişilik haklarının ağır şekilde zedelenmiş olması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Tüm kusur kendisinde olduğundan tazminat ve nafaka talebinin reddi gereklidir.(YHGK 2006/2-37 E. 2006/28 K.)

Alıntı:

---

hadik rumuzlu üyeden alıntı

Şahidim başka bir yerde ifade verdi. İfade tutanağı duruşmamızın yapıldığı mahkemeye ulaşmamış.

---

Ayrıca yine buna benzer bişey daha buldum.

Küfürbaz kadına kötü haber

Yargıtay, kocasına "Okumuş cahil, aptal, sersem, aşağılık, eşekoğlu eşek" kayınvalidesine de "o.." diye küfür eden kadını "Ağır kusurlu" bularak, mahkemece verilen manevi tazminat ve nafaka kararını bozdu. Kararda, "Boşanmaya kendi kusuru ile de yol açan kadın manevi tazminat isteyemez. Ağır kusurlu olan eş yararına yoksulluk nafakası da takdir edilemez" denildi.

----------------------------------------------------------------------
KÜFÜRBAZ KADINA NAFAKA YOK

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, kocasının boşanma davası açığı küfürbaz kadına nafaka verilmemesine hükmetti.

YARGITAY’ın kararına konu olay Kastamonu’da geçti. T.A. ile A.A. görücü usulüyle evlendiler. Ama bir süre sonra aralarında geçimsizlik baş gösterdi. Karısının sürekli kendisine ve annesine küfür etmesinden bıkan T.A, boşanma davası açtı. Mahkeme boşanmayı kabul ederken, davalı kadına manevi tazminat ve nafaka bağladı. Davacı koca, kararı Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nde temyiz etti. Yargıtay, davacı kocayı haklı bularak, davalı kadına manevi tazminat verilmesini bozdu. Yüksek Mahkeme, "ağır kusurlu" bulduğu kadına nafaka bağlanmasını da yerinde görmedi. Kararda, özetle şöyle denildi:

"Boşanmaya yol açan olaylarda kocasına, ’okumuş cahil, aptal, sersem, aşağılık, eşekoğlu eşek’ şeklinde sözler söyleyerek, hakaret eden, kayınvalidesine ’o.....’ diyen davalı kadın boşanmaya sebebiyet veren hadiselerde ağır kusurludur. Türk Medeni Kanunu’nun 174/2 maddesi gereğince, ’Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.’ Davalı kadın, yukarda sözü edilen ve gerçekleşen davranışları sebebiyle boşanmaya kendi kusuru ile de yolaçtığına göre manevi tazminat talep etmekte haklı değildir."

Aydınlattığınız için teşekkürler.
Son olarak 5. celsem var. şubat ayında o celseye girmeyi düşünüyorum. (daha önceki 4 celseye girmedim.Avukatım takip ediyor. avukatım bu celsede kararın % 90 çıkabileceğini söyledi. şahitler tamamlanmış oluyor) Çevremdekiler, arkadaşlarım ve pek çok kişi mutlaka en az bir celseye girip kendimi hakime göstermem gerektiğini; hakimlerin ifade veren kişiyi çok rahat çözebileceğini, masum ve mağdur olduğum konusunda hakimde ciddi bir izlenim oluştırabileceğini söylüyorlar. doğru mu bu?