-
Asker 'ılımlı İslam' modeline tepkili
Türkiye'nin laik bir ülke olduğunu söyleyen Orgeneral Özkök, "Ülkenin ılımlı İslam modeline götürülmesine ulusça karşı çıkılacaktır" dedi.
Türk dış politikasının batıyla ilişkilerinde iki temel ekseninin mevcut olduğunu, bunlarından birisinin ABD, diğerinin ise AB olduğunu söyleyen Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, "Türkiye- ABD ilişkilerinin kötü bir dönemden geçtiği" şeklindeki değerlendirmelerin doğru olmadığını söyledi. Terör örgütünün Türkiye'nin üniter yapısını değiştirecek parçalamayı amaçladığını belirten Orgeneral Özkök, "Terör örgütü politikalarını AB ekseninde geliştiriyor" diye konuştu. Özkök, İstanbul'daki Harp Akademileri Komutanlığı'nda yaptığı yıllık değerlendirme konuşmasında şu tespitlerde bulundu.
TÜRKİYE LAİK BİR ÜLKE
Orgeneral Özkök, konuşmasının ilk bölümünde, Büyük Ortadoğu Projesi'ne atıfta bulunarak, bu proje çerçevesinde Türkiye'nin bölgedeki stratejik konumu nedeniyle adının anıldığını söyledi. Orgeneral Özkök, "Bir kısım çevreler, Türkiye'yi bu projede 'ılımlı İslam modeli bir ülke' olarak tanımlamak istediler. Türkiye'nin nüfusunun yüzde 99'a yakını Müslüman'dır. Ancak Türkiye, laik, demokratik, sosyal bir hukuk devletidir. Türkiye ne İslam devletidir, ne de İslam ülkesidir'' şeklinde konuştu. Orgeneral Özkök, "Laiklik ilkesi, Türkiye Cumhuriyeti'ni oluşturan tüm değerlerin kilit taşıdır. Ilımlı İslam modeline dönüştürülmek istenmesi halinde, bu yaklaşıma ulusça karşı çıkılacağı gözden kaçırılmamalıdır'' dedi.
(sabah)
-
öncelikle konuya av. hanımın sorusunu yanıtlayarak baslamak istiyorum kimin kime kole oldugunu sormus basortusunu bi sembol olarak kullananlara onu bir propaganda aracı olarak görenlere köle olunuyor sevgili arkadaslarım gelelim bir diger hususa ben bu baslığı acarken hicbir sekilde bas örtüsünün ayıpsanacak birsey olmadıgını bilerek yazdım. Sunu kesin bir dille belirtmek isterim ki karsı cıktıgımız nokta ortunmek degil yazılan ayetleri hepimiz biliyoruz bir burada sadece bunun siyaset oyunu olmasını istemedigimizde paylasalım dedik ama aldığım tepkiler karsısında yukarıda ki sozun ne kadar dogru oldugunu anladım az okumus iyi okumus yarı iyi okumus hakkındaki kıssadan hisse
-
Başörtüsünü siyasi veya başka anlamda malzeme olarak kullananlar var diye ne yapılacak peki? Yarı okumuş grubundan biri olarak sormak isterim.
-
Elimizde bir inasanın davaranışının siyasi amaçlı mı yoksa inancı gereği mi olduğunu gösterebilecek bir turnusol kağıdığımız olmadığına göre bize düşen öncelikle davaranışın inancın gereği yapıldığını düşünerek bu konuda özgürlük verilmesine katkı sağlamak.Böylece siyasilerin art niyetlerine alet edilmekten Ve'JOKER'likten de uzak tutulmuş bir olgu olur diye düşünüyorum.Özgürlüğü istiyor ve savunuyorsak herkes için düşünülmesi gerektiğini düşünüyorum.Tabiki bu konuda başörtülülerin sadece kendileri için değil diğer özgürlüklerede destek çıkmaları gerekir..
-
benim yarı-okumus kesim diye kasttettigim siz degilsiniz yazımı bir daha okursanız sevinirim ayrıca yapılması gerekenlere gelince ise bu insanların bunu kullanmasına engel olmaya calısmak halkı aslında basortunun sadece dini bir gerekce oldugunun anlatılmasını oneriyorum her insan herseyi elbette bilemez bilgi paylastıkca artar gunumuzde kız cocukları okul yerine kuran kurslarına yollanıyor elbetteki bu da gerekli ama genc dimaglar dogru ve yanlısı ayırabildikleri olgunluga ulastıkları zaman ister istemez kendileri bu yone yonlenecektir kole olmayacaktır. kendi istek ve arzuları dogrultusunda hareket edeceklerdir ancak hedonist olmadan onemli olan nokta da zannedersem burada yatıyor.bu yazı kimseyi suclamıyor. Özellikle basortusu takanları hic suclamıyor onlar dini vazifelerini yapıyor ancak basortusu yada diger semboller dini vasfının dısında kullanılıyor bu konuda basit bir bilgi notu idi anlatmak istedigim
-
Başörtüsü sorunu olduğu sürece kızların bir kısmı okutulmadığı için (önce devlet, sonra da onların cahil aileleri tarafından) dediğiniz anlamda bir kısır döngü yaşanmıyor mu zaten? Yazınızı anlamamış olabiliriz ya da siz yazdıklarınızla ne demek istediğinizi anlatamamış olabilirsiniz.. Önemli olan niyetiniz ve kimseyi eleştirmek için yazmadığınıza da sevindim.
-
Başörtüsünün özgürlükle ilgili olduğuna katılıyorum. Ancak kanunda yapılacak olası bir değişiklik 'kara çarşaf'ın da yolunu açacaksa buna kesinlikle karşıyım. Hukukçularımızın bu konuyu aydınlatmalarını rica ederim. Şahsen devlet dairelerinde çarşaflı insanların gezmesini asla ve asla istemem...
-
Dediğinize katılıyorum; şüphesiz her özgürlüğün sınırı olmalı. Bir kadının nasıl giyineceğini kimse belirlememeli ama devlet dairelerinde, çeşitli meslek kurumlarında zaten kıyafet sınırları var: Erkekler için takım elbise, kadınlar için belirli etek boyu (pantolon bile kaç yıl önce serbest oldu) vs. İstenirse ortak noktada buluşulabilir. Başörtülü hanımlar da tabii ki hiç kimseyi rahatsız edecek boyutta kıyafet taşımamalı diye düşünüyorum.
-
Ben de bu konu guncel kalsın her zaman oldugu gibi bi sure gundem yapıp sonra unutulmasın diyerek bu konuyu actım suclama konusuna gelince ben ne o kadar buyuk biriyim nede kendini bilmez biri ben sadece paylasarak sorgulayarak dogruya ulasmaktan yanayım....
-
carsaf konusu icin de bi acuklama yapmak istiyorum asıl olarak ne islamiyette ne de Turk Kültüründe kara carsaf diye birsey yoktur nereden geldi peki bu diyecek olursanız beraber yasadıgımız ortodoks kadınlarının yas tutarken giydikleri carsaflar onlardan bize gecmistir. yani boyle olmazsa olmaz o olmazsa dinsiz olursunuz diye birsey yok bunu paylasmak istedim carsafın bahsi gecicince