Medeni Kanun;
MADDE 141.- Evlenme töreni, evlendirme dairesinde evlendirme memurunun ve ayırt etme gücüne sahip ergin iki tanığın önünde açık olarak yapılır. Ancak, tören evleneceklerin istemi üzerine evlendirme memurunun uygun bulacağı diğer yerlerde de yapılabilir.
MADDE 142.- Evlendirme memuru, evleneceklerden her birine birbiriyle evlenmek isteyip istemediklerini sorar. Evlenme, tarafların olumlu sözlü cevaplarını verdikleri anda oluşur. Memur, evlenmenin tarafların karşılıklı rızası ile kanuna uygun olarak yapılmış olduğunu açıklar.
A. Boşanma sebepleri
I. Zina
II. Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış
III. Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme
IV. Terk
V. Akıl hastalığı
VI. Evlilik birliğinin sarsılması
Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.
Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir.
*Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir.
Sn;Aschab
En dar anlamda; Evlilik iki eşît insanın (kadın/erkeğin) gönüllü birlikteliği'ne yasal statü kazandırmasıdır.
Bu;
hem kamu düzeni, hem de iki insanın birlikteliğinden yasal haklar temini için 'gönül birlikteliği'ni resmi makamlarda akdi sıfata kavuşturma muamelesidir.
Temel unsur;
İki eşit insanın birliktelik arzusu ve gönül rızası'dır. Bu talebin müracaatı ile evlilik tesis edilir.
Bu iki kişiden herhangi biri; bu talebin/isteğin/gönüllülüğün yokluğunu dikkate almaksızın, sadece ve sadece 'evlilik akdi'nin bozulmamasını temin etmeye yönelik hukuki arayışlara tevessüt eder ise, burda iyiniyetten, samimiyetten, hem kendine, hem karşı tarafa, hem de çocuklarına saygıdan bahsetmek biraz zor olur.
Anlattıklarınıza objektif bakarsak,
eşinizin bir boşluğu doldurmak amacıyla yöneldiği sanal sohbetler'den
buna karşın sizin takındığınız duygusal tutumlardan,
verdiğiniz red'de dayalı tepkilerin, yasaklayarak çözerim taktiklerinin hiçbir olumlu/faydalı sonuç doğurmadığını, hatta sorunu tamamen çözümsüz hale getirdiğini görmemek imkansız.
Sevgi'nin söz ile ifadesi kadar, eylem ile destekli sunumu 'anlamlı'dır.
Evlilik, kan yada evlat edinme bağlarıyla birbirine bağlı, tek bir hane halkı oluşturan, karı-koca, ana-baba, kız ve oğul, kız ve erkek kardeş olarak her biri kendi toplumsal konumu içinde birbirlerinin karşılıklı etkileyen, ortak bir kültür yaratan, paylaşan ve sürdüren bireyler grubuna Aile denir.
Eşlerden herhangi birinin öncelikle AİLE'nin akdi anlamda varlığını korumayı temin için mücadele göstermeleri demek,
akidden ve kanundan tek taraflı istifade niyetinin açıklanması demektir.
Evlilik akdiniz var, sorun sizin akdiniz 'boşanma' ile bozulmasını önlemeniz ile ortadan kalkmayacak.
Tek taraflı olarak bir eşin evlilik akdinin bozulmamasını sağlamak için harcadığı efor ve gayretin hepsini değil çok cüz'i bir oranını birlikteliğin zedelenen noktalarını tespite yöneltmesi, yapıcı olması, tahrip edici sevgi ifadeleri yerine tamir edici ifade ve davranışlar geliştirmesi imkansız birşey değil.
Kaldı ki; profesyonel yardıma müracaat çok faydalı olabilir.
Evlilik; çocuklar için 'aile' tanımına uygun bütünlük sağlamalıdır, bu sağlanamıyor ise bir sürü olumsuz yansımaları ile onlara zarar verir.
Herşeye rağmen evlilik diye bir tercih herkes için eziyettir.
Ama herşeye rağmen akıl, ruh, gönül bütünlüğünü temin sevgi'nin, aşk'ın, evliliğin bir mükellefiyetidir.