Re: Kasko ile ilgili bir sorun
Sayın Hartavi,
Öncelikle eklediğiniz karar için çok teşekkür ederim, klasörüme aldım. Kuşkusuz karar bağlayıcıdır ancak ben de İzmir Asliye 4.Ticaret Mahkemesi gibi düşünüyor ve bu hükmün adil olmadığına inanıyorum. Saygılarımla,
Devrim Sinan KARAVELİOĞLU
Re: Kasko ile ilgili bir sorun
Şu anda kasko sigorta poliçelerini tek sürücülü, iki sürücülü, çok sürücülü seçenekleri ile tanzim ediyorlar. Sürücü sayısı artıkça ödenecek prim tutarı artıyor. Yukarıda mahkeme kararları ve Yargıtay kararları örnek olarak yazıldığına göre, sanırım yurtdışından alınan sürücü belgesinin bir yıl sonra hiçlikle malul olup olmadığı büyük ölçüde aydınlanmıştır. Burada bu tarz bilgilendirici sağlam üyelerin olması hepimizin yüzünü ağartıcı bir durumdur. Zira başka sitelerde, çoğu sigorta acentesi olan ve tahsil ve görgüsü yetersiz çok insan; "Kaza halinde ne yapılmalıdır?" diye basma kalıp şeyler yazıp, hep aynı cevapları vererek poliçe satmanın çarelerini arıyorlar. Halbuki bir de uygulamada karşılaşılan, suiniyetle araştırılıp hazırlanılmış davranışlar var. Diyelim kasko sigortalı bir aracınız var. Ağır hasarlı bir kaza geçirdiniz ve aracınıza o an için çok fazla önem verebilecek durumda değilsiniz. Denize düşen misali önünüze gelene sarılacak durumdasınız. Sakın trafik konuşmalarını elindeki telsizi ile dinleyip anında kaza mahallinde biten kurtarıcılara fazla kızmayınız. Belki o anda aracınızı çekicisine yükler, belirlenenin çok üzerinde nakliye parası talep eder. Bilahare bir de kaskonuz "Niye bizi aramadınız? Biz ücretsiz taşıyacaktık. Şu şu haklarınızı da kaybettiniz" deyince siz "Ah keşke..." şeklinde üzülebilirsiniz. Ancak unutmayın herşeyde bir hayır vardır. Eğer ki kasko sigortanız sizi ısrarla arayıp, arcınızı yükleyip, adını vermediği bir servise falan götürmekte ısrar ederse, olayı şüpheyle karşılamakta fayda vardır bence. Çünkü fırıldak dönmeye başlamış da olabilir. Şöyle ki: Aracınız sizden tek kuruş talep edilmeden götürülmektedir. İnsan Utanır; bir araca yüklendi belgesi isteyip almaya tevessül etmeye. Nasılsa aracı alan kaskodan bir araçtır. Ertesi gün bakarsınız işler hızlı ve iyi gidiyor; eksper atanmış aracınız, pert total olmuş. İyi de değer biçilmiş. Kasko şirketi görevlisi "Güvenliğiniz için konuşmalarınız kayda alınıyor" ve "Merak etmeyin aracınız bizde" diyerek kalbinizin bir kuytu köşesindeki sıkıntıya su da serpiyor. "Gönderdiğimiz evrakları tamamlayın da hemen hasar bedelinizi ödeyelim." diyor. Sevinerek sizden istenen; İşte aracın yedek anahtarı, kasko sigorta şirketine karşı ibraname ve paranızın ödenmesi kaydıyla makbuz, işte taahhütname ve hasar bedeli konusunda mutabakatname, bir de genel vekaletname tabii:o O kadar para ödeyecekler yani aracınızı da mı satıp, parasını almasınlar değil mi? Haaa unuttum bir de trafikten çekme belgesi. Hemen işe sarılıyorsunuz. Noterden öncelikle istenen vekaletnameyi veriyorsunuz hiç tanımadığınız bir sürü insana. Ardından mutabakatname, taahhütname, ibraneme, makbuz vs. Sıra geldi çekme belgesi almayaaaa. Gidiyorsunuz aracınızın kayıtlı olduğu trafik müdürlüğüne elinizde kaldıysa bir ruhsat ve bir tescil belgesi ile. Trafik polisi diyor ki size: "Daha dün yeni çıkartmışsınız İstanbul'da plakayı. Geçmiş olsun kaza falan mı geçirdiniz?" Gözleriniz:deli: "Neyse" diyorsunuz "Sanırım benim burada geçirdiğim kazadan bahsediyor" "Çekme Belgesi istiyor kasko" diyorsunuz. Polis de bir bit yeniği olduğunu seziyor ve ciddi ve üzüntülü sizden aracın plakalarını söküp İstanbul'daki Trafik Tescile götürmenizi istiyor. "Ama araç kaskoda" diyorsunuz. "O zaman oradan alıp götürün araç İstanbul'da halen sizin üzerinize kayıtlı" diyor. Hayretler içindesiniz. Sigortayı arıyorsunuz ama telefonlarda da bir aksiliktir gidiyor ki. Birisi diyor ki "Vekilleriniz kimdi?" Bağlantı kopuyor. "Riziko bedeli..." diyorsunuz bir sigorta yetkilisine. O da "Çekme belgesini getirin ödeyelim" diyor. Bunlar olası şeyler, olmasa da.:rolleyes:
Re: Kasko ile ilgili bir sorun
Sigorta Şirketleri hakkında bu denli atıp tutmak neyin nesi anlayamadım!
Şimdi sigortacılık "orman kanunu ile mi yönetiliyor" ki bu kadar başı boş olsun diyecek olsam , o da var! Bu söylemlere bakılırsa dağ kanunuyla mı yönetiliyor diye sorsam daha doğru olur herhalde...
'Ticaret Kanunu'nu bir kenara koyalım,
Nasrettin Hoca misali, şimdi desem ki ; "Diğer kanunlara inanıyorsunuz da şunlara neden inanmıyorsunuz?" yeridir!
https://www.hukuki.net/hukuk/index.php?article=1988
https://www.hukuki.net/hukuk/index.php?article=2289
Re: Kasko ile ilgili bir sorun
Alıntı:
deniz02 rumuzlu üyeden alıntı
Sigorta Şirketleri hakkında bu denli atıp tutmak neyin nesi anlayamadım!
Şimdi sigortacılık "orman kanunu ile mi yönetiliyor" ki bu kadar başı boş olsun diyecek olsam , o da var! Bu söylemlere bakılırsa dağ kanunuyla mı yönetiliyor diye sorsam daha doğru olur herhalde...
'Ticaret Kanunu'nu bir kenara koyalım,
Nasrettin Hoca misali, şimdi desem ki ; "Diğer kanunlara inanıyorsunuz da şunlara neden inanmıyorsunuz?" yeridir!
https://www.hukuki.net/hukuk/index.php?article=1988
https://www.hukuki.net/hukuk/index.php?article=2289
Diğer bazı kurumlar için olduğu gibi, Sigorta Şirketleri hakkında da, istemeyerekte olsa, hep olumsuz şeyler yazılıyor. Ancak bu eşyanın tabiatına uygun olan bir durum. Zira çekişmesiz yargı, kavgasız briçe benzer. Eğer ki insanlar arasında menfaat odaklı çekişmeler olmasa idi, düzenleyici kurallara da ihtiyaç olmazdı. Bu yazdıklarımı siz kabul etmeyebilirsiniz. Dertli insanların sigortalarla ilgili yaşadıkları, ya da dava konusu şeyler size yuvasından çıkmış eksantrik mili gibi tuhaf, gelebilir. Ancak şunu yadsıyamayacağınızı düşünüyorum. Zaten yadsısanız da, Galileo misali yine de ben; "Dünya yuvarlaktır" diyeceğim. Malum Galileo Engizisyonda yargılanmış, "Dünya Yuvarlak değildir" de de kurtul demişler. O da işte, ölmek istemediğini, hayatı sevdiğini, falan filan söyledikten sonra "Ne yazık ki öleceğim" demiş. "Çünkü, dünyanın yuvarlaklığını ben değiştiremem ki":) O hesap sizin gönderdiğiniz, gerek Sigortalar Kanunu ve gerekse Başbakanlık, (Devlet Bakanlığı) Hazine Müsteşarlığı, Sigorta Bölümünün Bilgilendirmeye Yönelik Yönetmeliği çok faydalı. Ancak sizin Orman Kanunu, Dağ Kanunu...diye hafife aldığınız uygulamalar ne yazık ki bizzat uzmanlar tarafından hazırlanmış, ihtisas tezleri gibi. Bence içlerinde bu merhaleyi çoktan aşmış, doçentlik, profesörlük, As. Prof. lük düzeyinde olanlar dahi vardır. Örneğin siz bir galericiyi küçük görebilirsiniz. Ancak o icabında, bir aracı hep ilk sahibinin üzerinde ve hukuki ve cezai sorumluluğunda bırakarak pek ala 50 el değiştirtebilir. Hukukçular da bu durumdan kurtulmak için genelde, ehven-i şer yolunu seçerler ve aracın ilk sahibini muvazaa ile borçlandırıp, icrada aracın haczini yapacaklarmış gibi bir kandırmacaya yönelirler. Var mıdır böyle iş ve işlemleri ya da uygulamaları öğreten metinler, yasalarda? Daha iki ay öncesi bütün gazetelerde "Hurda araçların kazasız diye vatandaşlara nasıl satıldığı" anlatılıyordu. Pert Total araçların hep ilk sahibi üzerinde bırakılaraktan, nasıl önce sovtajcılara ve onlardan da elden ele gezdirildiğini, bunda sigorta şirketlerinin uzman hukukçularının rollerinden, İstanbul Makine Mühendisleri Odasının "Dengesiz ve Kontrolsüz Araçların pırıl pırıl sanılıp da Trafiğe Çıkarılmasına sebep olmakTaammüden Cinayetten beter" şeklindeki Raporuna kadar pek çok şey, gündemdeydi. Bunlar hayal mahsulü olarak mı gazete sütunlarını süslemişti. Yalnız bu organize şeyleri lütfen "Dağda, ormanda hazırlanmış" demeyin. Üstadlar sanırım özene bezene hazırlıyorlar, sonra alınırlar (!) Saygılar sunarım.
Re: Kasko ile ilgili bir sorun
Ben bir sigortacıyım sizin başınıza gelen olay aynı kusurlarla( %20-%80) bir müşterimin başına geldi. Müşterimin ehliyeti yoktu.Karşı tarafın sigorta şirketine başvuru yaptık ve hasar bedelini aldık.
Eğer kusurlu siz olsaydınız sizin sigortanız karşı tarafa ödeme yapmazdı.
Trafik sigortasının amacı karşıya verilen zararı ödemek.