Printable View
Karar metni ortada yok. Önce bu kararı bulup aktarırsanız tartışma daha anlamlı olacaktır.Alıntı:
Danıştay Onikinci Daire Başkanlığı 2005/ 6811 E, 2006/ 1959 K sayılı yakın tarihli kararında, Danıştay Tetkik Hakimi tarafından yukarıda aktardığımız hukuki çerçeve ele alınmış
Sayın AV Fırat Bayındır (ABİ) O Danıstay Karar metni benim yazıyı kopyaladığım İstambul tabip odası sitesinden alıntıdır.Karar metnini onlar yazmış bir yanlışlık varsa sitelerinden düzeltmelerini isteyebilirmiyiz.
Bizler başkasının yerine kart basma veye imza atma konusundan rahatsız deyiliz konunun Hukuki boyutta incelenip dogru bir noktaya oturtulmasımdan yanayız.
Biliyorum sevgili Sezen ama
yukarıdaki ifade sanırım kararı değil, Tetkik Hakiminin görüşünü yansıtıyor. Kararın bu görüşle uyumlu olup olmadığını merak ettim o kadar.Alıntı:
Danıştay Onikinci Daire Başkanlığı 2005/ 6811 E, 2006/ 1959 K sayılı yakın tarihli kararında, Danıştay Tetkik Hakimi tarafından yukarıda aktardığımız hukuki çerçeve ele alınmış ve "Anayasa’nın ve uluslararası sözleşmelerle ilgili yapılan değerlendirmelerden sonra, kişisel veri olan "parmak izinin" kamusal alanda da olsa "özel hayatın gizliliği" hakkı kapsamında bulunduğu anlaşılmaktadır. Bireyin izni olmadan parmak izinin alınması uygulamasının yasal dayanağının bulunmaması, dosyadan anlaşıldığı kadarıyla bu uygulamanın idare ajanları yerine bu işi yüklenen firma çalışanlarınca yapılacak olması, toplanan verilerin ileri de başka bir şekilde kullanılmayacağına dair bir güvencenin bulunmaması" hususları ayrıca sıralanmıştır.
TBB' nin aktardığın hukuki görüşüne ise katılmadığımı belirtmeliyim.Parmak izi ile personel devam izlemeyi yasaklayan bir yasal düzenleme bildiğim kadarıyla yok.
Parmak iziyle devam izlemenin insan hakları, kişi hak ve özgürlükleri, özel hayatın dokunulmazlığı vb. ile arasındaki bağı kurmakta da zorlanıyorum açıkçası. Keza ister manyetik kart olsun ister firmaya özel giriş kartı, hepsi de işçinin tüm kişisel bilgilerini içermektedir.Yani işverende işçinin ayakkabı numarası, beden ölçüleri dahi kayıtlıdır.Sağlık kontrolleri sayesinde işveren işçisinde ne gibi hastalıklar olduğunu bilmektedir. Bütün bunlar da eğer aynı mantıktan gidersek gizli olmalıdır. Ama hayır, ayakkabı numarası işçiye sağlanan yardımın zorunlu unsurudur dolayısıyla bilinmesinde sakınca yoktur. İş parmak izine gelince karşımıza insan hakları çıkar Peki ama korkumuz nedir? Aynı mantıktan yola çıkarsak, girişte ve çıkışta üst araması yapılması tüm işçilere potansiyel hırsız muamelesini reva gördüğü için de yapılmamalıdır. Bu da insan haklarına aykırı değil midir?
Özetle, bahsedilen Danıştay kararını okumamız lazım. Ben bu karara ulaşamadım, bulup da aktarılırsa sevineceğim. Merakım, kararın tetkik hakiminin görüşüne uygun olup olmadığıdır. Eğer değilse TBB' ni kınayacağım.
Sn. Sezen,
Mesajımda eleştirim size değildi... Ancak son dönemde olur olmaz o kadar insan hakları ve demokrasiye uygunsuzluk yorumları ile karşılaşıyoruz ki, İl İnsan Hakları Kurulu ve TTB'nin yorumları da bana bunlardan biri olarak göründü. Bildiğim kadarıyla parmak izli PDKS sistemlerini yasaklayan bir yasal düzenleme yok. Bu nedenle de bu tür PDKS terminalleri özellikle terör olaylarının tırmanışından sonra fazlaca satıyor. İlk mesajımda da belirttiğim gibi göz irisinden kimlik tesbiti yapan ayna benzeri terminaller de var. Bunlar da ülkemizde satılmakta ve kullanılmakta... Kaldı ki daha önce belirttiğim gibi parmak izli geçiş kontrol sistemlerinin işleyişi , bizim bildiğimiz ve anladığımız anlamda , polisin parmak izi alması gibi değil. Parmağınızı kısa bir süre terminal üzerinde tutuyorsunuz, terminal içerisinde bulunan elektronik sistem parmak izinize bir barkod numarası atıyor ve bundan sonraki giriş çıkışlarda bu karşılaştırmayı yaparak kontrol oluşturuyor.
Danıştay 12. Daire kararını ben de merak ettim, ancak henüz ulaşamadım. Sn. Bayındır'ın belirttiği gibi bir karardan çok tetkik hakimi görüşüne benziyor. Öte yandan görüşte yer alan ifadelerden kararın parmak izli kapı giriş çıkış sistemleri ile ilgili olmadığı da anlaşılıyor. Sanırım bir kamu kuruluşunda ne sebepledir bilemiyorum, personelin parmak izlerinin alınması (polisin aldığı yöntemle yani mürekkebe parmak basıp, sonra bir kağıda izinin çıkarılması) sözkonusu olmuş, kamu kuruluşu bu uygulamayı kendisi de değil, muhtemelen taşeron güvenlik şirketine yaptırmış. Görüş böyle bir konu ile ilgili gibi geldi bana. Yakın geçmişte bir ilköğretim okulunda bir öğrencinin kolyesinin kaybolması üzerine iki öğretmenin küçücük öğrencilerin parmak izlerini almasını nasıl ayıpladığımızı hatırlıyorum.
Evet , özel hayatın mahremiyetine hassasiyet gösterelim, insanlar, kurumlar istedikleri gibi yasaya da aykırı olarak özgürlüklerimizi sınırlayamasınlar. Özgürlük alanlarımız ve temel haklarımız gelişsin, bunları canı gönülden destekliyorum. Ancak bu kavramların arkasına sığınarak işleri arap saçına da çevirmeyelim. Parmak izli giriş çıkış sistemleri ile uğraşacağımıza, sağlık, sosyal güvenlik reformu adı altında en temel haklarımızı tırpanlayanlara vb. yapabiliyorsak tepki gösterelim. Şu popülizmden bir an önce sıyrılalım.
Selamlar,
Fırat abi ben bügün iştambul tabib odasını aradım . telefona bakan bayana kendimi tanıttım İzmir'den arıyorum dedim sonra konuya girdim anlattım kararı bulamıyorum dedim bana doktormusun dedi hayır işçiyim dedim
sonra sorununuzu mail adresimize yazın dedi adreside ağzında yuvarladı bende iyi günler dileyip telefonu kapattım.
İS.Tabib odası telefonu:0212/5140292-126-119-116-
saygılarımla.
Google'de sitelerine girincede yazılarına ulasılabiliyor.
Ben mail adreslerine ulasabilrsem konuyu yazacağım.
Fakat sizler benden tecrübelisiniz hukuk birimlerine ulasabilirseniz kunuya açıklık getirmiş oluruz.
Sayın Harun bey sizi çok iyi anlıyorum ve sizi seviyorum.
Bir duyuma göre havaalanları,ülke giriş çıkışlarında da aynı sistem uygulanacakmış.İngiltere'den başlamak üzere.
Sayın Sezen, benim endişem TTB gibi bir kuruluşun bir Danıştay kararını hukuki mütalaalarına alet edip etmedikleridir. Mütalaada sadece tetkik hakiminin görüşü aktarılmış iken kararın aktarılmamış olması, dahası hangi konuda karar verildiği de anlaşılamaktadır. Biraz araştırdım, Kamu_sen' in Yerel hizmetler kolunun Ankara Belediyesi aleyhinde açtığı bir dava olduğunu gördüm ama karar metnine halen ulaşmış değilim.
Dediğim gibi eğer bu karar parmak izi ile ilgili değilse, yada bu konuda olmakla beraber aleyhte bir karar ise bilmek isteriz.
Bu işlemin yasal olduğunu birkez daha belirtmek isterim...
Kıymetli kardeşim,Alıntı:
stajer avukat rumuzlu üyeden alıntı
Bu konuda sizinle aynı düşünceyi paylaşmakla birlikte, bizim sahip olmamamıza karşın sizi bu konuda kesin yargı sahibi yapan hukuksal dayanağı merak etmedim dersem yalan olur. Böyle kesin ifadeleri kullanmanıza sebep olan bilmediğimiz bir yargı kararına mı vakıfsınız acaba?
Bu arada, TTB sitesinde yeralan Danıştay 12. Daire kararının, sitedeki özetlenen tetkik hakiminin görüşü ile uzaktan yakından ilgisi bulunmadığını, Danıştay 12. Dairesi'nin yapılan işlemin hukuki bir işlem olduğu ve konunun esasına girilmesi gerektiği kararı ile davayı yerel Mahkemeye iade ettiğini söyleyelim de eksik kalmasın.
Yerel Mahkemenin bir kararı varsa onu da öğrenmekten memnuniyet duyarız.
Selamlar,
Parmak izi ne ki?Biraz daha karıştıralım kafaları...
"Personel takip sistemleri yeni teknolojilerle birlikte o kadar gelişti ki artık çalışanlar damarlarındaki kan akışından bile tanınıyor. Damar tarama cihazı elin üst tarafındaki damardaki kan akışını test edip iki saniye içinde okuyor (10.4.2005)
Hicran Tekin
Çalışanların işe giriş, çıkış saatlerini takip etmek için tutulan defterlerin yerini alan modern personel takip sistemleri teknolojik gelişimle birlikte her geçen gün çıkartılan yeni ürünlerle büyüyor.
Yeni sistemlerde parmak izinden, yüz tanımaya, iris kontrolünden, damar taramaya kadar değişik yöntemler kullanılıyor. Her insanın kendine özgü çizgilerini ve özellikleri kaydeden bu uygulamalar nedeniyle artık başkasının yerine işe giriş kartını turnikelere basmak da mümkün değil.
Hafızaya kaydediliyor
Herkesin parmak izi farklı olduğu için parmak izi tanıma cihazının bir kez hafızasına kaydolmak takip için yeterli. Cihaz parmak izini matematiksel olarak hafızasında tutuyor. Bu kontrol sistemini en çok tercih eden yerler hastaneler, araştırma - geliştirme (ar - ge) bölümleri ve bankalar. Son uygulama alanı ise öğrenci yurtları olacak. Türkiye'de bulunan 120 devlet yurdunda ve sayısız özel yurtta şu an imza ile denetim yapılıyor ve öğrenciler için bu işlemler gece saat 22:30 başlayıp tam bir işkenceye dönüşüyor.
Öğrenciden parmak izi
Bundan sonra üniversite yurtlarına öğrencilerin giriş ve çıkışı imza yerine parmak iziyle yapılacak. Yükseköğretim Kredi ve Yurtlar Kurumu (Yurtkur), kendisine bağlı üniversite yurtlarını parmak izi sistemine geçirmek için başlattığı proje kapsamında şu an Sabancı Kız Yurdu'nda öğrenciler parmak izinden tanınıyor. Tabi parmak izi olmayanlara yüzde 1 ya da 2 oranında da olsa rastlanıyor.
Personel takip sistemleri içindeki en yeni uygulama ise 'damar kontrol sistemi'. Parmak izi sisteminin elleri parmakları yaralı, beton, çimento ve toprakla birebir, ağır sanayide olan insanlarda başarı oranı düşük olabiliyor. Bu tür işlerde damar kontrol sistemi kullanılıyor. Yani, parmak izinin işlemediği yerde damar kontrol sistemi imdada yetişiyor."
http://kariyerim.milliyet.com.tr/detay.asp?id=396