Kesinlikle doğru. Parkta bir çocuğa sadece çocuk olduğu için, çocuk sevgisi ile ilgi gösteren, birini yanlış anlamaya toplum olarak müsait değilmiyiz? Neler suçtur, bence tanımlanması gerekir.
Printable View
Kesinlikle doğru. Parkta bir çocuğa sadece çocuk olduğu için, çocuk sevgisi ile ilgi gösteren, birini yanlış anlamaya toplum olarak müsait değilmiyiz? Neler suçtur, bence tanımlanması gerekir.
Olayın hukuki boyutunu bilmem lakin çocuğa cinsel istismar bilimsel anlamda akıl sağlığı yerinde olanların yaptığı bir eylem değildir..bu bilgi kişisel görüşüm değil bilimsel bir bilgidir....
Cinsel istismara uğramış çocuk hiç gördünüzmü bilmiyorum ama en sonuncusunu bu sabah gördük acil servisde...sırf insanlık zulmü adına sizlerinde böyle bir vakayı görmenizi isterim....sözün bittiği an derler ya hani...işte sözün bittiği an bugün bizim o çocukla göz teması kurduğumuz andı...(kız çocuğu 4 yaşında idi)
benim bu konuda acizane önerim t.c.K m. 103 e bir ekleme yapılması değil de
cinsel dokunulmazlığı ihlal suçuna bir fıkra eklenmesi yönündedir. hem kanun sistematiği yönünden bütünlük sağlanmış olur hem de cinsel istismar gibi subjektif bir kavramdan ötürü masum insanların cezalandırılmasının önüne geçilmiş olur. eğer cinsel dokunlmazlığın ihlali suçuna yeni bir fıkra olarak cocukların cinsel dokunulmazlığnıın ihlal edilemsi halinde ( ama bu durumda da 15 yaşından aşağı olması gerekir. çünkü 15 yaşın üzerinde bir kimse için cinsel dokunulmazlığn ihlali takibi sikayete bağlı suç tur. bu sebeple cinsel istismar kavramı 0- 18 yaş ile ilgili iken, çocuğun cinsel dokunulmazlğın ihlali suçu 0-15 için geçerli olabilecektir. ) müebbet hapis cezası ile cezalndırılır hükmünü eklemek kanun yapma sistematiği açısından daha doğru olacağı kanaatindeyim
Yanlış anlaşılmasın, söz konusu kanun teklifi 103. maddenin 2. fıkrası hakkındadır. Bu fıkrada vücuda organ veya sair bir cisim sokularak cinsel istismar suçunun işlenmesi yani suçun nitelikli bir hali düzenlenmektedir. Bunun da ispatı çoğunlukla iç ve dış muayene ile sağlanabilmektedir.
Benim demek istediğim, suçun genel şeklinin ispatı hakkındaydı. Cezanın ağırlığı yanında, "çocuğun cinsel istismarı" suçu siciline işleyen birisinin sosyal durumu da önem arzetmekte, çünkü bu, kişiye ahlaki ve insani değerlerinden yoksun sıfatını takmaktadır. 15-16 yaşlarında bir çocuk sonucunun ne olduğunu düşünmeden ortaya bir iddia atabilir. İşte bunun için, salt çocuğun iddiasının suçun işlendiğine yönelik nasıl bir kanıt olduğunu merak ettim.
Sizin görüşünüz, saygı duyarım. Ancak ben kesinlikle her suçu işleyenin topluma kazandırılmak gibi bir yardıma ve desteğe layık olduğunu düşünmüyorum. Bazı cezalar bizde o kadar hafif ki caydırıcılık amacından bile çok uzak bence. düşünün ki tecavüz suçundan içeri girenlerin cezasını bile yine diğer mahkumlar veriyor. Yani o kadar kabullenilemeyecek bir suç ki tecavüz, cezalı olan mahkumlar bile cezalandırıyor!
Saygılar...
Bunu yapanı gel de topluma kazandır. Her fonksiyonu maaşallah sağlam çalışıyorken bir tek küçücük bir çocuğa cinsel istismar yaptığı zaman mı akıl sağlığı yerinde olmuyor! Bu düpedüz sapıklıktır, sapmadır ve bana göre hastalık değildir.
Sayın Akın, Bu arada sözlerim düşüncelerinize değil sadece alıntı yaptım ve düşüncelerimi belirttim. Tıp sizin alanınız, görüşler benim görüşlerim. Yanlış anlaşılma olmasın!
Saygılar...
salt mağdurun iddiasından başkaca hiç bir bulgu yok ise suçun sübütu sağlanamayacaktır. bu sebeple her ne kadar iç ve dış muayanede delil bulunsa dahi mağdurun iddiasından başkaca bir delil ile desteklenmedikçe sırf buna dayanarak mahkumiyet kurulamaz. masumiyet karinesi çürütülmedikçe hiç bir surette mahkumiyet kararı verilemeycektir.
Çocukları cinsel olarak istismar eden kişlerin kişilik bozukluklarının olduğunu düşünüyorum.Bu kişilerin cezalandırıldıktan sonra psikolojik desteklerle topluma kazandırılmasından yanayım.