Re: Çekişmeli boşanma davalarında tanık listesi verilmesi
MADDE 163 –
Kanunun tayin ettiği müddetler katidir. Bu müddetlerde yapılması lazım olan muamele yapılmazsa o hak sakıt olur. Hakim tayin ettiği müddetin kati olduğuna da karar verebilir. Aksi takdirde tayin olunan müddeti geçirmiş olan taraf yenisini istiyebilir. Bu suretle verilecek müddet katidir. Bir daha verilemez.
Kanunun açık hükmü karşısında yargıtayın amaca göre yorumu tartışılır.Çünkü kanunda açıkça süresinde muamele yapılmazsa hakkın düşeceği düzenlenmiş.
Re: Çekişmeli boşanma davalarında tanık listesi verilmesi
Bana göre hakimin verdiği kesin sürenin geçerli olabilmesi için süre verilirken süreye uymamanın yaptırımının da belirtilip ihtarının yapılması icab eder. Somut olayda bu gerçekleşmiş mi bilmiyorum
Re: Çekişmeli boşanma davalarında tanık listesi verilmesi
....davalılar vekiline tanık olarak bildirdiği N.K.'nin adresini bildirmesi için kesin süre verilmeden ve bu konuda vazgeçme beyanı alınmadan tanığın dinlenmesinden usul hükümlerine aykırı olarak vazgeçilmesi isabetli görülmemiştir. Kazanın yaralamalı olduğu anlaşılmakla hazırlık evrakları, dava açılmış ise dava dosyası celpedilerek mahallinde keşif yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm verilmesi isabetli değildir. YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİ E. 2006/588 K. 2006/1395 T. 27.2.2006
....Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kesin sürenin verilmesinden sonraki oturumda ( 04.06.2003 ) davalı tanığı veli Portakal’ın duruşmada hazır edildiğine dair duruşma tutanağında bir ifade bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, YARGITAY 2.HD
E. 2005/1314 K. 2005/5033 T. 29.3.2005
Daha eski bir tarihli karar ise tam aksi yönde. Ancak dikkat edilirse, bu karara konu davada, tanıklar hazır edilmemiş. Bir başka deyişle, bu kararın iddiamı çürütttüğü kanısında değilim:
Davacıya 2.1.2000 tarihli oturumda delilerin bildirmesi için 10 günlük kesin süre verilmiş, ancak bu süre geçtikten sonra taraflar tanık bildirmiştir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 193. maddesi uyarınca kesin mehil için yapılması istenen işlem yapılmazsa o işleme ilişkin hak başka bir ifade ile her iki tarafın tanık bildirme hakkı düşmüştür. Davacının tanık bildirme hakkı düştüğü gözetilmeden, tanıkların sözlerine itibarla boşanmaya karar verilmesi doğru değildir. YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ E. 2002/28 K. 2002/860 T. 31.1.2002
Kanımca, kesin sürede tanık listesi verilmemiş ve fakat tanıklar ilgili celsede hazır edilmiş ise, kesin sürenin amacı yerine gelmiş olduğundan, tanıkların dinlenmesi gerekecektir.
Ancak süreye uyulmamış ve tanıklar da hazır edilmemişse, yargılama süresi uzayacağı için, tanık dinletilmesinden vazgeçilmiş sayılacaktır.
Alıntılayacağım karar bunu açıkça izah etmektedir.
Taraflara verilecek kesin süre içinde ücret ve giderleri ödemeyen taraf tanık dinletme isteğinden vazgeçmiş sayılırsa da, davacı vekili verilen kesin süre içinde tebligat giderlerini yatırmamakla, beraber oturmun ertelendiği 12.4.1988 tarihli celseye tanığını beraberinde mahkemeye getirdiğine göre, kesin süre gereğini yerine getirmiş sayılması ve tanıklarının dinlenmesi icabeder. Bu itibarla davacının tanıklarını dinletmekten vazgeçmiş sayılmasına karar verilerek noksan tahkikatla karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ E. 1988/7755 K.989/5304
T. 16.10.1989
Re: Çekişmeli boşanma davalarında tanık listesi verilmesi
30.1.2004 tarihli oturumda taraflara delillerini bildirmeleri için on günlük kesin süre verilmiş, oturum 16.3.2004 tarihine bırakılmıştır. Duruşmanın atılı olduğu gün davacı (kadın) tanıklarını hazır etmiştir. Kesin süre amacına ulaşmıştır. Mahkemece bu tanıkların dinlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, delil listesinin verilen 10 günlük kesin süre geçtikten sonra verildiğinden söz edilerek davanın reddedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Y 2. HD. 2004/13301 - 2004/14702 08.12.2004
--------------------------------------------------------------------------------
Taraf kesin süre içerisinde davetiye giderlerini yatırmamakla beraber, tanığı beraberinde mahkemeye getirmişse, o zaman kesin sürenin gereğini yerine getirmiş sayılacağı, tanık dinletmekten vazgeçmiş sayılmayacağı, tanığın dinlenmesi gerekeceğinin kabulü gerekir.
Yargıtay HGK - 1992/2-131 - 1992/240 - 15.04.1992
Kesin sürenin amacı davanın uzamasına engel olmaktır.Delil listesi süresinde verilmemesine rağmen,davayı uzatmamak amacıyla duruşma tarihinde hazır bulunan tanıkların ifadeleri alınıp,değerlendirilmelidir.
Y 2. HD - 2003/1027 - 2003/4537 - 31.03.2003
Re: Çekişmeli boşanma davalarında tanık listesi verilmesi
Dilek Hanım,
Sanırım şimdi söz, bizimle aynı görüşü paylaşmayan diğer meslektaşlarımızda. :)
Re: Çekişmeli boşanma davalarında tanık listesi verilmesi
Evet sayın meslektaşım. Eklediğimiz kararlar gibi daha birçok Yargıtay kararı bulunmakta, uygulamada "olan" konusunda ben de sizinle hemfikirim. Peki Yargıtay kararları yerinde midir, yerinde değilse "olması gereken" nedir? Tartışmayı genişletmek adına biraz da bunun üzerinde durmakta fayda var kanımca.
Re: Çekişmeli boşanma davalarında tanık listesi verilmesi
Maddenin düzenlenme amacı nedir? Sanırım tartışmaya bu noktadan başlanabilir.
Re: Çekişmeli boşanma davalarında tanık listesi verilmesi
Öncelikle verilen cevaplardan ve beyan edilen görüşlerden dolayı teşekkür ederim.
Somut olayda kesin süre verilmiş ve süreye uymamanın sonuçları da ihtar edilmiştir.
Ancak hakimin taraflardan birine kesin süre vermiş olması ve bu tarafın da kesin süreye uymaması halinde bu durum davanın diğer tarafı açısından müktesep hak oluşturmaz mı? Yargıtay'ın kararlarıyla benimsediği uygulama, 163. maddeyi bu noktada etkisiz kılmış, uygulanamaz hale getirmiş olmaz mı?