Re: Cumhurbaşkanlığı seçimi Anayasa laiklik AKP
KUTLU DOĞUM HAFTASI
Kutlu doğum haftası nedir ? Ne değildir ? İşte laiklik ve dindarlığın birleştiği dinciliğin ayrıldığı en güzel nokta çok ama çok dikkatli okuyunuz. Dindar değilde dinci olanın nasıl ortalığı karıştırdığını saf gerçek dindarımızı laiklikten nasıl soğuttuğunu anlayınız.... SADECE BU SİTEDE ŞİMDİ....
Dinimizce kutsal sayılan günler aylar bayramlar olaylar vardır. Bayramlara DİNİ BAYRAM denilir ve RAMAZAN ile KURBAN olarak tarif edilir. Her nekadar bazı saçmalamak isteyenler yada saptırma amaçlı olarak Mübarek RAMAZAN bayramına ŞEKER bayramı densede o RAMAZAN bayramıdır. Onbir ayın sultanı olarak ta RAMAZAN çok özel bir aydır İslam aleminde oruç tutulur eğlenceler yapılır tatlı sohbetler iftarlar sahurlarla geçer aslında çok güzel bir kaynaşma adetidir. Ancak bizde her şey olduğu gibi buda nedense bozulmuştur ama bu ayrı bir hikaye burada anlatıp iyice girift yapmanın anlamı yok. Şaban ile Recep aylarıda saygın aylardır diğerlerine göre çünkü ÜÇ AYLAR denilen özel aylardandır. Birde dinimizde özel günler var demiştik bunlarda KANDİL lerdir. DUalar okunur kandil simitleri yapılır mahlalar yanar Camilerimiz dolar taşar. Ne güzel bir birliktelik simgesidir.
Bunların mübarek ve kutsallıkları nereden gelir ( DETAYLI YAZIYORUM Kİ BAZI YOBAZLAR FARKLI ANLAM ÇIKARMASIN DİN DERSİ GİBİ OLACAK AMA DİNE ÇOK AMA ÇOK SAYGILI OLDUĞUMUZUN VEDE BİLDİĞİMİZİN GÖSTERGESİDİR. yANİ LAİKLİK DİNİ KORUR. ÖZÜR DİLERİM BU KADAR DETAY İÇİN AMA BAŞKA TÜRLÜ TOPARLAYAMIYORUM CÜMLELERİMİ BİLMEYEN ÖĞRENİR UNUTAN BİLGİSİNİ TAZELER YOBAZ İSE NE OLDUĞUNU ANLAR İNŞALLAH AMİN...) Üç ayların kutsallığı bu aylar RECEP ŞABAN ve RAMAZANDIR. Bu aylarda inanca göre rahmet dalgalarının başladığı, manevi huzur ve sükunun kalplere doğduğu, ilahi rahmetin coştuğu aylardır. Bu aylar girince, mü’minlerin ruhlarını manevi bir hava kaplar Çünlü Peygamber tarafından bu aylar ''Recep Allah”ın ayı, şaban benim ayım, ramazan da ümmetimin ayıdır.'' olarak değerlendirilmiş ve Peygamber Allah' a ''Ey Allah’ım! Recep ve şabanı bize mübarek kıl, bizi ramazana kavuştur.'' diye dua etmiştir.
Bayramları anlatmaya gerek yok. Kutsal günlere gelince bunlar Recep ayının ilk cuma gecesi, regaib gecesi, yirmi yedinci gecesi de mirac gecesidir. Şaban ayının on beşinci gecesi berat gecesi, ramazan ayının yirmi yedinci gecesi de kadir gecesidir. Birde Bunların dışında çok önemli olan Mevlid gecesi vardır. Yani beş önemli ve kutsal sayılan gün vardır ve bunlara kandil denilir.
Regaip Kandili kutsal ilk ayların ilk ayının ilk Cumasıdır. Cuma zaten kutsaldır Bu iki kutsallık bir araya gelir. Bu gece Allah edilen duaları kabul eder. İnsanlara iyilik verir bu geceye saygı duyanı affeder. Dileklerin duaların kabul olduğu gecedir bu gece...
Miraç Kandili Peygamber Hz. Muhammed'in gecenin bir anında Mekke'deki Mescid-i Haram'dan Kudüs'teki Mescid-i Aksâ'ya, oradan da göklere seyahat ettirildiği mübarek gecenin adıdır. Bu seyahati BURAK isimli bir kutsal yaratıkla yapılmıştır. Bu gecenin en büyük özelliği NAMAZ bu gece doğmuştur.
Barat Kandili Ramazanın gelişini müjdeleyen ve inanıp tövbe edenlerin günahlarının affı ve temizlenme anlamında kutlanılan bir gündür.
Kadir Gecesi İslam dinine göre İslam dininin kutsal kitabı Kur'an'ın vahiy yoluyla İslam peygamberi Muhammed'e gönderilmeye başlandığı gecedir. Kur'an ilk bu gece inmeye başlamıştır.
Mevlid kandili İslam dini peygamberi Hz. Muhammedin doğum günü olarak kabul edilen ve kutlanan bir gündür.
Aslında Kandil geceleri İslam dinin de ve özellikle Hz. Muhammedin uygulamalarında yoktur. Öncelikle mistik çevrelerde uygulanmaya başlamış ve II. selim den itibaren minarelerde kandil yakılarak uygulanmaya başlamıştır. ( Laikliğe giriyoruz.)
İşte çıngarın koptuğu bu nasıl İSLAM BU NASIL LAİKLİK denilen bu kutsal günlerden birisinin yani mevlid kandilinin çıkardığı sorundur.
Malumunuz İslam takvimi hicri yani kemeri aya takvimidir. Bu 354/355 gün sürmekte ve ayarlamalar buna göre yapılmaktadır. Dikkat buyurursanız Ramazan bayramlar ve kandiller buna göre değişip durmaktadır. İşte şimdi zurnanın zırt dediği yere gelmekteyiz.
Mevlid kandili açık ve seçik bir şekilde HZ. MUHAMMEDİN DOĞUM GÜNÜDÜR. Aslında bu tahmini bir gündür günümüzde bile belirli yaşın üstü hatta maaledef çocukların doğumları bilinmemektedir ki o tarihte nasıl bilinsin ? Ancak konumuz bu olmadığından vede bu detay önemsiz olduğundan genel kabule uymak gerekmektedir. KUTLU DOĞUM HAFTASI DENEN TOPLUMU GEREN UYDURUK KUTLAMA İSE ÇOK FARKLI YERLERE GİTMEKTEDİR. Bakalım....
Kaynaklara göre Hz MUhammedin kabul edilen doğum günü ( mevlid kandili ) hicri ( Yani ay yılına göre )571 senesi 12 Rebiülevvel (20 Nisan) Pazartesi gecesi dünyaya gelmiş. Bu doğal olarak hersene on gün geriye alınarak islam aleminde kutlanmakta. Buraya kadar bir sorun yok. Ne mutlu bize...
Hz. Muhammed herhangi bir doğum günü kutlaması yapmadığı gibi kendi doğum gününü de kutlamamıştır. Mevlit yani Doğum Kandili, Hz. Peygamber’in uygulaması olmadığına göre sünnet değildir. Kitapta da sünnette de yeri yok. Kitap ve sünnette yeri olmayan, sonradan çıkma din uygulamalarına bid’at denilir. Peygamber’i anmaya, Allah’ı zikretmeye ve belki de artı ibadete vesile olduğu, dini hayata zaman zaman canlılık verdiği için Mevlid Kandili, bid’at-i hasene (güzel bid’at) kategorisine girebilir. Buraya kadarda bir sorun yoktur. Ancak sorun Mevlid kandili ile Kutlu doğum Haftasında çıkmaktadır. Ve dikkat Buyurunuz Peygamberin doğum yeri olan Suudi Arabistanda böyle bir kutlama yoktur. Ama öbür islam ülkelerinde vardır. Dinin en büyük özelliğinden biriside sadeliğinin korunmasıdır. Şimdi gelelim Zurnaya yani Zırt sesine...
Tüm dini günler doğal olarak o zaman ki takvime göre gidilerek kutlanır yani hicri takvime göre bundan dolayıda miladi takvime göre sürekli değişen 10/11 gün sarkan sürelere denk gelmektedir. Mevlid kandilede hicri hesaplanan bir gündür. Örneğin bu sene 30 mart 2007 akşamı Mübarek mevlid kandili kutlanmıştır suudi arabistan hariç tüm islam alemindede . Çok güzeldir hiç bir itirazımız yoktur. Tam tersine ciddi desteklemem vardır. Ancak sadece bu sene için bile baksak 30 Mart ta doğumu kutlanan bir olayın haftası nasıl 20-26 Nisan a denk gelir ve özellikle en coşkulu 23 Nisan olur ? 30 Mart Doğum günüyse 20-26 Mart arası ne haftası olabilir ? Hiç bir şeyin haftası olamaz dinen ...
Adama soruyorsun
30 martta ne kandiliydi ne kutladın
yanıt
tövbe tövde kafir misin mevlid kandili peygamberin doğumu
tekrar soruyorsun
20-26 nisanda Kutlu doğum haftası ne ki ?
yanıt
Sen harbi kafirsin peygamberimizin doğum haftası kutlamaları...
şaşırıp soruyorsun
Anam bu ne biçim haftadır . 30 martta doğan birisinin doğum haftası nasıl 20-26 nisan da kutlanır ? Bu hangi hafta hesabı hangi takvim ?
yanıt
Boş bakış ince konu bunlar anlamazsın....
ÇOK AMA ÇOK NET ANLIYORUM. DİNİ REZİL EDEREK HZ. PEYGAMBERİN DOĞUMUNU İKİ KERE KUTLAYAN HATTA SENE HESABINA GÖRE BAZI SENELER ÜÇ KERE KUTLAYAN TEK DÜNYA ÜLKESİYİZ.
TABİ BURADAKİ DİNİ REZİL EDEREK YANLIŞ ANLAŞILMASIN ( BU BU KONUDAKİ İLK MASTER YAZIM HAMDIR ONDAN BAZI HATALAR OLABİLİR AFOLA ) DİNİN SAĞLAM TEMELLERİNE BİRŞEY OLDUĞU YOK. kENDİ REZİLLİKLERİNİ DİN ALTINDA YAPIYORLAR. ANLAMINDADIR BU RESİLLİKLERİ MAALESEF DİNİ KONUDA OLDUĞUNDAN KARGAŞA OLUYOR.
AK parti tüm dini kuralları hiçe sayarak o zamanın 20 nisanını ( hicri ) miladi olarak fiksleyip ve büyük tesadüf olarak TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN 23 NİSAN INA DENK GELDİĞİNDEN BÖLÜCÜLÜK AMAÇLI miladi olarak Kutlu Doğum Haftasını uygulamaktadır. Ve böylece rezilane bir şekilde Peygamberin doğumunu her sene ikikere kutlayan garabete imza atıp gülmektedirler. Bunun yanlış olduğunu söyleyenlere ise DİNE SALDIRIYOR DİYE SALDIRMAKTA OLAN ZAVALLILARDIR. Laik Cumhuriyete saldırmak için DİNİ bile sömüren bu zavallılara aslında sadece acımak lazımdır ama maalesef birisi başbakan sıfatını taşıyan üst düzey yerleri işgal etmiş bulunmaktadırlar Neyle DİNİ SÖMÜREREK.
Kutlu Doğum Haftası’nın, Ulusal Egemenlik Haftası’na denk getirilmesinin ardında dini siyasete alet etmeye yönelik bir kasıt olduğu çok açıktır. Hersene başka güne gelen ve tüm dini olayların hivri takvime göre giderken ( Mevlid kandili dahil yani asıl doğum günü ) Kutlu doğum haftasının miladi takvime bağlanması kepazelik ötesidir.
Laiklik konusunuda bu İLK KEZ BURADA YAZILAN BU BİLGİLERLE bitiriyorum.
Şimdi garip bir dönemece geldik. Dedik ki AK PARTİ DİNDAR BİR PARTİ DEĞİL TAM TERSİNE DİNLE İLGİSİ OLMAYAN AMA DİNİ SÖMÜREN BİR PARTİ VE GENE DEDİKKİ BU PARTİ LAİK TE DEĞİL UZAKTAN YAKINDAN İLGİSİ YOK. PEKİ BU PARTİ NE ? KİMLER DESTEKLER İÇERDE DIŞARDA ? NEDEN ? NASIL ? nE YAPILMALI ?
İzninizke onlarda yarın.... ( Yada daha sonra ...)
Re: Cumhurbaşkanlığı seçimi Anayasa laiklik AKP
Yeni bölüme geçmeden önce üç küçük anı anektot yada hikaye ne derseniz diyin ondan başlamak istiyorum. Bir çok şeyin anlaşılması için oldukça gerekli çünkü. Türkiyenin ufak bir profili gibi... Yada çıkarmaya yardımcı olacak olaylar..
Önce birincisi...
Bizim kızıltoprakta bazen migrosun önünde bazen caddenin karşısında duran Kürt bir ayakkabı boyacısı vardır. Ama kürtlüğün ötesinde Apo hayranı sempatizanıdır. Doğru yanşlış bilmem tüm teröristleri tanır ölünce onlar üzülür. Benden de anormal korkar ne zaman beni görse sandığının üzerine ayakkabıyı bırakır kaçar artık kim ne dediyse bakışımdan mıdır nedir bilmem ....
Geçenlerde gene kaçtı bende sandığının önüne gittim ayakkabıyı yana attım ayağımı koydum gel boya şunu diye seslendim. Aynı süratle geldi. Boyamaya başladı . Yüzüme hiç bakmıyor. Benim niyetim başka .Kendimce bir soru sorup değerlendirme yapacağım. Kamu oyu anketi gibi....
De bakalım hangi partiye oy vereceksin ?
Ayakkabılarımı boyamaya devam ederken gene yüzüme bakmadan yanıt verdi.
İznin olursa AKP ye vereceğim abi kime verilirki başka ?
Ciddi ciddi şaşırma sırası bana geldi. Her nekadar tanımasamda adamın ne halt yediğini düşüncelerini biliyorum. Leyzla Zana ve arkadaşlarından birisine diye bekliyordum. En son aklıma gelecek Ak partiydi. Umduğum yanıtı alamamann şaşkınlığı birde benim iznime bağlaması beni iyice şaşırttı...
Oy kutsaldır istediğine verirsin izine gerek yokta . Yahu sen gündüz bile sarhoşsun hatta esrar bile içiyorsundur dinle imanla ilgin bile yok Fikir olarak ta bunlarla ilgin yok ne iş ? dedim
Nerede oturduğunu bilmem ilgilenmedim hiç o kadar...
Abi her kasım eve iki ton kömür getirir bunlar ayda iki kezde erzak . Bende ne yaptım karının ve kızın ( Karının dediği burada eşi oluyor aynen yazdım özür dilerim ) başını örttüm. Kışın üşümüyorum aşım var. Bunlar iktidar olmazsa gene aç kalır üşürüm . Neme lazım .... dedi...
O an anladım Adama erdemden değerlerden bahsetmenin gereksiz olduğunuda anladım Ak partinin potansiyel oyunun nereden geldiğinide... Benden boya parasını almak istemedi bende sandığın üzerine bıraktım gittim... Giderken aklım karışıktı Olması gerekenle olan çok ama çok farklıydı ve bu ülkede böyle en az beş milyon insan vardı....
Re: Cumhurbaşkanlığı seçimi Anayasa laiklik AKP
98 yılında İstanbulda ki bir hukuk fakültesini kazanan iki kardeş İstanbul a gelirler bir şehirden. Orta hali bir ailenin çocuklarıdır hatta İstanbul esas alınırsa orta halin altı yani şans bulundukları şehirden dolayı gülmüştür onlara. Ama şimdi en büyük şehire üniversite okumaya hemde kitapları çok pahalı bir bölümü okumaya gelmişlerdir. Bir teyzecikleri vardır İstanbulda başka kimseleri yoktur. Yurt ta kalmak burs almak idealleridir aslında . Gereklidirde gerçekten bakılırsa birbirine destekten başka bir şeyleri yoktur.
Kızlardan teki süperlise mezunudur. Çok çalışkandır. Ders ve derstir hayatı neredeyse. Şiir yazar okur kendince yetişmek için herşeyi yapar çabalar. Atatürk le ilgili gidiği yarışmalarda ödülleri vardır. Çalışkan azimli terbiyeli namuslu birisidir yani. Kardeşide ondan aşağı değildir. İki kız kardeş yurt aramaya burs aramaya başlar. Çağdaş yaşamı destekleme derneğinden tutunda ne kadar sözde sosyal demokrat dernek varsa baş vururlar. Dışardan bile bakıldığında bunlara burs destek vermeyeceksek kime vereceğiz denecek kadar açıktır konumları aslında. İki Cumhuriyet kızı çağdaş temiş okumaya öğrenmeye istekli ve ciddi bir okulu kazanmış pırıl pırıl iki kız...
Hiç bir kurumdan yanıt gelmez değer ble verilmediği kesindir. Tanıdık eş dost torpilli olanlar doldurulmaktadır belki. Hani nasıl villalarda kalıp mercedeslerle dolaşıp yeşil kart sahibi olanlar varsa aynen öyle. ( Bu arada şu yeşil kart ta ne işe yarar hala anlamış değilim. Nelere kadir ki tüm zenginler fakir ayağına yatıyor bir çözsem belki bende isterim... ) Şanslarına Yurt çıkar. Ama yurtla birlikte bir takım tiplerde.
Aşırı yumuşak sesli sakin okul dışında dini kisvelere bürünen bir takım kızlar bunlara kancayı takarlar. Bir derdiniz olursa ev lazıma burs lazımsa o lazımsa... Yani sosyal devlet yapısının sağlaması gereken ancak sağlamadığı herşeyi vaat ederler. Sadece kapanacak onlar gibi bir cemiyete katılacaklardır. Sonra inanaılmaz bir koruma şemsiyesi... hatta okuldan sonra bile... Belkide Utahtan yardım gelecektir.....
Bunlar zeki vatanını seven dürüst kızlardır yırtarlar kabul etmezler urt imdatlarına yetişmiştir arasırada teyzeleri... Başarıyla mezun olurlar hayata atılırlar Allahın selameti üzerlerinde olsun....
Üniversitede okuyan kaç kızımız yada kaçınız buna benzer olayla karşıkarşıya kaldığınızı düşünün. Azımsanmayacak bir rakam. Peki bunlar Atatürkçüydü akıllıydı yurt çıktı bir şekilde çağdaşlaşmaktan uzak kalmadılar... Ya bu olanağıda bulamayıp bunların kucaklarına düşenler... İflah olmaz gerçekler anlatılmaz bir AK parti fanatiği öyle yetişir.
Boşuna demiyorlar İmam Hatipler bizim arka bahçemiz. İmam hatipten mezun olanların yüzde sekseni Aynen RTE gibi düşünüyor. Atatürk düşmanı , laikliğe karşı hatipliği iyi ama yazılı veya ezberlediği metin dışında saçmalayan tiper...
Bu tuzakla kazanılmış kişiler kaç kişi bir hesaplayın bakalım....
Üçüncü olay...
Adam işsizdir. Başvurduğu kapılar yüzüne kapanmış çeşitli gerçek sahte gerekçelerle işe alınmamıştır. Adam dürüstür Adam Laik demokratik sosyal hukuk devletine bağlıdır. Dört kızınıda bu şekilde yetiştirmek okutmak istemektedir. Ama adam açtır. Daha kötüsü kızları karısı açtır. Çünkü adamın işi yoktur....
Sultanbeylide boş boş dolaştığı bir günün alşamında bir çay içmek için girdiği kahvehanede birisiyle karşılaşır. Badem bıyıklı etkileyici bakışlı birisidir. Sıkıntısı yüzüne vuran adamı anlamıştır. Bir şekilde iletişim kurar. Konuşma sonunda adam için yarın bir umut aralanmıştır. Yarın kendisini sultanbeylide bildiği ama hiç düşünmediği bir yetre çağırmıştır karşısındaki adam ve orada bu soruna bir çözüm üretebileceklerini vaat etmiştir... Adam ilk defa içinde bir umutla evine gider......
Tam deyimi ile sabahı zor eder. Sabah hazırlanır olmayan kahvaltıyı iyice olmaz yapmamak için çayını bile içmeden evden çıkar. Buluşma yerine gider...
Onu zaten beklediklerini anlamaz kendisini çağıran adamı bulunca iyice umutlanır çünkü adam bir masanın arkasında oturmaktadır. Demekki yetkili etkili birisidir. İşin ilginci hiç işten bahsetmeden açmısın diyip karnı doyurulmuştur. Sanki kendisi üst düzey birisidir. Herkes ona gülümsemekte iyi davranmaktadır. Sonunda konuşma faslına geçilir.
Nedense kendisi bildikleri değlde eşi ve dört kızı üzeinde konuşma yoğunlaşır. Kızlar kaç yaşındadır okuyorlar mıdır ? ne iş yapıyorlardır işsizler midir v.s v.s.... Konu ufak ufak işten çıkar siyadete ve siyasetin din dömürüsü kısmına gelir. Adam açtır ne siyaseti adam çocuklarına ekmek götürememenin ezikliğindedir. Dört üniversite çağında kız bir hanım bir kendisi yarı aç yarı toktur. Ne siyaseti ? Hangi parti ona ekmek vermiştir ? hangisi açmışınız diye sormuştur ? hiç birisi ... Hangisi kızların eğitimiyle ilgilenmiştir? Boru boru konuşma dışında... Kızlarının giyecek ikinci bir düzgün elbisesi yoktur. Adam aslında kadere lanet etmektedir ne siyaseti... Can alıcı soru gelir. Kışın nasıl ısınıyorsunuz ? Evde bir soba vardır ama sadece soba vardır. İçinde yanacak ne kömürü ne odunu vardır. Ekmek almaya para yokken kömür nasıl alınsın ? Yıkanmak ayrı bir derttir adam sağdan soldan topladığı çalı çırpıyla günü kurtarmaktadır. Hatta eşi çocukları aynı şekilde dal çöp toplayıp yakmaktadır .Devlet bir kere siz ne yapıyorsunuz dememiştir ? Ne partisi....
Badem bıyıklı adam usul usul kızların örtünmesi gerekliliğinden bahsetmektedir. Adam içinden yahu çıplak dolaşmadıklarına dua ediyorum bu ne diyor diye düşünür. Dinin erdemi türban kapanma... Adam açız elbisemiz bile yok diye karşılık vermek ister ama veremez.
Badem bıyıklı bir teklifte bulunur ki adam şok geçirir....
Biz size yakacak yollayalım. Eviniz sıcacık olsun rahat rahat banyo yapın hatta BİZDEN olan yere biz söyleriz bedavaya size bir soba daha gelir diğer odalar içinde... Kömür sorun değil gelir... Açlık ta sorun öncelikle onuda çözelim... Adam araya girer ben nerede çalışacakta bu parayı bulacağım ? Badem bıyık duymaz işine gelmez zaten çalışmıştır şimdi hasat zamanıdır ama onuda adam bilmez... Bizim kadınlarımız her hafta erzak dağıtır öncelik size verelim hemen gitsinler hem eşinizlede tanışırlar üç dört hafta sonra o da onlara yardım etmeye başlar yani eşiniz bizim kadın kollarımızda çalışır işte erzak kömür parası çıktı.... Yalnız eşinizin ve kızlarınızın bşı açık demiştiniz bu bu cemiyette ters olur evde açsınlar hatta başlarını örtsünlerde gerisi önemli değil. biz bu örtünme giderlerinide karşılarız. Hatta size de yardımcı oluruz bu örtünmeden dolayı... Eşiniz dört kızınız beş kişi eder yüz desek beş yüz dolar bunların gideri eee aile reisi sizsiniz bundan dolayı her ay size beşyüz dolarda harçlık... Yakıt erzak giyim bizden harçık bizden ne dersin ?
Adamda diyecek bir şey var mı ? Alın size altı kişi daha... Bu arada ne mi oldu durduk yere Türban sorunuda çıktı değil mi ? İlginç.... Ama gerçek.....
Re: Cumhurbaşkanlığı seçimi Anayasa laiklik AKP
Yukarıdaki üç olayda binlercesini bildiğimiz olaylardan sadece üçü. Temel olarak sosyal devlette teforme olmuş bir durumdadır. Bu kişilerin sorunlarıyla uğraşacak bir şekilde çözümü bulamamak herhalde bizim ayıbımız olsa gerek. Ama bu demek değildir ki buna bir şekilde rejim dışı yönelişe izin vererek geçici çözüm üretmemekte gerekmektedir.
Bu olaylarda gözüken mevcut sosyal yapıda bir rahatsızlık bir ilgisizlik bir boşluk var. Devlet kurumlarıyla vatandaşını saramamış. Bir şekilde bir yerde hata yapılmış. Bunun bir çok nedeni olabilir. Olaylara ciddi bakmamak vatandaşla ilgilenmemek belirli çıkarçevreleriyle iş yaparak gerisini pas geçmek sorunların ne olduğunu tespit edememek sayın sayabildiğiniz kadar. Bunda rejim içi tüm partilerin suçu olduğuda yadsınamaz bir gerçek . Ancak çözüm gene sistem içerisinde sosyal hukuk devletini diğer unsurları yok etmeden yaşatmaktır.
İnsanların önce işsiz kalmasını sağlamak sonra onlara iş değilde aş vermek hoş değil adi bir aldatmacadan öteye bir şey değildir.
Bir diğrer ve asıl önemli hususta verilen bu yardımların gerek erzak gerek yakacak giyim in finansının nasıl sağlandığı çok ama çok önemkidir. İşte tam bu noktada Erdoğan ın partisini kimler niçin destekliyor nereden ne gelip gidiyor bu sistem nasıl dönüyorda yardım yapılabiliyor sorusu insanın aklına takılmaktadır. Doğal olarak yardım dahi olsa bunun bir maaliyeti vebu maaliyeti üstlenen bir kurum ve veya şirket şahıs olması gerekmektedir.
AK partinin yanında kimler vardır niçin vardır ? Ne nereden gelip nereye gitmektedir. Çok uzun ama örnekleriyle kah gülerek kah düşünerek okunması gereken ama neticede mutlaka bir ders alınması gereken noktalara geliyoruz.
Maalesef Ak partiyi bu güçlü gibi duruma getiren diğer rejim partilerinin de hatalarını görmezden gelemeyiz. Rejim içerisinde olmak demek vurdumduymaz lık aymaslık demek değildir. Gerek sağ gerek sol partiler tüm bu garip gelişmeler karşısında öncelikle sessiz kalmış dinle oynanmasına haksız kazanca ve bundan sağlanan gelirle oy deposu haline getirtilmesine göz yummuşlardır. Sosyal dokudaki bozulma fakirleşme köylümüzün yok olma konumuna gelmesi insanların ekmek için namuslarını ortaya koymaya başlaması sosyal dokudaki hatalar zincirinin halkası olmuştur. Bundan yararlanarak rejim değişikliği için alt yapı hazırlamaya çalışan AKp nin garip ilişkilerini sevenlerini bulalım şimdi 22 Temmuz arifesinde... Hepsi açık seçik evet diyor aten :)))
Re: Cumhurbaşkanlığı seçimi Anayasa laiklik AKP
AK partiyi ve RTE yi destekleyenler özellikle dışarıdan olanlardır.
Talabani
Barzani
Kıbrıs Rum Tarafı
ABD nin belirli bir görüş tarafı
İngiltere
Rice....
Bazı dış önemli basını.... Konuyu tam anlamak için bu hükümetin Türkiye cumhuriyetine yaşattığı İlklere bir bakalım....
1- İlk defa bir Başbakan " Tezkere geçmezse memura maaş ödeyemeyiz" dedi.
2- İlk defa ekonomi büyürken işsizlik arttı.
3-İlk defa cari açık verilirken döviz kuru arttı.
4-İlk defa bir Başbakan zam isteyen memura "İMF'yi ikna edin" dedi.
5-İlk kez ithalat 100 milyar doları aştı.
6-İlk kez cari açığın üstünde borçlanma yapıldı.
7-İlk kez Yunan kilise bankası Türkiye'de banka satın aldı.
8-İlk defa domuz kesimlik hayvanlar arsına alındı.
9- İlk defa düşük faizli dış borç yüksek faizli iç borç ile ödendi.
10-İlk defa bir Başbakan ve Dışişleri Bakanı, islamiyeti yok etmeye yemin eden bir Papa'nın heykeli önünde fotoğraf çektirdi.
11- İlk defa bir Başbakan "Toprak satılıyorsa alıp götürmüyorlar ya" dedi.
12- İlk defa bir cami kiliseye çevrildi.
13-İlk defa kilise ve havralar imar planında yer aldı.
14-İlk defa bir Başbakan Yahudi düşünce kuruluşundan " Üstün Cesaret Ödülü" aldı.
15-İlk defa Türk askerinin başına ABD güçlerince çuval geçirildi.
16- İlk defa bir Başbakan "bir dönem dini kullandık" dedi.
17-İlk defa petrol kanunu ile yabancılara 50 yıllık imtiyaz verildi.
18-İlk defa yabancı rantiyecilere vergi muafiyeti tanındı.
19-İlk defa iletişim sektörünün tamamı yabancıların eline geçti.
20-İlk defa tezkere ret edilmesine rağmen Dış İşleri Bakanlığı genelgesi ile silahlar Türkiye üzerinden geçti.
21-İlk defa bir Başbakan İslam dünyasının sınırlarını değiştirecek BOP'un eş başkanı oldu.
22-İlk defa bir Başbakan Müslüman topraklarını işgal eden ABD askerlerinin evlerine sağ salim dönmeleri için dua ettiğini açıkladı.
23-İlk kez İsrailli bir işadamına çok gizli bir şekilde 800 milyon dolar kaynak aktarıldı.
24-İlk defa bir Başbakan yapılan ihalede önce uçak istedi ama sonra Mercedes'e razı oldu.
25-İlk defa fındık üreticileri en büyük mitingi yaptı.
26-İlk defa bir Başbakan Türkiye'yi pazarladığını açıkça itiraf etti.
27-İlk defa tarımsal üretimde dış ticaret açığı ortaya çıktı.
28-İlk defa bir Başbakan çiftçilere "Gözünü toprak doyursun" dedi.
29-İlk defa kap kaç diye bir sektör ortaya çıktı.
30-İlk defa bir Başbakan en fazla yurt dışı gezisi yaptı.
31-İlk defa bir Başbakan " Borç yiğidin kamçısıdır" diyerek borçlanmayı bir başarı olarak gösterdi.
32-İlk defa enflasyon % 10 artarken pancar fiyatları 99 kuruştan 88 kuruşa indi.
33-İlk defa çiftçi ve emekliden vergi alınması sözü verildi.
34-İlk defa bir Başbakan Danışmanı Amerikalılara Başbakan için "Bu adamı kullanın, onu rogara süpürmeyin " dedi.
35-İlk defa GSMH artarken KDV tahsilatı yerinde saydı.
36-İlk defa bir Başbakan TMSF katkısıyla bu kadar çok TV ve gazete yönlendirdi.
37-İlk defa katolik bir rahip,ortodoks ermeni bir gazeteci,protestan bir misyoner öldürüldü.
38-İlk defa Danıştay'a saldırı düzenlendi,yüksek yargı şehit verdi
39-İlk defa TSK tarihimizin en adi,en kapsamlı silahlı ve silahsız saldırılarına maruz kaldı.
40-İlk defa kürtçülük,kürt nakşibendicilik,masonluk ve siyonizm birlik oldular.
41-İlk defa " TÜRKİYE' de TÜRK OLMAK " ayıp oldu.
42-İlk defa bir Başbakan; bir vatandaşa " Ananı al da git" dedi.
43-İlk defa AKP döneminde Meclis inatlaşma yüzünden Cumhurbaşkanı seçemedi.
44-İlk defa AKP döneminde AB sözcüleri fırça attılar... Gül sessiz kaldı...
45-İlk defa halk kitleleri sokaklara döküldü meydanlar milyonları aştı ve milyonlar '' Laik Türkiye Cumhuriyete sahip çık'' sloganları ile yeri göğü inletti.
46- İlk defa bir TC hülümeti Cumhuriyet yürüyüşüne karşı bizde karşıt gösteri yapsak daha kalabalık toplarız dedi.
47-ilk defa AKP döneminde bir başbakan terörün başına "SAYIN" diye hitap etti...
Özellekile son made anormal tartışıldı Başbakan RTE her zamanki gibi asla demedim dedi yada dilim sürçmüştüre döndürdü. Belge yok o yok bu yok yalan dendi . Buda başta PKK sempatizanı olanlar olmak üzere Talabani ile Barzani nin hoşuna gitti.
Bir çok kişi asla demedi dedi. Kendisine inandılar. Buyurun 8 dakika sayın bakalım kaç kere demiş (2) ve kelle demiş mi dememiş mi ? Kendisi hapiste 'düşünce suçundan yatmış mış..'' Onun sayını olan pis kan emici ise düşüncelerinden değil..... yatıyormuş... Ama bir dinleyicinin (2. ) sorusunu iyi dinleyin... Ben bu arada çalışayım biraz.
http://www.youtube.com/watch?v=vjPZErcwvTM
Re: Cumhurbaşkanlığı seçimi Anayasa laiklik AKP
Tabiiki ilklerin hepsi kötü değil iyileride var olsun tabiiki değil mi ? 4,5 sene bu dile kolay.. Bu dört buçuk senede bakın başka bir profil. ( AKP yi kim seviyor destekliyor u anlatıyoruz bunlar girişleri.. ) Dinleyip anladı vede içinize sindirdiyseniz devam edelim.
Sayısız arasında bir türlü tam bulamadım unuttuklarım listeye almadıklarım atladığım yanlış yazdığım varsa şimdiden özür dilerim. Bu hükümet 167 milyar dolar dış borçla devraldı sistemi. Anormal uygulamalarıyla hatta şehit kanını bile paraya çevirmesine rağmen borç 483 milyar dolara çıktı karşılıksız gelen paralar da dahil... Buna karşılık bu borçları ödeyen dev kurumlar şakır şakır satıldı. Ofer gibi kim olduğu belli olmayan yabanvı ve bazı yerli sermaye ye peşkeş çekildi. Emin olun ihaleye girebilen sıradan vatandaş bile bunları alırdı...
Borcumuzu ödeyen gelir kaynakları nelermiş bakın bunlar ne yapmış...
1-TAKSAN,
2- GERKONSAN,
3-SEKA Afyon İşletmesi ,
4- SEKA Balıkesir İşletmesi,
5- SEKA Çaycuma İşletmesi,
6- SEKA Kastamonu İşletmesi,
7- SEKA Aksu İşletmesi,
8- SEKA Taşucu Tersane Alanı,
9- SEKA’ya ait 4 taşınmaz,
10- TZD Sakarya İşletmesi,
11- THY USAŞ,
12- TDİ Trabzon Limanı,
13- TDİ Dikili Limanı,
14- TDİ Kuşadası Limanı,
15- Sümer Holding’e Ait Merinos Halı Fabrikası,
16- SÜMER HOLDİNG’E Ait ERYAĞ,
17- SÜMER HOLDİNG’E Ait Adıyaman İşletmesi,
18- SÜMER HOLDİNG’e ait 117 adet taşınmaz,
19- KBİ’ye ait 103 arsa, 89 lojman,
20- EBÜAŞ-MEYBUZ,
21- EBÜAŞ’a ait 54 taşınmaz,
22- TEKEL Kaya Tuz,
23- TEKEL’e ait 30 taşınmaz,
24- ESGAZ,
25- BURSAGAZ,
26- ETİ BAKIR,
27- ETİ GÜMÜŞ,
28- ETİ KROM,
29- ETİ ELEKTROMETALURJİ A.Ş,
30- Çayeli Bakır İşletmeleri A.Ş,
31- KBİ Samsun İşletmesi,
32- KBİ 65 adet taşınmaz,
33-DİV-HAN A.Ş,
34- Amasya Şeker Fabrikası,
35- Kütahya Şeker Fabrikası,
36- SÜMER HOLDİNG’e ait TÜMOSAN,
37- SÜMER HOLDİNG Malatya İşletmesi,
38- SÜMER HOLDİNG Bakırköy İşletmesi,
39- SÜMER HOLDİNG Diyarbakır İşletmesi,
40- SÜMER HOLDİNG Çanakkale Deri İşletmesi,
41- SÜMER HOLDİNG’E Ait 108 Adet Taşınmaz,
42- SÜMER HOLDİNG Ortadoğu Teknopark A.Ş,
43- SEKA Karacasu İşletmesi,
44- SEKA Ankara Alım Satım Binası Müdürlüğü,
45- SEKA Ardanuç İşletmesi Varlıkları,
46- TÜGSAŞ,
47- TÜGSAŞ Gemlik Gübre San. TAŞ,
48- TÜGSAŞ-İGSAŞ HİSSELERİ % 100,
49- TÜGSAŞ Urfa Depoları arazisi,
50- TÜGSAŞ’a ait 23 taşınmaz,
51- İGSAŞ Kütahya Gübre Varlıkları ,
52- TEKEL Alkolü İçkiler San. A.Ş,
53- TEKEL’e ait 60 adet taşınmaz,
54- TEKEL İnegöl Kibrit Fabrikası T.A.Ş,
55- TEKEL Gemlik Sun.İp.Mües. T.A.Ş,
56- TEKEL Tuzluca Tuzlası,
57- TEKEL Sekili Tuzlası,
58- EBÜAŞ Samsun Soğuk Hava Deposu,
59- EBÜAŞ Manisa Kombinası,
60- EBÜAŞ Manisa Arsası,
61- EBÜAŞ’a ait 101 adet Taşınmaz,
62- TDİ ANKARA FERİBOTU,
63- TDİ Samsun Feribotu,
64- PETKİM 2adet taşınmaz,
65- TEDAŞ 1 arsa, 1 adet trafo binası,
66- TEDAŞ 1 adet taşınmaz,
67- ATAKÖY Turizm A:Ş,
68- ATAKÖY Otelcilik A:Ş,
69- ATAKÖY Marina Ve Yat İşletmesi,
70- SÜMER HOLDİNG Beykoz İşletmesi,
71- SÜMER HOLDİNG İstanbul İmar LTD.ŞTİ,
72- SÜMER HOLDİNG 2 adet Taşınmaz,
73- TDİ Karadeniz Gemisi,
74- TEKEL Kristal Tuz Rafinerisi,
75- TEKEL Kağızman Tuzlası,
76- TEKEL’e ait 49 adet taşınmaz,
77- TÜPRAŞ 2 adet taşınmaz,
78- TDİ 1 Adet Taşınmaz,
79- SEKA 5 Adet taşınmaz,
80- KÖY HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Tasfiye Edildi),
81- SSK Hastaneleri (Tasfiye Edildi),
82- SSK Eczaneleri (Tasfiye Edildi),
82- SEKA Kocaeli Fabrikası ve arsası
83--Sümer Holding Sarıkamış İşletmesi, Sümer Holding Bergama Pamuk İpliği Fabrikası,
84-Sümer Holding Sivas Dokuma Fabrikası,
85- Sümer Holding Manisa Pam. Men. A:Ş,
86- Sümer Holding Makine Ve Teçhizat,
87- Sümer Holding 32 Adet Taşınmaz,
88- TÜGSAŞ Samsun Gübre Sanayi A.Ş,
89- Tekel 5 Adet Taşınmaz,
90- Araç Muayene İstasyonları 1. Bölge,
91- DSİ ERCİYES Sosyal Tesisi,
92-Bayındırlık Ve İskan Bakanlığı ERCİYES Sosyal Tesisi,
93- Karayolları ERCİYES Sosyal Tesisi,
94-TEKEL Sigara Fabrikaları,
95-TEKEL Sigara Fabrikalarına Ait Taşınmazlar,.
96-TEKEL Puro Fabrikaları,
97-TEKEL Alkol İşletmelerine Ait Taşınmazlar,
98- Tercan Ayakkabı İşletmesi,
99-TCDD Mersin Limanı,
100-Adapazarı Şeker Fabrikası,
101-Ereğli Demir Çelik Fabrikası,
102-İskenderun Demir Çelik Fabrikası,
103-Ereğli Limanı,
104- İskenderun Limanı,
105-Yarımca Limanı,
106- Yarımca Porselen Fabrikası,
107- Romanya’daki Silisli Sac Fabrikası,
108- Divriği Demir Madeni,
109- Hekimhan Demir Madeni,
110- Kırıkkale Çelik Çekme Boru Fabrikası,
111- BORÇELİK,
112-TÜPRAŞ,
113- PETKİM,
114- TÜRK TELEKOM,
115- KIBRIS TÜRK HAVA YOLLARI,
116- TÜGSAŞ Toros Gübre Fabrikası,
117- TÜGSAŞ Tekirdağ, Tarsus, Fatsa Depoları,
118- Seydişehir Eti Alüminyum A.Ş,.
119- OYMAPINAR BARAJI,
120- ETİ Alüminyum’a Ait Madenler,
121- Emekli Sandığı Ankara Emek İşhanı,
122-Emekli Sandığı İstanbul Hilton Oteli.
123-Mersin Limanı
124 -İzmir limanı.
Unuttuklarım yanlış yazdıklarım gözden kaçırdıklarım olabilir bilen bildirirse siler ekler düzeltiriz. Lütfen bunlarla birlikte Yukarıdaki 17. maddeyi birkez daha okuyunuz
''İlk defa petrol kanunu ile yabancılara 50 yıllık imtiyaz verildi.'' Bazlılarının bizi neden sevmeye başladığı netleşmeye başlıyor değil mi ? Şimdi Unakıtan diye isimlendirilen Maliye bakanının vecizeleri ile bir kez daha şatışlara bakalım ne oluyor ....
Re: Cumhurbaşkanlığı seçimi Anayasa laiklik AKP
http://www.etikhaber.com/images/stor...ik-turkiye.jpg
Ne banka bırakacağız, ne fabrika,
Ne de işletme. Liman da bırakmayacağız.Hepsini satacağız!”
Kemal Unakıtan
http://www.etikhaber.com/images/stor...-sumerbank.jpg
“Sümerbank tarihten siliniyor. Elinde bir şey kalmadığı için ismini de kaldırıyoruz.”
Kemal Unakıtan
http://www.etikhaber.com/images/stor...atlik-seka.jpg
“Staratejik yer imiş.Ne stratejisi, önemli olan müşteri bulmak. Müşteri gece gelsin,pijamayla çıkarım karşılarına.Seviyorum bu işleri arkadaş.”
Kemal Unakıtan
http://www.etikhaber.com/images/stor...k-sekerfab.jpg
“Kar edeni de, zarar edeni de satacağız!”
Kemal Unakıtan
Re: Cumhurbaşkanlığı seçimi Anayasa laiklik AKP
http://www.etikhaber.com/images/stor...tlik-tekel.jpg
''Tekelleri babalar gibi satarız.''
Kemal Unakıtan.
http://www.etikhaber.com/images/stor...lik-petkim.jpg
“Ülkenin işgal altına girdiğini söylüyorlar.Gelsinler işgal etsinler!”
Kemal Unakıtan
http://www.etikhaber.com/images/stor...lik-tupras.jpg
“Parayı veren düdüğü çalar. TÜPRAŞ’ı Ruslara satar mısın,diyorlar.Satarım arkadaş”
Kemal Unakıtan
http://www.etikhaber.com/images/stor...ik-telekom.jpg
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım,20 bin Dolar veren herkese,TELEKOM’ a ait Bilgileri vereceklerini söyledi. “20 bin dolar veren kızımızı görür”
Re: Cumhurbaşkanlığı seçimi Anayasa laiklik AKP
http://www.etikhaber.com/images/stor...k-limanlar.jpg
Ne banka bırakacağız, ne fabrika, Ne de işletme. Liman da bırakmayacağız. Hepsini satacağız!”
Kemal Unakıtan
Bunlar Akp nin yaptığı işlerden bir kaçı. Topraklarımızı satıyorlar farkındaysanız. Şehit kanlarıyla sulanmış her bir milimetre karesi değerli olan topraklarımızı yok pahasına haraç mezat el altından satıyorlar. Haritaları üst üste getirin bayrakları iyi değerlendirin gözünüzde sevr anlaşması olsun vede sattıkları arazileri birleştirin bakalım geriye ne kalıyor bize ?
AKP nin dışarıda neden sevildiği Tüsiad denen paraya tapanlarca neden desteklendiği gitgide anlaşılıyor sanırım... Bu AKP nin VATANA YAPTIĞI ihanetler... daha beteride var malumuzun onada bakacağız bir alt bölümde sonra çok çok ilginç şeyler anlatacağız.
Ama dün çok ilginçti bilmem dikkat ettiniz mi Ankara da İki olay vardı ki ikiside ilk ve çok dikkat çekici ....
İlki Anıtkabirde oldu. Cumhurbaşkanı Sayın Ahmet Necet SEZER Anıtkabire geldiğinde alkıştan inledi ortalık bu ilkti mutat yani alışılmış olan beklemeydi.. Ama otomatik bir tepki oldu..
İkincisi Törenlerde oldu. Gencin birisi ATATÜRK ün gençliğe hitabını okurken sıra '' memleketim dahilinde iktidara sahip bulunanlar gaflet delalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilir '' dizesine geldiğinde protokolun general/Amiral bölümünden alkış koptu buda alışılmadıktı. RTE ise kapkara gözleri altında izledi töreni somurtkan düşünceli sarsılmış. Coşkuyu gördü belkide düşündü '' Okadar dış ve iç desteğe rağmen ben bu ATATÜRK CUMHURİYETİNİ YIKAMAYACAĞIM'' ONDAN DOLAYI TATSIZ TUZSUZ OTURUYORDU.. İyiki kandırılmış kıtaları vardıda birşeyler oluyordu....
Re: Cumhurbaşkanlığı seçimi Anayasa laiklik AKP
İyice derinlere dalınacağından dolayı bir toparlayalım.
Ak parti DİNDAR DEĞİL DİN SÖMÜRÜSÜ YAPAN BİR PARTİDİR.
Ak parti LAİK DEMOKRATİK HUKUK DEVLETİNE KARŞI DIŞ DESTEKLİ İSLAM DEVLETİNİ KURMAK İSTEYEN VE SINIRLARLA KKTC Nİ HEBA EDECEK BİR PARTİDİR.
Ak parti SOSYAL DEVLET DEĞİL REAYA MODELİ İSTEMEKTEDİR. GÜÇLÜ ÇIKAR LİŞKİLERİ OLAN BİR PARTİDİR.
Ak karti DEMOKRASİDEN ASLA NASİBİNİ ALMAMIŞ EN DESPOT EN FAŞİST YÖNETİME SAHİP PARTİDİR. KENDİLERİ GİBİ DÜŞÜNMEYENE AŞIRI BASKI UYGULAMAKTADIR.
Ak parti DÖNEMİNDE NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE ATATÜRKÇÜYÜM DEMEK LAİKLİĞİ SAVUNMAK AYIP OLMUŞ İNSAN UTANIR HALE GETİRİLMİŞTİR.
Ak parti ÇIKARLARI DOĞRULTUSUNDA 80 YILLIK OLUŞUMLARI ÜÇ OTUZ PARAYA SATAN ÜLKE GELECEĞİNİ KARARTAN BİR PARTİ OLMUŞTUR.
Ak parti TAKİYE VE YALANI SİYASETE SOKMUŞ ÜLKEDE HIZLI BİR BÖLÜNME VE KARDEŞ KAVGASI ÇIKMA HAVASINA NEDEN OLMUŞTUR.
Ak parti HUKUKU TOPLUMSAL ÖRGÜTLERİ ANAYASAYI DEVLET KURUMLARINI YOK SAYMIŞ DEVAMLI GERİLİM YARATMIŞTIR.
Ak parti kısacası Türkiye yi felakete doğru götürmektedir. Ancak bu gerçek baskı ve çıkar birlekteliği ile gölgelenmeye anlaşılmamasına çalışılmaktadır.
Daha olayların başındayken İstanbul da bilboardlara mayo reklemlarını yazmıştık. Gelinen noktada haklı olduğumuz ortaya çıktığı gibi dev firma sahiplerine uygulanan FAŞİSTÇE bir baskı ile konuşmaktan korkar olmuşlardır.
http://image.haber3.com/haber/90118.jpg
Mayo reklamı yasak ama bu eşarp (sözde) reklamı her yerde boy boy serbest. Üzerindede utanmadan ''giyinmek güzeldir...'' Onu takmayanlar çıplak ya terbiyesizliğe diz boyu taviz. Bu insanlara baskı kırmaktır. Ama hala bazıları yok yav desin bakalım. ''Başörtüsü Bir Hayat Duruşu,Bir İnanç Meselesi... '' sloganıda cabası...
Bakınız özetin sonunda bir gazetede yayınlanmış mektuba yer vereyim. İyi okuyunuz anlayınız....
'' “Ben Malatya’da yaşıyorum ve durum kötüye gidiyor. Çünkü burada ‘ak partiliysen Müslümansın, değilsen komünistsin’ durumuna döndü ve ak partili olmadığımı söyleyemiyorum, belki işimden olurum.”
Şimdi gelelim Ak partinin bu güzü ve sevgiyi nereden bulduğuna ..Din mi değil mi görelim.