Cevap: Karar düzeltme de red edildi. Bundan sonrasi?????
Alıntı:
bagerhk rumuzlu üyeden alıntı
Zor soru olmadığını biliyorum fakat farklı cevaplarda çelişkiye düşüyorum doğal olarak. Sizin cevabınız ile yukarıda cevap yazan iki avukatın cevabı niye aynı değil. Hukuk kanunlarla yürütülüyorsa, uygulamada birliktelik olması gerekmiyormu. Empati kurulursa bana hak verilecektir. Ben devam eden davada nasıl bir karar verilebilir diye bir soru da sormadımki zaten. öyle olsaydı farklı yorumlar olması doğaldı. Mahkemenin verdiği bir karar var ve bundan sonrasının mevcut kanunlar çerçevesinde nasıl yürütüleceğini sordum sadece. Bunun cevabı da somut olarak kanunda yazılıdır. Bana sadece " ..... kanunun ... maddesi gereğince dosya ...... işleme tabi tutulacaktır." cevabı verilse çok makbule geçecektir. saygılarımla. şimdiden teşekkür ederim...
Net ve somut bir şekilde, sorduğum soruya cevap alamıyacakmıyım? Farklı cevaplar verildi, en son kıdemli üye muratmurat1 "kararı tekrar temyiz edebilirsiniz diye düşünüyorum" şeklinde cevap verdikten sonra afalladım. Bu hukuk kanunla yürütülüyorsa LÜTFEN HANGİ KANUNUN HANGİ MADDESİNE GÖRE NET BİR ŞEKİLDE BİR CEVAP VEREN yokmu ya...
Cevap: Karar düzeltme de red edildi. Bundan sonrasi?????
Alıntı:
bagerhk rumuzlu üyeden alıntı
net ve somut bir şekilde, sorduğum soruya cevap alamıyacakmıyım? Farklı cevaplar verildi, en son kıdemli üye muratmurat1 "kararı tekrar temyiz edebilirsiniz diye düşünüyorum" şeklinde cevap verdikten sonra afalladım. Bu hukuk kanunla yürütülüyorsa lütfen hangi kanunun hangi maddesine göre net bir şekilde bir cevap veren yokmu ya...
kanun maddelerine göre net cevap isteyince, cevap verebilen kimse yokmu? Ilginç..
Cevap: Karar düzeltme de red edildi. Bundan sonrasi?????
Anladığım kadarıyla umutsuz vaka oldu durumumuz. Adalet ülkemizde nasıl geç işliyorsa, hukuk forumlarına da bu yansımış olacakki sorumuza net bir cevap alamadık. Sağlık olsun. Sırf bu yüzden oğlumu mutlaka okutup avukat olmasına vesile olacağım inşallah. Avukat dedik ama hem tecrübeli hem de vicdanlı olması ÇOK ÖNEMLİ artık bu yaşananlardan sonra...
Cevap: Karar düzeltme de red edildi. Bundan sonrasi?????
Bende karar düzeltme için Bölge idare mahkemesine başvuracağım
07/03/2016'da sınava girdim ve hukuka aykırı bırakıldım. İdareye işlemin iptali için 08/03/2016'da başvurdum. idare 08/04/2016'da itirazımı reddetti. Reddettiği dilekçede nereye başvuru yapmam ve süresi belirtilmedi. Daha sonra ben 12/05/2016'de Kamu denetçiliğine başvurdum.26/10/2016'da kamu denetçiliği incelenemezlik kararı verdi yine bana yargı yolu ile süresi belirtilmedi. Kamu denetçiliği kararına 05/11/2016'da başvuru yolu belirtilmediği için itiraz ettim.
Kamu denetçiliği itirazıma cevap gelmeden 01/12/2016'da idare mahkemesine dava açtım. Rize idare mahkemesi idarenin eylemine karşı açtığım davayı zamanında açmadığım için reddeti. Karara itiraz ettim ve Samsun Bölge idare mahkemesi de aynı şekilde istinaf talebi mi süre nedeniyle reddeti.
İdareye ve kamu denetçiliğine basvurularıma verilen cevaplarda idari mercilere başvuru yolu ve süresi belirtilmediği için Bölge idare mahkemesinin gerekçeli kararına itiraz edip karar düzeltme talebinde bulunmayı düşünüyorum.
Anayasada, Devletin, işlemlerinde, bireylerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorunda olduğunu öngören Anayasanın 40'ıncı addesinin ikinci fıkrasının, ayrı bir yasal düzenlemenin varlığını gerektirmeyen, doğrudan uygulanabilir nitelik taşımasından dolayı yasama, yürütme ve yargı organlarının, idare makamlarının ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarının işlemlerinde, bu işlemlere karşı başvurulacak idari mercileri ve kanun yolları ile sürelerini belirtmesi zorunludur demekte,
Yine, Danıştay VDDK, 2011/40 E., 2011/594 K., ve 12.10.2011 ve Ekrem Akbulut "İdari İşlemlerde Kanun Yolu ve Süresini Gösterme Yükümlüğünün Yargısal Denetime Etkisi" adlı makalesin sayfa 11-12'de; İdarenin tesis ettiği işlemde başvuru yolunu ve süresini göstermemesi ve ilgili kişinin bu işleme karşı yasal süreden sonra açtığı davanın süre aşımı nedeniyle reddedilmesi, anayasal yükümlülüğünü yerine getirmeyen idarenin bu yolla dava tehdidinden kurtulması anlamına gelecektir. Diğer bir ifadeyle Anayasa hükmünü ihlal eden idare, bu ihlaliyle nedensellik bağlantısı içerisinde bulunan (yani ihlalinin doğrudan sonucu olan) bir menfaat elde etmiş olacaktır. Kanımızca bunun, hukuk düzeni tarafından kabul edilebilmesi mümkün değildir. Bu nedenle eğer idare, Anayasa m. 40/f. 2?den kaynaklanan yükümlülüğünü yerine getirmemiş ve ilgili kişi bu nedenle davasını süresi içinde açamamışsa, dava süresinde kabul edilmeli ve işlemin esasının yargısal denetimine geçilmelidir, demektedir.
Bu kararlar, idare ve kamu denetçiliği itirazlarıma verdiği cevaplarda basvuru yolu ve süresi göstermediği, bu nedenle davanın süre nedeniyle reddedilmesinin anayasaya aykırı olduğuna yeterli mi?