-
söylediklerinizi anlıyorum şöyle bir durumdan bahsetmek istemiştim aslında;örneğin yaptığınız araştırmalar sonucu bir şekilde müvekkilinizin suçlu olduğunu görseniz yine de savunmaya devam eder misiniz?sonuçta sizin göreviniz müvekkiliniz kurtarmak...?karşı tarafın da suçsuz olduğunu ispatlayamayabileceklerini düşünürsek, bu doğru olur mu?
-
Sayın Lale Azer,
Sizin hukuk bilginiz müvekkilinizde olsa idi nasıl davranacaksa öyle davranmanız gerekir.
Hemen bir örnek adam 5 kilogram piyasaya sürülmeye hazır esrarla yakalanıyor. Ve beraat ediyor? Sizce neden?
Çünkü burası bir hukuk devleti polis hakim kararı olmadan arama yapamaz. Yasaya uygun olmadan toplanan deliller de delil olarak kabul edilmez.
Şimdi biz burada yalan söyleyip hayır efendim kesinlikle esrar bulundurmadık demedik. Yasanın bize sağladığı imkanı kullandık ve itirazımızda Hakim kararı olmadan arama yapıldığından ve bulunan bu delilin kullanılamayacağından bahsettik. Hukuki gerekçelerimizi de bu arada bildirdik. Müvekkilimiz beraat etti. Olması gereken bu çünkü Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Burada suçlu varsa arama izni almayan polistir.
Bir başka örnek. Adam internet kafe önünde İİK.daki taahhütte bulunmuş. Ancak İİK 'da bu taahhüdün İcra ve İflas dairesind eyapılacağındna bahsediliyor. Biz de hayır efendim o taahhüdü imzalamadık demedik. Sadece İİK 111. maddeki şekil şartları gerçekleşmediği için o taahhüt geçersiz dedik ve Beraat etti.
Bu durumları vicdanen değerlendirdiğimizde ikisi de suçlu ama kanunen değerlendirmek bizim görevimiz ve kanunen ikisinin de mevcut olayda yalan söylemeden kurtulma imkanı var ve biz de görevimiz gereği ( hukuk bilgimizi satan esnaflarız) müvekkilimizin yararına olan kanunları kullandık.
Cumhuriyet Savcısı da Kamu adına hazır bulunduğu için o da bir taraf olarak müvekkilimizin cezalandırılmasını istedi.
-
mesela ilk örnekte adam suçlu ve baraat ediyor ben bunun doğruluğu sorguluyorum sonuçta adam bu işi yapıyor ve belki de bilgisiz birkaç kişinin ölümüne ya da ailelerin yıkılmasına yani olumsuz durumların ortaya çıkmasına öyle ya da böyle sebep oluyor ve beraat ediyor ...? bu ne kadar doğru polisin tedbirsiz hareket etmesinden dolayı kişi bu yasal olmayan işi yapmaya devam ediyor.tamam sonuçta polis de bir yerde hata etmiş ama bu hata yüzünden de o adamın bu kötü işe devam etmesi bana doğru gelmiyor polis hata etmiş olsa da sonuçta suç aynı suç...?
(sevgili alisinkay ilgilendiğiniz için teşekkür ederim)
-
Ancak unutmayın ki Türkiye bir Hukuk devletidir. Herşey yasalar önünde gerçekleşir. Yasaları beğenmeyebilirsiniz. Ancak avukatlarda yasaları müvekkilleri lehine kullanmak zorun dadırlar ve bundan doğal birşey olamaz :=)
-
ama avukatların ülke ya da halk aleyine savunma yapması doğru mu? insanın vicdanı bu durumda nasıl rahat edebilir sonuçta aynı adam sizin çocuklarınıza da dolaylı yoldan zarar verebilir...böylece siz de zarar vermiş olursunuz...(!)değil mi?
-
Lale hanım ;
Sapla samanı karıştırmamak lazım. Avukatın görevi müvekkilini savunmaktır. Zaten bu yüzden avukatlar müvekkilleriyle konuştuğu konular hakkında sorgulanamaz, konuşmaları özeldir. Avukatın görevi savunduğu kişiyi en iyi şekilde kanunlardan yararlandırmaktır.
Kanunlar ise herkes içindir. Polisi de savcısıda avukatıda buna uymak durumundadır. Tabiiki kişilerde buna uymak zorundadır.
Örneğin örneklemenizde ki beraatin nedeni yetkili mercilerin HUKUKA uymamasıdır. Avukat savunmasında bunu dile getirmek zorundadır görevi budur. Dikkat ederseniz ortada yalan yoktur. Ortada kanunsuzluk yapılarak suç ispatı vardır ki eğer bir kez kabul görürse ortada HUKUK kalmaz.
Bu ülke Kültür Sarayı olayını yaşamış bir ülkedir. Suçlarını itiraf edenlerin suçsuz olduğu seneler sonra gerçek suçlular ortaya çıkınca anlaşılmıştır. İlk itirafçıların itiraf etmesiiçin etkin ikna yöntemleri kullanıldığı ( İşkence dövme v.b) anlaşılmıştır. O yüzden kanun herkes içindir. Olayınızı tamamen kanunlara uygun hale getirip öyle konuşun bakalım... O durumda vukat başka argumanlar kullanarak kanundan yararlanarak en az cezanın alınmasını sağlamakla yükümlü olacaktı...
-
anlıyorum ama hukukta insanın vicdanını tamamen bi kenara bırakması bana doğru gelmiyor.:(
-
Hukukta insan vicdanını bir yana bırakmıyor. Lale hanım ;
Bir taraf suçluyor ki bun cumhuriyet savcısı deniyor ; bir taraf savunuyor kibuna da avukat deniyor iki tarafıda dinleyen bir üçüncü taraf karar veriyor buda hakim oluyor.
Burada vicdanı hür olarak karar verecek olan hakimdir. Diğer iki taraf kanunlar ca belirlenmiş haklar çerçevesinde suçlar ve savunur. Savcıda bazı durumlarda sanık lehine olacak olayları söylemez onu bulmak avukatın görevidir. Avukat müvekkilini verdiği bilgiyle hareket eder vr bu bilgilerden kanunen nasıl yararlanır onu tespite çalışır. Savunma kutsaldır.
Bana göre bazı durumlarda müvekkil evukatada tam bilgi vermediği kanaatindeyim . Burada avukat kişinin kanunlardan azami yararlanmasını sağlamaktan öteye bir şey yapmaz odaonun görevidir....
-
Hukukçu değilim. Elbette avukatlık profesyonel bir meslek, sonuçta avukatlar da geçimini sağlamak için para kazanmak zorunda. Sanırım Sn. Lale Azer'in anlatmak istediği, avukatın müvekkilini dinlemesi, olayı süzgeçten geçirmesi, kendini hakim yerine koyması ve müvekkilinin gerçekten suçsuz olduğuna inanıyorsa davayı alması aksi halde almaması gibi idealist bir düşünceye bağlı hareket tarzı... Kısaca "haksızı haklı çıkarmak değil, haklının hakkını savunmak"... (Bu düşünceye büyük saygı duyuyorum) Bu düşünce ile hareket eden avukat arkadaşlarım var, ancak her konuda kararlar sadece suçlu veya suçsuz (ceza davaları buna en iyi örnektir-hariç) diye verilmiyor. Bu durumda cezanın ne olacağına da avukat karar versin, hakime gerek kalmasın tarzı bir paradoks ortaya çıkar.
Bence en önemli konu, avukatın mesleğini icra ederken etik kurallara riayet etmesidir.
Selam ve saygılarımla,
-
çok teşekkür ederim...sevgiler...