-
Sayın Erdal Adgu;
Avukat arkadaşı şikayet etmek, yeni bir avukat istemek; hızla yapılmasını istediğiniz ve yapılıp yapılmadığı konusunda da bilgi sahibi olmadığınız bir konuda, herhalde şu an için sizlerin pek işine yaramayacaktır.
Öncelikle, bu avukat arkadaştan, davanızın hangi mahkemede görüldüğü ve dosya numarasının ne olduğu konularında bilgi alarak ve Adilye'ye giderek, ilgili dava dosyasını incelemenizi tavsiye ederim.
Bu davada, belki de, talepleriniz karşılık bulmuş bile olabilir. Ya da, Mahkeme, bu konuda henüz bir karar vermemiş de olabilir.
Eğer, bu talepleriniz davaya yansıtılmamışsa; davacının imza edeceği ve Mahkemeye hitaben yazılacak bir dilekçeyle;
1. Oturulan konutun tapu bilgileri verilerek, aile konutu şerhi işlenmesini;
2. Yargılama sonunda hükmedilmesi mümkün tazminatın infazını sağlamak için, taşınmazın üçüncü kişilere devredilmesini önleyecek ihtiyati tedbir verilmesini;
3. Şiddet olayı nedeniyle, davalı eşin evden uzaklaştırılmasını ve davacıya yaklaşmasının engellenmesini ve eve davacının yerleştirilmesini
isteyebileceğiniz gibi; eğer savcılığıa suç duyurusu yapılmamışsa, bu konuda suç duyurusu da yapılabilir.
Tüm bunları bir incelemeden, avukat arkadaşı şikayet etmemenizi ve değiştirilmesini talep etmemenizi önemle tavsiye ederim; bunlar yapılmış olabilir.
Ayrıca; sizler de dahil herkesin işi gerçekten çok acil, fakat; avukatlar da gerçekten çok çalışıyorlar, her zaman ulaşabilmeniz mümkün olmayabilir ve sizler nasıl ''''''paramız yok, avukat tutamıyoruz, yardım istiyoruz'''''' diyorsanız; bu Ülke'de parası olan olmayan pek çok kişi de avukatlara para veremediğinden; sekreter dahi tutamayan pek çok avukat arkadaşımız var, lütfen bunu yadsımayınız.
Bir de, şu anda adli tatil olduğunu lütfen gözönünde bulundurun.
Saygılarımla,
-
Sayın Av.Mehmet Taylan Karakum,
Öncelikle, ilginiz ve hızlı cevabınız için teşekkür ederim. Diğer yandan, söylemeden geçemeyeceğim konuları dile getirdiğinizi için, bazı düşüncelerimi sizler ile paylaşmak isterim. Yanlış bildiğim bir konu var ise, lütfen ikaz ediniz, uslubumu aşarsamda kusuruma da bakmayınız;
Avukat arkadaşı şikayet etmek bana haz vermeyecektir. Lakin hakkın hatırı için, mesleğin hatırına bakılmaz. Fakat meslektaşı savunmak adına, hak ve hukukumuzun çiğnenmesine göz yumabilirmiyiz? Ben geçerli bir mazaret olmaksızın zamanında yapılmayan bir işin, tembellikten veyahut önem verilmediğinden ileri geldiğini düşünmekte, ve bir şekilde hizmet veya iş bekleyen tarafın - ister, istemez - haksızlığa uğratıldığını düşünmekteyim.
Yukarıda dosya numarasını öğrenip, dava dosyasını incelememizi istemişsiniz. Bu iş için vekili var iken, davaya dışarıdan müdahale etmek ihtiyacı duymamam gerekmezmiydi? Zira avukatın görevlendirilmesi, kendisinin bilirkişi, uzman sıfatı olmasından ileri gelmekte değilmidir? Bu tür bir girişim, avukat arkadaşın mesleki itibarına bir taciz olmayacakmıdır? Kendisinin işini iyi yapamadığını vurgulayan kaba bir ima manası tezahür etmeyecekmidir?
"Avukat arkadaşı şikayet etmeden once..." diye başlayan cümlenizde - siz farkında olmasanızda - kendi işinizi kendiniz görün havasında bir tavsiyede bulunmuşsunuz. Uzatmamak için diğer konulara hiç girmeyerek, yazdığınız son paragraf ile ilgili aklıma ilk gelen şeyleri yazmak ihtiyacı hissettim;
Eğer avukatımız çok çalıştığından dolayı işlerimizi takip edemiyorsa, çok para kazanıyor demektir ki; bu gibi asgari ücrete tabii bir işi üstlenmeyip, başka bir avukata devredebilecek gücünün varlığını ispat eder. Eğer çok işi olmayan bir avukat ise, elindeki cüzi işine gerekli özeni göstererek referans yapması zaruri ve elzemdir. Aksi düşünülür ise, bu durumda da yetkili merciilerin bu konu ile ilgili düzenlemelerinde bir eksiklik olduğu hissi husule gelir. Bununda acısı müvekkilden çıkarılmaz. Dolayısı ile son paragraf çelişki taşımaktadır. Çok uzun oldu kusuruma bakmayın.
Yalnız beni üzen, kendisine tanınan yeterli (hatta fazla) zamanı heba edip, yeterli zamanda önemli ve gerekli işleri yapmadığı, diğer yandan bizim, mesleğinin itibarına saygıyı izhar eden davranışlarımızı esirgemeden nezaket çerçevesinde derdimizi anlatmamıza rağmen, davamızı sorarak takip etmemizin, bilakis, kendisini itham altında hissetmesine sebeb olan davranış gibi telakki edilmesi, argo olacak ama ne yazıkki üzerimizde, avukatın (sizleri tenzih ederim) "işi öğrenmeden, işin artisliğini öğrenmiş" tir gibi bir intiba bırakmıştır.
Saygılarımla,
AdgU_