-
Sayın Fulay
Sorduğum sorulara değil sadece kendi söylemek istediklerinizi söylemişsiniz. Ortada bir sorun var yasalara göre öğretmen olamaycak insanların emeklerinden yaralanılmış. Birileri bir masal anlatmış.. Siz bunlara cevap vereceğinize diyorsunuz kii siz kanunen öğretmen olamazsınız. Lisans felan evet su ürünlerini bitirip sınıf öğretmeni olmak normal. Bilgisayarı acıp kapatmayı bilmeyen fakat formatör olmuş öğretmenlerin yerine derse girmek anormal olabilir. Burada 31.03.2006 tarihinden itibaren iptal edilmiş bir genelge ile halen derse giren insan olarak size soru soruyorum. Siz bana ne söylüyorsunuz. hukuk forumunda cevap verecekseniz sorduğum sorulara uygulamnınn yanlışlığınadan bahsederek değil bundan sonraki hukuki yükümlüklerden bahsedin. Görünen O ki sizn doktor pek işe yaramamış.
Genelgeler iptal edildikleri tarihten sonra Uygulanamaz. 31.03.2006 tarihinden irtibaren bu bu genelge ile görevlendirilen her kişinin otarihten bu tarihe kadar olan hizmetlerinde hangi statüde çalıştırldığını belirlemek üzere dava acma hakkı vardır. Burada lisans yada ön lisans ayrımı yoktur.
Yasalar karşısında kişiler eşitir, kararlar ise emsal teşkil eder.
-
Spoke25;
BU tavrınızın kaynağı nedir bizimle paylaşmak ister misiniz? Fulya Hanım'ın hangi soylemi sizi böyle saygı sınırlarını zorlayan ifadeler kullanmaya itiyor.
-
Sayın Spoke,
Açın bir dava sayın Spoke... hatta size kolaylık olsun Daniştay 12. dairesinin 2005/5116 sayılı kararını da ekleyin dilekçenize. neyi talep edeceğinizi düşünün ama önce. Yargı kararına göre beni işten çıkarmanız gerekirdi. Çıkarmadınız. Haksızlık oldu. Ödediğiniz maaşı geri alın deyin isterseniz.
Neden anlamamak ta ısrar ediyorsunuz? Yürütmeyi durdurma kararı nedeniyle yeni bir düzenleme yapıyor idare. yani yargı kararına uymaya çalışıyor. öte yandan sizinle imzaladığı bir sözleşme var. Bu sözleşmeyi bozup binlerce tazminat davasıyla uğraşmak yerine kararın uygulanmasını geciktirdi. Zaten itiraz hakkını kullanıyordu. kesin karar okulların kapanmasına üç gün kala çıktı.Okullar kapandı. sözleşmeniz bitti. Artık rahatça yeni uygulamaya geçebilir.
Emeğinizden zorla yararlanmadılar. O sözleşmeyi gönül rızasıyla imzaladınız. Karşılığında ücretini aldınız. Kimse sizi zorla öğretici yapmadı. Öyle olsaydı bunun devamı için bu kadar çabalamazdınız.
Kendi eremediğiniz ciğere mundar demeyin. Öğretmen olamadınız diye öğretmenleri karalama hakkınız yok. Önce bu mesleğe ve çalışanlarına saygı duymayı öğrenin.
Su ürünleri mezunlarının öğretmen olmasına yasal engel yoktu onlar öğretmen olurken. Eğitimsel açıdan yanlış ancak yasal bir karardı.
Bu arada onun adı doktor değil doktora. Doktora bir çeşit öğretmen de değildir. Doktora bir eğitim kademesidir. Lisans mezunları yüksek lisans mezunu olduktan sonra bu eğitime başvurmaya hak kazanır. Hani liseyi bitirenler sınavı kazanırsa üniversiteye gider ya onun gibi.
Yorumlarımı beğenir yada beğenmezsiniz. dava açar yada açmazsınız beni hiç ilgilendirmez. Yorumlarımın hiç bir kanuna dayanmadığını ilan edemezsiniz. Benim eğitim düzeyim işim vb . ilgili yorum yapmak ise hiç haddinize değildir.
-
Sayın Av.Duygu Tekay
Kişilerin bu forumlara gelme sebebi hukukcuların yorumlarını almak ve bu yorumlara göre kendilerine bir yön cizmektir. Konu Başlığını açan Arkadaş acık ve net olarak Hukuksal yükümlükleri sormuş Fulya hanımda hukukcu olmadığı halde kendi yorumlarını ve kişisel arzu ve istekleri doğrultusunda soruya cevap vermiştir. Yukarıda yazılanlarda açıkca görünmektedir. Ben Bu konuya cevap yazması için özelikle kendisine kısa mesaj attım. Kendisine Sorduğum sorular gayet acık ve nettir. kendisi bunlara cevap vermek yerine kendi fikirlerini savunmaya ve bizleri aşalamaya devam etmiştir.
Sorulan sorular açık ve cevplar ise ortatadır.
Öğretmen omanın şartları ortadadır. Buna kimsenin diyeceği birşey yok. Hiç bir kanunda hayatının bir dönemi için öğretmensin bir dönemi için değilsin diyemez..
-
O nedenle kimse öğretmen demedi. Sözleşmeli öğretici dedi.
-
işin özünde ne demek istediğimi anlamışsınız. Yine yanılıyorsunuz. sözleşmelerimiz ayın otuzunda bitecek 31.03.2006 tarihinden itibaren o maaşlarıı nasıl ödediği zaten muamadır.
Öğretmenlere laf attığım felanda yok ayrıca. Hepside kendii alnlarında uzman değerli işini iyi yapan insanlardır. Önemli olan temiz ve saf suyu içirmektir. Bizleri aşalamaya devam ediyorsunuz. verdiğiniz tüm cevaplrada bu vardır.
Bundan sonraki eğitiminizi insan ilişkileri alnında yapın bence. evet Bizler kendi rızamızla imzaladığımız bir sözleşme ile çalıştık. Öğretmen değil Öğreticiydik. 31.03.2006 dan bu yana neyiz. Anlamak istemediğiniz konu bu. Yapılan bu oyalamadan dolayı binlercee insan madur diyorum size siz halen inceden inceden öğretemenlik için şu gerek bu gerek diyorsunuz.. Szin derdiniz sözleşmelii öğretmene senfdika hakkı verilmemesidir. Hoşafın yağı kesilmesin derdinden başka birşey yok burada. Eğitim nasıl olmuş kim vermiş derdi değil bu.
-
Sözleşmeli öğretmene sendika hakkı ile benim aramda nasıl bir ilişki kurduğunuzu anlamadım. Öncelikle size yönelik olarak siz üslubunuzu bozmadan önce herhangi bir inciltici sözcük yazmadım.
(Bu arada 4/B öğretmenleri sendika hakkına da sahip olacak.)
Bakın sayın Spoke benim derdim sadece öğretmenlerin hepsinin aynı haklardan eşit olarak yararlanmasıdır. Bu nedenle sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına karşıyım.
Evet 4/B ye de yargı yoluyla itiraz edilecek amaç ise sadece idareyi çaresiz bırakıp bu arkadaşların kadrolu olmasıdır. Yani onlara karşı değiliz. Tam tersine onların yanındayız.
Bu arada ben bir sivil toplum örgütü dedim. Sendika demedim. Neden ısrarla hiç tanımadığınız halde benimle ilgili çıkarımlarda bulunma çabasında olduğunuzu anlamıyorum. Sendikalarda aynı çabayı gösteriyor. Ve onlarıda destekliyorum. Amaçları ise ne şimdi ne de daha önce eyvah bunlar sendikalı olamıyor ne yaparız şimdi olmadı. Eğitim alaındaki sendikaların hangisinin tüzüğünü okursanız okuyun amaçlarının eğitim çalışanlarının özlük haklarının iyileştirilmesi olduğunu görürsünüz. amaçlarına uygun hareket ediyorlar sadece.
Öğretmen olmadığım için vede eğitim sendikalarıyla bir ilişkim olmadığı için o hoşafın yağı her ne ise onunla da alakam yoktur. herhangi bir hoşaf yada yağla ilgilenseydim tam tersini yapardım. Çünkü o durumda sizlere verilecek ek eğitim bana yüklü bir miktar para (yağ değil) olarak dönerdi.
-
Sayın Fulaya
Öğretmenlerin eşit haklarda olmasına hhiç bir diğeceğim yok. Tekrar sözylüyorum ne lisans bitirmiş nede bitirmemiş olsun ki eğitim enstütüsünden mezun öğretmenleride gördüm mesleklerinin zirvesindeler. Birazda öğrencilerle ilgilenseniz.. Acizane bir ön lisanlı olarak fikrimi soracak olursanız eğitim sistemimiz ülkemizin en büyük problemidir ve bu mesele öğretemenin sözleşmeli olmasından kimin kaç para aldığından, alaçağınada çok daha önemlidir.
Bilgisayar konusunda ki bilgi birikimime uygulanan müfredatta çoçukların vakitlrini çalmaktan başka birşey yapmıyoruz. Ve birgün bu çoçuklar bunun bedelini çok ağır ödeyecek. okullarını bitirip gerçek dünyada okumaya başladıklarında karşılarındaki en büyük problem bilgisyar bilgileri olacak. Almanyada anaokulunda günde iki saat bilgisyardetekli değişik dersler verilmekte. Düşünebiliyormuunuz Modelleme dersi görüyorlar. bizler çağın en az 13 yıl gerisindeyiz. (atmasyon bir yıl değildir) neyse ben sizi kırmak istemedim. Eğer kırdıysam özür dilerim. Ancak bu işin peşini bırakmayacağım. Sizin dediğiiz gibi işin eğitimini almış eğitim bilimlerinde okumuş kişiler yerimize derse gireceklerse. Onların ayaklarına kırmızı halı seren ilk kişi olurum. Ama bu konuda ülkemiz ne yazıkkı gerçekten aç. Bizlere tekrar ihtiyaç duyacaklar.
-
İşine geldimii öğretmen işine gelmedimi Öğretici
alın bir örnek size meb sitesi..
http://mersin.meb.gov.tr/atama/indexa.htm
-
merhaba arkadaşlar öncelikle bilgilerinizi paylaştığınız için teşekkür ederim ama bu paylaşımö saygı ve sevgi içinde olmalıdır!
bende sözleşmeli bilgisayar öğretmeniyim ön lisans mezunuyum ve şu an açık öğretim son sınıftayım olay aslında bizi bilgisayar öğretmeni olarak ataması değilki zaten böle bir hakkımız veya talebimiz yok olay aslında sayın bakanımın sözzünden kaynaklanan sorunlar topluluğu . Devlet bakanı çıkıp hepinizi 4/b ye alacağım derse kıyamtte böle kopart once alcam diyim insanı umutlandıracaksın sonrada kıvıracaksın yok öğle. aslında devletımın bizden vazgeçeceğini ve bizi yarı yolda bırakacagınıda sanmıyorum emınımkı yenı bıor uygulama yapılacaktır. buarada biz öğretmenlik eğitimi almadık ama ben çeşitli kurumlarda bilgisayar öğretmenliği mezunların abilgisayar dersi anlattım hatta su an mühendizlerede anlatmaktayım buda kapak olsun . herseyın hayırlısı bakalım ne olcak ama ne olcaksa olsun artık..sayın site yöneticileri ve emeği geçen arkadaşlar burası hoş bir platform tesekkur ederiz. sizden ricam şimdi bundan sonra neler yapa biliriz ve kanbunşi olarak haklarımız olup olmadığıdır.?