arkadaşlar gördüm ki soruma bir yanıt alamamışım.Yalnızca şunun yanıtını alayım bari.Bu süre suç işlendiği tarih mi yoksa karar tarihinden mi başlıyor?Bir cevap..?Teşekkürler
arkadaşlar gördüm ki soruma bir yanıt alamamışım.Yalnızca şunun yanıtını alayım bari.Bu süre suç işlendiği tarih mi yoksa karar tarihinden mi başlıyor?Bir cevap..?Teşekkürler
Herkese merhaba benim 2001 senesinde asliye ceza mahkemesinden kacakcılık sucundan para cezası aldım , parayı da faiziyle ödedim. Benim suçumu devlete karşı işlenmiş suc saydılar ve 2004 senesınde yedek subay adayıyken sabıkamdan dolayı er olarak askerlımı yaptım.şimdi ise sabıka kaydımdan dolayı memurluk yapamıycam soylenıyor ben öğretmenım öğretmen ataması cıın basvurabılırmıyım yada adlı sıcıl kaydım silinebilirmi ? ve adlı sıcıl kaydımın sılınmesı için neyapabılırım sımdıden tesekkur ederım.
Savcılığa dilekçeyle başvurun yeni TCK'ya göre infaz gerçekleştiği için sabıkanız silinir. Öğretmenlik içinde engel olmaz. Sabıkayı sildirdikten sonra.
Cezanız infaz edilmiş olduğu için adli sicil kaydınız silinir, arşive alınır. Bunun için cezayı veren mahkemeye (Savcılığa değil) , ilamın özetini ( tarihini, esas ve karar sayısını) de yazarak bir dilekçe ile başvurmanız yeterlidir.
Saygılar..
Sayın patella
647 sayılı yasa yürülükte iken bu kanunun 7.maddesinden dolayı Sayın Av.Dilek Kuzulu Yüksel'in dediği gibi size cezayı veren mahkemeye başvurmanız gerekirdi.(memnu hakların iadesi)
Ancak 647 sayılı yasa yürürlükten kaldırıldı. Adli sicil yönetmeliğinin 11. maddesi gereği sizin sabıka kaydınızın re'sen ilinme işlemi adli sicil istatistik genel müdürlüğünce yapılması gerekirken yapılmamış. Bu yüzden Cumhuriyet Başsavcılığına (mahkemeye değil) dilekçeyle (sabıka kaydınızla birlikte) başvuracaksınız. Savcılık infazın tamamlandığına dair bildirimi genel müdürlüğe bildirecek, genel müdürlükte sabıka kaydınızı silerek arşiv kaydına alacaktır. Öğretmen olmanızda da hiçbir sakınca yoktur.
Adli Sicil Yönetmeliği
Madde 11 - Adlî sicildeki bilgiler; cezanın veya güvenlik tedbirinin infazının tamamlanması, ceza mahkûmiyetini bütün sonuçlarıyla ortadan kaldıran şikayetten vazgeçme veya etkin pişmanlık, ceza zamanaşımının dolmasına ilişkin bildirme fişinin Genel Müdürlükteki merkezi sisteme girilerek güncellenmesini müteakip Genel Müdürlük tarafından silinerek arşiv kaydına alınır.
Genel af halinde silme işlemi Genel Müdürlükçe re'sen yapılarak kayıtlar arşive alınır.
İlgilinin ölümü halinde, kişinin ölümünü tevsik eden resmî belgenin Genel Müdürlüğe ulaşmasını müteakip adlî sicil kaydı tamamen silinir.
Ceza infaz kurumlarındaki hükümlü ölüm bilgileri ise nüfus kayıt bilgileri ile birlikte en geç üç gün içinde ilgili Cumhuriyet başsavcılıklarınca Genel Müdürlüğe bildirilir.
Türk vatandaşları hakkında yabancı mahkemelerce verilmiş olup Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (f) bendine göre adlî sicile kaydedilen hürriyeti bağlayıcı cezaya mahkûmiyet hükümleri, kesinleştiği tarihten itibaren mahkûmiyet kararında belirtilen sürenin geçmesiyle, Genel Müdürlükçe adlî sicil kayıtlarından çıkartılarak arşiv kaydına alınır. Adlî para cezasına mahkûmiyet hükümleri ile cezanın ertelenmesine ilişkin hükümler, adlî sicil kaydına alınmadan doğrudan arşive kaydedilir.
Ömer Bey, madde metninden böyle bir sonucu nasıl çıkardığınızı izah edebilir misiniz lütfen?Alıntı:
<b id="quote">quote:</b id="quote"><table border="0" id="quote"><tr id="quote"><td class="quote" id="quote">Adli sicil yönetmeliğinin 11. maddesi gereği sizin sabıka kaydınızın re'sen ilinme işlemi adli sicil istatistik genel müdürlüğünce yapılması gerekirken yapılmamış. Bu yüzden Cumhuriyet Başsavcılığına (mahkemeye değil) dilekçeyle (sabıka kaydınızla birlikte) başvuracaksınız. Savcılık infazın tamamlandığına dair bildirimi genel müdürlüğe bildirecek, genel müdürlükte sabıka kaydınızı silerek arşiv kaydına alacaktır.</td id="quote"></tr id="quote"></table id="quote">
Cezaların İnfazı Hakkında Kanun (MÜLGA 29.12.2004)
Kanun No : 647
Kabul Tarihi : 13.07.1965
R.G. Tarihi : 16.07.1965
R.G. No : 12050
**************
Cezaların infazında tebligat:
Madde 7 - (Değişik madde: 28/07/1999 - 4421/9 md.)
Mahkeme ilamında yazılı hürriyeti bağlayıcı cezanın çektirilmesi için yapılan davetin veya para cezasının ödenmesi için çıkarılan ödeme emrinin tebliği, hükümde gösterilen adrese yapılır. Hükümlü bu adreste yaptığı değişiklikleri mahkemesine ve nezdindeki Cumhuriyet Başsavcılığına bildirmek zorundadır. Aksi takdirde, hükümde gösterilen adrese yapılan tebligat geçerlidir.
Bahsini ettiğiniz yürürlükten kalkan kanunun bu madde metnini de yorumlamanızı ve konuyla alakasını izah etmenizi rica ediyorum.
Ömer Bey zahmet olmaz ise, bir önceki iletimdeki madde metinlerini yorumladıktan sonra, bir de aşağıdakini yorumlayabilir misiniz? (Lütfen)
Adli Sicil Kanunu
Kanun No : 5352
Kabul Tarihi : 25.05.2005
R.G. Tarihi : 01.06.2005
R.G. No : 25832
**************
GEÇİCİ MADDE 2. - (1) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, Adalet Bakanlığı Adlî Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce toplanmış olsun veya olmasın, suç tarihi itibarıyla bu Kanunun yürürlük tarihinden önceki kayıtlar hakkında, 3682 sayılı Kanuna göre süre yönünden silinme koşulu oluşanlar silinir; diğer kayıtlar için bu Kanun hükümlerine göre işlem yapılır. Anayasanın 76 ncı maddesi ile özel kanun hükümleri saklıdır.
(2) Birinci fıkra gereğince işlem yapılarak arşive alınan kayıtlar hakkında, 3682 sayılı Kanunun 8 inci maddesinde öngörülen sürelerin dolduğu veya ertelenmiş olan hükmün esasen vâki olmamış sayıldığı hallerde bu tarih esas alınarak, Anayasanın 76 ncı maddesi ve özel kanunlarda sayılan suç ve mahkûmiyetler dışındaki kayıtlar için ilgilinin, Cumhuriyet Başsavcılığının veya Adlî Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünün talebi üzerine hükmü veren mahkemece veya talep edenin bulunduğu yer asliye ceza mahkemesince arşiv kaydının silinmesine karar verilir.
Sayın Av.Dilek Kuzulu Yüksel
647 sayılı yasanın 7.maddesi aşağıdadır. Sizin 7.madde dediğiniz hükmü nereden aldınız onu bilemiyorum. Başbakanlığın mevzuat bankasındaki 647 sayılı yasanın adresini veriyorum oraya bakabilirsiniz.
(http://mevzuat.basbakanlik.gov.tr/me...urceXmlSearch=)
Bildiginiz gibi daha önce 647 sayılı yasadan dolayı sabıka kaydının silinmesi için cezayı veren mahkemeye başvurulması gerekirdi. 647 sayılı yasanın 7-b maddesi aynen şöyle;"..... ilgilinin veyahut Cumhuriyet Savcısının veya Adli Sicil Müdürlüğününün talebi üzerine, adli sicildeki hükümlülük kaydının mahkemece silinmesine karar verilir....."
Ancak bildiğiniz gibi 647 sayılı yasa 5275 sayılı Kanunun 122 nci maddesiyle 1/4/2005 tarihi itibariyle yürürlükten kaldırılmış. Bundan dolayı Adli sicil Kanunu ile yönetmelik değiştirildi.
Yönetmeliğin 11. maddesi; Adlî sicildeki bilgiler; cezanın veya güvenlik tedbirinin infazının tamamlanması, ceza mahkûmiyetini bütün sonuçlarıyla ortadan kaldıran şikayetten vazgeçme veya etkin pişmanlık, ceza zamanaşımının dolmasına ilişkin bildirme fişinin (Yerine Getirme Fişi Ek-3:Hürriyeti bağlayıcı cezalar ile para cezalarının infaz edildiğini, fer'i cezalarda, güvenlik tedbirlerinde sürenin bittiğini, para cezalarının hürriyeti bağlayıcı cezaya çevrildiği hallerde infazın bittiğini bildiren fişi,) Genel Müdürlükteki merkezi sisteme girilerek güncellenmesini müteakip Genel Müdürlük tarafından silinerek arşiv kaydına alınır.
Yani arkadaşın durumu için yerine getirme fişi yani ek:3'ün adli sicil istatistik genel müdürlüğüne savcılıkca gönderilmesi gerekir. ek:3'e internetten bakabilirsiniz. ek:3'te savcının imzası ve mührü var. Hakimin imzalayacağı herhangi bir şey yok.
1-Bildirme Fişlerinin Düzenlenmesi, Sisteme Girilmesi ve Verilerin Transferinde Dikkat Edilecek Hususlar ile Genel Müdürlüğe Gönderilecek Tâli Karar Fişleri hkkında 2006/54 sayılı genelgenin adresine buradan ulaşabilirsiniz.
http://www.adli-sicil.gov.tr/Genelgeler/genelge_1.htm
2-Adli sicil yönetmeliği ve eklerine buradan ulaşabilirsiniz. http://www.adli-sicil.gov.tr/yonetmel.htm
bu arada 647 yasanın 7. inci maddesi aynen şöyle; #8211; (13/7/1965 tarih ve 647 sayılı Kanunun hükmüdür.)
A) Kabahat ile mahküm olan kimse hüküm tarihinden itibaren bir sene içinde bir cürüm veya evvelki hükmün verildiği mahaldeki asliye mahkemesinin kazası dairesinde diğer bir kabahatten dolayı aynı cinsten veya daha ağır bir cezaya,
B) Zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı suçlarla, ağır hapis veya beş yıldan fazla hapis cezasını müstelzim suçlar haricinde kalan bir suçtan dolayı mahküm olan bir kimse, hüküm tarihinden itibaren beş sene içinde işlediği bir cürümden dolayı evvelce verilen ceza cinsinden bir cezaya veyahut hapis yahut ağır hapis cezasına mahküm olmadığı takdirde, ilgilinin veyahut Cumhuriyet Savcısının veya Adli Sicil Müdürlüğününün talebi üzerine, adli sicildeki hükümlülük kaydının mahkemece silinmesine karar verilir.
2 #8211; 3/5/1973 tarih ve 1712 sayılı Kanun ile yürürlükten kaldırılmış veya değiştirilmiş olan hükümlerin metinleri: (Madde numaraları: 2, 4, 5, 6, 9, 14, 18, 19)
Ömer Bey, siz baya geçmişe gitmişsiniz. 647 sayılı Kanunun 7. maddesi 28.07.1999 tarihinde değiştirilmiş, ve yürüklükten kalkmadan önceki son halini yukarıdaki iletimde belirttiğim şekilde almıştır.
İsterseniz önce bunu bir araştırın.
Verdiğiniz linkler için teşekkür ederim lakin kaynak sıkıntım bulunmamaktadır.
Adli Sicil Kanunu'nun (Yeni) 11. maddesi bu yasa yürürlüğe girdikten sonraki sicil kayıtlarının ilgilinin müracaatına gerek kalmaksızın silinmesine ilişkin düzenlemeyi içermektedir. Bu maddeye göre, ilgilinin müracaat etmesi bile gerekmemektedir. Fişlere ilişkin genelgeler hükümlüleri değil personeli ilgilendirmektedir. Yoksa Adalet Bakanımız Sayın Cemil Çiçek genelgenin sonunda "Konularında gereken dikkat ve özenin gösterilmesini rica ederim" derken personeli değil de hükümlüleri muhatap alıyordu acaba, ne dersiniz?
Adli Sicil Kanunu'nun (Yeni), geçici 2. maddesi ise, kanun yürürlüğe girmeden önceki kayıtlar için düzenlenmiş bir maddedir. Sayın patella nın durumunu ilgilendiren madde bu maddedir. Ben o nedenle özellikle bu madde hakkındaki görüşleriniz esirgememenizi rica ediyorum.
Saygılar.
Sayın Av.Dilek Kuzulu Yüksel
5352 sayılı yasa yürürlüğe girmeden önceki suçlar için süre yönünden silinme koşulu oluşanların re'sen silinmesi gerekir. Yani sayın patellanın başvurmasına gerek yoktur. Ancak sayın patella sabıka kaydım hala silinmemiş diyor. Siz silinmesi için tekrar mahkemeye başvurman gerekir diyorsunuz. Bende diyorum ki; 25.05.2005 tarihinden önceki suçlar için mahkemeye başvuru gerekmiyor. Şimdiki suçlar içinde artık herhangi bir kuruma başvuru gerekmiyor. geçici 2.madde de "3682 sayılı Kanuna göre süre yönünden silinme koşulu oluşanlar silinir." eski kanuna göre yapılacak işlem sadece süre açısından yoksa memnu hakların iadesi açısından değil. YANİ AMHKEMYE KARARINA GEREK YOK. Yani re'sen işlem yapılmamışsa, Sayın patella savcılığa başvuracak savcılık dosyayı inceleyecek, koşulları sağlıyorsa, eski yasaya göre süre yönünden silinmesi gerekiyorsa ek:3'ü doldurup adli sicil istatistik genel müdürlüğüne gönderecek. Burada sayın patella mahkemeye neden gidecek onu anlayamadım.
Genelgeyi örnek vermemin sebebi resmi prosedür açısından yoksa vatandaş açısıdan değil. Sayın patellanın sabıkası silinmemişse ortadan bir sorun var demektir. Yapacağı tek şey savcılığa (mahkemeye değil.)gidip soracak neden sabıka kaydım re'sen silinmedi. Savcılık bakacak silinme koşullarını taşıdığı halde silinmemişse ek:3 doldurup gönderecek.
ŞİMDİ SAYIN PATELLA MAHKEMEYE NEDEN GİDECEK ONU ANLAMADIM.