-
EVET BAZI ÜYELER BENİMLE SIRF TARTIŞMAK İÇİN YAZIYORLAR.. BAKIN GEÇEN YAZIDA LAİKLİK DİYE BİR KELİME OLMADAN BU ÜLKE TOPRAKLARINDA İNSANLARIN BERABERCE YAŞABİLDİĞİNİ SÖYLEMİŞTİM. ÖZGÜRLÜK DENİNCE AMERİKANIN DEĞİL GEÇMİŞİNİZE BAKMANIZIN YETERLİ OLACAĞINI İMA ETMEYE ÇALIŞMIŞTIM.. AMA SIRF ÖNYARGILARINIZ SİZİ BU YAZILARI YAZMANIZA ZORLADI HERALDE.
SAYIN ABDULKERİM GÜVEN; BENİM KİMSEYLE İÇ HESAPLAŞMAM OLMAMIŞTIR. YAZACAKLARIMI HERKESİN GÖRECEĞİ ŞEKİLDE YAZIYORUM. ÖZEL BİR SORU SORMAK İSTEYENLERE İSE KISA MESAJ KUTUM AÇIKTIR. EVET SAYIN COMMODERE VE SAYIN HRMGR İLE TARTIŞMALARIMIZ OLMUŞTUR. BEN HEP YAZMAYA DEVAM ETTİM.TARTIŞTIĞIM KİŞİLER İSE HEP DEĞİŞMİŞTİR. HİÇBİR KİMSEYİ HEDEF ALACAK BİR YAZI YAZMIYORUM.
SAYIN COMMODERE1TR; TESPİT ETTİĞİNİZ 4 KONU GERÇEKTEN TARTIŞILMASI GEREKEN VE TARTIŞILIAN KONULAR. HER NE KADAR BENDE BU KONULARIN DIŞINA ÇIKSAM DA EMİN OLUN Kİ BUNUN SEBEBİ YAZILARIMIN YANLIŞ ANLAŞILMALARA MAHAL VERMEK YÖNÜNDE MUHALEFET ETMEK AMACINDAN ÖTEYE GİTMİYOR.
VE BELİRTMEK İSTİYORUM BU DÖRT KONUDA GEREKENLER ZAMANINDA YAZILMIŞTIR.
BELİRTTİĞİNİZ DÖRDÜNCÜ MADDE;4. Devletin temel ilkeleriyle herhangi bir gerekçe ile oynanabilir mi? KİMSENİN TEMEL İLKELERLE OYNAMA GİBİ BİR NİYETİ YOK. SADECE YORUMLAMALARDA FARKLILIK VAR. AFEDERSİNİZ SANKİ BEN VE BENİM GİBİ YAZANLAR DEVLET DÜŞMANI GİBİ GÖRÜNÜYORUZ. BELKİ BEN YANLIŞ ANLADIM. AMA EN AZ SİZİN KADAR DEVLETİ SEVİYORUZ.
-
Sayın Yıldız ;
Siz öncelikle birinci maddede yazdığınız ''1) Türbanı (başörtüsünü) kabullenip kabullenmeme özgürlüğümüz var.'' cümlenizde ki ilk sözcük olan '' TÜRBAN'' ile parantez içinde yazdığınız '' BAŞÖRTÜSÜ'' nün AYNI OLMADIĞINI AYNI ANLAMA GELMEDİĞİNİ AYNI DEĞERİ TAŞIMADIĞINI TARİH BOYUNCA DA YANYANA İKİ KAVRAM OLAMAYACAĞINI anlayınız ondan sonra diğer maddeleriniz hakkında konuşalım... İkisi arasında ki tek benzerlik kafaya takılmasıdır. Öyleyse fes ile şapka arasında da fark yoktur ? A benim canım iki gözüm avukatım o zaman ne halt yemeye fes yasaklandı da şapka getirildi...
Offf offff
-
Sayın Semmy ;
O sıraladığım dört madde benim şahsi görüşümdür. Mutabık kalmamaıza sevindim. Tabiiki insanlar tartışa tartışa anlaşacaktır. Ancak şunu bilmenizi isterim ki ben 3. ve 4. madde hakkında daha yazmadım ha bire araya bir yazı giriyor ona bir yanıt veriyorum dolayısıyla 4. maddeden alınmış olmanıza üzüldüm kastım asla ve kata siz değildiniz. Omaddeyi yazdığımda görüşelim Ama ''KİMSENİN TEMEL İLKELERLE OYNAMA GİBİ BİR NİYETİ YOK'' cümlenize üzülerek katılamıyorum. Sizin olmaya bilir inanırım ama bir çevrenize bakın bir olayları takip edin göreceksiniz neler neler ....
-
Sayın Semyy yazdığım konuda sizle ilgili herhangi bir eleştiri yok. Sayın semyy diye başlayan birinci ve sonrasındaki mesaj sayın commodore1tr nindir. Önceki mesajımı tekrar okursanız muhatabın siz olmadığını görürsünüz. Selamlar...
-
Sayın Commodere;
Türban ile başörtüsü arasındaki ayniyet şudur;
İkisi de örtünün dini anlamda farz olduğunu düşünenlerce kabul edilmiş örtü biçimleridir. Türban daha moderncedir. 1980 darbesi sonrası YÖK'ün o zamanki başkanı Doğramacı tarafından, başörtüsü yerine türbanı kullanın amaçlı Türkiye'ye ithali gerçekleştirilmiş bir olguyken, şimdilerde ise başörtüsü nenemiz, anamız giyiniyor, türban öyle mi hikayeleriyle gözboyama davranışlarında enstantene olarak kulllanılmaktadır.
Önemli de değildir. Sonuçta belli bir kesim ikisini de dini anlamda denk olarak görmekte ve farklı sayılsa da farklı görenler tarafından terbiyesizce, fütursuzca saldırıyı hele paçavra sözcüğünü hak etmiyor.
BU ARADA BİR ÇEKİNCEYİ KOYMAK GEREKİYOR:
Benim açıklama ve tepkilerim Commodere'nin tüm düşüncelerine hayır dediğim anlamına gelmemeli , karşıt görüş sahiplerininde tüm görüşlerini kabul ettiğim anlamına da gelmemeli...
VE LAİKLİK ;
Demokrasi kadar önemli bir kavram... Geçmişte kalan saltanat döneminden (SEMMY) dem vurarak o döneme özlem belirtenleri anlamak mümkün değil...
Şeyhülislam'a istediğini dikte eden saltanat; dini siyasetine olanca varlığıyla alet etmiştir. Ayrıca dini hükümleri kendi saltanatının devamı için yorumlatmıştır. Dediği dedik, kestiği kestik olan, müslüman olmayan ufacık yaşta çocukları annelerinden babalarından ayırarak yeniçeri yapan ve sonra o yeniçerileri, kendi ırkdaş ve anne baba dindaşlarına karşı vurdurtan ve hatta güzel erkek gençleri gözde yapan (İslam da oğlancılık haramdır diye biliyorum) zihniyete özlem de ne oluyor?...
Dini değerlerine özel önem veren Ak Partinin Lübnan tezkeresine (6.5 hariç) onay verdiklerini düşünelim. Laiklik olmasaydı belki de bunu bir dini esasa göre yorumlayıp birde aksini iddia edenleri kafirlikle suçlama ortamı olabilir miydi?... Düşünmek değerenlednirmek gerekiyor.
Son sözüm; SALTANAT DÖNEMİNE GÖZLERİ IŞILTILI BAKANLARIN A.B.D'nin işgallerini, haksızlıklarını eleştirme hakkı yoktur. Ancak onlar yapıyor biz niye yapamıyoruz özlemi duymaları gerekir.
İşgallere Fetih demek bile bu gerçeği değiştirmiyor?...
Tıpkı; Kaynakları ele geçirmek için yağma için hareket eden A.B.D'nin Haçlı seferleri ayağıyla bir kısım hristiyanları etkilemesi gibi bi durumdur...
-
Fes ile şapka ayırt edilebilir (en azından fizikselolarak) iki eşya olmasına karşın başörtüsü ve türban arasındaki ne gibi bir fiziksel fark olduğunu çok merak eder oldum. Bir takım aklı evvellere göre tavşan kulağı bağlama başörtüsü, iğneyle başörtüsünü bağlama türban olarak nitelendirilmiş olabilir mi?
Sorunun cevabı çok komik gelebilir. Evet deyiniz düşününüz. Hayır deyiniz düşününüz. Çok komik. Evet komik ama en azından tutarlı.
Neden mi?
Ya hu en azından bu aklı evveller fiziksel bir şeyle uğraşıyorlar. Ya ötekileri....
Kafanın içinde olduğunu farzettikleri düşünceye göre bir ayırım yapıyorlar. Şöyle düşünürsen türban olur. Bırak kardeşim senin düşündüğün gibi düşünmüyorum. Sen ne cüretle benim fikrimi nitelendiriyorsun demezler mi. Bu komedi değil trajedidir. Hayatımızı komedi ve trajediden çıkarıp realist ve hümanist bir çizgiye getirmemiz lazım değil mi.
Haa bu arada son not.
Başörtüsü ve türban ayırımı çok gerekliyse renklerini, desenlerini, ebatlarını birilerinin efkarı umumiyeye açıklaması ve sonrada başörtülülerin yok yok bakın bu şekil 1a da örneği gösterilen başörtüsü deme hakkını vermeliyiz. Allahım sen aklıma mukayyet ol.
-
Giderek bir körler sağırlar diyalogu ve provokasyon ortamı haline gelen bu konu KİLİTLENMİŞTİR.