Cevap: Hukuki Net üye ve misafirleri, bu yaz ilaç yapacağız
Size özel mesaj ile sormuştum, gözünüzden kaçtı sanırım. Buradan bir kez daha sorayım. 8 ay önce sağ taraftan kısmi felç geçirdim. Fizik tedavi devam ediyor. Kas kasılması var. Yürüyorum çok sağlam olmasa da şükür, elde ise gelişme çok zayıf. Önerileriniz olabilir mi?
Cevap: Hukuki Net üye ve misafirleri, bu yaz ilaç yapacağız
İsmail Bey,
Özel mesaj yazdım.
Sağlıcakla kalın...
Cevap: Hukuki Net üye ve misafirleri, bu yaz ilaç yapacağız
Arkadaşlar,
HTT kürünü tamamladım. Bu; demli çay rengindeki HTTyi, her gün birer yemek kaşığı olarak ve dört ay süreyle içmek demek. Aç,tok, yemek arası fark etmez. Yaklaşık aynı saatlerde içilecek. "Bir yemek kaşığı" ve "dört ay"ın sebebi var. Dört yıldır kür yapıyorum. Hekime gitmediğim için, etkisini başkası üzerinden anlatacağım.
Kişi; Niyazi Bey'dir. İlçede kasaplık yapan eski öğrencilerimden birinin, askerde iken komutanıdır. Niyazi Bey, İzmir'de ikamet etmekte ve sanayi ile ilgili bir konuda ticaret yapmaktadır. Bizim ilçede de; evi vardır. Havanın iyi olduğu her hafta sonu ilçeye gelmekte, oturduğum kahvehanenin önünden geçmektedir. Öğrencim aracılığıyla tanışırız. Köyümden olmadığı halde; HTT ile ilgili olarak en çok görüştüğüm biridir. Yaşı altmışa yakındır, günde 1,5 paket sigara içmekte, akşamdan akşama da ayran... İki yıl, benden aldığı HTT ile kür yapmıştır. Geçen yaz ise; HHTyi kendi yapmış, süzmeden önce de; bana kontrol ettirmiştir.
Yurt dışında yaşayan bir kızı vardır. Bir akşam babasını arar, cevap alamaz. Sonra, tekrar arar; yine cevap alamaz. Bu sefer saatin kaç olduğuna bakmadan; gecenin 3-4ünde bir daha arar ve babasına ulaşır. Endişelerini söyler ve babasının "iyiyim." demesine bakmadan; tepeden tırnağa muayene olmasını ister. Niyazi Bey buna uyar ve tepeden tırnağa kontrolden geçer. Hekim:"Niyazi Bey, değerleriniz o kadar iyi, o kadar iyi ki; bu yaşta böyle olması mümkün değil. Bunun için bir şeyler yapıyor olmalısınız. Ne yapıyorsunuz?" der. Niyazi Bey "Söylesem; gülersiniz." deyip, HTT kullandığını söylemeden ayrılır.
Önce; ön bilgi/hatırlatma. Daha önceleri ANKİLOZAN SPONDİLİT (A.S.) hastası birinden söz etmiştim. Deneme başarısız olmuştu. Hasta ise; A.S. hastası olmadığını ve teşhisin yanlış olduğunu iddia etmişti. Hastalığı incelerseniz; artrit hastalığının omurlarda görülen çeşidi olduğunu bulursunuz. Artrit hastalığını da; tıbbın tedavi edemediğini... HTTnin ise; 25 yıldır tedavi gören artrit hastasını (Balıkçı arkadaşımın karısı, hatırladınız mı?) tedavi ettiğini biliyorsunuz.
Şimdi geleyim geçen cuma gelen telefona:
Telefon eden kişi A.S. hastasıdır ve tedavi görmekte, fakat; tedavi olamamaktadır. Beni bulur ve HTT kullanmaya başlar. İkinci ayında iken beni arar ve şöyle der:"Hocam, iki haftadır ağrılarım yok. Ne yapacağız? Tamam mı, devam mı?" Ben; biraz daha göndereceğimi, neticeden emin olmamız gerektiğini söyler ve gönderirim.
Arkadaşlar,
Bir A.S. hastasının "iki haftadır ağrılarım yok." demesi; TIP TARİHİNDE BİR İLK'tir.
Gelelim, geçen cumartesi gelen telefona...
"Hocam, Ben İzmir'den Ercan. Hani Ertuğrul (4.evre mide kanserinden kurtulan kişinin kayın pederi.) abiyle köye gelmiştik." Hatırladım, derim. Devam eder:"Bir arkadaşım; SARKOİDOZ hastası. Bu konuyu incele, ne yapabilirsiniz ona bir bakın. Ben sizi sonra ararım." Dersime çalışırım. Bazılarına göre bu hastalık; genetik. İsveçli tıpçılara göre ise; değil. İsveçlilerin 30 sarkoidoz hastası üzerinde yaptıkları araştırmada, bu gruptaki hastaların tamamına yakınında Richetsia helvetica adlı bakteri olduğu tespit edilir. Diğer grup hastalar üzerindeki araştırmada ise; bu hastalarda da; bu bakteriye karşı etkili olacak madde bulunmadığı...
Akıl ve mantık şunu der: HTT; antibakteriyel, antivirütik ve fungusit olduğuna göre...
Telefon ederim, cevap yok. Bir süre sonra Ercan beni arar ve durumu anlatırım. Arkadaşına söyleyeceğini, kararı onun vereceğini söyledikten sonra şunu der: "Hocam, Abdullah var ya, hani; çocuğu hasta olan, telefonunuzu vermiştim, aramıştı, siz de ona ilaç vermiştiniz. Geçenlerde onunla görüştüm. Bana şunu dedi: Hekim demiş ki; "yedi yıldır ilk defa bu kadar iyi netice aldık." Sizi aradı mı?" Yooo derim. Görüşme biter.
Yahu, kim bu Abdullah? Köye gelse; hatırlarım,kesinlikle gelmedi. Kargoyla göndermiş olmalıyım. Defteri açarım; yılbaşından bu yana Abdullah diye birine HTT göndermemişim. Adı soyadı, telefonu, hastalık adı, adresi olmalı... Yok, yok!... Kahvehaneye gider, bir iki el okey oynar; dayağı yiyerek eve dönerim. Bu sefer; yılbaşından bu yana gönderdiğim adresleri; hastalıklara ne yazdığımı bakarak tekrar ararım. Aaaaa, bir kadın adı soyadı, adresi, telefonu... Yanına şunu yazmışım: çocuk, pnömoni/zatürre, kansızlık var, her ay hasth. Abdullah; kendisi işte olacağı için, eşinin adını vererek adres yazdırmış. Çocuk; yedi yıldır zatürre tedavisi görüyor, kansızlığı da var ve her ay hastahaneye gidiyor, notunu düşmüşüm. Abdullah, en geç bir aya varmaz, beni arar. Ellerinde hâlâ HTT var. Yüz günlük göndermiştim. O aramaz ise; ben arayacağım. Biliyorsunuz; zatürre öldüren bir hastalık.
İşte; "yapın, yapın." diye yalvardığım HTT böyle bir ot!...
Sağlıcakla kalın...
Cevap: Hukuki Net üye ve misafirleri, bu yaz ilaç yapacağız
Merhaba,
Benim babamın dil kökünde kanser mevcut.sizin dediğiniz HTT'den kullanmak istiyoruz.Babam kıbrıs gazisi ve savaşta vurulduğu halde kendi yarasını sarıp savaşa devam edecek kadar vatansever biridir böyle birinin iyileşmesine vesile olmanızı sizden rica ederim.
Telefon numaram :0544 837 29 16
Cevap: Hukuki Net üye ve misafirleri, bu yaz ilaç yapacağız
Merhabalar,
Yazılarınızı ilgiyle okudum. Ben ve ailemdeki diğer diyabet hastalarıyla beraber HTT nin faydalarından yararlanmak istiyoruz. Fakat bitkiler konusunda gerçekten bilgisizim. Üstelik şehirde yaşıyorum ve kırsal alan bulmak, bulsak da bitkiyi tanımak, tanısak da doğru bitki olduğunu bilmek çok zor. Ancak; sizin bu konuda yardımcı olabileceğinizi biliyorum. Antalya'dayım ve buralarda bu bitkiyi bulamayanları da biliyorum.
Bu bitkinin toplanma zamanı geldiğinde sizi ziyaret edip öğrenebilme şansım var mı? Ya da satın alabileceğimiz güvenilir bir irtibat yönlendirebilir misiniz?
Şimdiden teşekkürlerimle.
0532 334 5507
Cevap: Hukuki Net üye ve misafirleri, bu yaz ilaç yapacağız
Merhabalar,
Sakar abiye ulaştım, telefonda görüştük.Sağolsun bana HTT gönderdi.Fakat kötü tarafı babam bu ilacı kullanmak istemedi.Kemoterapiden başına gelmedik kalmamsına rahmen hala kemoterapi alarak iyileşeceğine inanıyor.Bense bu duruma çok sinirliyim ama malesef elimden bir şey gelmiyor.Üstelik kemoterapi sonrası kan değerleri altüst olan ve iki seferdir kemoterapi aldığı esnada akciğere emboli yapan biri olduğu halde hala kemoterapi diyor.Bende bu duruma sinir olluyorum ama ne kadar dil döksem de ikna edemiyorum.Her neyse benim hikayemde bu şekilde.ilaca ne oldu derseniz onu tabiki değerlendirmemiz gerektiğini düşündüğüm için ablamın bir komşusu var.Adama doktorlar alın gidin demişler evde yatıyor A.K hastası ve beyne metastaz yapmış.İnşalah işe yarar.
Cevap: Hukuki Net üye ve misafirleri, bu yaz ilaç yapacağız
Arkadaşlar,
Yazmak zorunda kaldım.
Daha önceleri, prostat büyümesinden (Kanser değil) ameliyat olmuş birini tanıyordum. Ameliyat sonrası; iktidar ve idrarını tutamamakla ilgili sıkıntılarla karşılaşmıştı. 80'li yıllardan beri tanıdığım bir arkadaş havadan sudan, HTT den söz ederken; "Bir hemşehrim prostattan üç defa ameliyat oldu." demişti. Üç defa ameliyat olanın durumunu hâyâl bile edemiyorum.
Geçenlerde İstanbul'dan biri bana telefon ett."Hocam, üç defa basur/hemeroit ameliyatı oldum. Altımı tutamaz hale geldim. HTT kullanmak isterim."dedi. Bu saatten sonra, işe yarayacağını sanmadığım halde gönderdim.
Yani bu yazının konusu: prostat büyümesi ve basur. Makatta basura benzer, başka iki rahatsılık daha olduğunu unutmayın.
Bu konu başlığını okuyanlardan bazıları; benim HTTnin deminin ne olduğunu biliyorlar. Bu demdeki HHTye göre BASUR tedavisi nasıl oluyor:
A- Kişi 60 kg ve altında ise; sabah akşam, aç karnına birer tatlı kaşığı olarak 21 gün içmeli. Dışta belirti var ise; bir yemek kaşığı kadar HTTyi cam çay tabağına, ya da; porselen kahve fincanına döküp, gece yatarken sürmeli. Toplam kullanacağı miktar: 250 ml /0.25 lt
B- 60 Kg üstünde ise; yukarıdaki kurallar çerçevesinde, ama; yemek kaşığı olarak kullanmalı. Kullanacağı miktar: 500 ml/0,5 lt
22.gün "basurum iyileşmedi." desin; Dünya yüzüme tükürsün.
Gelelim prostat (Kanseri değil) büyümesine: Hasta, her şeyden önce; prostatla ilgili verilmiş ilaçları bırakarak HTT kullanmalı.
A- Hasta 65 kg ve altında ise; sabah akşam birer tatlı kaşığı içmeli. Aç, tok, yemek arası fark etmez. Toplam kullanacağı miktar: 1-1,25 lt
B- 65 kg üstü ise; tatlı kaşığı yerine; yemek kaşığı olarak içmeli. Toplam kullanacağı miktar: 2-2,25 lt
Hasta iyiye gidip gitmediğini, bir ay sonra PSAsını ölçtürerek öğrenebilir. Denilen miktarlar kullanıldıktan sonra; PSA bir civarına inmezse; Dünya yüzüme tükürsün.
80 yaşın üstündeki kişinin; 37 mi, yoksa 47 mi (Net hatırlayamıyorum.) olan PSAsı bir civarına nasıl indi sanıyorsunuz?... Daha önce de yazmıştım: "Prostat büyümesinde, bir kişide başarılı olmadı. O da; hekimin verdiği ilacı bırakmadığı için..."
Ot-çöp/kocakarı ilacı açısından; manzara-i umumiye (Bu tanımlamaya bayılıyorum) yukarıda yazdığım gibidir. Başlangıç bölümünde de "burnundan kıl aldırmayan TIP" açısından durumu okudunuz. Yakın çevrenizde de; bildikleriniz olabilir.
Cahil aklımın almadığı, ya da cevap bulamadığı soru şu: "Eeey TIP, ilk ameliyatta hastanın iyileşmediğini gördüğün halde; 2. ve 3. ameliyatı niçin yaptın?"
Doz bilgisi vermiyorsunuz, deyip duruyordunuz. İşte size doz bilgisi...
Sağlıcakla kalınız...
Cevap: Hukuki Net üye ve misafirleri, bu yaz ilaç yapacağız
Arkadaşlar,
Yine yazmak zorunda kaldım. Bugün öğleye doğru bir telefon:"Hocam, ben filanca. Karımı GATA'ya kontrole götürdüm..." Hikâyeyi baştan alayım.
Kişi üniformalı biridir ve geçici görevle Aydın merkeze gelir. İlgili komutanlık personeli, hakkımda ne uydurdular bilmiyorum, bana telefon eder:"Hocam, telefonunuzu buradaki arkadaşlardan aldım. Karım hasta, gitmediğimiz yer kalmadı. Şöyle şöyle dertleri var. Bir de sizi denemek isteriz." Kayseri'de karısının adresini verir ve gönderirim. Bu 9-10 Ocak civarında olur. Birkaç gün sonra yine telefon:"Hocam, karım içmekte zorlanıyormuş." Cevap: Bir yolunu bulsun. Aynı durumda olan bir başka hastayı ve kolay yolu nasıl bulduğunu anlatırım. Bir süre sonra yine telefon: "Hocam, karım kolayını bulmuş. Rahatlıkla içiyormuş." 40-45 gün kadar sonra yine telefon:"Hocam, karım olumlu değişiklikler olduğunu söyledi. Adresi biliyorsun, bir daha gönder." Tekrar gönderirim. Gönderdiklerim, toplam 100 günlüktür.
Bugünkü telefonda: GATA'da; tedavisiz kontrollerden geçmektedir. Birkaç gün önce; GATA'ya gitmişlerdir. Çok memnun kalmışlardır. Kontrolde de; durum ortaya çıkmıştır, ne diyeceğini bilememektedir, filan...
Görüşme biter.
Benden ne köy olur, ne kasaba derken inanmıyorsunuz. Sonradan aklıma geldi:"Karınızın hastalığının tıpta bir adı var mı?" diye mesaj yazdım. Pat cevap: SARKOİDOZ!... Vay canına!...
Biliyorsunuz, Sakar tıp konusunda zır cahil biridir. Bu neticeye bakarak şunu diyebilirim: Hani bazı tıpçılar "genetik" İsveçli tıpçılar ise; "genetik değil." diyorlardı ya, İsveçli tıpçılar haklı... Hiç bir ot-çöp/kocakarı ilacı, genetik bir hastalıkta işe yaramaz.
Sağlıcakla kalın...
NOT:Bu hastalığı Wikipedia dışında bir kaynaktan inceleyin.
Cevap: Hukuki Net üye ve misafirleri, bu yaz ilaç yapacağız
Merhaba, ben size babamın şeker hastalığıyla ilgili danışmak istiyordum. Size mail attım ancak kısa mesaj gonderimini sistem kabul etmedi.Aralık ayında pankreasında bulunan tümor nedeniyle pankreası alındı. Şu an insülün iğnesi kullanıyor. Konuyu daha da detalylıaktarmak isterim. Bana özel mailimden yazmanız mümkün müdür?
Teşekkürler
Burcu
Cevap: Hukuki Net üye ve misafirleri, bu yaz ilaç yapacağız
Burcu Hanım,
e-posta adresiniz belli olmadığı için; yazacak yer bulamadım. Bu yazıyı okursanız; siteye üye olarak giriş yapın ve size; aynı gün yazdığım özel mesajı okuyunuz.
"Özel bildirimler" bölümünde: (1) yazısını göreceksiniz.
Sağlıcakla kalın...