Cevap: Halk Oylaması 12 Eylül 2010 Pazar Günü Yapılacak - Referandum Süreci
Alıntı:
bartelmi diaz rumuzlu üyeden alıntı
Avrupa da fakir ve cahil halk denilen kesim sol partilere oy verirken ülkemizde ise sağ partilere güven duyuyorlar.Şimdi bu sol kesimi anlamak mümkün değil.O cahil dediğiniz halk zamanında sol partileri de iktidara getirmedi mi.Ne yaptılar halk için hiçbirşey.O zaman neden cahil demiyordunuz.Çünkü sizinle aynı görüşü paylaşıyorlardı değil mi.Ben halkın asla doğru karar vermediğine inanmıyorum.Geçmişten geleceğe bu hep böyleydi.Halk hep doğru olanı seçti ama baktı ki doğru seçtikleri hatalar yapıyor gelecek seçimde indirdi.Bu halk oylaması da öyle oldu.Doğru karar verildi evet denilerek.Ama sol kesim de bahane çok.:) Aşağılama politikası.Seçimden önce yüce türk milleti denilir seim biter hezimet gelir hepsi Aziz NESİN ci olur yüzde 70 imize aptal derler
Avrupaya baktık baktık her yerde de solcu hükümetler iş başında bir Türkiye'de solcu olmayan parti var... Hatta neci olduğu beli olmayan tek parti bizim başımızda var... Yazı maşallah neresini düzeltsem denemeyecek kadar düzeltilmesi olanaksız yazılmış...
Avrupada da Türkiyeye de ve hatta dünyada gerçek anlamda ''sol'' yüzde otuz civarındadır. ''Ya birde bunlara bakalım'' diyenler sayesinde yada olağan üstü durumlarda bu oran kırklılara çıkmıştır. Örneğin Türkiye'de Kıbrıs Barış Harekatından sonra ki seçimde... Bu tip eksterm olaylar dışında Türkiye'de genelde kalıplaşmış oylar mevcut olup ciddi kaymalar olmaz. Bir temel gerçek daha gene ülkemiz için geçerli olmak üzere CHP dışında aslında maalesef parti olmamasıdır. (Biraz MHP partilileşme sürecindedir.)
Şimdi hep birlikte koro halinde şarlıyacaksınız ama bu böyledir. DP Adnan Menderes Celal Bayar , AP her nekadar Ragıp Gümüşpala kurucusu olsa bile Süleyman Demirel, ANAP Turgut Özal olarak sıralanmaktadır. Ne Demrel'den sonra AP ne DP hiç bir varlık gösterememiş ANAP ise ders olacak bir şekilde Özal zamanında Özal'ın gitmesiyle eriyip gitmiştir. Yani maalesef köklü bir particilik olamamış tam tersine ''şahıslarla'' özdeşleşmiş partiler oluşmuştur. Başka bir deyişe şahıs için parti oluşumu olmuştur ki bu demokrasi için aslında çok büyük bir handikaptır.
AKP ye de bakacak olursak aslında orada da aynı durumu görmekteyiz. AKP den RTE yi çekip çıkarın geriye kalanın ne olacağını göreceksiniz. Abdullah Gül ile belki bir süre idare edebilse de hiç bir köklü yapısı olmadığı için, ciddi bakıldığında kuruluş felsefesi de bulunmadığından sonu ANAP gibi olacağı aşikardır.
CHP ye bakarsak kurucu parti olması bir kenara bırakılısa dahi kuruluş felsefesi ilkeleri ve kökleri olduğundan 1923 ten bu güne gelen tek partidir. 12 Eylül'den sonrada açılıp tekrar tutmasının nedenide bu geleneksel tapısı köklerinin olmasıdır. Bakınız aynı dönemin en büyük partisi ki SAĞ ı temsil ederdi AP Demirelsiz yok oldu Demirel'in olduğu DYP canlandı Demirel gitti o da bitti...Tek olan gene CHP dir....
Şimdi siz şarlamaya devam edin Türkiye'nin aslında siyasal parti özeti aynısıyla vaki budur. Buna Türkiye'nin başka gerçeklerini ve dinamiklerinide eklerseniz günümüze ulaşırsınız.İşte bu bağlamda ''fakir ve cahil'' halkı değerlendirmek gerekir.
Şimdi gerçek demokrasilerde ve gerçek anlamda ''devletlerde'' halk birinci önceliktir. Halkın fakir olmasının önlenmesi devletin işidir. Zaten fakirlik bireysel bir kabahat değildir. Olamazda olmamalıdır. Ancak devleti oluşturan hükümetin amacı fakir ve cahil bir halk yaratmaksa işte orada ciddi bir sorun vardır ki Türkiye'nin sorunu da budur. Bunu anlamanız neden bu kadar zor onuda ben anlamadım bir ara daha detaylı anlatırım...
Aziz Nesin ise yüzde yetmiş değil yüzde altmış demiştir. Bu sözü çok sevinerek mutlu olarak gurur duyarak söylemediği öncelikle anlaşılmalıdır. Bu sözü doğru anlamak yüzde altmış oranını düşürmeye başlamaya yeterlidir.
Cevap: Halk Oylaması 12 Eylül 2010 Pazar Günü Yapılacak - Referandum Süreci
Ne demek istediğimizi örnekle açıklayalımda boş boş konuşma olmasın boşu boşuna.
Referandumda ki en çarpıcı sonuçlardan birisi Ağrı'dır. Ağrıya bakalım...
TOPLAM SEÇMEN 273.804
KULLANILAN OY 148.624
KATILIM ORANI % 56.42
OY SAYISI OY ORANI %
EVET 142.311 95,75
HAYIR 6.313 4,25
Dikkatli bakıldığında hiç parlak bir durum değil. Halkın %46 sı sandığa bile gitmemiş. Bunlr il olarak bakıldığında tatile gitmediğine göre demekki boykot edenler... Devlet açısından rezalet. Katılan seçmen ise ezici bir şekilde EVET demiş. Bu evet i de yukarıda ki iletimize göre incelersek ne çıkıyor ? Şu çıkıyor
Türkiye'nin "en fakir" kenti.Kişi başına milli gelir "568 dolar." İl nüfusunun çoğu "Yeşil Kart sahibi." "Yoksulluk, çaresizlik" anlatılır gibi değil.
ve evet çıkıyor... ee biz ne demiştik...
Peki bir örnek daha verelim...
Hakkari yi inceleyelim...
TOPLAM SEÇMEN 128.457
KULLANILAN OY 10,512
KATILIM ORANI % 9.05
OY SAYISI OY ORANI %
EVET 9,910 94.27
HAYIR 602 5.73
Katılıma baktığımız zaman rezalet ötesi... devlet resmen yok. Daha acısı ''il''deki resmi devlet görevlilerinin sayısı kullanılan oy sayısından fazla yani ne acıdır ki ''devlet'' oy kullanmaya gitmemiş. Bunlarda tatilde olamayacağına göre boykotun gücü... Geri kalan azıcık oyda ise Evet ler gene ezici hayır neredeyse yok...
Hakkari ye bakın fakirlik cehalet diz boyu feodal yapı ve terör baskısı... EE biz ne demişiz ?
Son bir örnek..
Muğla'ya bakalım... Kalelerden birisi de değil öylesine seçtim...
TOPLAM SEÇMEN 592.562
KULLANILAN OY 483.363
KATILIM ORANI % 83.04
OY SAYISI OY ORANI %
EVET 149.763 30,98
HAYIR 333.600 69,02
Katılım bir referandum için çokta anormal değil istendiği gibi değil ama kabul edilir... İşte tam burada katılmayan bölümün vatandaşlık görevi yerine yazlık tatil görevini yerine getirdiğini söyleyebiliriz. Boykot burada ihmal edilebilir boyutlardadır.
Muğlada eğitim belirli bir düzeydedir. Ama daha önemlisi halkın ekonomik olarak daha özgür olduğu çağdaşlığa açık olduğudur. Muğla'nın en iç ilçesi yani ekonomiden eğitimden kısmen en uzak ilçesi olan Kavaklıdere hariç tüö ilçelerde Hayır öndedir.
Demekki solun gerçek anlamda birey ve refah ile eğitimin yoğrulması olduğunu anlayabilenler Hayır Reaya olayım devletten bulgurla geçineyim diyenler evet vermiştir.
Cevap: Halk Oylaması 12 Eylül 2010 Pazar Günü Yapılacak - Referandum Süreci
Bu konuyla ilgili bir fıkrada anlatayımda kim ne anlarsa anlasın ama özetimizdir neredeyse...
Tayyip , Egemen e sorar :
- Egemen , biliyorsun Turgut ÖZAL ın büyük hizmetleri var Ülkeye , sence o mu daha büyük ben mi ?
- Efendim , tabiki siz büyüksünüz , zira rahmetli Demirel den çok korkardı , siz takmazsınız bile...
- Demirel dedin de Egemen , Demirel in de büyük hizmetleri var , sence ben mi büyüğüm Demirel mi ?
- Efendim , tabiki siz büyüksünüz , Demirel askerden çok korkardı , siz askerin anasını ağlattınız...
- Peki Egemen sence Atatürk mü büyük benmi ?
- Efendim , elbette siz büyüksünüz , Atatürk , İnönü den tırsardı , Sizse her yerde İnönü ye ana avrat sövebiliyorsunuz...
Egemen in coştuğunu gören Tayyip hızını alamamış :
- Peki Egemen , Hz.Ömer mi büyük ben mi ?
- Efendim , tabiki siz büyüksünüz , Hz. Ömer Allah tan korkardı , siz Allah tan da korkmazsınız...
Cevap: Halk Oylaması 12 Eylül 2010 Pazar Günü Yapılacak - Referandum Süreci
Alıntı:
yas2010 rumuzlu üyeden alıntı
NİETZSCHE DER Kİ; ""Cahil bir toplum, özgür bırakılıp kendine seçim hakkı verilse dahi, hiçbir zaman özgür bir seçim yapamaz. Sadece seçim yaptığını zanneder. Cahil toplumla seçim yapmak, okuma yazma bilmeyen adama hangi kitabı okuyacağını sormak kadar ahmaklıktır! Böyle bir seçimle iktidara gelenler, düzenledikleri tiyatro ile halkın egemenliğini çalan zalim ve madrabaz hainlerdir..
Üniversite mezunlarının :Yüzde 41,7’si "Evet", yüzde 58,3’i "Hayır" diyor.
Yüksekokul mezunlarında da durum aynı: Onların da yüzde 41.4'i "Evet", yüzde 58.6'si "Hayır" diyor
Lise mezunlarında: "Evet'lerin oranı yüzde 47.9, "Hayır”ların oranı yüzde 52.1.
Ortaokul ya da ilköğretim mezunlarında: "Evet'ler yüzde 47.9, "Hayır'lar yüzde 52.1 oranında.
İlkokul mezunlarında: "Evet'ler yüzde 62, "Hayır'lar yüzde 38.
Herhangi bir eğitim almamış olanlarda ise: "Evet'ler yüzde 65.1, "Hayır”lar yüzde 34.9 oranında
http://www.bagimsizgundem.com/egitim...ercihleri.html
Böyle uzun uzun yazmaya gerek yok. İşin özeti;
Ne kadar az eğitim ve cehalet o kadar bidon kafa!
Cevap: Halk Oylaması 12 Eylül 2010 Pazar Günü Yapılacak - Referandum Süreci
Fakirlikten dem vurulmuş.Engin bilginize dayanaraktan acaba hep ele geçirileceği söylenen yargının ortaya çıkan ses kaydının bu oylamada evet oylarına katkısı ne yönde olmuştur.?
Daha önce verilen sizlere göre haklı kararlar olabilir,bizlere göre hatalı kararların aşikar olduğunun etkisi ne olmuştur.?
Amcam ve hayır oyu vereceklere evet oyu verecek diğer amcam diyor ki, Bunların terörist başına çok ihtiyacı var.Biz biteriz vs. Ne diyorsun diyor. Amcam onları dinlemek günah değil mi diyor. Malum açıklama yapanlar neden ortam dinlemesi yapılmış a vurgu yaptı. Sizler ne düşünüyorsunuz. Daha 1 tane hukukçu yorum yazmadı bu konuda.
Başbakan partiyi bıraktığı zaman,Sayın Gül belli süre idare eder fikrine şuan için katılıyorum.Gönül ister ki Şahsıma Sayın Davutoğlu mükemmel olurdu.Demek oluyor ki 2015 e kadar iktidar belli.
AKP de isim değişikliği oylarda etki yapar.CHP de şuan kimi koyarlarsa koysunlar aynı oyu alacaklar. Unutulan bir şey var. Eğer CHP Sayın Baykal ı koltuğundan etmese idi,Sayın Sarıgül CHP ye baraj sorunu yaşatacaktı. Sayın Kılıçdaroğlunun alevi oyları topladığı muhakkak.Yoksa oy oranı aynı.
Toplam 1 dosya bulunuyor
Cevap: Halk Oylaması 12 Eylül 2010 Pazar Günü Yapılacak - Referandum Süreci
_______________________________________