-
Re: Din, İman, Türban, Don, Kadın ve Kurufasülye İşte AKP İşte Öykü...
Lütfen konuyla ilgili katkınız varsa onu dile getiriniz. Kişisel tartışmalara girilecek bir forum değil bu. Görüş ve fikir bildirmeniz daha yerinde olacaktır.
-
Re: Din, İman, Türban, Don, Kadın ve Kurufasülye İşte AKP İşte Öykü...
Türkiye'de "demokrasi" adı altında bir oyun oynanıyor.
Atatürk düşmanlığı yaratanlar;
"Düzen, Türkiye'de İslam'ı caminin içine hapsetti.
Biz İslam'ı hayat tarzı olarak görmek istiyoruz.
Bir insan İslam ise laik olamaz.
Halk isterse laiklik defolup gider.
Devlet laik olur, kişi laik olmaz" diye bağırıp çağıranlarlardır.
"Dinimizin emri" diyerek yarım metrelik bir bezi kutsal emanet gibi kafasında taşıyanlara şunları sormak gerekir;
Kuran'a göre faiz haram değilmidir?
İki kadının şahitliği, bir erkeğin şahitliğne eşit sayılmıyormu?
Hırsızlık yapanın kolunun kesilmesai, zina yapan kadının beline kadar toprağa gömülüp taşlanarak öldürülmesi emredilmiyor mu?
Birçok Kuran hükmü mevcut kanunlarla yasaklanmış durumda değil midir?
Kuran'da türbanla ilğili net bir hüküm olmadığı halde
Anayasa Mahkemesi'nin önünde toplanıp
"Allah'ın emri yasaklanamaz"
diye bağıran yaygaracılar samimi Müslüman iseler, neden Kuran'ın birçok emrinin yasaklanmış olmasına tepki göstermiyorlar?
Yasar Nuri Öztürk Hoca'nın dedği gibi"Milleti Allah ile altatıyorlar".
Geçek insanlık sevgidir.Bunlar ise nefret dolu!
Rahmi Turan 22/Haziran/2008 Hürriyet
-
Re: Din, İman, Türban, Don, Kadın ve Kurufasülye İşte AKP İşte Öykü...
Şimdi size alt alta iki grup isim listesi yazacağım bakın bakalım tanıdıklarınız var mı? Böylece diyeceklerim daha iyi anlaşılacaktır.
Hayrunnisa Gül
Emine Erdoğan
Münevver Arınç
Ahsen Unakıtan
Mehtap Güler
Gülten Çiçek
Semiha Yıldırım
Fatma Şeyda Akdağ
Zeynep Babacan
Meseret Ekren
Kübra
Esra
Sümeyye
Elif
Zeynep
Ayşe Şeyma
İclal
Büşrah
Bunlar birinci grup İsimlerimiz olsun Şimdi azıcıkta başka isimler
Ayşe Denizdalan
Sadife Düdüş
Necla Özveren
Sevgi Sesli
Gülden Çiçek
Nur Aslı
Aliye Gül
Mehtap Sever
Kübra Erşat
Ayşe Yolcu
Nazmiye Tütüncü
Fatma Gülen
Hülya Denk
Gamze Gezer
Leyla Orkun
Hamiyet Yücel
Kadife Almaz
Nur Kibar
Kübra Başot
İstediğim kadar Uzaracağım bir listede burası bakaın bakalım şimdilik kim kimdir ortak özellikler nedir düşünün. Çok fazla ortak özellikler bulabilirsiniz. Ama direk bir sorun varki işte oda biza AKP yi tam gösteriyor.....
-
Re: Din, İman, Türban, Don, Kadın ve Kurufasülye İşte AKP İşte Öykü...
Alıntı:
commodore1tr rumuzlu üyeden alıntı
Şimdi size alt alta iki grup isim listesi yazacağım bakın bakalım tanıdıklarınız var mı? Böylece diyeceklerim daha iyi anlaşılacaktır.
Hayrunnisa Gül
Emine Erdoğan
Münevver Arınç
Ahsen Unakıtan
Mehtap Güler
Gülten Çiçek
Semiha Yıldırım
Fatma Şeyda Akdağ
Zeynep Babacan
Meseret Ekren
Kübra
Esra
Sümeyye
Elif
Zeynep
Ayşe Şeyma
İclal
Büşrah
Bunlar birinci grup İsimlerimiz olsun Şimdi azıcıkta başka isimler
Ayşe Denizdalan
Sadife Düdüş
Necla Özveren
Sevgi Sesli
Gülden Çiçek
Nur Aslı
Aliye Gül
Mehtap Sever
Kübra Erşat
Ayşe Yolcu
Nazmiye Tütüncü
Fatma Gülen
Hülya Denk
Gamze Gezer
Leyla Orkun
Hamiyet Yücel
Kadife Almaz
Nur Kibar
Kübra Başot
İstediğim kadar Uzaracağım bir listede burası bakaın bakalım şimdilik kim kimdir ortak özellikler nedir düşünün. Çok fazla ortak özellikler bulabilirsiniz. Ama direk bir sorun varki işte oda biza AKP yi tam gösteriyor.....
bunlar anladığım kadarıyla TÜRK isimleri. senin adın ne? senin adını merak ettim... george,hans,....? anladım bu isimleride kapatalım. kendimizi USA ya teslim edelim öyle mi?...
-
Re: Din, İman, Türban, Don, Kadın ve Kurufasülye İşte AKP İşte Öykü...
HTML Kodu:
İstediğim kadar Uzaracağım bir listede burası bakaın bakalım şimdilik kim kimdir ortak özellikler nedir
Benim aklıma da bir şiir geldi! Nedense???
İstanbul deyince aklıma
Sabiyem gelir
Sabiyem boynundan büyük bir demetle
Sarıyer'den gelir Pendik'ten gelir
Bahar nereden gelirse velhasıl
Sabiyem oradan gelir
Ne delidir ne divane
Aslını ararsan çingenedir
Tepeden tırnağa güneştir
Topraktır
Anadır
Analar içinde bir tanedir
Biri sırtında biri memesinde biri karnında
Karnı her daim burnundadır
Canını mendil gibi takar dişine
Yürekten birşeyler katar işine
Bir ucundan girer şehrin ötekinden çıkar
Alçakgönüllüdür Sabiyem
Hem masa satar, hem göbek atar
Ver bir çeyrek güzelim der
Neyse halin o çıksın falin
Canı çıkar Sabiyemin falı çıkmaz
Sonra anlatır dün gece başına gelenleri
Görürüm üryamda bir sarı yılan
Cenabet uğraşır durur benimlen
Uyanır bakarım benim bebeler
Yatağın ucuna kaymış
Ayağımın parmaklarını emer
İstanbul deyince aklıma
Bir basma fabrikası gelir
Duvarları uzun masaları uzun sobaları uzun
Dal gibi dalyan gibi kızlar çalışır bütün gün ayakta
Kanter içinde mahzun
Yüzleri uzun elleri uzun günleri uzun
Fabrikada pencereler tavana yakın
Al topuklu beyaz kızlar dalga geçmeyin
Dışarda ağaçlar dizi dizi
Duvarlar duvarlar uzun duvarlar
Niçin ağaçlardan ayırdınız bizi
Dışarda tarlalar turuncu asfalt mosmor
Dışarda dışarda dışarda
Mevsim gürül gürül akıp gidiyor
Ondokuz yaşında Eyüplü Gülsüm
Dalmış beyaz köpüklü akışına ipeklilerin
Kötü kötü düşünüyor
İpeğin akışına doyum olmaz
Ama gel gör ki ipekli emprimeden oğlana don olmaz
Bir top Amerikan bezi sakız gibi beyaz
Bir top Amerikandan neler çıkmaz
Perdeler yatak çarşafları çoluğa çocuğa çamaşır
Sakız gibi ağarmış bir top Amerikan bezi
Gülsüm'ün gözleri kamaşır
Üçüncü oğlanı doğururken Gülsüm
Bir top Amerikana hasret sizlere ömür
Gülsüm'lerin sürüsüne bereket
Yerine bir Gülsüm'cük bulunur elbet
Gider Gülsüm gelir Gülsüm
Azrail ettiğin bulsun
İstanbul deyince aklıma
Ağzına kadar soğan yüklü bir taka gelir
Sülyen kırmızısı üstüne zehir gibi yeşil
Samsun'dan Sürmene'den Sinop'tan
Yaz demez kış demez mutlaka gelir
Kirli yelkeninde yeni bir yama
Demirinin pası gelir dilime
Nabzımda duyarım motorunun hızını
Canımın içine sokasım gelir
İri kalçaları pullu denizkızını
İstanbul deyince aklıma
Takalar gelir
Alçakgönüllü kalender
Ya Peleng-i Deryadır adları ya Şimşir-i Zafer
İstanbul deyince aklıma
Koca Sinan gelir
On parmağı on ulu çınar gibi
Her yandan yükselir
Sonra gecekondular gelir ardısıra
İsli paslı yetim
Ey benim dev memesinde cüceler emziren acayip Memleketim
Bedri Rahmi Eyüboğlu
-
Re: Din, İman, Türban, Don, Kadın ve Kurufasülye İşte AKP İşte Öykü...
Alıntı:
Tangör Evren rumuzlu üyeden alıntı
Lütfen konuyla ilgili katkınız varsa onu dile getiriniz. Kişisel tartışmalara girilecek bir forum değil bu. Görüş ve fikir bildirmeniz daha yerinde olacaktır.
Sayın yönetici; konu ile ilgili görüş ve fikir belirtmek istiyorum ancak;
konu:''Din, İman, Türban, Don, Kadın ve Kurufasülye İşte AKP İşte Öykü...''
Benim anladığım kadarıyla KONU; AKP nin dini siyasete alet etmesi, dini değerleri kendi çıkarları doğrultusunda kullanması, hedeflerine ulaşmak için din maskesinin arkasına kamufle olması......... v.b. şeklinde yorumladım. Bende bu görüşteyim.
Forumu okuduğumda; bazı kişilerin AKP nin dini siyasete alet etmesini eleştirmekten ziyade dini eleştirmeye başladıklarını farkettim.
Kuran ayetleri yorumlanıyor, islamiyet şöyle, islamiyet böyle.......
Kuran da böyle bir şey yok diyenler, acaba Kuran da açıkça yazıyor olsaydı baş örtüsünü kabul edeceklermiydi? çok merak ediyorum. Yine de; yok laikliğe, yok şuna ,yok buna uymuyor deyip karşı çıkmayacaklarmıydı?
İslamiyette var mıdır yokmudur tartışmasını yapılacağına; bir şekilde tüm İslam alemi baş örtüsünü benimsemiş, kabüllenmiş ve uyguluyor.Neden saygı göstermiyoruz veya hoşgörü ile bakmıyoruz.
Nasıl oluyor da AKP bunu siyasi simge olarak görebiliyor? Bence asıl sorun burada ve bu düşünceyle baş örtüsü takanlarda. Hangi hakla kendi tekeline alabiliyor.Sadece kendileri mi Müslüman? Asıl sorun AKP de. Dinde değil.
Tekrar insanların inançlarına saygılı olmayı öneriyorum.
-
Re: Din, İman, Türban, Don, Kadın ve Kurufasülye İşte AKP İşte Öykü...
Alıntı:
mehmet emin sezen rumuzlu üyeden alıntı
Türkiye'de "demokrasi" adı altında bir oyun oynanıyor.
Atatürk düşmanlığı yaratanlar;
"Düzen, Türkiye'de İslam'ı caminin içine hapsetti.
Biz İslam'ı hayat tarzı olarak görmek istiyoruz.
Bir insan İslam ise laik olamaz.
Halk isterse laiklik defolup gider.
Devlet laik olur, kişi laik olmaz" diye bağırıp çağıranlarlardır.
"Dinimizin emri" diyerek yarım metrelik bir bezi kutsal emanet gibi kafasında taşıyanlara şunları sormak gerekir;
Kuran'a göre faiz haram değilmidir?
İki kadının şahitliği, bir erkeğin şahitliğne eşit sayılmıyormu?
Hırsızlık yapanın kolunun kesilmesai, zina yapan kadının beline kadar toprağa gömülüp taşlanarak öldürülmesi emredilmiyor mu?
Birçok Kuran hükmü mevcut kanunlarla yasaklanmış durumda değil midir?
Kuran'da türbanla ilğili net bir hüküm olmadığı halde
Anayasa Mahkemesi'nin önünde toplanıp
"Allah'ın emri yasaklanamaz"
diye bağıran yaygaracılar samimi Müslüman iseler, neden Kuran'ın birçok emrinin yasaklanmış olmasına tepki göstermiyorlar?
Yasar Nuri Öztürk Hoca'nın dedği gibi"Milleti Allah ile altatıyorlar".
Geçek insanlık sevgidir.Bunlar ise nefret dolu!
Rahmi Turan 22/Haziran/2008 Hürriyet
Mehmet Bey,
Size ve sizin gibi düşünenlere ne anlatılsa boşa kürek sallamaktır biliyorum ama genede cevap vermek istiyorum çünkü sizin sadece dinin siyasetteki duruşuna değil sanırım dinin benimsenmesinede tepkiniz var gibi geliyor bana.
Bence Türkiye de demokrasi adına oyun oynanmamaktadır. Cumhuriyet ilan edilmeden önce hilafetle yönetilen Müslüman halkın, eğitimsizlik ve cahiliyetle bağnazlaşan ve yanlış yorumlanan islamiyet algısını güncelleştirmek amacıyla Atatürkün cumhuriyeti laiklikle birlikte ilan etmesiyle ve bu süreçte (tutundurulması ki yarım yüzyıldan fazla sürmüştür), halkın törpülenen yada baskılanan dini değerlerinin toplumun artan ekonomik ve eğitsel gelişimiyle birlikte tarihi ve dinleriyle yüzleşmesi sonucu milli ve dini değerlerine yeniden sahip çıkmasının kurulu düzenle sanki çatışıyormuş gibi algılanmasından oluşan sıkıntılar olarak ta yorumlayabiliriz.
Ailem 30-40 lı yıllarda karadenizin bir köyünde yaşarlarken din eğitimi almanın nasıl yasaklandığını, uymayan hocaların ve ailelerin hapse atıldığını, dini kaynaklı yayınların nasıl yakılıp yok edildiğini, ezanların nasıl Türkçe okutulduğunu anlatıp durur.. Bugün yaşananları şimdiye kadar dinin alanen baskılanmasının bir sonucu olabileceğine işaret ederler.
Sonuç ne olursa olsun inkar edemeyeceğimiz bir gerçek var oda halkının nerdeyse tamamının Müslüman olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Hemde halkı asırlarca Müslüman yaşamış bir ülkedeyiz! Bu durumu yok sayıp, sil baştan yapmak gördüğünüz gibi bilinçlenen toplumu karşılıklı olarak geriyor..
-Hiçbirimiz Atatürkün düşmanı değiliz olamayız. En azından Çanakkaleye giden ordaki ruhaniyeti hisseden kişiler bunu asla söyleyemezler. Ama elbette baskı olunca, tepki olarak böyle abuk subuk beyanlarda verilmektedir.
-Bir bakıma düzen islamiyeti camilere ve evlere hapsetmiştir. Bunun en güzel örneği hala başı kapalı bayanlara başı kapalı olduğu halde okuma özgürlüğünün verilmeyişidir. Üniversitenin kapısına kadar şeriatçı, kapısından içeri örtüsüz girince laik olunuyor öylemi? Yada kaçtane ünlü holdingin merkezinde çalışan başı kapalı bayan bulabilirsiniz. Yada bu holdinglerde patronunuza ben namaz vaktinde namazımı kılmak istiyorum diyebilirmisiniz! Diyebilseydiniz zaten bu ülkeye demokrasi hakim olmuş olmazmıydı..
- İslamiyetin hayat tarzı olup olmadığını anlayabilmek için öncelikle Müslüman bir aileye doğan her bir bireyin merak salıp, ben neden müslümanım, Müslüman olmak ne demektir gibi soruları kendisine sorması lazım. Bir insan öncelikle dinini özü itibariyle iyice tanıyıp özümseyebildiği sürece bu konuda yorum yapabilir…
-Bir insan İslam ile laik olabilir. Keza insan islamiyeti kendisi için yaşar başkası için değil..
Dini açıdan insan kendi yaptıklarından mükelleftir. Öğrendiğim kadarıyla Allahın katında dini konularda zorlama yoktur. Bu manada İslam demokratik bir dindir. Ama her dinde aşırı uçlarda yaşayanlar olabilir elbette..Ama bunu topluma genellemek yanlıştır. Türkiyede şu anda bu çok ütopik olacak ama mesela şöyle bir hayalim var;, uluslar arası camiada bilimselliği ve muhakemesiyle nam salmış oldukça dindar ve başörtülü bir hakimin, yine müslümanların oluşturduğu uluslar arası bir dolandırıcılık ve cinayet çetesinde mağdur duruma düşen diğer dinlere ait yüzlerce kişinin tarafı olduğu bir davaya bakarak laik bir düzen içerisinde müslümanlara hak ettiği cezayı vermesi durumu mesela.. Şimdi böyle bir şeyi hayal etmek çok mu fazla oluyor? Her şey iyi niyetli düşünmekle ve ortada suç yokken niyet okuyuculuğunu bir tarafa bırakmakla başlar…
- Halk istemezki laiklik defolup gitsin! Eğitim hakları elinden alınmamış, dolayısıyla dinini kulaktan kulağa basma kalıplarla öğrenmeden, bir yaratıcıya olan inancını yaşayarak, araştırarak bilimsel ve akdemik faliyetlerle bütünleştirmesinin önü açılan hiçbir halk, laiklik ve demokrasiden vazgeçmez. Dinde zorlama yoktur, kişinin entelektüel rızası vardır. Çok şükür ki halkımız bu algılama seviyesine gelmiş bulunmaktadır.
- Siz samimi olarak dindar bir kişinin laikde olabileceğine inandığınız gün bu sorunun cevabını bulmuşsunuz demektir. Banada sorarsanız, devlet halkını yönetirken sınırları içerisinde yaşayan her türlü dine mensup vatandaşlarına, eşit hukuk uygulamalıdır. Keza her dininin kendine has inançları vardır. Birine vatandaşına imtiyaz olan diğerine ceza olmamalıdır. Bu manada devlet laik olmalıdır, ama kişi bu şekilde yönetilmeyi tasvip ederken, kendi sahip olduğu dinin değerlerini korumak istiyor da olabilir. Birileri bu duruma kişi laik olamaz diyebilir ama bu o kişinin illaki laik olmadığı anlamına gelmez.
- Kurana görede, ve en son peygamberimizin veda hutbesindede faiz toplum ahlak ve ekonomik düzenini bozduğu için haram kılınmıştır. Bireysel olarak ister uyarsınız ister uymazsınız, herkes kendi davranışından sorumludur. Evrensel olarak bu kurala uyulmadığı sürece devlet laik kalarak kendi vatandaşlarının hukukunu korumakla mükelleftir.
- İki kadının şahitliği bir erkeğin şahitliğine denk sayılıyormu? Sayılıyordur bunun nedenini hiç araştırdınız mı? İslam dininde Erkek ve kadınların kendilerine has fıtrat farklılıkları izah edilerek bu durum açıklanmıştır. Eğer hakikaten kullarını yaratan ebedi bir yaratıcı varsa ve o yaratıcı yarattıklarının fıtratını biliyorsa bu tabiî ki onun kullarına has bizim pekde farkına varamadığımız bir kaidesi olabilir. Ve bilirsiniz istisnalarda kaideyi bozmaz.
- Hırsızlık yapanın kolunun kesilmesi, zina yapan kadının beline kadar toprağa gömülüp taşlanarak öldürülmesi emredilmiyor mu? Acaba gerçekten İslam bunu illaki bu şekildemi emrediyor hiç bilimsel(ilahiyatsal) olarak araştırdınızmı ? yoksa sizde cahiliye döneminden kalma vahhabi kültürünün gözü kapalı ezber tekrarlayıcılarından mısınız?
- Birçok kuran kültürü mevcut kanunlarla yasaklanmıştır elbette. Laik bir ülkede yaşıyoruz. İnsani hakları öne çıkaran her hukuk devleti, kuran ahlakı ve disipliniyle paralel yönetiliyor demektir. Adı islam yada şeriat olmasa da bu böyledir! …
- Kuran'da türbanla ilgili net bir hüküm olmadığı halde Anayasa Mahkemesi'nin önünde toplanıp "Allah'ın emri yasaklanamaz"diye bağıran yaygaracılar samimi Müslüman iseler, neden Kuran'ın birçok emrinin yasaklanmış olmasına tepki göstermiyorlar?
Burası laik bir ülke niye tepki göstersinler ki..Bizim ülkemizde insanların laik düzenden istedikleri şey dine dayalı bir yönetim değil, ibadet çerçevesinde hangi ortamda olursa olsun, başörtüsüne, namazına niyazına karışılmaması, bunun dışında farklı bir talepleri yok.
Bence insanların kendilerini Allaha kulluk manasında hergün sorumlu hissettikleri ibadetler alanında engellenmeye yada sen ancak buraya kadar yapabilirsin denmeye hakları yoktur.
Keza ibadet edenlerinde, ibadet etmeyenlerin sınırına girmeleri gibi bir haklarıda yoktur..
- Yasar Nuri Öztürk Hoca nın dediği gibi “Milleti Allah ile altatıyorlar".
Gerçek insanlık sevgidir.Bunlar ise nefret dolu!
Eğer yaşar hoca siyasete soyunmasaydı o zaman belki milleti Allah ile aldatıyorlar demesine inanırdım. Ama değilmiki siyasi arenada var olmaya çalışıyor, o zaman bence bu vurgusu tıpki öteki siyasiler gibi sorgulanmalıdır? Simdi siz Türkiyede kimsenin gerçek sevginin insanlık olduğunu bilmediğini, verdikleri oylarıda nefret dolu insanları iktidar yapmak için kullandıklarını mı söyleyeceksiniz.. Bence böyle siyasi ayak oyunlarına gelmeden önce insanın birkaç kere düşünmesi lazım..
-
Re: Din, İman, Türban, Don, Kadın ve Kurufasülye İşte AKP İşte Öykü...
Alıntı:
erdem53 rumuzlu üyeden alıntı
Sayın yönetici; konu ile ilgili görüş ve fikir belirtmek istiyorum ancak;
konu:''Din, İman, Türban, Don, Kadın ve Kurufasülye İşte AKP İşte Öykü...''
Benim anladığım kadarıyla KONU; AKP nin dini siyasete alet etmesi, dini değerleri kendi çıkarları doğrultusunda kullanması, hedeflerine ulaşmak için din maskesinin arkasına kamufle olması......... v.b. şeklinde yorumladım. Bende bu görüşteyim.
Forumu okuduğumda; bazı kişilerin AKP nin dini siyasete alet etmesini eleştirmekten ziyade dini eleştirmeye başladıklarını farkettim.
Kuran ayetleri yorumlanıyor, islamiyet şöyle, islamiyet böyle.......
Kuran da böyle bir şey yok diyenler, acaba Kuran da açıkça yazıyor olsaydı baş örtüsünü kabul edeceklermiydi? çok merak ediyorum. Yine de; yok laikliğe, yok şuna ,yok buna uymuyor deyip karşı çıkmayacaklarmıydı?
İslamiyette var mıdır yokmudur tartışmasını yapılacağına; bir şekilde tüm İslam alemi baş örtüsünü benimsemiş, kabüllenmiş ve uyguluyor.Neden saygı göstermiyoruz veya hoşgörü ile bakmıyoruz.
Nasıl oluyor da AKP bunu siyasi simge olarak görebiliyor? Bence asıl sorun burada ve bu düşünceyle baş örtüsü takanlarda. Hangi hakla kendi tekeline alabiliyor.Sadece kendileri mi Müslüman? Asıl sorun AKP de. Dinde değil.
Tekrar insanların inançlarına saygılı olmayı öneriyorum.
Sayın Erdem53 ;
Eleştirileriniz banaysada değilsede bazı yanıtlar vermek istiyorum. Sonra konuma devam edeceğim izniniz olursa tabiiki.
Konu sadece AKP nin dini siyasete alet etmesi olarak algılanmamalı çağlar boyu gerçek inananları aynı günümüzde AKP nin yaptığı gibi dini kullanarak sömüren zihniyete. Kendi çıkarları doğrultusunda hurafeler uyduranlara dincilik yapanlaradır. Bu bir bütün olarak görülmedikçe bence çözümsüzlük kalacaktır. AKP gider FTP gelir Ampul gider güneş gelir ukala ukala ''Güneşi söndüremezsiniz'' sloganları çıkar. İnsanlara Güneş diye '' Kara Delik'' dayatmasına karşıyım.
Dini hiç bir şekilde eleştirmedim. Kuran ayetleri yorumlanmak için vardır zaten yorumlamadan anlayamazsınız. Yorumlamak başkadır eleştirmek başka. Kur an a inanmayadabilir insan Ateizm var bırakın Kur'an ı Allah a inanmıyor insan onada saygı duymak gerekir. Tabiiki oda Kuran ı kendince yorumlayabilir ancak toplu bir yerde hakaret edip dalga geçemez. Zaten dinci kesimin en büyük tarafları Kur an ı kendilerine göre yorumlayarak dayatmaları hemde sadece işlerine gelen kesimlerini. Buna karşı Kur an yorumunu doğru yaparak dincilerin oyunlarını bozmaya kızmamak gerekir diye düşünüyorum.
Laik devletin temelinde çok farklı bir yorum vardır. Devletin dine müdahalesi olabileceği ama dinin devlete müdahalesinin olamayacağı esası bunun temelindedir. Baş örtüsü ile Türbanı birbirine bilerek karıştırmak dine yapılan en büyük hakaret olduğu gibi Türban takma yasağıda Türkiye Cumhuriyetinde yoktur. Devlet dairelerinde laiklik yani herkesin işini bir din kısvesi altında girmeden yaptırabilme hakkıdır. Bakın AKP ye Türbansız bir kişi işe giremediği gibi Türbansız eşi olan ihale dahi alamamakta ve bunu pişmiş kelle gibi sırıtarak söyleyebilmektedirler. İşte bu yüzden laiklik devletin temelidir.
Bu gün tüm islam aleminin Türbanı benimsediği görüşünüze katılmak mümkün değil. Humryni öncesi İran Müslüman değil miydi ? Herkesin başı açıktı isteyen örtüyordu. Niçin bugün Ahlak polisi marifetiyle İranlı kadınlar dövülüp fişlenip örtülüyor Demekki pek benimsenmemiş Erkek çarpık zihniyeti dinin tam aksine yaparak zorluyor. Hani islam dinini temeli ZORLAMA OLMAMASIYDI Jopla sopayla hapisle yapılan davranışa zorlama demiyorsanız bilemem. Afganistan islam değil mi? Taliban öncesi neden rahattı ? Siz her şeyi bırakında islam konferansında Başta Mısır olmak üzere islam devletlerinin liderlerinin başları açık son derece sıkken Bizim laik Türkiye Cumhuriyetinin 11. si ve 60. Başının eşleri bohça gibiydi ? Rüküşlük diz boyuydu ? Bizi küçük düşürmeye hakları var mı?
ALP bunu nasıl siyasi simge görüyor sorunuzun yanıtı kişisel tartışmalara girme yerine forumu birkez daha okumanızda yatıyor. Türban şeriat irtica aşkıyla yanan kesimlerin bayrağıdır. Dinde Türban diye bir şey olmamasına karşın hurafe ve zorlamalarla dini siyasi bir simge haline getirilmiştir. Dini simge değildir asla değildir. Çünkü dinde yoktur. Tam tersine siyaseten yaratılan dinde baş köşededir. Gerçi AKP her türban deyişte ülkenin bir değerini sattı arada malı götürdü ama oda ayrı bir hikaye ve bu forumun akışında olacaktır.
-
Re: Din, İman, Türban, Don, Kadın ve Kurufasülye İşte AKP İşte Öykü...
Sayın Son karakol ;
Allahtan son karakollarımız sizin gibi değil yoksa ülke çoktan elden gitmişti. Anladığınız kadarıyla bunlar Türk isimleri ha!!! Bayağı zekisiniz. Zor anladınız sanırım. Utah a sormadan sizlerin anlayabilmesi zordur da !!! Gerçi isimlerin çoğu arapça Farsça kökenli ama olsun sonunda Türk isimleri Sanırım hepsinin Kız ismi olduğunu anlayamamışsınız onuda ben söyleyeyim Evet hepsi TÜRKİYE'DE yaşamış yaşayan kişilerin isimleri... Kadınlarımızın isimleri. Bunu yazmak için uğraşacağınıza kimler olduklarına uğraşsaydınızda işe yarasaydınız.
İnsanlar tanımadığı kişilerle SİZ diye konuşur bunuda bilinde ona göre davranın. Bu isimleri yasaklamayın ama bu isimleri taşıyanlara İNSAN gibi davranın ama nerede ben kime anlatıyorum...
-
Re: Din, İman, Türban, Don, Kadın ve Kurufasülye İşte AKP İşte Öykü...
Sayın Humble ;
Eğer iletinizden Laik ile dindar la Dinsiz ile Dinci arasındaki farkı anlayacaksak hatalıda olsa oldukça dikkate değer bir ileti olduğunu kabul etmem gerekir.
Ancak kavramları içiçe sokmamakta yarar olduğunu düşünüyorum.
Türkiye nin kıskacı dindarlar değildir. Laiklik hiç değildir. Laikliği dinsizlik karşıtı gibi göstermeye çalışan kendilerini dinci gibi yutturmaya çalışan bundan rant sağlayan ve maalesef kazanan dincilerdir. İşte iletinizde ki kavram kargaşası budur .
Türkler 1050 li yıllarda Müşlümanlığı kabul etmiştir. Bu kabul edilişin nasıl olduğunu lütfen çok ama çok dikkatli okuyunuz. Türklere karşı nasıl bir arap soy kırımının gerçekleştirildiğine inanamayacaksınız. Yüzyıllar boyu müslüman olan Türkler ki yaklaşık 900 yıldır. M:Ö 2000 lere kadar dayanan tarihlerinin 3100 senesini müslüman olmadan geçirdiklerini de bilmenizde yarar var diye düşünüyorum. Hatta tüm dünya da 600 lü yıllardan önce böyle bir din bile yoktu. Ama Allah kavramı vardı. O yüzden yazınızın ilk paragrafını çok ciddi okumadan sonra bir kez daha düşünmenizi rica ediyorum.
Alıntı:
Ailem 30-40 lı yıllarda karadenizin bir köyünde yaşarlarken din eğitimi almanın nasıl yasaklandığını, uymayan hocaların ve ailelerin hapse atıldığını, dini kaynaklı yayınların nasıl yakılıp yok edildiğini, ezanların nasıl Türkçe okutulduğunu anlatıp durur.. Bugün yaşananları şimdiye kadar dinin alanen baskılanmasının bir sonucu olabileceğine işaret ederler.
Sonuç ne olursa olsun inkar edemeyeceğimiz bir gerçek var oda halkının nerdeyse tamamının Müslüman olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Hemde halkı asırlarca Müslüman yaşamış bir ülkedeyiz! Bu durumu yok sayıp, sil baştan yapmak gördüğünüz gibi bilinçlenen toplumu karşılıklı olarak geriyor..
Bu yazdıklarınızın Koca bir yalan olduğunu siz de biliyorsunuz. Hemde çok iyi biliyorsunuz. Ben öldüm bittim bunu anlamam dedikleriniz doğru olsa ( Ezanın Türkçe okunması hariç) bu kadar müslüman nerede yetişti ? Erbakan ı kim yetiştirdi ? Feto nerede okudu ? Menemen isyanı nerede çıktı? Benim Anneanneciğim 1924 yılında ilk kadın hafız ünvanını nasıl aldı ? Yüzlerce ilahiyatçı nasıl yetişti? Günümüzde bile yetişemeyen bir Elmalılı nasıl oldu ? Hafız Burhan nasıl ezan okudu? Dini kaynaklar yakılıp yok edildiyse sahaflarda nasıl oluyorda 1923-40 arası dünya kadar Kur an tefsiri ve dini yayını oluyor ? Bu halk bu dini nereden öğreniyor ? Okuma yazma oranı yüzde 3 olan 1920 toplumunda ki kitap sayısı 1935 te 50 katına okur yazarlık yüzde 35 lere nasıl çıkıyor ? Dini kitaplar içtihat olarak ta sayı olarak ta nasıl oluyor da 1920 nin 45katına çıkıyor ?
1921 in Türkiyesinde bırakın halkı okuma bilmeyen mutasarrıf katmakam doluydu. Hurafeler üfürükçüler doluydu. Hangi kitaptan bahsediyorsunuz ? Okuma bilen varmıydı da kitap olsun anadolu da ! Osmanlı İmparatorluğu anadoluyu ve Türkleri asırlar boyu görmezden gelmiş eğitimsiz bırakmıştır. Bakın bakalım matbaanın bize giriş tarihine birde Avrupa'ya... Fransız devrimini 150 sene sonra haber alan bir topluluktan söz ediyorsunuz .
Bu ülke ATATÜRK ile birey oldu daha önce reaya idi. Reaya nın da hakkı yoktur .Hangi özgürlük... Memalik_i osmani denen bir yerde yaşayan reaya idi herkes evet bundan birey olmak zor oldu hatta hala olamayanlar ille birisine tabii olmak isteyenler var. Yıl da 2008....
Ezan 1932 yılında Atatürk ün emriyle ve çok uzun çalışmalar sonucu Türkçeleştirildi. Bundan Müslümanlığa ne helal geleceğini hala anlayabilmiş değilim. DP hükümeti dindarlıktan çıkıp dincilik yoluna ilk adımı atarak ezanı tekrar arapça yapmıştır. Buna CHP de oy vermiştir. Bu sitede onunla ilgili bir forum var okuyunuz. Ezan ın Türkçe okunması Dinin baskı altına alınması DEMEK DEĞİLDİR. Bunu böyle yorumlayan da zaten bir şey biliyor demek değildir. Ya Kur'an siyu kabilesine inseydi ne yapacaktık ? Siyu'ca mı okuyacaktın ezanı ? ALLAHIN DİL SORUNU OLAMAYACAĞINA GÖRE BU BEŞERİDİR. HALKIN YÜZDE YÜZÜNÜN BİLDİĞİ TÜRKÇE DURURKEN YÜZDE BİRİN BELKİ ANLADIĞI DİLDE EZAN OKUNMASI TAMAMEN DİNCİLİK OYUNUDUR.
Ben size bir şey diyeyim mi ? Hz. Hamza ve islam peygamberi o kadar zekilermişki günümüzde yaşasalar ezan filan değil saat alarmını kullanırlardı diyebilirim. Eğer o günleri incelediyseniz. Çan mı çalsak duman mı yapsak boru mu üflesek tartışmaları arasında İNSAN SESİNE karar verilmiştir. Ezan daki tek amaç ÇAĞRI dır. Yani İNSANLARIN ANLAMASI NAMAZ VAKTİNİN GELDİĞİDİR. İnsanlara hadi Camiye hadi Namaza diyeceksiniz kimsenin anlamadığı bir dilde gerçek şudur ki günümüzde ezan insanlar için zamanı anımsatmadır ki aslıda zaten budur. Dilinin önemi kendi dilinin olmasıdır aslında da neyse bu apayrı bir forum ve tartışma konusudur.AMA ŞU KESİNDİR Kİ EZANIN TÜRKÇE OKUNMASI DİNE BASKI DEĞİLDİR. 1930 lar dinin en güzel yaşandığı anlaşıldığı çağlardır. Ama maalesef karanlık dinciler sindikleri köşeden beklemekte ve saldırmaktadır. Bu sıkıntı aslında odur.
Alıntı:
-Hiçbirimiz Atatürkün düşmanı değiliz olamayız. En azından Çanakkaleye giden ordaki ruhaniyeti hisseden kişiler bunu asla söyleyemezler. Ama elbette baskı olunca, tepki olarak böyle abuk subuk beyanlarda verilmektedir.
-Bir bakıma düzen islamiyeti camilere ve evlere hapsetmiştir. Bunun en güzel örneği hala başı kapalı bayanlara başı kapalı olduğu halde okuma özgürlüğünün verilmeyişidir. Üniversitenin kapısına kadar şeriatçı, kapısından içeri örtüsüz girince laik olunuyor öylemi? Yada kaçtane ünlü holdingin merkezinde çalışan başı kapalı bayan bulabilirsiniz. Yada bu holdinglerde patronunuza ben namaz vaktinde namazımı kılmak istiyorum diyebilirmisiniz! Diyebilseydiniz zaten bu ülkeye demokrasi hakim olmuş olmazmıydı..
Bu ülkede maalesef o kadar çok ATATÜRK düşmanı var ki say say bitmez. Hainler yerden fışkırıyor sanki. O Tv programındaki kızcağız en sonda gelir. Tepelere bakın görürsünüz. Bak adam hala travma geçiriyormuş Kafasına neyle vurdularsa kendine gelememiş ve bu partinin iki numaralı adamı ifşaat değilmidir. Aslında malumu ilan etmemişmidir. Mir isimli kişinin ATATÜRK ü sevdiğini sanmak safdillik ötesi salaklık olur BEN SALAK DEĞİLİM. Malum bazı cemaatler içerisinde ATATÜRK düşmanı olanlar o kadar çok ki... Ne diyorsunuz Türk parasının üzerindeki ATATÜRK RESMİNE kuran kursunda ufacık kızlara tükürtülen bir ülke burası. Yapanlarıda biliyoruz. Laf edince saygılı olalım YAK YA... suyundan da ister misiniz ? 10 Kasımda sap gibi dikilmenin anlamı yok diyen kişinin başbakan olduğu ülke burası ATATÜRK ü hangisi seviyormuş?
Dizen islamiyeti hiç bir yere hapsetmemiştir. Siz hiç Çarşambaya fatih e gitmediniz sanırım bakın bakalım orada ne düzeni var ? Türkiye derseniz yazmaya devam edin Yeni cemaat yerlerini görüntüleyen gazeteciyi dövmelerine ses yok nedense ? O şöföre ne dersiniz ? 4-5 yaşındaki yamalı bohöa gibi dolaştırılan zavallı kızlarımıza? 4-5 yaşında türbana sokulan kızlarımız sizce laik ve özgürlüğü temsil ediyor öylemi ? Bu ülkedeki camii sayısı okul sayısından fazla Diyanetin bütçesi ile MEB bütçesi kıyas bile kabul etmiyor. İlk okulda okuyan 123 bin kızımıza karşılık 127 bin kızımız Kur'an kurslarında buda kayıtlı olanlar birde yasadışılar var. Dinciler büyük şehirlerde üniversiteye gelen gencecik kızlara çengel atıp yurt veriyor ama kredi ve yurtlar kurumu yurt açmıyor !!! Hala din sıkıştırılmış öyle mi? Sıkıştırılmış dinden mi çıktı bu kaos ? İBŞB dahil bir çok belediyede YASAK olmasına karşın çoğu kadın türbanlı Özel hastahanelerde çoğu türbanlı İhlas komple türbanlı FOR YOU mağazaları kimin öğrensenize ve bu mağazalar için ilaçların marketlerde satılmasını sağlayanlar kim ? Kopya vereyim Süpürmeyin kullanın arayın bulursunuz ! BİM mağazaları yeni şafak akit zaman ziyan gibi abuk gazetelerdekiler nasıl dersiniz ? Türbanın baş dzaynörü olan zatı muhterem Tekbir in tamamı türbanlı ve yarım maaşla çalışıyor neden o zat Türbanlıya iş verilmez oturun oturduğunuz yerde dedi diye... Sigorta mı nanay!!! Üniversiteye Türbanlı girip ne yapacak onuda şu isimlerle ilgili yazımda okuyunuz.
DEvam edeceğim gerisinide yazmaya ama geç oldu. Elektiriğe zam yaptı sizinkiler kaşla göz arası yüzde 20....