İki arkadaş sohpet ediyorlardı:
-Cumartesi kupa maçına gitmek istiyordum ama park yeri bulupta o insan kalabalığının arasından sıyrılana kadar...
- Anlıyorum... Benim karım da evde kalmamı istedi...
Printable View
İki arkadaş sohpet ediyorlardı:
-Cumartesi kupa maçına gitmek istiyordum ama park yeri bulupta o insan kalabalığının arasından sıyrılana kadar...
- Anlıyorum... Benim karım da evde kalmamı istedi...
Karisi adama sinirli bir sekilde söyleniyordu :
- Kafanda futboldan baska birsey yok, futbol, futbol, futbol... Ne zaman
evlendigimizi bile hatirladigini sanmiyorum!..
Adam sakin sakin cevap verdi :
- Tabii ki hatirliyorum hayatim, Trabzonon Liyonu 5-4 yendigi gün.
Karisi adama sinirli bir sekilde söyleniyordu :
- Kafanda futboldan baska birsey yok, futbol, futbol, futbol... Ne zaman
evlendigimizi bile hatirladigini sanmiyorum!..
Adam sakin sakin cevap verdi :
- Tabii ki hatirliyorum hayatim, Trabzonon Liyonu 5-4 yendigi gün.
Amerika'da adamın biri işine giderken birden anormal bir trafiğin içine düşer, ama trafik bir milimetre bile kıpırdamamaktadır.
Bir süre sonra yandaki cama birisinin tıkladığını görür ve camı açar...
- Ne var acaba?
- Teröristler Bush'u yakaladılar eğer 10 milyon dolar verilmezse, üstüne benzin döküp yakacaklarmış..
- Haa şimdi anladım bu trafiği..
- Ya işte onun için, herkesten biraz yardım alıyoruz..
- İnsanlar ne kadar veriyor ortalama olarak?
- Valla yaklaşık olarak 5'er litre!..[:ap]
Doktor : Maalesef hastayı kaybettik..
Hasta yakını : Vah vahhh, peki onu son bir kez görebilir miyim?
Doktor : Kaybettik dedik ya !!! :D
Öğretmen öğrencilere soru soruyor: - "Ağaçta 7 kuş var. Avcı ateş ediyor, 3 tanesini vuruyor. Ağaçta kaç kuş kaldı?" Biri cevap veriyor: - "4 kuş kalır." Başka bir çocuk da hemen atılır: - "Hayır öğretmenim ateş edince bütün kuşlar uçar, ağaçta hiç kuş kalmaz..." Öğretmen bunun üzerine: - "Cevap yanlış ama stilini sevdim", der. Çocuk buna karşılık verir: - "Öğretmenim, ben de bir soru sormak istiyorum... Karşıdan 3 bayan geliyor, ellerinde dondurma var. Biri yalayarak yiyor, biri emerek, biri de ısırarak... Bu bayanlardan hangisi evlidir?" Öğretmen düşünüyor, düşünüyor... - "Emerek yiyen evlidir", diyor... Çocuk cevap veriyor: - "Hayır öğretmenim, parmağında alyansı olan... Ama ben de sizin stilinizi sevdim.."
Ali okula yazılacakmış. Ama çok fırlama bir çocuk olduğundan babası bazı önlemler almaya karar vermiş ve okuldaki öğretmenine ve diğer öğretmenlere durumu anlatmış. Sıra servis şoförüne gelmiş. Servis şoförüne oğlunun ne kadar fırlama olduğunu anlatmış. Şoför hiç oralı olmamış içinden, "ufacık çocuk ne kadar fırlama olabilir ki?" demiş... Okul günü gelmiş ve Ali alınması gereken yerden servise binmiş. Yolculuğun ilk başlarında sakin sakin oturan Ali daha sonra şoförün yanına gelerek "amca benim annem tavuk babam horoz olsaydı ben civciv olurdum değil mi?" demiş. Şoför: - "Evet yavrum, şimdi geç yerine otur" demiş. Biraz sonra Ali yine şoförün yanına giderek "amca benim annem inek babam boğa olsaydı ben buzağı olurdum değil mi?" demiş. Şoför biraz sinirli: - "Evet, şimdi git yerine otur", demiş. Biraz sonra Ali yine şoförün yanına gelerek "amca benim annem" demeye kalmadan şoför Ali'ye "ben sana bir soru soracağım" demiş ve ardından "senin annen o... baban pezevenk olsaydı sen ne olurdun bakayım?" demiş. Ali sırıtarak cevap vermiş: - "ŞOFÖR".
Benzin istasyonunun önünde bir afiş: "Depoyu dolduran lotaryada tutturursa bedava seks kazanıyor." İki kafadar benzinciye "Doldur depoyu" der, sonra bedava seks için lotaryaya talip olur... Benzinci sorar: - "Kafamdan bir sayı tuttum, bilirseniz bedava seks..." "Üç" derler... Benzinci, "Bilemediniz, ben beş tutmuştum." Bir hafta sonra iki kafadar yine gelir, depo yine doldurulur, yine lotarya... Bizimkiler "Yedi" der. Benzinci "Olmadı, ben altı tutmuştum". Üç gün sora yine depoyu doldururlar, yine lotarya... "Iki" derler, benzinci "Bir" der. Kafadarlardan biri arkadaşına açılır: "Yahu bu bizi kandırıyor galiba, hep başka rakam söylüyor. Hile yapmasın?" Diğeri cevap verir: "Yok canım kızkardeşim arka arkaya iki kere kazandı."
adamın biri Vatikan da yolda yürürken çok sayıda din adamı ve hatta Papanın da katıldığı bir ayinin dağılma zamanına denk gelir. salondan çıkan din adamlarını seyreden adam bir bakar ki yolda yanyana iki dilenci. birinin önünde "ben koyu bir katoliğim lütfen yardım edin" yazmaktadır. diğerinin üzerinde ise "ben bir yahudiyim lütfen yardım edin" yazmaktadır. tabii yanından geçen her din adamı ilk dilencinin kesesine paraları atarken diğerine bakan yok. adam dayanamaz gider dilencinin yanına.
-yaw kardeşim hiç katoliklerin ayin çıkışında ben museviyim yazılarak dilencilik yapılır mı? sen de ben katoliğim yazsana.
bunu dediği dilenci yanındaki dilenciye dönerek:
- Solomon enayiye bak bize ticareti öğretecek.
iki yahudi arkadaş Solomon ve Moiz birlikte otururlarken; Solomon
-bak Moiz kendime 10 liraya bir saat aldım. der
Moiz de Solomondan saati kendisine 15 liraya satmasını ister. Solomon kabul eder.
birkaç gün sonra yine otururken Solomon
-ben saatimi geri istiyorum Moiz .der ve saati kendisine 20 liraya satmasını ister. Moiz de bunu kabul eder ve saati satar.
birkaç gün sonra bir araya gelirler. Moiz
-Solomon ben yine senin saati almak istiyorum bana 25 liraya satarmısın? der ve Solomon bunu kabul eder.
ertesi gün yolda karşılaşırlar. Moiz
-sana bir haberim var Solomon. bizim saat var ya ben onu birine 30 liraya sattım der.
Solomon:
-naaaaptın moizz! ne güzel para kazanıyoduk...