Bir kanun maddesini arıyorum.
Hazırlamakta olduğum bir yazı ile ilgili olarak bir kanun maddesi arıyorum.
Maddenin içeriği Bir kişi bir suç işlemek durumunda kalırsa daha az cezayı gerektiren veya daha küçük bir suç işlemesi halinde ceza verilemez şeklinde bir yasa maddesi olacaktı. Bu yasa maddesi hangi kanunda ve kaç numaralı madde. Bu konu yazının içeriği için önemli lütfen bu dostunuza yardımcı olur musunuz?
Cevap: Bir kanun maddesini arıyorum.
Cevap: Bir kanun maddesini arıyorum.
Eski TCK mı, yoksa yenisindemi geçiyor? Lütfen madde numarasını verebilirmisiniz? Ben bulamadım. Saygılarımla.
Cevap: Bir kanun maddesini arıyorum.
Sanırım bahsettiğiniz konu, hukukua uygunluk nedenleri ile ilgili.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 24-34 maddeleri arasında düzenlenmiştir bu hükümler.
Bunlar dışında da bazı suçlarda, söz konusu cezanın verildiği hükümden sonra ayrıca cezayı azaltan durumların olması halinde cezada indirime gidileceği belirtilebiliyor. Örneğin, suçun taksirle işlenmiş olması halinde bazen ceza azaltılabiliyor veya hakimin takdir yetkisine bırakılmış olarak hiç ceza verilmeyebiliyor da. Bu tür istisnai düzenlemeleri de kanunda bulabilirsiniz. Spesifik olarak bunları saymak bir hayli zaman alacaktır çünkü. :)
Cevap: Bir kanun maddesini arıyorum.
Aslı nın bahsettiği maddelerin tam metni
İKİNCİ BÖLÜM
Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenler
Kanunun hükmü ve amirin emri
MADDE 24. - (1) Kanunun hükmünü yerine getiren kimseye ceza verilmez.
(2) Yetkili bir merciden verilip, yerine getirilmesi görev gereği zorunlu olan bir emri uygulayan sorumlu olmaz.
(3) Konusu suç teşkil eden emir hiçbir surette yerine getirilemez. Aksi takdirde yerine getiren ile emri veren sorumlu olur.
(4) Emrin, hukuka uygunluğunun denetlenmesinin kanun tarafından engellendiği hâllerde, yerine getirilmesinden emri veren sorumlu olur.
Meşru savunma ve zorunluluk hâli
MADDE 25. - (1) Gerek kendisine ve gerek başkasına ait bir hakka yönelmiş, gerçekleşen, gerçekleşmesi veya tekrarı muhakkak olan haksız bir saldırıyı o anda hâl ve koşullara göre saldırı ile orantılı biçimde defetmek zorunluluğu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez.
(2) Gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup, bilerek neden olmadığı ve başka suretle korunmak olanağı bulunmayan ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak veya başkasını kurtarmak zorunluluğu ile ve tehlikenin ağırlığı ile konu ve kullanılan vasıta arasında orantı bulunmak koşulu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez.
Hakkın kullanılması ve ilgilinin rızası
MADDE 26. - (1) Hakkını kullanan kimseye ceza verilmez.
(2) Kişinin üzerinde mutlak surette tasarruf edebileceği bir hakkına ilişkin olmak üzere, açıkladığı rızası çerçevesinde işlenen fiilden dolayı kimseye ceza verilmez.
Sınırın aşılması
MADDE 27. - (1) Ceza sorumluluğunu kaldıran nedenlerde sınırın kast olmaksızın aşılması hâlinde, fiil taksirle işlendiğinde de cezalandırılıyorsa, taksirli suç için kanunda yazılı cezanın altıda birinden üçte birine kadarı indirilerek hükmolunur.
(2) Meşru savunmada sınırın aşılması mazur görülebilecek bir heyecan, korku veya telaştan ileri gelmiş ise faile ceza verilmez.
Cebir ve şiddet, korkutma ve tehdit
MADDE 28. - (1) Karşı koyamayacağı veya kurtulamayacağı cebir ve şiddet veya muhakkak ve ağır bir korkutma veya tehdit sonucu suç işleyen kimseye ceza verilmez. Bu gibi hâllerde cebir ve şiddet, korkutma ve tehdidi kullanan kişi suçun faili sayılır.
Haksız tahrik
MADDE 29. - (1) Haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddet veya şiddetli elemin etkisi altında suç işleyen kimseye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine onsekiz yıldan yirmidört yıla ve müebbet hapis cezası yerine oniki yıldan onsekiz yıla kadar hapis cezası verilir. Diğer hâllerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir.
Hata
MADDE 30. - (1) Fiilin icrası sırasında suçun kanunî tanımındaki maddî unsurları bilmeyen bir kimse, kasten hareket etmiş olmaz. Bu hata dolayısıyla taksirli sorumluluk hâli saklıdır.
(2) Bir suçun daha ağır veya daha az cezayı gerektiren nitelikli hâllerinin gerçekleştiği hususunda hataya düşen kişi, bu hatasından yararlanır.
(3) Ceza sorumluluğunu kaldıran veya azaltan nedenlere ait koşulların gerçekleştiği hususunda kaçınılmaz bir hataya düşen kişi, bu hatasından yararlanır.
Yaş küçüklüğü
MADDE 31. - (1) Fiili işlediği sırada oniki yaşını doldurmamış olan çocukların ceza sorumluluğu yoktur. Bu kişiler hakkında, ceza kovuşturması yapılamaz; ancak, çocuklara özgü güvenlik tedbirleri uygulanabilir.
(2) Fiili işlediği sırada oniki yaşını doldurmuş olup da onbeş yaşını doldurmamış olanların işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamaması veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmemiş olması hâlinde ceza sorumluluğu yoktur. Ancak bu kişiler hakkında çocuklara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur. İşlediği fiili algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin varlığı hâlinde, bu kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde dokuz yıldan oniki yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde yedi yıldan dokuz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Diğer cezaların üçte ikisi indirilir ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezası altı yıldan fazla olamaz.
(3) Fiili işlediği sırada onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde ondört yıldan yirmi yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde dokuz yıldan oniki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Diğer cezaların yarısı indirilir ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezası sekiz yıldan fazla olamaz.
Akıl hastalığı
MADDE 32. - (1) Akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişiye ceza verilmez. Ancak, bu kişiler hakkında güvenlik tedbirine hükmolunur.
(2) Birinci fıkrada yazılı derecede olmamakla birlikte işlediği fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği azalmış olan kişiye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine yirmibeş yıl, müebbet hapis cezası yerine yirmi yıl hapis cezası verilir. Diğer hâllerde verilecek ceza, altıda birden fazla olmamak üzere indirilebilir. Mahkûm olunan ceza, süresi aynı olmak koşuluyla, kısmen veya tamamen, akıl hastalarına özgü güvenlik tedbiri olarak da uygulanabilir.
Sağır ve dilsizlik
MADDE 33. - (1) Bu Kanunun, fiili işlediği sırada oniki yaşını doldurmamış olan çocuklara ilişkin hükümleri, onbeş yaşını doldurmamış olan sağır ve dilsizler hakkında; oniki yaşını doldurmuş olup da onbeş yaşını doldurmamış olanlara ilişkin hükümleri, onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olan sağır ve dilsizler hakkında; onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olanlara ilişkin hükümleri, onsekiz yaşını doldurmuş olup da yirmibir yaşını doldurmamış olan sağır ve dilsizler hakkında da uygulanır.
Geçici nedenler, alkol veya uyuşturucu madde etkisinde olma
MADDE 34. - (1) Geçici bir nedenle ya da irade dışı alınan alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle, işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişiye ceza verilmez.
(2) İradî olarak alınan alkol veya uyuşturucu madde etkisinde suç işleyen kişi hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz.
Cevap: Bir kanun maddesini arıyorum.
Alıntı:
Aslı Aydın rumuzlu üyeden alıntı
Sanırım bahsettiğiniz konu, hukukua uygunluk nedenleri ile ilgili.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 24-34 maddeleri arasında düzenlenmiştir bu hükümler.
Bunlar dışında da bazı suçlarda, söz konusu cezanın verildiği hükümden sonra ayrıca cezayı azaltan durumların olması halinde cezada indirime gidileceği belirtilebiliyor. Örneğin, suçun taksirle işlenmiş olması halinde bazen ceza azaltılabiliyor veya hakimin takdir yetkisine bırakılmış olarak hiç ceza verilmeyebiliyor da. Bu tür istisnai düzenlemeleri de kanunda bulabilirsiniz. Spesifik olarak bunları saymak bir hayli zaman alacaktır çünkü. :)
Birgün 2 hakimle,2 avukat okey oynuyorlarmış.Gayet zevkli ve hoş sohbetlerin geçtiği oyunun ilerleyen saatlerinde hakimlerden biri bir taş çekmiş ve demiş ki," oleyyyyy, avukat çektim." Avukatlar bu duruma şaşırmış ve hayırdır neden öyle dediniz demiş.Yaf okey çektim yani nereye koysam işe yarıyor.Bu duruma avukatlar feci şekilde bozulmuş.Aradan bir 10 dakika geçmiş ve bu sefer avukatlardan biri "Yaşasın hakim çektim "demiş.Bu sefer hakimler şaşırmış,hayrola o neydi ki ? Avukat da "Ya sahte okey çektim nerey koysam bir işe yaramıyor:)))