Özel ders merkezine MEM davası hakkında

Merhaba "beyhanbeyhan"
Anladığım kadarıyla sen ya böyle bir davanın avukatı veya da dava edilen tarafsın.Ben de bu konudan dolayı canı yanmak üzere olan bir öğretmenim 3 haftadır okumadığım mevzuat , kanun ,hüküm ve araştırmadığım blog ,site kalmadı diyebilirim.İşin garip yanı ise binlerce kaçak büro olmasına rağmen ya bu konuda hiç dava açılmamış ya da bir şekilde insanlar nedense elini taşın altına koymuyorlar.Ya da ben doğru kelimelerle arama yapamadığım için heralde gözümün önündeki müthiş hukuk mücadelesini göremiyorum.Ben kendi durumum aktarayım :
Ben 30 yaşında bir matematik öğretmeniyim,devlette hiç çalışmadım ve yaklaşık 8 yıl dershanelerde çalıştıktan sonra bir arkadaşımla birlikte özel ders bürosu açmaya karar verdik.Ofisi açtık maliye ,ticaret odası ve belediyeden her türlü resmiyetimizi aldık.

Hatta maliyedeki vergi kaydımızın kodu ve içeriği:855915:Akademik özel ders verme faaliyetleri(Temel ,orta ve yüksek öğretim düzeyinde birebir eğitim)

Bu kod bize devletimiz (????) tarafından verilen gayet açık bir unvan.Ancak…..işte tam da burada işler karışıyor.Şimdi ben soruyorum ;MEB ve Maliye ikisi de aynı devletin resmi kurumları değil midir?Çünkü maliyede, yaptığımız işin adı açık ve net koyulmuşken MEB in mevzuatında bizimle ilgili bir madde yok .Yani aslında yasal bir boşluk var diyebiliriz.
Bizim gibi bürolar arada sıkışıp kalıyor.Ben de işte bu nedenle MEB bu işe ne kadar giriyor?Yani dava açma konusuna.Yoksa sadece yıldırma şeklinde mi eylemde bulanabiliyor?(Ne de olsa bizim gibi onlar da sıkışıyor.)Şimdi Maliyeden aldığımız resmiyeti boşverelim ; ancak ticaret odası herhangi bir başlık altına alamadığı ticari eylem için kesinlikle izin belgesi vermiyormuş diye duydum.Oysa biz orada da AKADEMİK ÖZEL DERS FAALİYETİ adı altında resmiyete geçmiş oluyoruz.
Ben de bu nedenle bu yasal boşluğu değerlendirip dava açmak diğer insanlara da yardım etmek istiyorum.Tabi bun toplu görülen davaya dökmek gerekiyor ki iş yankı bulsun ve hızlansın.
Savunma olarak dersen de;fen edebiyat mezunu olup pedagojik formasyonu olanlar veya olmayanlar,atanamayan eğitim fakültesi mezunları ve pedagojik formasyonlu fen edebiyatlılar, üniversite mezunu olup kendi eğitim dalına göre özel ders vermek isteyenler (sadece fen edebiyatlılara ve atanamayan öğretmenlere de olabilir) ,yaşam boyu eğitim hakkını kullanmak isteyenlere bu kişilerin kendi rızalarıyla ve bu eğitimden doğacak her türlü sonucun sorumluluğunu üstlenmeleri koşuluyla (çünkü herhangibir sertifika,diploma ,vs verilemez) bu eylemi gerçekleştirebilir.diye düşünüyorum.
Tabiki bu benim bugün üretmiş olduğum kabataslak bir fikir.Geliştirilebileceğinden eminim.
Buradaki başka bir durum da devreye denetim mekanizması girdiğinde "Ben bu konudaki bilgimi sundum.Karşıdaki kişi onu kendi algı ve anlamasına göre aldı." şeklinde açıklama olabilir.Yani nasıl ki marketlerde satılan ürünlerin üzerinde içmeyiniz yakmayınız vs vs gibi açıklamalar verilir de sorumluluğun bu ürünü kullanan kişiye ait olduğu bildiriliyorsa ,biz de bilgimizi sunuyoruz ve bu konudan doğabilecek tüm sonuçaları bilgiyi kullanana yükleyebiliriz.Sigaranın içinde herhangi bir yararlı madde yok ama adam üzerine basıyor etiketi:sağlığa zararlıdır diye;böylece oluyor sana yasal zehir.

Umarım ufacık bile olsa bir yarar sağlayabiliriz birbirimize diye düşünmekteyim.Her ilde mesela 1 tane dershane varsa 10 tane de kaçak büro vardır diye düşünüyorum.Bu durumda devletin, bırak dershaneleri esas bu büroları kapatabilme olasılığı yok.En azından VERGİMİZİ ÖDEYEREK ve de tabiki BELİRLİ STANDARTLAR çerçevesinde kaçmadan saklanmadan ekmeğimizi kazanalım istiyorum.