Savcıya hakaret (bağırmak)
Değerli üyeler;
Müşteki olduğum bir konuyla ilgili tekrar ifadeye çağrılmıştım. Karakoldan aradılar ve iş yerimden izin alarak savcılığa gittim.
İfade sırasında savcı, söylediğim şeyleri farklı farklı yazdırmaya başlayınca itiraz ettim ve sadece söylediklerimin yazılmasını istedim. Bunun üzerine savcı "hepsi aynı kapıya çıkıyor, bana işimi öğretme" diye azarladı.
Fakat yine farklı şeyler yazdırmaya devam edince, (üstüme yürüdüler diyorum, dövdüler fakat bana birşey olmadı vb saçma saçma şeyler yazdırıyor) "sayın savcım, ben bu ifadeyi imzalamam. İfadem bu değil" dedim. Bunun üzerine savcı, bana bağırarak "sen ne mezunusun, çok mu biliyorsun da bana işimi öğretiyorsun" dedi.
Ben de; "ben devlet memuruyum, mağdur olduğum bir konu var ve şikayet hakkımı kullandım. Çağırdığınız için de, ifadeye geldim. Fakat söylemediğim şeyleri yazdırıyorsunuz. Savcılık dilekçemde ve eski ifademde herşeyi zaten anlattım. Böyle haksız yere bağırmaya devam ederseniz, sizi amirlerinize şikayet etmek zorunda kalacağım" dedim.
Savcı iyice hiddetlendi ve seni tutuklatacağım diyerek adliye karakolunu arattırdı. Polis geldi ve beni karakola götürdü.Karakolda savcıyı aradılar ve yapılacak işlemi sordular. Savcının, adli işlem yapılmayacağını söylemesi üzerine, aynı polisle birlikte savcının odasına gittik.
Savcı bana; "kusura bakma, sinirliydim ve sana patladım. Olur böyle şeyler, gel de ifadeni tamamlayalım. Ne söylüyorsan yazalım, tutanağı iptal ediyorum" dedi ve elini öptürdü. Ben de ifademi verdim ve adliyeden ayrıldım.
3 ay sonra öğrendim ki, sayın savcı tutanağı iptal etmemiş ve aynı gün, hakkımda suç duyurusunda bulunmuş.
İddia; "ben devlet memuruyum, siz benim ifademi alamazsınız" diye bağırmak suretiyle, aşağılamak.
TCK 125/1, 125/3-a, 125/4 (Görevinden dolayı ve alenen. Fakat sözde bağırmamı başka duyan yok. Nasıl bir aleniyetse artık?)
Tutanakta savcı, katip, starjyer bir avukat ve polisin imzası var. (Sadece stajyer avukatın adı, tanık diye yazılmış)
Yani savcı söylemiş, katip yazmış, avukat da tanık olmuş. Polis ise sadece teslim alan olarak imzalamış tutanağı.
Fakat ne karakol giriş-çıkışım, ne ifadem, ne sorgulamam, ne de başka hiçbir adli işlemim yok olayla ilgili. İddianame savcısı da, hiçbir ifademi almadan, doğrudan mahkemeye göndermiş dosyayı.
Sormak istediğim soru;
Adliye stajını yapan, yoklama çizelgesini imzalamak için orada bulunan ve dolayısıyla, savcının memuru konumunda bulunan bu stajyer avukatın tanıklığı kabul görür mü?
Madem ki savcıya hakaret etmişim, neden olaydan sonra hakkımda hiçbir işlem yaptırmamış karakolda.
Mağdur olduğum bir konuda, bu mağduriyetimin giderilmesi için yetkilendirilen bir savcıya, neden "benim ifademi alamazsınız" diye bağırayım. Bunun nasıl bir mantığı olabilir?
İddia ve Savunmanın Dokunulmazlığı maddesi gereğince, dilediğim gibi ifade vermek hakkına sahip değil miyim? Sırf karşımdaki insan savcı diye, önüme konulan herşeyi imzalamak zorunda mıyım?
İddianamede geçen "ben devlet meuruyum, benim ifademi alamazsınız" sözü, hakaret veya aşağılamak kapsamına girer mi? (Böyle birşey söylemedim tabi ki. Savcı o tarihte 64 yaşındaydı, bugün 65 yaşına girdi. Muhtemelen demans geçirmiş olabilir diye düşünüyorum.)
Geçenlerde, eniştemle birlikte savcının yanına gittik. Savcı; sen tutanağı kabul et, ben şikayetçi olmam zaten dedi. Fakat güvenmiyorum. Çünkü ilk gün de, elini öptürmüş ve kusura bakma falan demişti. Ama aynı gün, suç duyurusunda bulunmuş.
Benim tanığım yok. Bu durumda ne olur dersiniz?
Saygılarımla
Cevap: savcıya hakaret (bağırmak)
Şikayet hakkınızı kullanabilirsiniz.
Davada da avukatınız ile temsil edilmenizi tavsiye ederim.
O anda odada bulunan stajyer avukat, hakim adayı, hakim, avukat, bir diğer savcı, çaycı veyahut orada tesadüfen bulunan bir kişi de şahit olabilir. Unvan önem taşımaz.
Cevap: savcıya hakaret (bağırmak)
Teşekkür ederim Emrah Bey.
Karakola giriş-çıkış işlemi yapılmamış olması, ifade veya gözaltı uygulanmaması, sorgulama vb. hiçbir adli işlem yapılmadan salıverilmem ve en önemlisi de, işyerimden izin alarak kendi irademle, mağdur olduğum bir konuda ifadeye gitmiş olmam...
Hepsi birlikte değerlendirildiğinde; iddiaların yersiz ve isnat edilen suçun, hayatın olağan akışıyla bağdaşmayan bir tepki (bağırmış olmam) olduğu sonucuna ulaşıyorum.
Böyle bir tepki göstermiş olsam bile, bunu tetikleyen tutum veya davranışı, hakim soracaktır diye düşünüyorum.
Dosya ilk önce Ön Ödeme Bürosuna gönderilmiş (Kabahatler Kanunu 36/1 maddesi-gürültü çıkarmak)
Fakat başsavcı vekili telefon etmiş ve dosyay kırmızı kalemle not yazmış; telefonda görüştüğümüz gibi, olay savcının makamında olduğu için, TCK 125. madde kapsamında "değerlendirilebileceğini düşünüyorum" yazmış.
Bu sözlerin kabahat mi, suç mu olduğu bile tartışılmış yani.
Sizce "ben devlet memuruyum, benim ifademi alamazsın" diye bağırmak, hakaret midir?
Mağdur olduğum konuda, kendi irademle gittiğimi de hesaba kattığımızda, sizce hakim takdiri ne olabilir?
Saygılarımla
Cevap: savcıya hakaret (bağırmak)
Elini öptüren savcı la havle vela kuvvete illa billah...
Mahkemede sorunun çözüleceğini umarım geçmiş olsun.
Cevap: Savcıya hakaret (bağırmak)
Aynen öyle Engin Bey. Adalet Bakanlığına sordum konuyu, cevap bekliyorum. Yapılanların; hiç kimse hakkını araması, herkes kendi işini kendisi çözsün, önüne konulan her şeyi de imzalasın diye yapılan rutin bir uygulama mıdır, savcı bunu yaparsa, vatandaş kime güvenecek diye.
Buradaki "sen benim ifademi alamazsın" diye bağırmak, hakaret suçunu olurşturu mu, diye düşünüyorum. (böyle bir bağırma yok tabi ki, çünkü kendi irademle ve mağdur olduğum bir konuda gittim ifade vermeye)
Önce kabahat (gürültü çıkarmak) denilmiş, sonra da "125.madde de değerlendirilebileceğini düşünüyorum" yazılarak sulh cezaya gönderilmiş.
İddia edilen bu ifadenin, hakaret olup olmadığı konusunda görüşlerinizi beklerim.
Saygılarımla
Cevap: Savcıya hakaret (bağırmak)
Hakaret değil ama zorlama bir yorum ile belki memura mukavemet görevini engelleme düşünülebilir. Avukat tutun veya müdafi talep edin bu şekilde kolay atlatacağınıza inanıyorum geçmiş olsun.
Cevap: Savcıya hakaret (bağırmak)
Cevap: Savcıya hakaret (bağırmak)
Hakim hakaret olarak değerlendirmesin de, gerisi kolay. Görevini engelleme suçunun unsurları oluşmuş değil. Çünkü cebir veya tehdit yok olayda.
Ancak pasif direnme olabilir (polise kimliğini vermemek, kaçmaya çalışmak vb.) Pasif direnme eylemi de, 5237'de ceza olarak tanımlanmamıştır. Yargıtay Kararları da bu yönde.
Benim iddianamedeki düşünce yoğunluğu; savcının makamında ve yüzüne karşı yapıldığı yönünde. İddianameyi de hazırlayan, sevcının arkadaşı ve meslektaşı sonuçta.
Teşekkür ve saygılarımla
Cevap: Savcıya hakaret (bağırmak)
O savcı benim , demek Adalet Bakanlığı'na şikayet edersin...
Şaka şaka ,, geçmiş olsun hocam. Şu ülkede adalet sistemine bile güven yok.Özellikle yapmadığınız suçlardan ceza vermeleri konusunda 3.Dünya ülkeleri gibiyiz. Kral mı , kralcılık mı ben çözemedim ,, savcıyı savcıya şikayet etmek sözde hukuk devleti olmamıza rağmen cesaret isteyen bir durum.
Cevap: Savcıya hakaret (bağırmak)