Printable View
Aşağıdaki ileti çok büyük ve resmi bir sitedendir. Lütfen bakıp geçmeyin yorumunuzu yazın özellikle bu yazı Atatürkçü mü ? değil Mİ? değil se neden düşmanlık gibi algılanabilir mi ? v.s v.s
'Hepsinden once de daha "ciplak gozle bakinca" Savorona bize cok mu lazimmis ki zamaninda devletin en fakir oldugu donemde onca para verilip alinmis, biraz israf ve "kel basa simsir tarak" durumlari da var hani...'
Ben sadece bu cümleyi göz önüne alarak Atatürkçü mü değil mi yada düşmanca söylenmiş bir söz mü,bunun yorumunu yapamam.Böyle bir yorum yapabilmem için salt bu cümleyi değil,yazının tamamını okumam yada konunun ne olduğunu kavramam gerekli,yani mesela konuda dikkat çekilmek istenen başka birşeydir de,sırf düşmanlık yaratmak için,insanlarda kuşku uyandırmak için bu laf söylenmiştir,belki o zaman düşmanlık diyebilirim.
Bu cümle bana sadece bir eleştiri gibi geliyor şu anda,yani o kadar yokluk varken,yata verilecek para başka şeyler için kullanılsaymış,yat çok da lazım değilmiş gibi bir eleştiri olarak anlıyorum.Ona bakılırsa yine o zamanlarda halk içinde o kadar sefalet yaşanırken,daha savaştan yeni çıkılmışken yüksek kesim insanlardan,devlet büyüklerinden davetlileri olan, valsler,tangolar eşliğinde,kuş sütü eksik olmayan sofralarda cumhuriyet baloları filan yapılıyordu.İnsanın aklından bu tür şeyler geçiyor hani...Ama bunları ciddi ciddi düşünen insanlarda da biraz abartılı "sosyalistlik" olduğunu düşünüyorum.Tamam,büyük savaşlar yapılmış,milyonlarca insan ölmüş,o kadar kan akıtılmış,o kadar insan açlık sefalet çekmiş,onların hakkını ne yapsak ödeyemeyiz;ama bir devir bitmiş başka bir devir başlamış,yeni bir devlet kurulmuş;bu yeni devletin de,devletin başkanının da bir itibarı var,bir ihtişamı var,yıkılmadım ayaktayım durumu var;devlet kurulduktan sonra,kurucuları bir oh çekip zevkine sefasına mı bakmışlar,yatlar katlar alıp sefasını mı sürmüşler?Savorona'nın sahibi Atatürk Harp okuluna girişinden,ölümüne kadar devleti için çalışmış bir adamdır,Türkiye Cumhuriyeti devleti kimlere kimlere ne hediyeler sunmuştur,bugüne kadar insanlar "devletin malı deniz yemeyen keriz" felsefesini güdüp götürebildiğini götürmüştür,bu devletin Atatürkümüze bir yat hediyesi olmayacak da kime olacak?
Neyse bu konu uzadıkça uzar,umarım anlatabilmişimdir birşeyler...
Sayın commodore1tr,
Sağlıklı bir yorum yapabilmek için bence de yazının tamamını, konu içinde işlenişini görmek gerekir. Bu hususta sayın Başak Şahin'e katılıyor ve yazının tamamını eklemenizi ya da sitenin linkini vermenizi rica ediyorum. Zira bu cümle şu haliyle her tarafa çekilmeye müsait gibi geliyor bana.
Ama eğer sadece bu cümleyi baz alarak yorum yapın diyorsanız, Atatürk'ün takdire şayan başarıları göz ardı edilerek, nerden bir açık yakalarım da karalarım mantığı seziyorum.
Bu gemi ülke yeni kurulmuşken sunulmuş bir hediye. Bahsedilen felsefe ise sonraları ortaya çıkmış ve bugüne kadar gelmiş malesef. ( Osmanlıdan miras dersek o ayrı ) Yani bu düşünceye dayanarak bir geminin hediye edilmemesinde de ne var demek pek doğru olmaz sanırım.Alıntı:
Türkiye Cumhuriyeti devleti kimlere kimlere ne hediyeler sunmuştur,bugüne kadar insanlar "devletin malı deniz yemeyen keriz" felsefesini güdüp götürebildiğini götürmüştür,bu devletin Atatürkümüze bir yat hediyesi olmayacak da kime olacak?
Ekleyen: Ba$ak $ahin - 22/03/2006 : 21:16:52
Yazıyı bende sadece bukadarlık kısmıyla bir eleştiri olarak değerlendiriyorum. Sırf bu cümlelere dayanarak Atatürk düşmanlığı var demek bukadar kesin bir yargıya varmak doğru olmaz bence.
Bundan yıllarca önce alınmış bir gemi.Bundan yıllarca önce yapılmış darbe.Bundan yıllarca önce yapılmış (neredeyse bir iç savaş)
Bunları bugün gündeme getirmek nedir.Atatürk Düşmanlığımı.İnsanlar ölü birisine neden düşman olsun ki.Düşmanlık Atatürk'e karşı değil.Onun düşüncesine karşıdır.Ve bu yazıda bir fitne kokusu seziyorum.Bir karışıklık çıkarma güdüsü.Tıpkı kendilerini müslüman gören ve şeriat getirmek istediğini söyleyenlerin çıkarmak istediği karışıklık arzusu gibi.Tıpkı PKK'nın çıkarmak istediği karışıklık arzusu gibi.Bunda da ortaya atılmaya çalışılan bir fitne tohumu sezinledim.
Ve bende düşmanlıktan öte amaç ne sorusuna yanıt bulma isteği uyandırdı. Biliyorsunuz toplumsal değişimler huzurlu bir toplumda çok zordur. Değişimin gerçekleşmesi için huzuru kaçırmalı, insanları bıktırmalısınız.İnsanlar da son noktada yeni çözüm yolları aramaya başladığında vaatlerinizi sıralayabilirsiniz.
Koyun sürüsü psikolojisi ile insanlar akın akın size gelecektir.
İslamın en çok karşısında durduğu şeylerden biri fitne ise.Terörün en büyük destekcisi de fitnedir.Bu yüzden önce insanlar değiştiremeyecekleri şeyleri düşünürler.Ekonomik sıkıntının yüksek olduğu bir dönemde hiç gereği yokken savarona sorgulanır...Ve insanlar savaronayı düşündükçe ve aç kaldıkça savaronanın alınmasına ve alana karşı öfke duymaya başlarlar.Ardından bu öfkeyi başka yollarla ve iftiralarla şekillendirir ve geliştirirsiniz.İnsanın içindeki bu öfke dışa çıkmaya başladığı zaman zaten kontrolünü önemli ölçüde yitirmiş olacak ve yönlendirmeye açık olacaktır.Dilediğiniz şekle ve yöne sokabilirsiniz.
Yukardaki yazının yazarı belki çok sağduyulu birisidir.Aklında en ufak bir art niyet olmayabilir.Ancak bu tarz yazılar ülkeye zarar verir.Şer odaklarına hizmet ederler.