Darp,sms-konuşma ve yüzyüze hakaret,tehtid

Bir aile benimle uğraşıyor ,3 ayrı hakaret davamız var ve bunların ikisinin belgelerini polis kaybettiğini söylüyor (!) ,şikayet ettiğim günü bulmamın bir yolu, bu hakaret davalarından yüksek miktar tazminat almam ve ya hapise girmeleri mümkünmüdür?
Darp davasında hasar ağır,bir kulakta sağırlık var hangi maddeleri incelemem gerekir?
Kişi öldürmeye teşebbüste bulunmuştur bunu darp davasından nasıl ayırabiliriz?
Bugun şahıslar bana 30 küsürat cevapsız çağrı 2 görüşülmüş çağrı yaptılar ve 15den fazla hakaret dolu mesaj attılar.2 görüşmede söylenenleri ses kaydına aldım.
Ayrıca akrabalarımı da sürekli arıyor,bana sadece arandıklarını ilettiler henüz detayları öğrenemedim.
Cep telefonu yolu ile olan durumlarda maddeler değişir mi?
Kişiler aynı zamanda birden çok telefonumu çaldılar ama imei numaraları elimde olmadığı için şikayette bulunmadım o konuda,cebimdeki harçlığa da el koydular.
Nüfüs cüzdanıma el koydular ve geri vermediler,beni geneleve satacağını söylediler ve ciddiler.
Ölüm tehtidleri durmak bilmiyor çevreme iftiralarıyla beni rezil edeceklerini söylüyorlar ,iftira da suçtur ,hangi maddelerde geçer?
Hayatımı gerçek anlamda terörize ettiler bu anlamda ek ceza alırlar mı, hakaret davaları ayrı ayrı davalar olarak mı görülür?

Arkadaşlar kusurabakmayın o kadar çok suç işlendi ve o kadar mağdur oldum ki hangi birini bir başlığa sığdırayım bilemedim :/

Sana bu kadar rahat bir şekilde davranabildiklerine göre ya seni korumasız buldular veya bilmiyorum artık ailen çevren duyarsa rezil olabileceğin bir açığın olduğunu zan ediyorlar , ki bu her ne ise bu saatten sonra önemide kalmaz. Çünki olay kızışmış ve can meselesine dönüşmüş gibi gözüküyor.

Ne oldu da sizinle bu şekilde uğraşıyorlar acaba.


Karşınızdakiler ya kanun bilmiyorlar veya ruh sağlıkları bozulmuş , psikolojisi bozulmuş kişilerle uğraşıyorsunuz.
Bu arada Türk Ceza Kanunuda insanların psikolojik sorunlarınıda çok güzel düzeltir. Sadece okumaları yeterli.

Ben şahsen çevrenizde narsistik , sadomaşoistik , antisosyal , borderline ve paranoid kişilik bozukluğu olanlara kesinlikle Türk Ceza Kanununu yazıcıdan çıkarıp okutulmasını tavsiye ederim. Yanında da Türk Medeni Kanunu verirseniz bu kişilik bozukluğuna sahip bilhassa koca , ağabey , baba vb varsa bu kanunları okutursanız çok güzel düzeleceklerine inanıyorum. Bu tür insanlara yanında da psikiyatr desteği verilirse ekmek üstü kadayıf olacağını düşünmekteyim.

Çünki bu tür insanların bilhassa erkek ise hayatı çözümleyemedikleri için saldırgan tutumlar sergileyebiliyorlar ve pireyi deve yapabiliyorlar. Birde bunun üstüne boş gurur ve kibir hastalığına yakalandıkları zaman hiç çekilmeyecek ruhsal hastalar haline gelebiliyorlar. Bu da biraz aşırı korkak olduklarından dolayı hayattan çok korktukları için ters tepki yapıp -ben kimseden korkmam türünde- farklı bir kişiliğe bürünüyorlar veya psikolojik yönden yapılan araştırmalara göre cinsel saldırıya uğramış veya yanlış cinsel tercih yapmış geçmişinde hatalar olan erkeklerinde çoğunluğu aşırı saldırgan ve agresif olabiliyorlarmış. ve hayatı siyah beyaz gibi algılamaya başladıklarından oluyor. Yani bir olayda verilmesi gereken tepkinin çok üstünde tepki veriyorlar.

Arasını bulmakta zorlanıyorlar diye araştırma sonuçları var.



Bunu yazmamdaki amaç karşınızdaki kişileride psikolojik yönden de tanımanız açısındandır. Siz sakın kalkıpta siz böylemisiniz şöylemisiniz demeyin bu sefer siz hakaret etmiş olursunuz. Bazı seçenekler olabilirde olmayabilirde ilgili branştaki kişilerin detaylı analizleri ve incelemeleri ile ortaya çıkar. Bizimkisi sadece genel bilgilerdir.


Konuyu dağıtmadan sizin konunuza dönecek olursak :




http://www.tbmm.gov.tr/kanunlar/k5237.html
Siz zaten polise başvurmuşunuz.

Hakaret davalarınız devam ediyormuş. Polisin belgeleri kaybetmesi biraz saçma olmuş. Çünki arşivleri vardır , giren belge kolay kolay kaybolmaz. O belge vs ne ise bir başka fotokopi vb örneğini bulmanız lazım.

Darp davasında hasar ağır,bir kulakta sağırlık var diyorsanız
İKİNCİ BÖLÜM

Vücut Dokunulmazlığına Karşı Suçlar kısımına giriyor. Madde 86 da inceleniyor.

Kasten yaralama

MADDE 86. - (1) Kasten başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Kasten yaralama suçunun;

a) Üstsoya, altsoya, eşe veya kardeşe karşı,

b) Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı,

c) Kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle,

d) Kamu görevlisinin sahip bulunduğu nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle,

e) Silâhla,

İşlenmesi hâlinde, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama

MADDE 87. - (1) Kasten yaralama fiili, mağdurun;

a) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına,

b) Konuşmasında sürekli zorluğa,

c) Yüzünde sabit ize,

d) Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma,

e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun vaktinden önce doğmasına,

Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, bir kat artırılır. Ancak, verilecek ceza, birinci fıkraya giren hâllerde üç yıldan, ikinci fıkraya giren hâllerde beş yıldan az olamaz.

(2) Kasten yaralama fiili, mağdurun;

a) İyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine,

b) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine,

c) Konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına,

d) Yüzünün sürekli değişikliğine,

e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun düşmesine,

Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, iki kat artırılır. Ancak, verilecek ceza, birinci fıkraya giren hâllerde beş yıldan, ikinci fıkraya giren hâllerde sekiz yıldan az olamaz.




Diğer konu ise ; Öldürme tehdidi sizi geneleve satma gibi tehditler var diyorsunuz. Her zaman dediğim gibi tehdit etmek insan psikolojisini bozan bir eylemdir. Siz bunu ciddiye alırsanız bu sefer sıkıntılı günler geçirirsiniz.
Bu yüzden cezasıda ağırdır.

Bir insan biraz eline , diline dikkat edicek. Yaşarken kullandığı vücudunun tüm uzuvlarını azıcık kontrol etmesini bilmesi lazım.
Bunuda beyin ile yapabiliriz , eğitimle , öğretimle yapabiliriz.

Sonuç itibari ile kimse kimseden üstün değildir. Herkes et ve kemiktir. Vücut azaları bellidir.

Bir insanın yük taşıma kapasitesi bellidir. Yürüme kapasitesi bellidir. Kaldırabileceği ağırlığın limiti bellidir. Kemiklerinin dayabileceği basınç kuvveti bellidir.

İnsanlar diğerleri ile farklarını en fazla
Erkek ve dişi olarak
Boy uzunluğu olarak
kilosal farklar olarak
Ten rengi olarak
Mal ve mülk bakımından diğerlerine göre az , orta , fazla , daha iyisi vb gibi olarak ,
Bilgi olarak
Aldığı eğitim olarak ,
5-10 madde daha ekleyebiliriz.
Bunlarla anca insanlar kendi aralarında fark oluşturabilir.

Bunu anlatmamdaki sebeb bir ahıra 10 boğa koysanız 9 boğanın boynuzlarını alsanız 1 boğayı boynuzlu bırakırsanız o boynuzlu boğa diğer boğaların yemini yemeye başlar ve diğer boğaların yemeklerine el koyar , ilk önce kendisini doyurur sonra kalanları diğerlerine bırakır ve bir şekilde üstünlük kurmaya kalkar.

İnsanoğlunun primat familyasından geldiğini söyleyen kesimlerde var. Şayet doğru ise kendini güçlü hissedenin , karşısındakinin zayıf olduğunu düşünüp ezmemesi veya zarar vermemesi için zayıf olduğu düşünülen kişininde zayıf olmadığını göstermesi gerekir. Yoksa o kendini güçlü zanneden birisi ona dur demedikçe ve doğruları göstermedikçe hep öyle zanneder.

Bu tür olaylarda doğruyu görebilmek için ise Kanunlarımız vardır. Siz hali ile en doğru olanı yapmışınız. Kanunlar karşı tarafa doğruyu öğretecektir.

Ayrıca meşru müdafaa durumlarıda vardır. Fakat sizin bu tür meşru müdafaa durumları için , yargıtay kararlarını okumadan kesinlikle öyle bir şeye tevessül etmenize nacizane olarak tavsiye etmem.

Fakat çok aşırı derecede zorda kalındığında kanunlarında insanlara meşru müdafa hakkı tanıdığınıda bilmenizi tabiki isterim.


-----

Diğer konunuza dönecek olursak ; ölümle tehdit T.C.K na göre ;

Tehdit

MADDE 106. - (1) Bir başkasını, kendisinin veya yakınının
hayatına,
vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden
bahisle tehdit eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.


Malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından
veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise,
mağdurun şikâyeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.

(2) Tehdidin;

a) Silâhla,

b) Kişinin kendisini tanınmayacak bir hâle koyması suretiyle, imzasız mektupla veya özel işaretlerle,

c) Birden fazla kişi tarafından birlikte,

d) Var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak,

İşlenmesi hâlinde, fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

(3) Tehdit amacıyla kasten öldürme,
kasten yaralama veya
malvarlığına zarar verme suçunun işlenmesi hâlinde, ayrıca bu suçlardan dolayı ceza verilir.



İftira ise :
İftira

MADDE 267. - (1) Yetkili makamlara ihbar veya şikâyette bulunarak ya da basın ve yayın yoluyla, işlemediğini bildiği hâlde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idarî bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.


-----


Diyeceğim Kanunların şakası yoktur. Toplayabildiğiniz bütün delilleri , belge , ses kaydı vb leri hepsini savcılığa , mahkemeye sunmanız çok iyi olacaktır. Ayrıca ölümle tehdit edildiğiniz için savcılık kanalı ile koruma talep etmenizde bence daha iyi olacaktır.

Ne olur ne olmaz.

Bu tür durumların daha az yaşanması için bence ilkokul 4 den sonra çocuklara
Türk Ceza Kanunu ve Türk medeni kanunda okutulmalıdır. Bence bu kanunlar sadece hukuk fakültelerinde okutulmamalıdır.

İlkokul 4 den sonra Türk Ceza Kanunu ve Türk Medeni Kanunu çocuklara okutulursa , En azından insanların birbirlerine karşı işlediği suçların dahada azalacağını düşünüyorum.

İşin aslı insan olarak yaşarken diğer insanlarla müşavare edilip çözülmesi ve bol konuşulması , beyin fırtınası yapılması gereken özel durumlar hariç , iş , evlilik , ilişkiler dahil lüzum olmadıkça çok fazla konuşmaya gerek yok.

Geçmiş olsun.

Bu arada sadece merak ettiğimden soruyorum sizin yaşınız kaç , aileniz duruma müdahil oldumu ?

İlgilendiğiniz için çok teşekkür ederim, hukuk sistemine de hakaret ettikleri için ve yavaşlığı sebebiyle ister istemez moralim bozuldu. :/ Söylediklerinizi okumuştum ama türk ceza kanununa ulaşamıyordum benim için çok büyük bir iyilik yaptınız
Daha on altı yaşındayım, herşey ailemin haberi dahilinde ve öldürülmeye çalışılan da annem,
nedeni de benim kaza geçirip kafatasımda kırık oluşması ve aşırı şiddetli beyin kanamasından ameliyata alınıp ameliyathane hazırlanacakken,kisilerin odaya dalıp beni dövmeye çalışması ve o sırada tıbbi olarak ayağı kalksam felç olacak durumdayım :/ Annemde içeri girmeyi engelleyip kapıya sarılmış,bir çok savunma tekniğinde uzman olduğu halde iki eli kapıda olduğundan bir erkek bir dişi tarafından o öldürülmeye çalışıldı,sağır bırakıldı ben seslerini duydum :/
Kişiler sokağa çıkınca beni takip ediyor,söylediğim dişi bana tehtidkar bakışlar atıyor ve ne zaman olay çıkarsalar bunu iki bayan yaşadığımızdan,annemin eşinden boşandığı sebeple en erken saat yirmi üçe getiriyorlar :/
ailemin küçükten büyüğe 12 yaşında bile olan her bireyini ayrı arayıp hakaret ettiler,bu sebeple herkesin haberi var :/