''Adaletin kestiği parmak acımaz'' mı demeliyim?

Öncelikle iyi bayramlar diliyor ve 30 Ağustos Zafer Bayramını kutluyorum.
1.x kooperatiften ev alıyor,bedelinin tamamını 1 ay içerisinde ödeyerek,titizlikle üzerinde durarak kat irtifak tapusunu da alıyorum.
2.Arsa sahibi ve müteahhit (aralarında akrabalık ilişkisi mevcut) zamanında teslim etmedin,kötü malzeme kullandın gibi nedenlerle mahkemelik oluyorlar.Uzunca süren dava ve temyiz süreci nihayetinde dava davacı lehine sonuçlanıyor ve kooperatife yüklüce bir borç çıkıyor.Alacaklı kooperatifin elindeki mal varlığına(dolayısı ile tapusuz dairelere) icra kararı aldırıyor.
3.Panik halde toplanan yönetim genel kurul kararı ile bu borcun koop.üyelerinin tamamının arsa payı oranında ödemesi konusunda karar alıyor.
4.Vekil avukat bir yazı hazırlıyor ve tüm üyelerin (alınan kararın hilafına) fix bir ücreti,10 gün içerisinde şu bankaya yatırın diyor.
5.Ben öncelikle açık adresimi noter kanalı ile bildirmeme rağmen anılan toplantılara kötü niyetli olarak çağrılmadığımı ve kararların tarafıma tebliğ edilmediğini,dolayısı ile itiraz hakkımın gasp edildiğini belirterek ödemeye itiraz ediyorum.
6.Vekil Av. bir süre yüzyüze ikili görüşmelerle uzlaşmaya çalıştıktan sonra,ilamsız icra takibine başlıyor .Takibe ve yetkiye itiraz ediyorum.Bu kerre ikamet adresimden takip başlatılıyor.Ben yine itiraz ediyorum.
7.Mevcut durum: Ticaret mahkemesine (ki yine ikametimdeki mahkemeden değil) itirazın iptali davası açılıyor.Sonrası malum replikler,düplikler..
Siz değerli Hukukçularca bu davanın seyri ne olur?Değerli yorumlarınızı rica ediyorum.