Ekşi Sözlük yazarları hakkında gizli soruşturma

Arkadaşlar merhabalar..

Bugün sayısı 100'ü geçkin Ekşi Sözlük yazarına, sözlükte yazdıklarıyla alakalı soruşturma açıldığı haberi çıktı. Bu soruşturmaya sebep olan yazıların içeriğinden ziyade dikkat çeken konu ise: bu yazıların sahibi olan arkadaşların, daha önce hiçbir uyarı almadan ve adreslerine tebligat vs. gönderilmeden, direkt eve gelen polisler aracılığıyla bu durumdan haberdar olması.
Burada getirilen şikayet ise, haklarında soruşturma açılan ve sözlük yetkilileri tarafından gerekli kişisel bilgileri savcılığa iletilmiş arkadaşların neden bu durumdan daha önceden haberdar edilmediği.
Sözlüğün avukatı da bu konuda diyor ki: "yazarlara haber vermiyor olmamız bir kanuni yükümlülük. haber vermemek zorundayız. cmk 157 gereğince soruşturma(yani ip bilgilerinin istendiği aşama) gizlidir ve tck 285. maddesi bu gizliliği ihlal edenlerin cezalandırılacağını açıkça belirtmektedir."

Eklemek istediğim şu:
- Sonuçta o bahsedilen yazarlar olayın bizzat tarafı ve soruşturmadan da haberdar
edilmedikleri için hazırlıksız yakalanmış oluyorlar. Ayrıca bunun yanında, sözlükte bir hukuki denetim mekanizması zaten mevcut ve suç unsuru taşıdığı düşünülen yazılar -haklarında dava açılma hakkı da saklı tutularak- siliniyor, hatta gerekirse yazarına da sözlük içinde yaptırım uygulanabiliyor. Bu durumda yazar, her ne kadar gözden kaçma veya yanlış yorumlanma gibi bir ihtimal olsa da, yazısının silinmemesinden yola çıkarak halihazırdaki bu denetim mekanizmasına güvenip yazdıklarının bir suç unsuru teşkil etmediği fikrine kapılabiliyor.
Kaldı ki, deliller halihazırda savcılığın elinde olduğundan ve soruşturmaya o delillerden başlandığı ve sadece o soruşturma sadece söz konusu delille alakalı olduğu için o saatten sonra delil karartma gibi bir ihtimalin kalmamış olması lazım.
Bunun dışında yine sözlüğün avukatı, Facebook, Msn, Turkcell gibi platformlarda yetkili kişilerin gerekli bilgileri savcılığa iletip gerisine karışmadıklarından dem vuruyor.

Sormak istediğim ise:

1. Burda içeriğin denetiminden de sorumlu bu kişilerin topu tamamen yazarlarının üzerine atması hukuken ne kadar doğru?
2. Soruşturmanın gizliliği denen şey, soruşturmayı, her koşulda o ilgili kişiden saklı tutmak mıdır?
3. Yazarlara, haklarında soruşturma açıldığı haberini vermemek hakkaten bir kanuni yükümlülük mü?
Yani savcılığa kişisel bilgilerini verdiği kişiye daha sonradan "senin ip numaranı istediler, hakkında soruşturma açılacak" gibisinden bir uyarıda, bilgilendirmede bulunması hakikaten hukuken mümkün değil mi; mümkünse ne gibi durumlarda mümkün??

Çok uzattım biliyorum ama durum hakkaten kafaları karıştırdı. İlgilenecek olanlara şimdiden teşekkürler, burdaki sözlükçülere de selamlar;))

1-) Ben de bir ekşi sözlük yazarıyım. Kanzuk'un yazdıkları tamamen doğru.

2-) Soruşturma açılması suç olduğu anlamına gelmiyor, sadece suç şüphesi olacak durumlarda soruşturma açılır. Yargılamayı mahkeme yapacak.

3-) Zaten böyle bir durum er yada geç olacaktı. Zira ekşisözlükteki belli bir kesim, sürekli diğer insanların maddi ve manevi değerleri eleştiri adı altında hakarete ve aşağılama maruz bırakıp, kendi egolarını tatmin ediyorlardı. Hz. ...hahahamet, örneğini hatırlarsınız. Tartışmak istemiyorum ama sırf eleştireceğim, sırf özgürüm diye, bu tarz şeylerin de sınırını da aşmamak lazımdı.

4-) Kanzuk'un hukuki mekanizması sözlükle ilgilidir, sözlüğün yazarlara daimi olarak dediği şey, yazdıklarınızdan hukuki olarak siz sorumlusunuz şeklindedir. Zaten aksi hiçbir zaman mümkün olamaz. kanzuk'un hukuki denetim yapması sözlüğün çıkarı için, yazarın değil.

5-) Soruşturmanın gizlili açısından sözlük tarafından bilgilendirilmek mümkün değil. Zira sözlük seni bilgilendirdikten sonra ya kaçarsan, ya delilleri yok edersen, ya yurt dışında izini kaybettirsen? Soruşturmanın gizliliği vardır ve yetki cumhuriyet savcısındadır. Kişiler haklarında soruşturma açıldığını ancak savcının istediği zaman öğrenebilirler, sözlüğün değil.

6-) Sözlükte mesajlar bir onay mekanizmasından geçmiyor, sadece şikayet olursa veya praetor'lar kendiliğinden fark ederse entry siliyorlar. Yazarlar daimi olarak kendi yazdıklarından kişisel olarak sorumludurlar. Sen de o entry'i yazmayacaktın kardeşim, günde 17-20 bin aralığında entry giriliyor hepsinin tek tek praetor tarafından okunmasını beklemek pek mantıklı bir yaklaşım değil. Kaldı ki onların böyle bir zorunluluğu da yok. Sen yazdın o entry'i, insanların manevi değerlerine hakarette sınır tanımayan ne yazarlar orada, hepimiz biliyoruz. Bu açık bir adaletsizlikti, tabi kurunun yanında yaş da yanıyor. Ama zaten suçsuz olanlar mahkemede aklanır.

Valla hocam ben bir Ekşi Sözlük yazarından değil, hukukçudan görüş almak için buraya yazdım. Ha şayet aynı zamanda hukukçuysan da, "onlar da sınırı aşmıycaktı bak işte aldılar böyle boylarının ölçüsünü" gibi gayet subjektif bi yorumdan sonra anlattıklarının benim açımdan hiçbir kıymet i harbiyesi kalmıyor, kusura bakma.

Ayrıca soruşturma açılan yazıların içeriğini dahi bilmezken ve hatta soruşturmayı açan kişi ve soruşturmanın konusu bile muallakta iken ortada bir suç, hakaret olduğu kanısına nasıl vardın? Kurunun yanında yaşın da yanacağını ne ara kanıksadın?
Yine ayrıca evet, soruşturma açılan arkadaşların -ekstrem bir örnek dahi olsa- yurtdışına kaçma gibi bir ihtimali var; ama soruşturmanın gizliliği ilkesi aynı zamanda hakkında soruşturma açılan kişinin de mağduriyetini gözetme durumunda değil mi?
Kaldı ki, delil karartma ihtimalinden bahsediyorsun hala ama o deliller zaten çoktan ele geçmiş. Zaten soruşturma bu eldeki delil üzerine açılıyor.
Yani bu insanlar vergi kaçırdığından ya da uyuşturucu sattığından değil, sözlükte yazdıklarından dolayı soruşturmaya uğruyor. Delil melil her şey elde zaten.
Son olarak da, yine bir yanlış anlaşılma var ortada. Burda kimsenin, kendi yazdıklarının sorumluluğunu kabul etmeme gibi bir durumu yok, olamaz da. Kimse de sözlük avukatlarının himayesini istemiyor, nasıl kişisel bilgilerimi verirsin diye hesap sormuyor. Soran varsa da o ben değilim. Benim burda merak ettiğim, ortada bir denetim taahhüdü veren bir preator grubu var ve bu grubun başı aynı zamanda sözlüğün hissedarı ve o 17-20bin kişi buraya bacadan girmedi; yine bu denetim zorunluluğunu getiren kişiler tarafından oraya alındı.

Sonuç olarak.
1. Bu katı denetimler sırasında yeri geldiğinde yazarlarını uçuran platformun şimdi topu tamamen yazarların üstüne atmasının hukuken ne kadar doğru ve yerinde? İçinde bir suç unsuru görülmeyen ve silmesine dahi gerek duyulmayan bir yazı yüzünden yargılanır ve suçlu çıkarsam burdaki kabahatin %100'ü de bende mi oluyor? Ortada yanlış bi yönlendirme, bilgilendirme, denetim eksikliği olmuş olmuyor mu?
2.sini de tekrar ortaya soruyorum, tarafsız ve hukuki açıdan yaklaşacak biri lütfen beni aydınlatsın:
Şimdi bu sözlük yetkilisinin, gerekli bilgileri savcıya verdikten sonra, hakkında soruşturma açılan o kişiye sonradan "senin ip numaranı istediler, hakkında soruşturma açılacak" gibisinden bir uyarıda, bilgilendirmede bulunması her koşulda yasak mıdır değil midir?
Yasaksa ne durumda yasaktır, değilse ne durumda değildir??

Alıntı:

---

cvgdss rumuzlu üyeden alıntı

Valla hocam ben bir Ekşi Sözlük yazarından değil, hukukçudan görüş almak için buraya yazdım. Ha şayet aynı zamanda hukukçuysan da, "onlar da sınırı aşmıycaktı bak işte aldılar böyle boylarının ölçüsünü" gibi gayet subjektif bi yorumdan sonra anlattıklarının benim açımdan hiçbir kıymet i harbiyesi kalmıyor, kusura bakma.

Ayrıca soruşturma açılan yazıların içeriğini dahi bilmezken ve hatta soruşturmayı açan kişi ve soruşturmanın konusu bile muallakta iken ortada bir suç, hakaret olduğu kanısına nasıl vardın? Kurunun yanında yaşın da yanacağını ne ara kanıksadın?
Yine ayrıca evet, soruşturma açılan arkadaşların -ekstrem bir örnek dahi olsa- yurtdışına kaçma gibi bir ihtimali var; ama soruşturmanın gizliliği ilkesi aynı zamanda hakkında soruşturma açılan kişinin de mağduriyetini gözetme durumunda değil mi?
Kaldı ki, delil karartma ihtimalinden bahsediyorsun hala ama o deliller zaten çoktan ele geçmiş. Zaten soruşturma bu eldeki delil üzerine açılıyor.
Yani bu insanlar vergi kaçırdığından ya da uyuşturucu sattığından değil, sözlükte yazdıklarından dolayı soruşturmaya uğruyor. Delil melil her şey elde zaten.
Son olarak da, yine bir yanlış anlaşılma var ortada. Burda kimsenin, kendi yazdıklarının sorumluluğunu kabul etmeme gibi bir durumu yok, olamaz da. Kimse de sözlük avukatlarının himayesini istemiyor, nasıl kişisel bilgilerimi verirsin diye hesap sormuyor. Soran varsa da o ben değilim. Benim burda merak ettiğim, ortada bir denetim taahhüdü veren bir preator grubu var ve bu grubun başı aynı zamanda sözlüğün hissedarı ve o 17-20bin kişi buraya bacadan girmedi; yine bu denetim zorunluluğunu getiren kişiler tarafından oraya alındı.

Sonuç olarak.
1. Bu katı denetimler sırasında yeri geldiğinde yazarlarını uçuran platformun şimdi topu tamamen yazarların üstüne atmasının hukuken ne kadar doğru ve yerinde? İçinde bir suç unsuru görülmeyen ve silmesine dahi gerek duyulmayan bir yazı yüzünden yargılanır ve suçlu çıkarsam burdaki kabahatin %100'ü de bende mi oluyor? Ortada yanlış bi yönlendirme, bilgilendirme, denetim eksikliği olmuş olmuyor mu?
2.sini de tekrar ortaya soruyorum, tarafsız ve hukuki açıdan yaklaşacak biri lütfen beni aydınlatsın:
Şimdi bu sözlük yetkilisinin, gerekli bilgileri savcıya verdikten sonra, hakkında soruşturma açılan o kişiye sonradan "senin ip numaranı istediler, hakkında soruşturma açılacak" gibisinden bir uyarıda, bilgilendirmede bulunması her koşulda yasak mıdır değil midir?
Yasaksa ne durumda yasaktır, değilse ne durumda değildir??

---

1-) Eksisözlük kullancı sözleşmesine göre yazılanlardan yazar sorumludur.

2-) Ekşisözlüğün hukuki olarak sorumlu olabilmesi için, bu yazıların yayınlanmadan önce kendi onayından geçirmesi gerekir. Kaldı ki, bir eylemin veya entry'nin suç olup olmadığı konusunda, savcı ile kanzuk arasında hem fikir olma durumu yoktur. Senin kanun yorumuna göre suç değilken diğer adama göre suçtur.

3-) İçinde suç unsuru olup olmadığını praetor denetleyemez, savcı denetler. Praetor'un amacı oluşmuş olan suçun kovuşturma evresini imkansız hale getirerek, yani entry'i silerek, dava açılmasını engellemek. Teknik olarak suç, bir entry'nin siteye gönderildiği anda oluşur. Şayet o entry bir şekilde savcı görene kadar veya şikayet edilene kadar sitede kalırsa o zaman dava aşaması ve yargılama aşaması başlar.

4-) Praetorlar sözlükte gg denetimini, yazarlar için değil, olası bir suçta ekşisözlükte oluşması muhtemel sorunlar ve adli işlerle uğraşmamak için yapıyorlar. Yoksa sen sözlükten istersen Atatürk'e hakaret et, adamın umrunda olmaya da bilir. Nihayetinde yazılanlar yazarın sorumluluğunda. Onların amacı kendilerini olabildiğince garantiye almak.

5-) Soruşturma evresinde, ip'nizi savcı istedi, dese soruşturma evresinin ihlali suçunu resmen işlemiş olacaktı, kanzuk. Bu bir suçtur. soruşturma evresi gizli olup ancak cumhuriyet savcısının taktiri ile sanık haberdar edilebilir. Yani her koşulda her şart altında yasaktır. Duruma göre değişiklik göstermez.

6-) Her soruşturma evresi sonucunda dava açılma ihtimali olmadığı gibi, her açılan dava da mahkumiyetle sonuçlanmaz. Kaldı ki bu 117 kişiden en az 100ü zaten beraat edecektir. Etmeyenler de mahkumiyet veya para cezası almayacak, adli sicilleri temizse. Yani sözlükte abartıldığı kadar vahim veya önemli bir durum yok. kurunun yanında yaş, er yada geç aklanacaktır.

7-) Son zamanlarda hz. Muhammed ve Kur'an başlığına yazılan ciddi manada hakaret, kin ve düşmanlık güden, eleştiri adı altında hayat bulan entry'ler vardı. Bu son kaçınılmazdı. Zira eleştirmek farklı, eleştiri adı altında insanların inandıkları manevi değerlere hakaret etmek farklı. Buna da cumhuriyet savcısı değil, yargılamaya bakacak hakim karar verecek.

8-) Yeterince tarafsız ve hukuki bir yazı yazıyorum, hukukun h'sini bilmeyen kişilere kanarak bir noktaya varamazsın. Benim veya kanzuk'un veya bir başkasının sana veya başka birine garezi yok. Dünyanın her tarafında kanunlar var ve kanunlar düzeni, toplumsal değerleri korumak zorundadır. Bu noktada hukukçulara kanunları uygulamak düşer. Sözlükte hukukun h'sinden bile anlamayan ama her hukuki olayda bir halt biliyormuş gibi hukukçu kesilen o kadar çok cahil var ki. Kimseye aldırma.

9-) Savcılığa giderek suça konu olan entry'lerini öğrenebilirsin, öğrenip buraya yazarsan yapılacak yargılama konusunda ne olacağı konusunda üç aşağı beş yukarı bir şeyler söyleyebiliriz.

Keşke 7. ile 8. maddenin arasına bi fıkra, bend filan koysaydın da çelişkilerini bu kadar gözümüze gözümüze sokmasaydın.
Arkadaşım olayı niye kişiselleştirmeye çabalıyorsun? Benim burda yazdıklarımı kendi iradem haricinde yazdığımı, başkasının etkisi altında kaldığımı, kaldıysam da kimlere kandığımı, kandıklarımın hukukun h'sinden anlayıp anlamadığını nerden bilebiliyorsun?
Seri halde varsayıyorsun, farazi konuşuyorsun, niyet okuyorsun.
Benim burda merak ettiğim tek şey, sözlükteki yetkililerin yalan söyleyip söylemediği; ama sen buna cevaben çıkıp içeriğini bilmediğin bi soruşturma hakkında ahkam kesiyorsun, yargısız infaz yapıyorsun, had bildirmeye sınır çizmeye yelteniyorsun, sözlük şöyle sözlük böyle diye genellemelerle hedef gösterip şurayı okuyan insanları da manipüle ediyorsun.
O da yetmiyor, alakamın olmadığı soruşturmaya beni de dahil edip bana yardım teklif ediyorsun:))
Kim olduğunu da, amacını da, niyetini de bilemiyorum ama hakikaten söylediğin gibi suça konu olan entry'lerim olsaydı bile en son güveneceğim kişi sen olurdun, emin ol.

Alıntı:

---

cvgdss rumuzlu üyeden alıntı

Keşke 7. ile 8. maddenin arasına bi fıkra, bend filan koysaydın da çelişkilerini bu kadar gözümüze gözümüze sokmasaydın.
Arkadaşım olayı niye kişiselleştirmeye çabalıyorsun? Benim burda yazdıklarımı kendi iradem haricinde yazdığımı, başkasının etkisi altında kaldığımı, kaldıysam da kimlere kandığımı, kandıklarımın hukukun h'sinden anlayıp anlamadığını nerden bilebiliyorsun?
Seri halde varsayıyorsun, farazi konuşuyorsun, niyet okuyorsun.
Benim burda merak ettiğim tek şey, sözlükteki yetkililerin yalan söyleyip söylemediği; ama sen buna cevaben çıkıp içeriğini bilmediğin bi soruşturma hakkında ahkam kesiyorsun, yargısız infaz yapıyorsun, had bildirmeye sınır çizmeye yelteniyorsun, sözlük şöyle sözlük böyle diye genellemelerle hedef gösterip şurayı okuyan insanları da manipüle ediyorsun.
O da yetmiyor, alakamın olmadığı soruşturmaya beni de dahil edip bana yardım teklif ediyorsun:))
Kim olduğunu da, amacını da, niyetini de bilemiyorum ama hakikaten söylediğin gibi suça konu olan entry'lerim olsaydı bile en son güveneceğim kişi sen olurdun, emin ol.

---

Valla burada olayı kişiselleştiren tek kişi sensin. Sitede onca hukukçu var. O başlığa bu tarz entry'ler yazıldı bizzat da okudum, hukukçu olarak değerlendiriyorum meseleyi, meselenin bu noktaya geleceği açıktı. Şayet sen de davalıysan yardımcı olmak adına buraya yazarsan suç mu değil mi diye yardımcı olabiliriz dedim.

Ayrıca benim kimseye art niyetim filan yok. Sana da laf dokundurma gibi niyetim yok. Forumda aktifimdir, adam ayırt etmeden herkese olabildiğince yardımcı oluyorum. Haa benim yazdıklarımı senin güvendiğin bir hukukçu okusun, daha sonra senin bana verdiğin cevabı okusun, ondan sonra ona bir sor bakalım, nerede meseleyi kişiselleştirmişim.

Ayrıca yazdıklarımda çelişki filan yok. Yazdıklarım tamamen hukuki ve yeterince açık. Bu dava hakkında da ahkam kesen yok, devam eden yargılama söz konusu. O hukuktan anlamayanlara itibar etme derken, kanunun k'sından haberi olmayıp soruşturma açılan yazarlara akıl vermek adına saçma sapan şeyler yazanların dediklerine dikkat etme diye yazdım ki sen zaten davalı değilmişsin.

Neyse, her zamanki gibi tarafsız, objektif ve olabildiğince elimden geldiği kadar yardımcı olmaya çalıştım. Haa ben bu tarz bir cevap beklemiyordum açıkçası. Demek ki sen bazı şeylere şartlanmışsın yazdıklarım ortada. Ayrıca kimsenin güvenine veya yorumlarına ihtiyacım yok. Daha fazla da rahatsız etmem, zira tek amacım yardımcı olmaktı. Ama maalesef siteye katılan yer katılımcı memnun etme gibi de bir şansımız yok. Sonuçta biz de kendi vaktimizden çalarak burada insanlara hukuken yardımcı olmaya çalışıyoruz, para almıyoruz. Ama şahsen özellikle son mesajını hak etmediğimi düşünüyorum. O sebepten dolayı daha fazla yazmakta fayda olacağını da sanmıyorum.