Dinayet"e bak!..

Diyanet bu kez düşünce özgürlüğünü uyku hapına benzetip, ‘’İkisinin de fazlası intihar ettirir’’ dedi.

Tartışma yaratan icraatları ve fikirleri ile dikkat çeken Diyanet İşleri Başkanlığı Başbakan Erdoğan'ın 'düşünmüyorsan sorun yoktur' sözünden hareketle düşünce özgürlüğü için şu tanımı yaptı: 'Eğer kalbinden çıkmıyorsa sorun yoktur. Fazlası intihar ettirir.'

Bir süre önce ‘yılbaşı kutlamayın’ diyen Diyanet İşleri Başkanlığı bu kez düşünce özgürlüğünü uyku hapına benzetip, ‘’İkisinin de fazlası intihar ettirir’’ dedi.

'Düşünce özgürlüğüne Diyanet kriterleri'

Din İşleri Yüksek Kurulu eski üyeleri Lütfi Şentürk ve Seyfettin Yazıcı tarafından kaleme alınan ve Diyanet Başkanlığına bağlı Türkiye Diyanet Vakfı tarafından yayınlanan 'Güncel Dini Meseleler' isimle kitapta, 'düşünce özgürlüğü'nün kriterleri formüle edildi.

‘Karar haline dönüşmüyorsa'

Kitapta, ‘’insan, kalbinden geçen ve karar haline dönüşmeyen kötü düşüncelerinden dolayı sorumlu tutulmayacaktır. Böyle istek ve irade dışında kalbe gelen düşüncelerden kurtulmak hemen hemen imkansızdır. Bu sebeple elde olmayan bu gibi düşünceleri Allah Teala affedecektir’’ ifadeleri yer aldı.

‘Başkalarını etkilemiyorsa'

‘Başkalarını etkilemeyen düşüncenin sorun olmayacağı’nı belirten yazarların şu ifadeleri dikkat çekti:

‘’Bir düşünce, zihin planında kaldığı ve herhangi bir şekilde dışarıya çıkmadığı sürece sahibini ilgilendirir. Böyle, başkalarını etkilemeyen bir düşünceye kimsenin bir şey diyeceği yoktur. Fertlerin temel hak ve hürriyetlerine saygılı olmayan, milletimizin birlik ve beraberliğini zedeleyen, toplumu ayakta tutan milli ve manevi değerleri tahrip eden söz ve davranışları, düşünce özgürlüğünün bir gereği olarak savunmak mümkün değildir.

‘Kalem oynatılmamalı'

‘’Fertleri rencide edecek, toplumda huzursuzluğa sebep olabilecek şeylerde kalem oynatmamalıdır’’ denilen kitapta düşünce özgürlüğü ile ‘uyku hapı’ arasında garip benzerlik ise şöyle kuruldu:

‘Aşırı dozda uyku ilacı ölüme sebep verir'

‘’Hürriyet, makul ölçüler içinde kullanıldığı takdirde hem fert hem de toplum için yararlıdır. Nasıl ki uykusuzluk çeken bir hasta, doktorun verdiği reçeteye uygun olarak belirli dozda uyku ilacı alırsa uykusuzluktan kurtulur, rahat eder. Aynı ilaç, aşırı dozda kullananların ölümüne sebep olur. Nitekim uyku ilacı ile intihar edenlere zaman zaman rastlanmaktadır.’’

http://haber.gazetevatan.com/diyanet...75221/1/Gundem