Hakaret davasında bekaret raporu istenmesi hakkında
merhabalar.ben 29 yaşındayım.
eski erkek arkadaşımdan 2009 da ayrıldım ama peşimi bırakmadı. bende davacı oldum. defalarca beni aradı cvp vermedim oda mailler yazdı. ayrılmadan kısa bi süre önce evlenmek istiyordum söz için yüzük kolye falan aldırmıştım. ailsiyle görüşmüştüm. onlarda istemeye gidicez nişan yapıcaz diye ben ayrıldığımı söylemedim için arsa satmışlar. maillerinde yaşadığımız özel şeyleri hakaret ederek yazmıştı. bi kaç defa beni sormak için evimi aramış. aradığında bi kere ben konuştum. telefonda küfür ettim sonrada annem aldı telefonu. ettiğim küfürleri söylemiş. ne biliyosun belkide bakire değilim diyor bana demiş. bende namusumla ilgili yalan yanlış şeyler söylüyor diye ifade verdim. annemde kızınız şerefsiz bakire değil kendine güvenemiyor ondan ayrıldı diye ifade verdi. birde şikayetten öncede sonrada sürekli evimi aradı. gece 1 de 3 de sürekli aradı dedi. mailleride mahkemeye verdim.mahkeme ev ve cep telefon kayıtlarını istedi. 2 tane suçtan dava açıldı. huzuru bozmak birde hakaret.
öğrenmek istediğim
1-mahkeme sadece 2 haftanın cep tel kayıtlarını istemiş. ayrılmadan 1 hafta önce ve sonra. bir hafta öncesine kadar hergün konuşuyorduk. ama ayrıldıktan sonra 10 gün hiç aramadı. daha sonraları aradı. arama kayıtlarda çıkmayınca cezadan kurtulurmu. yada ilerleyen tarihlerdeki kayıtları isteyebilirmiyim.
2-evimi 4 kez aradı. 3 ünde sadece beni sormuş kapatmış. konuştuğum aramasındada bi arkadaşımıza arattırıp izin almıştı. ifadesinde aramama izin verdi deyip arkadaşını şahit yazdırmış.
3-annem şikayetten sonrada evimi aradı dedi ama aramamıştı. gecede evimi aramamıştı. annemin yalan ifade verdiğini kayıtlarda çıkacağını söylemiş. yalan ifadeden işlem yapılmasını istemiş. anneme dava açılırmı ?
4-beni aramasının sebebini daha öncede sürekli küsüp telini kapatırdı. ayrıldığını söylemedi bile ondan aradım demiş. bir hafta önce söz için yüzük aldırmıştı söylemezse ayrıldığını nerden bilebilirim demiş. bu ifade onu kurtarırmı ?
5-asıl bilmek istediğim....ben bakire olmadığımı söyleyip yalan söylediğini söyledim. oda ifadesinde ben bakire olmadığını zaten biliyordum. defalarca birlikte olduk benden öncede bakire değildi. bu durumda ya o yalan ifade veriyor yada ben diye ifadesinde yazmış. yalan ifade veren kişinin doktor raporu ile tespit edilmesini ve işlem yapılmasını talep ederim diye yazmış. hakim benden bekaret raporu istermi. vermek zorundamıyım.
sana o raporu aldırıp seni rezil edicem dedi. ve ailem duyarsa benim için hiç iyi olmaz.
lütfen yardımcı olun. Şimdiden teşekkürler.
Cevap: Hakaret davasında bekaret raporu istenmesi hakkında
Birinci sorunuz soruşturma makamı ile dava açılırsa mahkemenin değerlendirmesine ait konulardır. ''Şöyle olursa cezadan kurtulur mu veya böyle söylerse ne olur ?'' biçimindeki sorulara dosyanın tamamına muttali olunmadığından yargılama mercileri yerine geçerek ''şu hukuki sonuç ortaya çıkar.'' şeklinde cevaplar verilemeyeceği kanaatindeyim. Sizi, şikayetçi olduğunuz kişi hangi tarihler arasında aramış ve iddianıza göre huzur ve sükûnunuzu bozmuş ise bu tarihleri soruşturma makamına iletmeniz gerekir. Savcılık şikayetinizin haklı olup olmadığını beyanlarınızdaki tutarlılığa göre değerlendirecektir. Çelişkili ifadelerle insanlar suçlandırılamaz.
İki numaralı seçenekte ben herhangi bir soru sormadığınızı anlıyorum. Cevap verilmesini istediğiniz sorularınızı açık ve anlaşılır bir dille anlatmalısınız.
Üçüncü sualinize gelince soruşturma makamına intikal eden şikayet konusu olayda anneniz eğer savcılıkta tanık sıfatı ile dinlenmiş ve usulen yaptırılan yemini tahtında anlattıklarının gerçek olmadığı anlaşılmış ise TCK.nın 272. maddesinde tarif edilen ''Yalan Tanıklık'' suçundan dolayı anneniz hakkında soruşturma başlatılabilir.
Dördüncü sorunuz için, mesajımdaki ilk parağrafın bir ve ikinci cümlesini okumalısınız. Zira, evvelce beyan ettiğim üzere afâki ve subjektif değerlendirmeyi gerektiren sorulara cevap kaydetmek, vakit kaybetmek anlamına gelir.
Beşinci sualinizden ise, şikayetçi olduğunuz şahsın ''Hakaret'' suçunun maddi unsuru olarak değerlendirilen ''bakire olmadığınıza'' dair isnadını ispat etmek için doktor raporu talep ettiğini, mahkemenin ise sizi böyle bir rapor almaya mecbur edip etmeyeceğini öğrenmek istediğinizi anlıyorum. TCK.nın 127/1. maddesinde hakaret teşkil eden isnadın ispatı düzenlenmiştir. Buna göre, şayet şikayet ettiğiniz şahsın sizin bakire olmadığınıza yönelik iddiasını ispat etmek için doktor raporu aldırılması şeklinde mahkemeye ilettiği talebine rızanızın olmadığını beyan ederseniz, mahkeme sizi hastaneye sevkedemeyecek, dolayısıyla böyle bir rapor da alınamayacaktır diye düşünüyorum. TCK.nın 127/1. madde metni şöyledir :
''İsnat edilen ve suç oluşturan fiilin ispat edilmiş olması halinde kişiye ceza verilmez. Bu suç nedeniyle hakaret edilen hakkında kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararı verilmesi halinde, isnat ispatlanmış sayılır. Bunun dışındaki hallerde isnadın ispat isteminin kabulü, ancak isnat olunan fiilin doğru olup olmadığının anlaşılmasında kamu yararı bulunmasına veya şikayetçinin ispata razı olmasına bağlıdır.''
Cevap: Hakaret davasında bekaret raporu istenmesi hakkında
Cevabını için çok teşekkürler. Bazı sorularını düzelterek yeniden sormak istiyorum.
Oda benim ve annemim ifadesine göre suç dilekçesi vermiş.
1- evimi 4 kez aradı. 3 ünde ben yoktum beni sorup kapatmış. bir kez aradığında konuştum onda da bi arkadaşımız vasıtasıyla izin almıştı. annem ifadesinde şikayetten öncede sonrada evimi sürekli aradı. gece 1 de 3 de aradı bizi uyutmadı dedi. ama gece hiç aramamıştı. gündüz saatlerinde aradı. şikayetten sonrada aramadı. dilekçesinde annemin ifadesi aynen yazıp yeminli olarak yalan ifade verdini, gece hiç aramadığı, 3 kez sadece beni sorduğunu, birkezde izin alıp aradığını söylemiş. arkadaşınıda şahit yazdırmış. anneme dava açılırmı ?
2- ben ifademde ben bakireyim. onunlada başkasıylada birlikte olmadım. aileme bakire olmadığımı söyledi bana iftira attı dedim. benim dilekçem böyleydi ve dava açıldı. bana yazdığı maillerde özel hayatımızı hakaret ederek yazmıştı. ben onları mahkemeye vermiştim.
- oda dilekçesinde bakire olmadığının ortaya çıkmasından korktuğu için hakkında asılsız yere suçlamada bulunmuştur. ben bakire olmadığını zaten biliyordum. benimlede defalarca birlikte oldu. bakire olup benim yalan söylediğim konusunda asılsız şikayette bulunmuştur. Ayrıca bakire olduğu konusunda da yeminli olarak yalan ifade vermiştir. Tarafıma açmış olduğu şu sayılı davanında doğru sonuçlanabilmesi açısından doktor raporu ile bu durumun tespitinin yapılmasını, yalan ifadeyle bana iftira atan kişi hakkında işlem yapılmasını demiş. Bundan dolayı bana dava açarlarmı. bekaret raporu isterlermi?
3- ayrıca güveni kötüye kullanıp aileme arazi sattırdı, yüzük ve kolyeler aldırdı. Bundan dolayı zararımız en az 10 bin TL dir demiş. Arazi satıldığına dair belge koymuş. ailesini şahit yazmış. arazi satılmasına sebep olupta şikayet ettiğim için babası rahatsızlanmış. Babasını da şahit yazmış. yüzük ve kolye içinde arkadaşlarını şahit yazdırmış. maddi bi ceza olurmu?
4- birde ben bi arkadaşını arayıp babam olanları duyarsa onu öldürür demiştim. o arkadaşını da şahit yazdırıp öldürtmekte tehdit ettiğimi söylemiş. uzaktan bi akrabamız bi şuç örgütüne yardımdan ceza evinde yatmıştı. benim onu telefonda suç örgütüne öldürtmekle tehdit ettiğimi, o esnada telefonun hoparlörünü açtığını ve bunu başkalarınında duyduğunu söylemiş. şahit yazdırmış. Lütfen yardım edin. çok kötü bişey olurmu.
Cevap: Hakaret davasında bekaret raporu istenmesi hakkında
Birinci sorunuzda anneniz aleyhinde şikayetçi olduğunuz şahsın beyanlarına itibar edilerek ve ayrıca bir tanığın ifadesi dikkate alınarak kamu davası açılıp açılmayacağını öğrenmek istediğinizi anlıyorum.Bu sorunuza, kendimizi yargı mercileri yerine koyup ''dava açılır ya da dava açılmaz'' şeklinde hukuki nitelikli bir cevap verilemez. Zira bu konuda bir kaç kişinin ifadeleri nazara alınıp tatmin edici bir değerlendirme yapılamaz. Dosyanın tamamı incelenmeksizin sorulan soru için kaydedilmiş veya kaydedilecek bütün cevaplar da eksik ve hatalı olacaktır.
İkinci sorunuza önceki cevabımın 5. ve 6. parağraflarında değinmiştim. Lütfen sorularınıza kaydedilen cevapları dikkatlice okuyup değerlendirin.
Üçüncü sorunuza gelince, şikayetçi olduğunuz kişinin, sizin ailesine arazi sattırdığınız, yüzük ve kolyeler aldırdığınız şeklindeki iddiaları Ceza Hukuku'nun konusu değildir. İddia olunan olayların ceza mahkemesini ve sizin davanızı ilgilendiren bir yönünün olmadığını düşünüyorum. Ancak yine bu iddia hakkında da değerlendirme ve takdir yetkisi soruşturma makamına aittir.
Dördüncü sorunuzda ifade ettiğiniz ''babam olanları duyarsa onu öldürür.'' şeklindeki beyanlarınızın tehdit suçunu oluşturup oluşturmadığı yönündeki değerlendirmenin, sizin bu sözleri şikayet ettiğiniz kişi adına endişelendiğiniz için mi yoksa şikayetçi olduğunuz kişinin iç huzurunu bozmak ve irade hürriyetini kısıtlamak veya yok etmek için mi söylediğiniz noktasında yapılacağını, eğer şikayetçi olduğunuz kişiden kaynaklı olan her ne olay vardı ise babanızın duyması halinde şikayetçi olduğunuz kişiye bir zarar vermesi ihtimalini düşünüp bir kaygıyla bu sözleri söylediğiniz anlaşılırsa tehdit suçunda manevi unsur yokluğundan dolayı kamu davası açılmayabileceğini ya da kamu davası açılırsa mahkemece beraat kararı verilebileceğini ifade edebilirim. Ancak, bu sözler, şikayetçi olduğunuz kişinin gıyabında evvelce anlattığım gibi iç huzuruna yönelik ise tehdit suçundan dolayı hakkınızda kamu davası açılabilir. Yine eklemeliyim ki, bu olayla ilgili inceleme, karar verme takdir ve yetkisi yargı mercilerine aittir. Konu ile ilgili yaptığım yorum ve çıkardığım sonuçların ise sadece burada anlattıklarınızdan hareketle varılmış kanaatlerden mülhem olması nedeniyle de hiç bir bağlayıcılığı yoktur.