Davalı İdarenin Vekalet Ücreti Talebi Uygun mudur?
Sayın Arkadaşlar;
İdare Mahkemesi tarafından reddedilen bir dosya için davacı tarafından Danıştay'a temyiz başvurusu yapılmış olmasına rağmen, Davalı taraf idare mahkemesi kararını ileri sürüp davanın sona erdiğini söyleyip vekalet ücretini davalıdan talep edebilir mi?
Bana göre; dava henüz sonuçlanmamıştır ve vekalet ücretinin verilmesini talep edemez. Çünkü; dava dosyası itilaflı olup, Danıştay'a temyize gönderilmiştir. Ancak; başımda böyle bir durum var. İdare Mahkemesinin her hatalı veya keyfi kararına vekalet ücreti ödeyeceksem bu adaletsizlik olur diye düşünüyorum. Mahkemelerce alınan her yanlış karar davacıya yüklenecek olur ise memur çalışanlar, geliri düşük kesimler nasıl hak arayabilecektir? 7 gün içerisinde ödenmez ise Davalı idare haciz yoluna gidecekmiş. Bu konu üzerine bilgisi olan varsa şimdiden teşekkür ederim.
Cevap: Davalı İdarenin Vekalet Ücreti Talebi Uygun mudur?
ortadada kesinde olmasa bir mahkeme kararı var ve bunu uygulamak zorundasınız.Kaybettiğiniz davanın sonunda giderlerle ilgili bilgiler mevcuttur orda ne diyorsa orayı uygulayın.Danıştayda bozulur ise siz yasal faizi ile idareden bu parayı alır sizin vekiliniz varsa onun ucretinide idareden yasal faizi ile talep edersiniz
Cevap: Davalı İdarenin Vekalet Ücreti Talebi Uygun mudur?
Alıntı:
men2000 rumuzlu üyeden alıntı
ortadada kesinde olmasa bir mahkeme kararı var ve bunu uygulamak zorundasınız.Kaybettiğiniz davanın sonunda giderlerle ilgili bilgiler mevcuttur orda ne diyorsa orayı uygulayın.Danıştayda bozulur ise siz yasal faizi ile idareden bu parayı alır sizin vekiliniz varsa onun ucretinide idareden yasal faizi ile talep edersiniz
Sayın men2000,
Mahkeme kararında temyiz yolunun açık olması bana göre davanın sonuçlanmadığının bir işaretidir. Eğer ben Danıştay'da temyiz yoluna başvurma süresinde başvurmaz isem ancak o zaman davanın sona ermiş olması ve o durumda da vekalet ücretlerini karşı tarafa ödemem gerekir. Yoksa bu durum sadece dava açmak isteyenleri yasal haklarından yıldırma politikası anlamına gelir. Yani böyle bir durumda ortalıkta yakıştırma anlamıyla dillere pelesenk olan "Adalet mülkün temelidir" ifadesi sadece mülkü olanlara hizmet etmiş olur diye düşünüyorum. Yine bu tür bir davranış toplum içerisinde "Hak aranmaz, alınır" ifadesini de doğrulamış olur ki kabulü bile korkuçtur. Bu konuda vekalet ücretinin ödenmesi veya ödenmemesi gerektiğine dair açık bir yasa hükmü, Karar söz konusu ise ve burada belirtilebilir ise çok memnun olurum.
Cevap: Davalı İdarenin Vekalet Ücreti Talebi Uygun mudur?
Sayın çayırkuşu, yazdıklarınızda haklısınız. Ancak kanun hükümleri ve yargı kararları aksini söylüyor maalesef. Kamu kurumları çoğunlukla bünyelerinde hukuk müşavirliği ve hukuk müşavirleri bulundururlar. Kanun gereği Genel Bütçeye dahil idareler yargılama harçlarından müstesnadır. Yani harç ödemezler. Ancak bazı kamu kurumları aleyhlerine açılabilecek davaları engellemek ve davacıları yıldırmak için avukatla temsil yolunu seçmektedir. Özellikle hukuk müşaviri bulunmayanlar. Yazdıklarınız doğrudur ancak maalesef hukuken doğru değildir.
Temyize müracaat İdare Mahkemesi kararının yürütülmesini durdurmaz (İYUK, Madde 52). Bu nedenle YD talebinde bulunmalısınız.
Sadece haciz veya ihtiyati haciz uygulamaları ile ilgili davalarda verilen kararlar hakkında bu kararların kesinleşmesinden sonra idarece işlem tesis edilir (İYUK, Madde 28). Bu nedenle eğer idari davanız haciz veya ihtiyati haciz uygulamaları ile ilgili bir dava değilse İdare Mahkemesi kararındaki vekalet ücretinin icraya konulabilmesi için kararın kesinleşmesi gerekmemektedir.
Bu konuda yargı kararı da şudur.
T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2008/13864
K. 2008/17373
T. 14.10.2008
İDARİ YARGI KARARLARININ İNFAZI ( Edaya İlişkin Bölümleri İcra Dairesinde İlamlı Takibe Konu Edilebileceği )
İLAMLI TAKİPLER ( İdari Yargı İlamlarının Edaya İlişkin Bölümleri İcra Dairesinde İlamlı Takibe Konu Edilebileceği )
2577/m.28/1-2
ÖZET : İdari Yargı ilamlarının edaya ilişkin bölümleri icra dairesinde ilamlı takibe konu edilebilir.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de:
Alacaklının, borçlu aleyhine idari yargıda açmış bulunduğu tam yargı davası sonucu lehine hükmedilen alacağı icra takibine koyduğu anlatılmaktadır. 2577 Sayılı İYUK. 28/2. maddesi tam yargı davaları hakkındaki konularda belli bir miktarı içerenlerin genel hükümler dairesinde infaz ve icra olunacağı hükmüne yer verilmiştir. Bir başka anlatımla, idari yargının edaya İlişkin ilamları icra dairesinde ilamlı takibe konu edilebilir. Kesinleşmeden takibe konulamayacaklar aynı Kanun'un 28/1. maddesine göre idare aleyhine açılan ve haciz veya ihtiyati haciz uygulamaları ile ilgili davalarda verilen kararlar olup, somut olaya uygulama olanağı bulunmamaktadır. Bu nedenle ilamda hüküm altına alınan vekalet ücreti ve yargılama gideri alacağı yönünden alacaklının takip yapmasında yasaya aykırılık yoktur. O halde, Mahkemece anılan alacak kalemleri yönünden şikayetin reddi yerine yazılı gerekçe ile takibin tamamının iptaline karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 14.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Maalesef hukuki durum budur.
Cevap: Davalı İdarenin Vekalet Ücreti Talebi Uygun mudur?
Sayın Çobanoğlu,
Açıklamalarınız için çok teşekkür ederim. Görülen o ki, ülkemizde hak aramak sadece mülke verilmiş:( Hiç problem değil. Biz de varlıklı gibi görünür hakkımızı aramaya devam ederiz. Ama yine de hak verilmez, alınır demeyiz.
Saygılar,