Kanunlar ve Uygulamaları Sizce Yeterlimi ?

Halen Yürürlükte Olan Kanunlar ve Uygulamaları Sizce Hak, Hukuk, Adalet Yönünden Yeterlimi ?

Aslında hukuğa ilgi duyduğum andan itibaren gördüğüm kanunların yeterli olduğu.Ancak hükümetlerin yetersiz olduğu.Bir uçak düşünün.Yapılması için çok uğraşıldığı, her türlü tasarımın tam ve eksiksiz yapıldığı.Ancak bu uçak uçmaya başladığında ve yolunda düzgün giderken uçağı göçmen kuşu sürüsü ile karşılaştırın.Ve bu göçmen kuş sürülerini de fazlalaştırın.

İşte ülkemizdeki hukuk...Göçmen kuşları da çıkan aflar.Kişiye özel yasal düzenlemeler.Hükümetlerin beğenmediği yasalar.Bakan kurtaran düzenlemeler.Yani hukuğun yolculuğuna engel olan herşey.

Yılların birikimiyle hazırlanmış bir içtihatın birkaç saatte uyuklayan milletvekillerinin el kaldırması ile değiştiği bir ülkede yaşıyoruz :( en basit örneği TCK'nın 4. maddesindeki düzenleme.Ardından kapsamını belirleyen maddeler. Yıllarca ictihat çatışmasına dönmüş maddelerimiz var.Aslında basit bir kelime eklemesi ile tüm tartışmaların önüne geçebilecek hükümetlerimiz malesef yeni tartışmalara neden olacak boşluklar oluşturuyor.

Zaman geçiyor.Uçak tüm sürüleri atlatıp tekrar rotasına dönüyor ve kuşların da cinsi değişiyor.Bir zaman turnalarla uğraşan uçak, bir zaman kazlarla uğraşıyor.Bir zaman ördeklerle, hatta zaman zaman göçmen kuş olmadığını sandığımız güvercinlerin bile göç edesi geliyor ve uçağımızın karşısına çıkıyorlar.

Şimdi yukarıdkai şıklardna hangisi işaretlenmeli?

Önemli olan kanunların uygulanabilirliğidir, uygulanamadıktan sonra en yeterli kanun bile yetersiz kalmaktadır. Ülkemizde maalesef gerekli altyapı oluşturulmadan kanunlar kabul edildiğinden, siyaset yargının üzerinde baskı kurduğundan, şahsa göre yasa dahi çıkarıldığından en iyi kanunu yapsak da o kanun yetersiz kalacaktır.

Yani, kanunlar büyük oranda yeterli ancak uygulanabilir değil.

Aslında bir şıkta kanun koyucu yeterli mi bir şıkta hukukçular yeterli mi diye ekleme yapmak lazım bu ankete..
Aşiret hukukunu ??? çok savunan ve doğru olduğuna inanan 195 millet vekili Kadınlara hak verilmesini pek istemeyen ve resmi nikahsız 1 den fazla eşle yaşayan 215 milletvekili başbakanı dahil ( Siyasi ve düşünce suçları hariç ) dokunulmazlık sıfatıyla korunan 378 milletvekili nin olduğu yasamanın eğitim durumunuda göz önüne kattığımızda çıkaracağı kanunda ortaya çıkar aslında...
Erbak a özel kanun ki büyük olasılıkla anayasa mahkemesine giderek genel affa dönüşecek bir saçmalık ( eğer Köşkten dönmezse ) bizim hukuk anlayışımızın en güzel örneği..
Fırat abi Yargıtay kararlarıyla ilgili ankette ne güzel yazmış aslında HUKUKUN HUKUKSUZLUĞUNU .. Ama dili varmamış böyle açık demeye...
Kanun koyucunun koyduğu maddelerin uygulanmasında çok farklı yorumlar varsa yani kanunun özü yorumlanarak farklı yollara çekiliyorsa çok ciddi bir sorun yaşanıyor demektir aslında. Bir cinayet davası müebbetle beraat arasında sonuçlanabilir. Bu doğaldır. Ancak buradaki temel olayın oluş ve kabulü ile bunu destekleyen tüm delil ve karinelerin bir bütünüdür . Dolayısı ile aslında bozma olacaksa üst mahkemeler tarafından usul yönünden yapılan hatalar hariç ciddi bir esasa yönelik olmalıdır. Ama benim gördüğüm çoğu davada bozma kararı çok farklı gerekçelere dayanmaktadır. Buda hukukçuların kanunların özü hakkında ciddi yorum farkı olduğunu bana düşündürüyor. Mantıksal olarak kanun yorumsuzdur ancak olayın oluş şekli delil karineler yan faktörler diğer etmenler farklı kanunlarında devreye girmesine neden olmaktadır. Bir bütün olarak dava değerlendirildiğinde o kanun maddesinin yorumlanması değil yan faktörler ve diğer unsurlardan oluşan olayı başka bir kanuna çeken bozma kararı olmalıdır aslında ... Bizde bu bile olmuyor.. Aynı değerler üzerinden farklı sonuçlar çıkınca insanların kanunlara hukukçulara ve uygulamasına güveni kalmıyor yani tuz kokması olayı yaşanıyor...
Örneğin ihtilasen zimmet suçu ile yargılanıp ceza alan kişinin davası yargıtayca hangi şartlarda bozulabilir ki...Esas ta bir mantık hatası yoksa olay subuta ermişse kanun hakkında yoruma dayalı bozma güvensizlik getirir. ihtilas kesinse yorumu olmaz ama yargıtay bunu enteresan gerekçeyle bozabiliyor.. Geçen gün baktığımda bir bozma kararı mükemmeldi bana göre diğer beşini hala anlayabilmiş değilim... Mükemmel olanında mahkeme gerekçeli kararında yapılan oynamanın ilk bakışta çıplak gözle bile anlaşıldığını karalamanın yapıldığının açık olduğunu yazmasına rağmen hükümde bunu ihtilas kabul etmiş yargıtay da bozma kararında zimmet olacağını ama aldatma unsurunun tam gerçekleşmediğini yerel mahkemenin bile kabul ettiğini dolayısıyla ihtilas olmayacağını belirterek bozmuş.. Diğerlerinde ise olayın oluş şekli mal edinildiği söylenen değerlerin küçüklüğü gibi nedenlerle bozmuş yani basit mantıkla simit çalmak hırsızlık değil gibi bir sonuç...
Ülkenin yarısının diğer yarısıyla bir şekilde davalı olduğu bir hukuk sisteminde gerek kanunların gerekse kanun uygulayıcılarının çok dikkatli seçilmesi ve uygulanması gerektiği kanaatindeyim...
Kartal ceza evi nezamank i 5 yıldızlı otelden lüks olmaktan vaz geçer ve normal olur mahkumlar eşit olur işte o zaman hukuktan bahsetmeye başlayabiliris bence..

özellikle tck daki yasaları ve uygulamasını kesinlikle yetersiz buluyorum.acilen düzenlenmesi gereken bir çok madde var...:(

Sayın Ulubey; öncelikle sayfanızın yeni bir üyesi olarak, hukuka ve hukukçuya vediğiniz önem ve gösterdiğiniz ilgi dolayısıyla sizin nezdinizde siteye emek veren tüm hukukçularımıza teşekkürlerimi sunarım.Ancak sözkonusu anketle ilgili nacizane bir teklifim olacak:"Ülkemizin olağan hayat akışı gözönünde tutulduğunda bazı kanunlarda kötüniyetli kullanıma açık eksikliklerin giderilmesi ve yeni düzenlemelere ihtiyaç vardır" gibi bir alternatifin eklenmesinin amme oyunu daha ziyade alacağı kanısındayım.Başarılar...

merhaba sitemizin yeni üyelerinden olmakla birlikte yıllardır adalet bünyesinde yetişmiş olan kardeşinizin bu konuyla ilgili nacizane bi fikri var...Bizim ülkemizde belki kanunlar oldukça yeterli değil ama bence kanunun iyiliğinin tartışılmasından çok uygılama alanının ne derece geniş olabildiğini tartışmalıyız...Unutmamak lazımki bu ülkede kişiler adına bile kanun hazırlanmaktadır...üzgünüm ama gerçek bu herkese kolay gelsin...

kanunlar mı?

sabahleyin televizyonu izliyorum. haberlerde diyarbakırdaki olaylarda yaşları ufak çocukların birkaç kuruş karşığında camları kırma teşebbüsünde bulunmaları nedeniyle 24 yıla kadar ağır hapsi isteniyor yaş ortalaması 14

arkadaşlar uzan gibi bir vatandaş dışarda ya da içerde beyler gibi yaşıyor. ama bir kaç kuruş için ne yaptığından haberi olmayan karşılığında belki o çok istediği bir şeyi almak için bir kaç kuruş bedeline ufacık bedenlere 24 yıl

bu hukukmudur.
nerede kanun
hani ufak çocuklar korunacaktı

sorarıum sizlere siz hukuçulara

gencecik bedenlere gencecik ruhlara yoksullukla boğuşan kanun koymayı bilen ama sanayii yatırımı eğitimi getiremeyen bir ülkede kanunların ne hükmü olabilir.

14 yaşında 24 yıl ağr hapis çıktığında bu kişi sizce topluma kazandırlabilecek mi hayır

eğitim yaşlarını hapiste geçirecek. yaptığının ne olduğunun farkına sonradan varabilecek bir insana revamı dır bu.

bu çocuklara bu işi yapması için nakit destek ya da benzeri vaatlerde bulunan vatandaşlarda elleri kollarını sallayarak dolaşıcak.

iş yerlerinde senelerdir asgari ücretle çalıştırılan hatta onu da ödememek için direnen işverenlerin haklı görüldüğü bir ülkede ki bunu ispatlama şimdi daha da kolay olmasına rağmen işini gereği gibi yerine getirmemekten ötürü çalışanların haklarının yok edilmesi hukuk mudur.

gecenin bir vakti evinize giren ya da yolda arabada kapkaçlık yapan insanların yan kapıdan bırakılıp ta 14 yaşında çocukların 24 yıl ağır cezaya çaptırılması

ha bu arada geçen ağustos ayıydı yanılmıyorsam yaşları 6 aydan başlayıpta 6 yaşına kadar olan çocuklara yuvada yapılan eziyetler sonrasında ne oldu bu eziyet edenler gerekli cezaya çarptırıldı mı cana kast değilmidir bunlar, bu olaylar bir yana dursun efendim neymiş evine hırsız girmiş meşru müdafa da hırsız da olsa hayatın üstünlüğü vardır tamam vardır da 6 aylık bir şeyden habersiz bebek bir can taşımıyor mu bu kadar eziyet edenler acaba hangi cezaya çarptırılıyor.

kredi kartları konusunda kanun çıktı ne oldu ne değişti değişen hiçbir şey yok yeni kanuna göre yeni sözleşmeler yine tektaraflı yine tüketiciden yana olmayan güçlünün tarafında olan sözleşmeler.

eskiden vadesiz hesap açardınız bir sözleşmesi vardı herşeyin ayrı olarak şimdi boğazına sıkarcasına hepsini imzalyorsunuz tek imza ile bir sürü tanımlamalar bir bakıyorsunuz kredi kartları evinizde hani sözleşme olmadan olmayacaktı. kapıda bacada olmayacaktı. ne değişti. şimdilerde vadesiz hesap bile açamıyorsunuz kanuna göre uyarlanmış sözleşmeler.

bir de eğer ki eskiden bir sözleşmeniz olmasın efendim neymiş sözleşmeler değişmiş bizimde yaptığımız sözleşmeyi değiştirmemiz gerekmiş

hayatımda duymadığım şeyler.

hayatının 75. yılını dolduran vatandaşın cebine sözleşme gereği bilmem kaç milyarlık kart göndermeler amca bey kullanmana gerek yok deyipte 4-5 yıl sonra kart bedeli diye icra takipleri açmak yani insanların eğitimi yaşı ile insanları yok etmeye çalışmak bu nedir hukuk bunun neresinde.

hukukta geçen herkes hukuğu bilmelidir. herkes hukuğu bilecekse eğer neden bir avukata ihtiyacı olsun.

insanların bunu bilmiyordum söuylemine karşın hakimlerin söylevi bu mazeret değil bilmen gerek demesi hukukmudur.

öyleyse insanlar ilaçları bilsin doktora gereksinimleri olmasın

haklısınız hakkınızı aramak için bir tomar para saymak zorundasınız yetmedi yıllarca beklemek zorundasınız .

avukatlarla santraç oyunu oynar gibi hamle bir sen bir o bakalım kim şahmat diyecek.

ooooooo daha sıralamakla bitmeyecek.

bence hukuk güçlünün ve de parası olanındır. güçsüz mali yapısı olmayan her zaman suçludur. ve suçlu kalmaya da devam edecektir.

ben hiç bir yamalı paltolonla gezenin davasında haklı çıktığını görmedim duymadım. duyan var sa buraya yazar ise gerçekten ömür boyunca bunu saklayacağım.

bu arada bugün bir bankaya hesap açtırmaya gittim bankanın hemen yaptığı işlem bu kadar merkez bankası kaydı olmasına rağmen hesap sözleşmesinden önce kredi anlaşması yapmak oldu.

vatandaş banka dediği şey kredi kartınız tanımlansın otomatik olarak vadesiz hesabınız açılacak demesi.

bu sizce garip değilmi

yani bankadan kredi kullanmazsam ya da kart talep etmezsem ya da kredili mevduaat kabul etmezsem hesap açılmayacak haaa bunların ötesinde tüm bu işlemler için tek bir sözleşme var. ister imzala ister imzalama ister başka bir bankaya git ister gitme kararı siz verin başka bankada aynı uygulamanın farklı versiyonlarını yapacak

işte hukuk işte adalet işte sözleşme özgürlüğü mü hapisliği mi artık siz hukukçular karar verin. hani ya kötü yolk gösteriyormuşum ya.
yapılan bu işlemler sizce iyi bir yol mu

varın o konuda da siz beni aydınlatın sayın hukukçu arkadaşlarım . hukukun adaletin savunucusu arkadaşlarım.

çünkü ben bunları yarın bana soracak çocuğuma nasıl öğt vereceğim çocuğum beş yaşında ve artık soru sorup cevap bekliyor. ben bu ülkede yaşayıpta bu sorulara cevap bulamıyorum. çocuğuma ne cevap vereceğim.

15 yaşındaki bir çocuk nasıl bankamatik kartı kulllanır ve imzlar nasıl şifre alır. hangi hukukta bu vardır. nasıl ek kart sahibi olur. bir banka benim 5 yaşındaki çocuğuma ek kart göndermiş geriye verene kadar da canım çıktı doğrusu

kanunlar mı?

sabahleyin televizyonu izliyorum. haberlerde diyarbakırdaki olaylarda yaşları ufak çocukların birkaç kuruş karşığında camları kırma teşebbüsünde bulunmaları nedeniyle 24 yıla kadar ağır hapsi isteniyor yaş ortalaması 14

arkadaşlar uzan gibi bir vatandaş dışarda ya da içerde beyler gibi yaşıyor. ama bir kaç kuruş için ne yaptığından haberi olmayan karşılığında belki o çok istediği bir şeyi almak için bir kaç kuruş bedeline ufacık bedenlere 24 yıl

bu hukukmudur.
nerede kanun
hani ufak çocuklar korunacaktı

sorarıum sizlere siz hukuçulara

gencecik bedenlere gencecik ruhlara yoksullukla boğuşan kanun koymayı bilen ama sanayii yatırımı eğitimi getiremeyen bir ülkede kanunların ne hükmü olabilir.

14 yaşında 24 yıl ağr hapis çıktığında bu kişi sizce topluma kazandırlabilecek mi hayır

eğitim yaşlarını hapiste geçirecek. yaptığının ne olduğunun farkına sonradan varabilecek bir insana revamı dır bu.

bu çocuklara bu işi yapması için nakit destek ya da benzeri vaatlerde bulunan vatandaşlarda elleri kollarını sallayarak dolaşıcak.

iş yerlerinde senelerdir asgari ücretle çalıştırılan hatta onu da ödememek için direnen işverenlerin haklı görüldüğü bir ülkede ki bunu ispatlama şimdi daha da kolay olmasına rağmen işini gereği gibi yerine getirmemekten ötürü çalışanların haklarının yok edilmesi hukuk mudur.

gecenin bir vakti evinize giren ya da yolda arabada kapkaçlık yapan insanların yan kapıdan bırakılıp ta 14 yaşında çocukların 24 yıl ağır cezaya çaptırılması

ha bu arada geçen ağustos ayıydı yanılmıyorsam yaşları 6 aydan başlayıpta 6 yaşına kadar olan çocuklara yuvada yapılan eziyetler sonrasında ne oldu bu eziyet edenler gerekli cezaya çarptırıldı mı cana kast değilmidir bunlar, bu olaylar bir yana dursun efendim neymiş evine hırsız girmiş meşru müdafa da hırsız da olsa hayatın üstünlüğü vardır tamam vardır da 6 aylık bir şeyden habersiz bebek bir can taşımıyor mu bu kadar eziyet edenler acaba hangi cezaya çarptırılıyor.

kredi kartları konusunda kanun çıktı ne oldu ne değişti değişen hiçbir şey yok yeni kanuna göre yeni sözleşmeler yine tektaraflı yine tüketiciden yana olmayan güçlünün tarafında olan sözleşmeler.

eskiden vadesiz hesap açardınız bir sözleşmesi vardı herşeyin ayrı olarak şimdi boğazına sıkarcasına hepsini imzalyorsunuz tek imza ile bir sürü tanımlamalar bir bakıyorsunuz kredi kartları evinizde hani sözleşme olmadan olmayacaktı. kapıda bacada olmayacaktı. ne değişti. şimdilerde vadesiz hesap bile açamıyorsunuz kanuna göre uyarlanmış sözleşmeler.

bir de eğer ki eskiden bir sözleşmeniz olmasın efendim neymiş sözleşmeler değişmiş bizimde yaptığımız sözleşmeyi değiştirmemiz gerekmiş

hayatımda duymadığım şeyler.

hayatının 75. yılını dolduran vatandaşın cebine sözleşme gereği bilmem kaç milyarlık kart göndermeler amca bey kullanmana gerek yok deyipte 4-5 yıl sonra kart bedeli diye icra takipleri açmak yani insanların eğitimi yaşı ile insanları yok etmeye çalışmak bu nedir hukuk bunun neresinde.

hukukta geçen herkes hukuğu bilmelidir. herkes hukuğu bilecekse eğer neden bir avukata ihtiyacı olsun.

insanların bunu bilmiyordum söuylemine karşın hakimlerin söylevi bu mazeret değil bilmen gerek demesi hukukmudur.

öyleyse insanlar ilaçları bilsin doktora gereksinimleri olmasın

haklısınız hakkınızı aramak için bir tomar para saymak zorundasınız yetmedi yıllarca beklemek zorundasınız .

avukatlarla santraç oyunu oynar gibi hamle bir sen bir o bakalım kim şahmat diyecek.

ooooooo daha sıralamakla bitmeyecek.

bence hukuk güçlünün ve de parası olanındır. güçsüz mali yapısı olmayan her zaman suçludur. ve suçlu kalmaya da devam edecektir.

ben hiç bir yamalı paltolonla gezenin davasında haklı çıktığını görmedim duymadım. duyan var sa buraya yazar ise gerçekten ömür boyunca bunu saklayacağım.

bu arada bugün bir bankaya hesap açtırmaya gittim bankanın hemen yaptığı işlem bu kadar merkez bankası kaydı olmasına rağmen hesap sözleşmesinden önce kredi anlaşması yapmak oldu.

vatandaş banka dediği şey kredi kartınız tanımlansın otomatik olarak vadesiz hesabınız açılacak demesi.

bu sizce garip değilmi

yani bankadan kredi kullanmazsam ya da kart talep etmezsem ya da kredili mevduaat kabul etmezsem hesap açılmayacak haaa bunların ötesinde tüm bu işlemler için tek bir sözleşme var. ister imzala ister imzalama ister başka bir bankaya git ister gitme kararı siz verin başka bankada aynı uygulamanın farklı versiyonlarını yapacak

işte hukuk işte adalet işte sözleşme özgürlüğü mü hapisliği mi artık siz hukukçular karar verin. hani ya kötü yolk gösteriyormuşum ya.
yapılan bu işlemler sizce iyi bir yol mu

varın o konuda da siz beni aydınlatın sayın hukukçu arkadaşlarım . hukukun adaletin savunucusu arkadaşlarım.

çünkü ben bunları yarın bana soracak çocuğuma nasıl öğt vereceğim çocuğum beş yaşında ve artık soru sorup cevap bekliyor. ben bu ülkede yaşayıpta bu sorulara cevap bulamıyorum. çocuğuma ne cevap vereceğim.

15 yaşındaki bir çocuk nasıl bankamatik kartı kulllanır ve imzlar nasıl şifre alır. hangi hukukta bu vardır. nasıl ek kart sahibi olur. bir banka benim 5 yaşındaki çocuğuma ek kart göndermiş geriye verene kadar da canım çıktı doğrusu

**Sormus oldugum anket sorusuna cevap hakkımı kullanıyorum ;)

Kanunlarımız: çogu arkadasımızın dedıklerıne katılarak ve hak vererek delık desık edılmıs bır ilistire benzetmek istiyorum kanunlarımızı ve buna ıkı ornek vermek ıstıyorum

1- Dinimizdeki buyuk ve ulu zatlardan bırısı osmanlı zamanın da kadı nın huzurundakı davalardan bırıne gozlemcı olarak katılmıs dava konusu soyle ımıs musluman bır adamın tarlasına komsusu olan gayrımuslım bır zatın essegı gırmıs ve bahcesıne zarar vermıs musluman zatta essegı öldürmüş
Kadı bu davayı karara baglamıs malum musluman zat adına ve gayrımuslım olan zatın aleyhınde karar vermıs ( musluman olan zat daha fazla essegın zarar vermesını onlemek amacı ıle essegı katletmıstır essegı bası bos bırakan gayrımuslım zat haksızdır ve mısal 10 akce musluman zata vererek zararını karsılamak zorundadır)
Dava bıtmıs kadı ıle dını buyuk zat cuma namazın gıtmısler. cemaat dını buyuk zatın cuma namazını kıldırmasını ıstemıs cuma namazının farzını kıldırırken buyuk zat fatıha suresını okurken elhamdulıllahı rabbın alemın dıyecegıne , elhamdülillahi rabin müslimin ( alemlerın rabbı olan ALLAH ın adıyla dıyecegıne müslümanlarıın rabbi olan ALLAH ın adıyla) demıs tum cemaat namazı bırakmıs ulu zat ta arkasını donmus ne deyım ya ey camaatı muslım sızın elınızdekı keser kendınıze yonttugu surece bır testere olup hakka hukuka adalete ınanmadıgınız surece bu dua bu sekılde okunur demıs ve kadıya donup bugun bu sekılde bır olayla karsılastım demıs ve kadının haksız oldugunu soylemıs
vel hasıl kıram nerde oyle hakka hukuka ınanan muslumanlar. kaldımı sızce

2. ornegım nasrettın hocanın evı soyulmus komsusunun bırı gelmıs hoca sen haksızsın ıkı kapı koyucaktın demıs bırı gelmıs demır kapı koyucaktın demıs bırı gelmıs 4 tane kılıt koyucaktın demıs bırı gelmıs pencerenı demırlıcektın demıs hoca kenara cekılmıs komsular hırsızın hıcmı kusuru sucu yok demıs

BİR ÜLKEDE SUC VE ADALET SISTEMI BITMISSE O ULKE EN ELIM DURUMDADIR BENCE :(

BİZE ILK OGRETILEN SEY TÜRKİYE CUMHURİYETLE YÖNETİLEN BİR HUKUK DEVLETİDİR.
HUKUK DENILEN SEY DE KISI HAK VE OZGURLUKLERI DIGER KISI HAK VE OZGURLUKLERI ILE SINIRLIDIR BU SINIRLARI BELIRLEYEN YAZILI KURALLARA HUKUK KURALLARI DENIR.