Avukat İle Çalışmayan Aracılık ve Takip Hizmetleri Olarak Ruhsat Almış/Almamış Şahsın Hukuki Durumu

X Kişisi Avukat Katibi olarak çalıştığı dönemlerde telefon ile müvekkillerin borçlularını arayarak Y Hukuk Bürosundan Z şirketine olan borcunuz dolayısı ile arıyorum şeklinde sözlü tebliğler yapması,sözlü tebliğin yeterli gelmediği durumlarda Y Hukuk Bürosu'nun Kaşesini ve ilgili Avukatın bilgisi dahilinde tebligat yapıyor iken;avukat ile ayrılması mevcut katiplik sıfatının ve kimliğinin elinden alınması neticesinde ilgili Baro Başkanlığın'dan da kayıtlı katiplik durumunun silinmesi,gazete ilanı ile üçüncü kişilere X kişisinin Y Hukuk Bürosu ile bağlantısı kalmadığı şeklinde ilanen duyurulmasına rağmen,X kişisi halihazırda sahip olmadığı kendi kendisine kazandırdığı W Aracılık ve Takip Hizmetleri sıfatı ile firmaların borçlularından tahsilat yapması,borçluları araması hukuki bir sıfatı olmamasına rağmen takibi şikayete bağlı bir suçmu teşkil eder ? Bunun savcılığa detaylı bir şekilde dilekçe ile borçlu yahut bu durum hakkında bilgisi olan üçüncü kişilerin bildirmesi sonucu hakkında yapılacak takibat hangi suçlamaları içerir ?

Sonuç olarak savcılarda kamunun avukatları olduklarından,serbest avukat olarak çalışan meslektaşlarının bu konuda bilgisi olabileceği kanaatindeyim ve hukukçu üyelerin değerli yorumlarını esirgememesi temennisi ile arz ederim.

AVUKATLIK KANUNU
AVUKATLIK YETKİLERİNİN BAŞKALARI TARAFINDAN KULLANILMAMASI:

Madde 63 - Baro levhasında yazılı bulunmıyanlar ve işten yasaklanmış olan avukatlar, şahıslarına ait olmıyan dava evrakını düzenliyemez, icra işlemlerini takip edemez ve avukatlara ait diğer yetkileri kullanamazlar. Baro levhasında yazılı bulunmıyanlar avukatlık unvanını da taşıyamazlar. (Ek cümle: 02/05/2001 - 4667/40. md.) Şu kadar ki, baro levhasındaki kaydı yirmi yılı dolanlardan, bürosunu kapatarak vergi kaydını sildiren avukatlar durumları hakkında bilgi vermek ve baroya karşı görev ve yükümlülüklerini yerine getirmek koşuluyla sadece avukat unvanını kullanabilirler.

(Değişik fıkra: 22/01/1986 - 3256/7 md.;Değişik fıkra: 23/01/2008-5728 S.K./334.mad) Birinci fıkra hükmüne aykırı eylemde bulunanlara Cumhuriyet savcısı tarafından beşyüz Türk Lirasından ikibin Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir.

(Değişik fıkra: 22/01/1986 - 3256/7 md.;Değişik fıkra: 23/01/2008-5728 S.K./334.mad) Avukatlık yapmak yetkisini taşımadıkları halde muvazaalı yoldan alacak devralarak ve kanunların tanıdığı başka hakları kötüye kullanarak avukatlara ait yetkileri kullananlar bir yıldan üç yıla kadar hapis ve bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılırlar. Mahkemeler, icra ve iflas daireleri ve barolar, bu maddenin kapsamına giren bir olayı öğrenince Cumhuriyet Savcılığına bildirmek zorundadırlar. Yapılacak kovuşturma sonucu Cumhuriyet Savcısı tarafından baroya bildirilir.

İlginize teşekkür ederim..

Saygılarımla