Park yüzünden trafik polisi ile tartıştım araç sahibi babam olduğu ve bizi ayırmaya çalıştığı halde zorla beni ekip çağırıp karakolluk etti ve babama da aracı vermeyip aracı çektirdi babam adına nasıl şikayetçi olabilirim?
Printable View
Park yüzünden trafik polisi ile tartıştım araç sahibi babam olduğu ve bizi ayırmaya çalıştığı halde zorla beni ekip çağırıp karakolluk etti ve babama da aracı vermeyip aracı çektirdi babam adına nasıl şikayetçi olabilirim?
Baban bizzat şikayet edecek ancak görev başındaki memur olduğu için büyük ihtimalle bişey çıkmaz çünkü anladığım kadarıyla görevini yaparken bir tartışmayla karşılaşmış.Görevini yapmaya engel olmaktan ötürü savcılığa sevkedildiysen dava açılacak muhtemelen ceza alacaksın.İşin içinde hakaret vs. varsa tazminat ödemende muhtemel.Geçmiş olsun.
Sayın Üye;
Babanız adına babanızın size vekalet vermesi dolayısı ile şikayetçi olabilirsiniz.İlgili memurlar hakkında görevi kötüye kullanmaktan şikayetçi olabilirsiniz.
Konunun hukuki yönü ile alakasız her iki taraf hakkında yorumda bulunmak istiyorum.Siz park yüzünden polis ile tartışmanız dolayısı ile haksızsınız.Polis size buraya park yapmayın diyor ise orada park yasağı olmasa bile size bildirmek zorunda olmadıkları bir durum söz konusu olabilir ve bu sebeple park yapmanız polis tarafından engellenmiş olabilir.
Benzer şekilde polis sizinle tartışmayarak madem oraya park yasak aracı bıraktıktan sonra kurtarıcı çağırarak aracınızı çektirebilirdi.
Her iki durumdada iki tarafında haklı yada haksız olacağı durumlar söz konusu bu durumda ise olayı ilgili mahkeme çözüme kavuşturacaktır.Mahkemeler bu gibi durumlar için kurulmuştur
Kusura bakmayınız ama bunu bilmeyen bir kişinin pek çok hukuki konuya vakıf olacağını sanmıyorum. Ayrıca bilirkişi iseniz, hukuki olmayan bir konuda uzmansınızdır. Hukuki bir konuda bilirkişi olamazsınız değil mi?
Bu arada birçok HUKUK profesörü bile sizin şu kurduğunuz cümleyi kuramaz, avukatı, hakimi, savcısı noterini hiç saymıyorum. Hukuk o kadar basit değil, belirtmem gerekiyor.
Acaba şu altta ki alıntı kime ait :
Sen 18 yaşından küçüklerin işledikleri cinsel saldırı suçuna 'suç' değil demen, bana kalırsa 'şikayeti başkası yapabilir'den daha fena bir yorumdur.
Sorunlara ilişkin kalıcı yorumlar yapalım.. Cin olmadan adam çarpmayalım ;)
Sayın Alper Kulcu dediklerine katılıyorum, cin olmadan adam çarpmaya kalkmamakta fayda var. O konuyu detaylı incelersen, söz konusu atılı suçun cinsel saldırı değil, reşit olmayanla cinsel ilişki olduğunu ve 18. yaşından küçük 2 kişinin cinsel ilişkisinde bir kişi aynı davada hem mağdur hem de sanık olamayacağından cezalandırılma yapılmadığını dolayısıyla 18 yaşından küçük iki kişinin rıza dahilinde münasebetinin suç olmadığını rahatlıkla görürsün. Biz cinsel saldırı üzerine değil reşit olmayanla ilişki üzerine konuşuyorduk, istersen dediklerimi bir ceza hocana da onaylatabilirsin. ;)
Daha cinsel saldırı ile reşit olmayanla cinsel ilişki arasındaki farkı, kanundaki farklı düzenlemeleri bilmeden gelip bana bu şekilde hakaret edemezsin. Ben cinsel saldırı durumunda cezasızlık yok demedim. Cinsel saldırının cinsel saldırı olma sebebi zaten saldırıya uğrayanın iradesi ve isteği olmamasıdır, o konuda bahsi geçen mevzu iradesiyle ve isteyerek girdiği bir cinsel münasebeti düzenliyor. Sen bahsettiğin mevzu 103. madde, o alıntıdaki bahsi geçen konu 104. madde ile alakalı. Sen önce otur, dersine çalış, aradaki farklı idrak et sonra gel burada ahkam kes. Öyle bir anlatmışsın ki gören de ben 103. maddedeki düzenlemeyle alakalı olarak yani cinsel saldırı suçunda 17. yaşındaki birisi ceza almaz demişim gibi bir anlam çıkartır. Alakası bile yok. Bahsi geçen mevzu irade ve isteyerek cinsel münasebet, o da 104. madde. Ortada bir saldırı filan yok, sadece kanun 15 yaşını doldurup 18 yaşından küçüklerle girilen cinsel münasebete velinin şikayeti üzerine bir yaptırım koymuş mesele o. O konu da 17 yaşında bir birey için cezasızlık ifade eder. Kişi bir fiiliyle hem sanık hem mağdur olamaz çünkü.
Zaten ilgili maddeye gerekli açıklamayı yaptım önce onu bir oku ondan sonra özür dilersin :)