Okulda darp

Merhaba,
13 yaşındaki oğlum 22 nisan 2010 tarihinde 7. sınıf öğrencisiydi.Sınıfta çalan bir telefonun kime ait olduğunu (çalan telefon meğerse öğretmene aitmiş) sorduğu için 30 kişilik sınıfta din öğretmenin yumruklu ve sıra üzerine çıkıp tekmelemesiyle darp edildi.Hemen savcılığa suç duyurusunda bulunup hakkımızı hukuki yollardan aramaya başladık.Doktor raporu hemen alındığı için morarmalar yoktu,ertesi günü oluştu.Rapor iki günlük.Daha sonra ayni öğretmen ve müdür diğer öğrencileri şahitlik yapmamaları için,oğlumuda davayı geri çekmek için tehdit etti.Müdürle gidip konuştuk,avukatımız yararı olmayacağını söyleyerek birdaha görüşmemizi istemedi.Ayni öğretmen hala din dersine girmekte ve şahitlik yapacaklara not korkusu vermekte.Şahitlerde ki 13 yaşında çocuk bunlar geri çekildi.Öğretmenle ayni salonda şahitlik yapamayacaklarını söylediler.Oğlum çalışkan ve düzgün bir çocuk.Psikolojisi çok bozuldu.Öğretmenin fazla bir ceza almayacağını biliyoruz.Ama sanki oğlum öğretmene dayak atmış gibi muamele görüyor.6 ay sonrada sbs var.Yarında mahkeme.Ne yapmalıyız?
Saygılarımla.

Okulda dersine giren öğretmeniyle mahkemelik olması onu epey geriyordur.Eğer olay anlattığınız gibi ceyran ettiyse öğretmen abartılı ve doğru olmayan bir tepki vermiştir.Hukuki haklarınızı sonuna kadar aramaya kararlıysanız bunun yarattığı gerginliğide mecburen yaşamak durumundasınız.Ancak bu gerginlik bir yedinci sınıf öğrencisinin kaldırabileceğindan daha fazla gibi geliyor bana.Sanki olayı büyüten oymuş gibi bir hava oluşuyor bu gibi durumlarda okulunda.Yapılacak tek şey oğlunuzla iyi iletişim kurup, ona manevi desteğinizi vererek davanın sonuçlanmasını beklemektir.Eğer sonuç alabilirseniz manevi tazminat talep etme hakkınız doğacaktır.Geçmiş olsun.

Olayı tabi birde öğretmenimizde dinlemek lazım...ikincisi bu olayı gidip tatli dille kapatmak varken,müdürle görüşüp belki öğretmenin de bir özürü ile bu olay kapanacakken,hem rapor almaya koşmuşsunuz aynı gün,sonra savcılığa şimdi de çocuğumun psikolojisi bozuldu diye feryat ediyorsunuz.
Bence siz olayı hiç karışmasaydınız bu olay çoktan zararsız bir şekilde biterdi..
Yine bununla bağıntılı bir konu aileler evlerinde bir çocukla başedemezken,sınıf ortamında 40-50 öğrencinin ki bunlar çoğu zaman internetin,medyanın,sokaklarında etkisiyle şiddete ve cinselliğe eğilimliyken,bunlara eğitim vermeye çalışan bir eğitimcinin en ufak bir hareketi göze batıyor,evde ilgisizce sokağa salınan veya odasında bilgisayar başında kurtlara yem bırakılıp canavarlaşan çocuk her nedense başına bir iş geldiği zaman yavrucağımız oluyor....

Alıntı:

---

cenker rumuzlu üyeden alıntı

Olayı tabi birde öğretmenimizde dinlemek lazım...ikincisi bu olayı gidip tatli dille kapatmak varken,müdürle görüşüp belki öğretmenin de bir özürü ile bu olay kapanacakken,hem rapor almaya koşmuşsunuz aynı gün,sonra savcılığa şimdi de çocuğumun psikolojisi bozuldu diye feryat ediyorsunuz.
Bence siz olayı hiç karışmasaydınız bu olay çoktan zararsız bir şekilde biterdi..
Yine bununla bağıntılı bir konu aileler evlerinde bir çocukla başedemezken,sınıf ortamında 40-50 öğrencinin ki bunlar çoğu zaman internetin,medyanın,sokaklarında etkisiyle şiddete ve cinselliğe eğilimliyken,bunlara eğitim vermeye çalışan bir eğitimcinin en ufak bir hareketi göze batıyor,evde ilgisizce sokağa salınan veya odasında bilgisayar başında kurtlara yem bırakılıp canavarlaşan çocuk her nedense başına bir iş geldiği zaman yavrucağımız oluyor....

---

Sn. cenker çok açık söyleyeceğim kusura bakmayın. Bir insanın, bir öğrencinin her ne sebeple olursa olsun ..sıranın üzerine çıkıp tekmelenmesini haklı görecek mentalitede eğitimciler olduğunu hatta bunların çocukları canvar diye gören kişiler olduğunu görünce ülkem için çok endişe duydum.

Yazık!

Burda eğer olay tam olarak öğrenci tarafından anlatıldığı gibiyse kesinlikle dava konusu olacak bir olay ceyeran etmiş.Ancak hadi tokatı anladıkta bir öğretmenin sıraların üstüne tırmanması ve burdan öğrenciye tekme atması(sanırım uçan tekme) biraz inandırıcılığı zayıf olarak gözüküyor.Sayın hakim eminim olayı çok boyutlu inceleyip en mantıklı kararı verecektir.Saygılar.

Adli raporun olaydan itibaren 2 gün geçtikten sonra alınmış olması, kanaatimce suçun işlendiğine dair yeterli delil vasfını taşımadığını ortaya koyuyor. Şayet, olaya ilişkin görgüye dayalı tanık ifade ve bilgisi de yoksa yargılama sonucunda yeterli delil bulunmadığından beraat sonucu çıkabilir. Ancak, yine de dosyayı inceleyip değerlendirme sonucu mahkemenin en isabetli kararı vereceğini belirtmek gerekir.

Alıntı:

---

cenker rumuzlu üyeden alıntı

Olayı tabi birde öğretmenimizde dinlemek lazım...ikincisi bu olayı gidip tatli dille kapatmak varken,müdürle görüşüp belki öğretmenin de bir özürü ile bu olay kapanacakken,hem rapor almaya koşmuşsunuz aynı gün,sonra savcılığa şimdi de çocuğumun psikolojisi bozuldu diye feryat ediyorsunuz.
Bence siz olayı hiç karışmasaydınız bu olay çoktan zararsız bir şekilde biterdi..
Yine bununla bağıntılı bir konu aileler evlerinde bir çocukla başedemezken,sınıf ortamında 40-50 öğrencinin ki bunlar çoğu zaman internetin,medyanın,sokaklarında etkisiyle şiddete ve cinselliğe eğilimliyken,bunlara eğitim vermeye çalışan bir eğitimcinin en ufak bir hareketi göze batıyor,evde ilgisizce sokağa salınan veya odasında bilgisayar başında kurtlara yem bırakılıp canavarlaşan çocuk her nedense başına bir iş geldiği zaman yavrucağımız oluyor....

---

Sn.cenker yorumunuzdan büyük üzüntü ve endişe duydum.30 kişilik sınıfta,sırasında oturan savunmasız bir çocuğu sıra masasına çıkarak tekmeleyen ve yumruk atan bir öğretmenin davranışını ufak bir hareket olarak göremeyiz.Oğlumun sağlığında kalıcı bir zararmı olmalıydı?Kaldı ki olaydan sonra diğer öğrencilerle yaptığım görüşmelerde ve olayı duyup arayan ailelerin söylemleride birebir aynıydı.Birçok aile-aralarında eğitimli ve akademisyen olanlarda vardı-kendilerinin başına böyle bir olay geldiğinde olayı, orman kanunlarıyla çözeceklerini söylediler.Biz çocuğumuza hakkını hukuki yollardan aranması gerektiğini göstermeye çalışıyoruz.Çocuğumun eğitiminde pedegoglardan da yardım alan bir anneyim.Oğlum üstün yetenekli çocuk kategorisinde.Okul idaresinin ve müdürün bile haberdar olmadığı konularda(okula kesici alet getirenler,rehberlikteki yoklama eksikliğinden okuldan kaçıp internet cafelere gidenler)uyarılarda bulunup tedbir alınmasını sağlayan ilgili bir aileyiz.Bunuda oğlumla olan iyi iletişime ve yalan söylemeyen bir kişiliğe sahip olmasına borçluyuz.Öğretmenlerdende oğlumun dürüstlüğü için tebrik almaktayız.Hiçbir zaman, saldım çayıra mevlam kayıra mantelitesinde olmadık.Umarım bir eğitimci değilsinizdir.
Saygılar.

Sn.Bill187,Sn.earioz ve Sn.Ekrem Sencer yorumlarınıza teşekkürler.Dünkü mahkemeden sonra, oğlumuza vermeye çalıştığımız insani değerleri yüksek birey olma vasfının gereksiz olduğunu inandım.Savcılığa verdikleri ilk ifadelerinde doğruyu söyleyen şahidin babası bir gece önce bizi arayarak-biz hiçbir şekilde kimseyi bu konu ile ilgili aramadık-davadan vazgeçmememizi,onlarında okuldan baskı gördüklerini ama ayni ifadeyi yenileyeceklerini söyledi.(Çünkü öğretmen olaydan sonra, oğlumu okuldan attırmak,düşük not vermekle çocuğumu okulda tehdit etti.) Çocuk mahkemede ifade vermeye başlayınca duyduklarımıza inanamadık.Şahit,ifadesini değiştirdiğini söyledi.Mahkemeden sonrada oğlumu arayarak özür diledi,ifadesini değiştirmeye mecbur kaldığını belirtti..Bir ailenin çocuklarına nasıl yalan söylettirip,yalancı şahitlik yaptırdığını aklım almıyor.Mahkeme 5 hafta sonraya ertelendi.Ben,çocuklarımızın geleceğinden büyük endişe dumaya başladım.Bu şekilde yetişen çocuklardan ne beklenebilir ki?
Baronun verdiği avukat savundu.Bizim avukatımız bizimle izleyici olarak katıldı.Baro avukatından feragat edip kendi avukatımızın savunmasını isteyebilirmiyiz?
Saygılarımla.

Kendi avukatınız varsa zaten baroca atanan avukatın görevi sona ermiştir.
Duruşma esnasında mahkemenin onun görevinin son bulduğuna ilişkin zabıt düzenleyerek duruşma salonundan çıkarması gerekirdi.

Bu arada, kendince pekçok haklı (?) gerekçe sunmuş cenker isimli kullanıcının iletisini okumak beni sizin gibi üzmedi. Dehşete düşürdü. Şiddet kullanmayı haklı görebilen zihniyet her yerde cirit atmakta, şiddet uygulayanların oranının da yüksek olduğu bir ülkedeyiz, zira özellikle erkeklere bu hak bir şekilde bahşedilmiş (!). Şiddet uygulama hakkı(?) genlerle bir sonraki nesle herhalde aktarılıyor olmalı ki eğitim genler üzerinde etkisiz kalıyor.

Ancak şu kesinlikle unutulmamalı; hiçbir canlı (hele ki 13 yaşındaki bir insan) hiç ama hiçbir sebeple şiddet görmeyi hak etmez, edemez. Değiştirin beyinlerinizi... lütfen.

Kavonozdaki Adam Filminde ''BEYİNLERİ DEĞİŞTİRMEK ''mümkün olmuştu.Yerine gelen BEYNİN sahibi ,şiddete daha çok meyilli ise ,Beyni değiştirmekte sorunu çözmez,ağırlaştırır:)