Dava açılması durumunda ceza alma durumu var mıdır?
Hakaret ise, ukalaya benzeyen hakaret olmayan bir kelime söyleyebilirmisiniz?
Çok teşekkür ederim.
Printable View
Dava açılması durumunda ceza alma durumu var mıdır?
Hakaret ise, ukalaya benzeyen hakaret olmayan bir kelime söyleyebilirmisiniz?
Çok teşekkür ederim.
Uzaktan bakınca hakaret gibi görünmüyor; lakin bu söz, bir kişiyi manen çok incitecek ve gururunu kıracak bir durumda yöneltilirse hakaret niteliği kazanabilir. Somut olayın nasıl cereyan ettiğini anlatınız. Belirtmek isterim ki ukala sözcüğü yerine "çok bilmiş" sözcüğü de kullanılabilir.
Eski dilde ukala kelimesi "akıllılar" anlamındadır.Dava açılırsa bir osmanlıca sözlükle hakim karşısına çıkıp hakaret olmadığını kanıtlayabilirsiniz.:) Günümüzde ise"çok bilmiş" anlamında kullanılır
bartelmi diaz arkadaşın söyledği dogrudur.Ek olarak şunu belirtmem gerekir ki Kavramlar başlı başına bazen suç unsuru olmaya bilirler ancak olaylar içinde suç kabul edilebilirler.Bu yüzden kendi olayınızın içindede değerlendirip kastınızn HAKARET olmadığı hususnda hakimi ikna etmeniz gerekmektedir.(manevi unsur yokluğunu)AV.SAVAŞ BATOK
Her ne kadar kelime anlamı olarak hakaret içeren bir kelime olmasa da,örnek veriyorum kalabalık bir toplumda bir insana eğer haketmediği bir şekilde"ulan sen ne ukala adamsın" gibi bir laf ettiğiniz takdir de ,müşteki olacak şahsı insanların arasında küçük düşürmüş onurunu kırıcı davranışta bulunmuş olacaksınız.O zaman da hakimi nasıl ikna edersiniz bilemiyorum:)
"Ulan" sözcüğü başlı başına hakaret sayılmaktadır.
Örneğin; "Ananı da al git ulan!" cümlesi açıkça hakarettir.
"Kalabalık bir toplumda" ifadesini biraz açmak gerekir;
Bir hakaret kalabalık bir toplumda yapılmış ise suç 5237 s. TCK 125/4. maddede tanımlanan "alenen hakaret" kapsamına girebilir ve asıl cezanın 1/6 oranında arttırılmasına neden olabilir.
Bununla birlikte Yargıtay, kalabalık bir yerde yapılan hakaretin her durumda "alenen hakaret" olarak alınamayacağına hükmetmektedir. Bu konuda uzman hukukçular bile tartışma halindedir.
Bizzat başımdan geçen ve davacısı olduğum, forumda hakaret davasında sanığa verilen ve tecil edilmeyen 1800 TL para cezasına "aleniyet" den dolayı 125/4. maddesi uygulanmadığından geçtiğimiz günlerde karara itiraz etmiştim. Halen sonucunu beklemekteyim.
Aleniyetin uygulanması konusu çok karmaşık bir iştir. Aleniyet, kısaca yapılan hakaretin kaç kişi tarafından duyulup algılanabildiğinin belirlenememesi şeklinde tanımlanmaktadır.
Diyelim sokakta yapılan bir hakareti 3 kişi duydu. Bir diğer olayda ise kapalı bir yerde yapılan genel kurul toplantısında hakaret çok daha fazla kişi tarafından duyulup algılandı.
Bu olayların hangisinde aleniyet unsurunun varlığı kabul edilmelidir?
Genel kurul toplantısında yapılan hakareti çok daha fazla kişi duyup algılamasına rağmen buradaki hakaret aleni değildir. Çünkü hakareti duyup algılayabilenlerin sayısı yalnızca genel kurul toplantısına katılan üyeler ile sınırlıdır.
Sokaktaki hakaret ise herkes tarafından duyulup algılanabileceğinden aleniyet unsuru içermektedir.
Sayın Bartelmi Diaz; hukuk fakültesindeki derslerinizde size belki yardımcı olur diye yazdım bu kadar açıklamayı:)